Eğitim

Bin Parça Sen – Claudia Gray Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Bin Parça Sen – Claudia Gray Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Bin Parça Sen kimin eseri? Bin Parça Sen kitabının yazarı kimdir? Bin Parça Sen konusu ve anafikri nedir? Bin Parça Sen kitabı ne konu alıyor? Bin Parça Sen PDF indirme linki var mı? Bin Parça Sen kitabının yazarı Claudia Gray kimdir? İşte Bin Parça Sen kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Claudia Gray

Çevirmen: Sevinç Seyla Tezcan

Orijinal Adı: A Thousand Pieces of You

Yayın Evi: Pegasus Yayınları

İSBN: 9786052992869

Sayfa Sayısı: 352


Bin Parça Sen Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Zaman yoktu. Dakikalarım mı vardı, saniyelerim mi yoksa daha da mı azı, bilmiyordum. Omzumda ufak bir çanta vardı. Elimi içine atınca kalem değilse de bir ruj buldum. Titreyen parmaklarla kapağını çıkardım ve ara sokaktaki duvara yapıştırılmış eski postere yazmaya başladım. Bu, iletmem ihtiyaç duyulan ileti ve benden geriye bir şey kalmayınca hatırlamam ihtiyaç duyulan tek amaçtı:

Paul Markov’u Öldür

Marguerite Cane dâhi fizikçi anne babaları yardımıyla bilimsel teorilerle büyümüştür. Ama hiçbiri, annesinin son icadı olan ve boyutlararası seyahat hayata geçirmeye yarayan Ateşkuşu kadar şaşırtıcı değildir.

Marguerite’in babası adam öldürmeye kurban gittiğinde tüm deliller tek kişiyi göstermektedir: Ebeveynlerinin gözde talebesi, sırlarla dolu Paul. Muhteşem cinayeti işlemiş şeklinde görünen delikanlı, polis ona ulaşamadan başka bir boyuta kaçar. Ama Marguerite’i hesaba katmamıştır. Genç kız çeşitli boyutlarda Paul’ün peşine düşer. Babasının cinayetinin arkasında yatan gerçekler yavaş yavaş gün yüzüne çıkarken Marguerite yaşanmış olan ihaneti tekrarlamaya mahkûm olur.

Genç kız bambaşka yaşamlardan geçerken –Çarlık Rusyası’nda bir grandüşes, fütüristik Londra’da parti meraklısı bir yetim, okyanusun ortasındaki bir istasyonda yaşayan bir sığınmacı– tehlikeli olmasıyla birlikte karşı konulmaz bir aşka kendini kaptıracaktır.

“Macera, bilimkurgu ve romantizmin bu müthiş karışımı geniş kitlelere hitap edecek.”

School Library Journal

“Aksiyon dolu bir ilk kitap… Gray bilimkurgu, tarih ve modern öğeler arasında yol alıyor.”

Publishers Weekly


Bin Parça Sen Alıntıları – Sözleri

  • “Zamanın ilaç olduğu söylenirdi fakat insanların aslolan kastettiği, zaman içinde acıya alışıldığıydı. O acı olmadan ilkin kim olduğunuzu, yara izlerinizin neye benzediğini unutuyordunuz.”
  • “Sanatın her şekli dünyayı görmenin değişik bir yoludur. Bir başka görüş açısı, değişik bir pencere. Ve bilim, tüm pencerelerin en görülmeye kıymet olanıdır. Oradan tüm evreni görebilirsin.”
  • We can’t begin to learn until we admit how much we don’t know.
    Öğrenmeye adım atmak için ilkin ne kadar bilmediğimizi kabul etmemiz gerekir.
  • Hissettiğim son şey yanağımda ki öpücüğü oldu. Hoşça kal. Hoşça kal.
  • “Matematik ya da yazgı..”
  • “Zamanın ilaç olduğu söylenirdi fakat insanların aslolan kastettiği, zaman içinde acıya alışıldığıydı. O acı olmadan ilkin kim olduğunuzu, yara izlerinizin neye benzediğini unutuyordunuz.”
  • “Her ittifakın bir lideri vardır. Her savaşın bir generali olduğu şeklinde.”
  • İlk görüşte aşka inanmadığımı söylerken ciddiydim. Bir insana hakkaten, cidden aşık olmak vakit alırdı. Öte taraftan ana inanırdım. Birinin içindeki gerçeği gördüğünüz, onun da sizin içinizdeki gerçeği yakaladığı o an. O anda, artık bir tek ve tamamen kendinize ilişik olmazdınız. Bir parçanız ona ilişik olurdu, onun bir parçası da size. Sonrasında ne kadar isteseniz ve ne kadar çabalasanız da o parçayı geri alamazdınız.


Bin Parça Sen İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Hakkında duyduğum güzel yorumlar, konusu ve kapak tasarımıyla oldukca fazla ilgimi çekmişti fakat sevmedim. Yine de okuyup merakımı giderdiğim için mutluyum. Kitabın sevdiğim ve sevmediğim noktalarını maddeler hâlinde yazacağım şundan dolayı hep bu şekilde yapmak istemiştim:)
Sevmeme nedenlerim:
1. Aşk üçgeni. Gerçekten bu vakadan o denli nefret ediyorum ki anlatamam. Sırf içinde aşk üçgeni var diye konusu ilgimi çekmiş olduğu hâlde okumadığım birçok kitap var. Bu aşk üçgeni vakasının mevzuyu arka planda bıraktığını düşünüyorum. Ne kadar garip ne kadar muhteşem bir konusu olsa bile ana karakter iki kişinin içinde mı kalıyor? Almayayım teşekkürler. 
Bu kitapta da ana karakterimiz Theo’yla aramızda bir şeyler var şeklinde diye bir şeyler diyor. Sonra başka bir bölümde da Paul’a aşık olabilirdim diyor. Ben de buralarda “Hayır ya hayır” durumunda oluyorum. 
2. Rusya’da Marguerite’ın yapmış olduğu bir şey beni oldukca rahatsız etti. Sonradan o da fark etti bu yaptığının ne kadar yanlış bir şey bulunduğunu fakat istediği kadar pişman olsun yapmış olduğu şeyin ne kadar rahatsız edici olduğu gerçeği değişmeyecek.
3. Karakterlere bağlanamadım. Kitabı okurken duygudan duyguya sürüklenmedim. Sadece Marguerite’a sinir oldum o denli.
Sevdiğim şeyler:
1. Ne kadar harcanmış bulunduğunu düşünsem de konusu hoşuma gitti. 
2. Marguerite’ın rahatsız edici bir şey yaptığını söylemiştim. Onu saymazsak Rusya’da geçen kısımları sevdim. O kısım oldukca kısa sürebilirdi ayrıca fakat oldukca saçma bir halde kalakaldılar resmen. 
3. Oldukça akıcıydı. Oldukça süratli okudum. 
Seriye devam etmeyi düşünmüyorum. Eğer bigün alacak ve okuyacak bir kitap bulamazsam bir ihtimal devam ederim fakat şu an için öyleki bir planım yok. Yine de merak ediyorsanız doğal ki talih vermelisiniz, bir ihtimal oldukca seversiniz ♡ (Gamze)

Gerek konusu, gerek kapak tasarımı ile ilgimi ilk bakışta çeken bir kitaptı. Gayet akıcı bir kitap olmakla beraber içeriğide güzeldi. Boyutlar arası gezi söz konusu kitapta. Benim en heyecanladığım bölgeler yeni bir boyuta geçiş süreciydi. Acaba bu sefer ki iyi mi bir konum? Burada garip olan bir şey var mı? Gibi sorular vardı aklımda. Boyutlar arası seyahatin yanında bir çok kitapta olduğu şeklinde aşk konusuda var doğal. Okurken baş karakter kızımı hangi oğlanla bir araya getireceğini şaşırıyor insan. Ah doğal benim gönlüm Paul’dan yana
Bin Parça Sen kitabı güzeldi ümit ederim bu kitapta bulduklarımı ve daha fazlasını On Bin Sema kitabında da bulabilirim. (Akile)

İlyada yi okurken kafamı dağıtmak için okuduğum bir e kitap olarak başlamıştı fakat akıcılığı itibariyle çerezlik konusu itibariyle ise çerezliğin bir tik üstü olan mükemmel bir kitapti. Akıcı ve orjinal bir azca da aşk barindiran bir kitap okumak istiyorsanız bir bakmanızı tavsiye ederim. (Dila İpek Arslan)


Bin Parça Sen PDF indirme linki var mı?


Claudia Gray – Bin Parça Sen kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Bin Parça Sen PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Claudia Gray Kimdir?


Claudia Gray Kitapları – Eserleri

  • Bin Parça Sen
  • Evernight Akademisi – Sonsuz Gece
  • Evernight Akademisi 2 – Yıldız Avcısı
  • On Bin Sema
  • Evernight Akademisi 3 – Kum Saati
  • Evernight Akademisi 4 – Yaşamın Ötesi
  • Bir Milyon Evren
  • Evernight Akademisi 5 – Balthazar
  • Kayıp Yıldızlar
  • Kan Bağı
  • Master and Apprentice
  • Defy the Stars


Claudia Gray Alıntıları – Sözleri

  • Korku ve ümit bizlere her biri bir evvelkinden daha olasılıksız yalanlar söylemek için sıraya giriyordu. Hayal gücümüz sevdiklerimizi zihnimizde onlarca defa öldürüyordu ve biz şahit olmaya zorunlu bırakılıyorduk. Ancak nede olsa bu bile umudun aptallığı kadar dayanılmaz değildi. Bizi gerçek olmayacak mucizelere inandıran da umuttu. Bizi katlanılamaz gerçekle ezen ümit… (On Bin Sema)
  • “Sen buna değersin. Biliyorum. Bir şeyleri yüzüne gözüne bulaştırdığın vakit bile. Zira Tanrı biliyor ya, ben de bir şeyleri yüzüme gözüme bulaştırıyorum.” (Evernight Akademisi 3 – Kum Saati)
  • ”O insanlara, onlara duyduğunuz sevgiye tutunmak zorundasınız. Zira öldüğü vakit bir insanı yitirmiş olmuyorsunuz. Onu sadece paylaştığınız sevgiyi unuttuğunuz vakit kaybediyorsunuz.” (Evernight Akademisi 5 – Balthazar)
  • Her evrende, her yerde insanoğlu illa bir şeyleri mahvederdi. (Bir Milyon Evren)
  • “Her ittifakın bir lideri vardır. Her savaşın bir generali olduğu şeklinde.” (Bin Parça Sen)
  • Yalnızsın… O denli uzun süreden beri yalnızsın ki var olmanın değişik bir yolu olabileceğini unutmuşsun. (On Bin Sema)
  • ”Yıldızlara bakıyorsunuz demek?” Vic yüzünde her zamanki çarpık gülümsemesiyle kendini çimenlerin üzerine, yanımıza bıraktı. ”Meraklı bulunduğunu unutmuşum.”
    ”Teleskopumu görseydin, asla unutmazdın.”
    ”Büyük mü?” diye sordu.
    ”Kocaman.” dedim keyifle. Teleskopum en oldukca gurur duyduğum eşyalarımdan biriydi. ”Keşke bu akşam buraya getirmiş olsaydım.” Sema inanılmaz açık.”
    ”Ve şu, Andromeda, öyleki mi?” Başımla onayladım. ”Görüyor musun, Ranulf?”
    Ranulf tereddütle yanımıza otururken, ”Gökyüzündeki şekilleri mi?” diye sordu.
    ”Evet. Takımyıldızlar. Sana göstermemizi ister misin?”
    Ranulf sabırla, ”Gökyüzüne bakınca, biçim görmüyorum,” diye deklare etti. ”Bizden ilkin ölüp her an bizi izleyenlerin ruhlarını görüyorum.” (Evernight Akademisi 2 – Yıldız Avcısı)
  • “Ama Lucas, düzgüsel bir yaşam sürmek ne olacak?”
    “Normali unut.” Sırıttı. “Biz muhteşem olacağız.” (Evernight Akademisi 4 – Yaşamın Ötesi)
  • “Zamanın ilaç olduğu söylenirdi fakat insanların aslolan kastettiği, zaman içinde acıya alışıldığıydı. O acı olmadan ilkin kim olduğunuzu, yara izlerinizin neye benzediğini unutuyordunuz.” (Bin Parça Sen)
  • “Her gün aklımdasın.” (Evernight Akademisi 3 – Kum Saati)
  • Zira olabilecek her şey, eninde sonunda ne olursa olsun olurdu. (Bir Milyon Evren)
  • “‘Sevdiğin insan seni umutsuzca dilediğinde,’ dedi Christopher, ‘başka bir yerde olmak imkânsız gelir.'” (Evernight Akademisi 4 – Yaşamın Ötesi)
  • “Seni delice olduğu, ürkütücü olduğu, olanaksız olduğu vakit da isterim şundan dolayı içindeki hiçbir şey beni benimle olmamanın yarısı kadar bile incitemez.” (On Bin Sema)
  • “İltifat kabul etmeyi öğrensen iyi olur çünkü sana iltifat etmekten asla vazgeçmeyeceğim.” (Evernight Akademisi 2 – Yıldız Avcısı)
  • “Hayatın adım adım yürünmesi ihtiyaç duyulan bir şey bulunduğunu hatırlamalıyız. Geçmiş ya da geleceğin için kaygılanamazsın. Mutluluk şu andadır.” (Evernight Akademisi 2 – Yıldız Avcısı)
  • ” Bana Romeo’ mu verin ve öldüğü vakit, onu alın ve onu ufak yıldızlara ayırın. Cennetin çehresini öylesine güzelleştirecek ki tüm dünya geceye aşık olacak ve cafcaflı güneşe tapınmaz olacak.” (Evernight Akademisi 3 – Kum Saati)
  • “Hiç kimse, fena bir şey hakkaten olana kadar, olabileceğine olasılık vermez.” (Evernight Akademisi – Sonsuz Gece)
  • “Bir ölümlü için, doğaüstü biriyle olmak tehlikelisir.” (Evernight Akademisi 5 – Balthazar)
  • Vic, ”Ah, evde kesinlikle yapmamız ihtiyaç duyulan bir şey daha var,” diyerek dikkatimi dağıttı.
    ”Neymiş o?
    ”Hayaletle tanışmalısınız.” (Evernight Akademisi 3 – Kum Saati)
  • Biz acı çekerken insanoğlu, aş bunu, ileriye bak, o denli da fena değil demekte oldukca acil ederlerdi. Ama kederi inkâr ederek aşamazdık. Onu hissetmeliydik. Hakkını vermeliydik. Bazen bu “ileriye bakmanın” tam tersini yapmak anlamına gelirdi. Kederimizin derinlerine dalmalı, korkulu anları yine yaşamalı ve eskiden neler olabileceğini ve şimdi neler olacağını kendimize sormanın işkencesine dayanmalıydık.
    Kalbimizin tekrardan çarpabilmesi için son damlamıza kadar kanamalıydık. (Bir Milyon Evren)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Hosting Nilüfer kombi servisi toptan çakmak
likit