Eğitim

Beyin Nasıl Okur? – Stanislas Dehaene Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Beyin Nasıl Okur? – Stanislas Dehaene Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Beyin Nasıl Okur? kimin eseri? Beyin Nasıl Okur? kitabının yazarı kimdir? Beyin Nasıl Okur? konusu ve anafikri nedir? Beyin Nasıl Okur? kitabı ne konu alıyor? Beyin Nasıl Okur? PDF indirme linki var mı? Beyin Nasıl Okur? kitabının yazarı Stanislas Dehaene kimdir? İşte Beyin Nasıl Okur? kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Stanislas Dehaene

Çevirmen: Ozan Karakaş

Yayın Evi: Alfa Basım Yayım Dağıtım

İSBN: 9786051068916

Sayfa Sayısı: 480


Beyin Nasıl Okur? Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Okuma eylemi öylesine kanıksanmıştır ki bunun ne kadar müthiş bir beceri bulunduğunu unuturuz. Beyaz bir kâğıt üstündeki birkaç siyah işaret iyi mi olup da tüm bir anlamlar evrenini tetikler? Bu merak uyandıran çalışmanın konusu, göz ve zihnin yazılı sembolleri sese, müziğe ve anlama dönüştürerek, düşünceyi ortaya çıkaran karmaşık ortaklığıdır. Fransız nörobilimci Stanislas Dehaene, kitabında onlarca yıl devam eden beyin görüntüleme çalışmalarının okumanın gizemini iyi mi çözdüğünü ve bileşenlerini iyi mi ortaya çıkardığını gözler önüne sermekte. Dehaene asla basite indirgemiyor; tüm hikâyeyi anlatmak için ihtiyaç duyulan zamanı harcıyor ve bu hikâyeyi yazınsal bir üslupla konu alıyor. Beyin Nasıl Okur? insanların düşünüş biçimini açıklamaya ve bilişsel yetilerimizin altyapıları hakkında bir içgörü sağlamaya da yönelik.

Önde gelen nörobilimci Stanislas Dehaene bununla birlikte mükemmel bir yazar olduğundan şanslıyız. Beyin Nasıl Okur? bilişsel, kültürel ve nörolojik olanı zarif ve ilgi uyandıran bir şekilde bir araya getiriyor. Bu kitap devrim durumunda bir emek verme.

Dr. Oliver Sacks

Dehaenein ustalıklı kitabı hem bir keyif hem de bilimsel olarak net.

Nature


Beyin Nasıl Okur? Alıntıları – Sözleri

  • “Gördüğümüz şey, gördüğümüzü düşündüğümüz şeye bağlıdır. ”
  • Yazılı sayfaya anlam katan, okuyucudur; aksi halde ölü bir harf olarak duracak şeye yaşam veren de onun “yeterli gözü”dür.
  • Görsel kesinlik merkezde idealdir ve dış kenarları doğru yumuşak geçişlerle azalmaktadır. Bizler önümüzdeki sahne sanki benzeşik px dizilimine haiz dijital bir kamerayla çekilmiş şeklinde onun tamamını aynı durağan(durgun) netlikte gördüğümüz yanılgısına sahibiz. Ancak kameranın aksine göz algılayıcımız yalnızca bakışlarımızın konduğu kati noktayı isabetli olarak algılamaktadır. Etraftaki nesneler artan bir belirsizlikteki bulanıklıkla kaybolmuştur.
  • Çekilmişim şu çölün sükunetine
    Az ve öz birkaç kitap benimle
    Merhumlarla söyleşip, yaşayıp gidiyorum
    Ve ölüleri dinliyorum gözlerimle.
  • Bir senelik süre diliminde (1928-29) Latin harflerini kabul etmiş, yazımını kati bir şekilde basitleştirmiş ve üç milyon insana okumayı öğretmiş olan bu ülke, yazım reformunun uygulanabilirliğine dair güzel bir örnek teşkil etmektedir.
  • Aslında Afrika savanlarındaki bir yaşam için tasarlanmış bir primat beynini kullanarak Nabokov ve Shakespeare’den keyif almaktayız.
  • Sahip olduğumuz harflerin şekillerini kendimiz buluş etmedik: bu şekiller beyinlerimizde milyonlarca senedir yatıyordu ve türümüz yazıyı ve alfabeyi buluş ettiğinde biz bu şekilleri yalnızca tekrardan keşfettik.


Beyin Nasıl Okur? İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitap bilimsel olarak beynimizin nasil okudugunu nöronların nasil calistigini anlatiyor. İnsan beyninin aslinda evrimsel surecte okumak icin evrilmedigini, okumanin tatihinin cok yeni oldugunu ve uyum sagladigini anlatiyor. Bir insan bilimsel olarak max dakikada 400 sf okuyabilirmis. Cok hizli okuma kursları birazcık hikayedir diyor. 400 sf da 3-4 sf eder galiba. Alfabeden, seslerden, kültürlerden okumayi ogrenme farkliliklarini anlatiyor. (Ynji)

Okuma eylemi öylesine kanıksanmıştır ki bunun ne kadar müthiş bir beceri bulunduğunu unuturuz. Beyaz bir kâğıt üstündeki birkaç siyah işaret iyi mi olup da tüm bir anlamlar evrenini tetikler? Bu merak uyandıran çalışmanın konusu, göz ve zihnin yazılı sembolleri sese, müziğe ve anlama dönüştürerek, düşünceyi ortaya çıkaran karmaşık ortaklığıdır. Fransız nörobilimci Stanislas Dehaene, kitabında onlarca yıl devam eden beyin görüntüleme çalışmalarının okumanın gizemini iyi mi çözdüğünü ve bileşenlerini iyi mi ortaya çıkardığını gözler önüne sermekte. Dehaene asla basite indirgemiyor; tüm hikâyeyi anlatmak için ihtiyaç duyulan zamanı harcıyor ve bu hikâyeyi yazınsal bir üslupla konu alıyor. Beyin Nasıl Okur? insanların düşünüş biçimini açıklamaya ve bilişsel yetilerimizin altyapıları hakkında bir içgörü sağlamaya da yönelik.
“Önde gelen nörobilimci Stanislas Dehaene aynı zamanda harika bir yazar olduğu için şanslıyız. Beyin Nasıl Okur? bilişsel, kültürel ve nörolojik olanı zarif ve ilgi uyandıran bir biçimde bir araya getiriyor. Bu kitap devrim niteliğinde bir çalışma.” (Tarık T.)


Beyin Nasıl Okur? PDF indirme linki var mı?


Stanislas Dehaene – Beyin Nasıl Okur? kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Beyin Nasıl Okur? PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Stanislas Dehaene Kimdir?

Stanislas Dehaene

Yazar

Doğum: 12 Mayıs 1965 (49 yaşlarında), Roubaix, Fransa

Eğitim: Ecole des Hautes Etudes en Sciences Sociales, École Normale Supérieure


Stanislas Dehaene Kitapları – Eserleri

  • Beyin Nasıl Okur?
  • Bilinç ve Beyin
  • Sayı Duyusu


Stanislas Dehaene Alıntıları – Sözleri

  • Reddetmenin anlamı yok: farkındalığımızda gerçek, acayip ve büyüleyici bir şeylerin bulunduğunu tamamımız kabul ediyoruz. Bu mevzuyu ciddiye almak gerekir. (Bilinç ve Beyin)
  • Bilince vardığımız informasyon ne olursa olsun, bu bilgiyi eşik altında olduğu koşullardan daha iyi ifade edebilir, değerlendirebilir, yargılayabilir ya da ezberleyebiliriz. (Bilinç ve Beyin)
  • Uykuya dalmak, görünüşe nazaran önceki bilgilerin daha derli toplu ve yoğun bir formda pekiştirilmesine olanak tanıyor. (Bilinç ve Beyin)
  • Günlük hayatta çevremiz, çoğu zaman uyarıcı bilgiyle tıka basa doludur ve hangi unsura erişeceğimizi seçmek için yeterince dikkat etmek zorundayız. (Bilinç ve Beyin)
  • Uyku, nörobiyolojik izahat ne olursa olsun, hafıza güçlendirme ve önseziyi fazlaca ça destekleyen canlı bir bilinçdışı yoğun etkinlik dönemleridir. (Bilinç ve Beyin)
  • Çekilmişim şu çölün sükunetine
    Az ve öz birkaç kitap benimle
    Merhumlarla söyleşip, yaşayıp gidiyorum
    Ve ölüleri dinliyorum gözlerimle. (Beyin Nasıl Okur?)
  • Sakin dinlenme sırasındaki beyin faaliyetinin görüntüleri, beynin {hiç de} sakin olmayıp kortikal faaliyetin devamlı değişen örüntülerini sergilediğini ortaya koydu. (Bilinç ve Beyin)
  • Algılamadığınız bir emre uymanız iyi mi mümkün olabilir? İlginç fakat beyniniz bu olanaksız zor göreve kalkışıyor. (Bilinç ve Beyin)
  • “Gördüğümüz şey, gördüğümüzü düşündüğümüz şeye bağlıdır. ” (Beyin Nasıl Okur?)
  • Aslında Afrika savanlarındaki bir yaşam için tasarlanmış bir primat beynini kullanarak Nabokov ve Shakespeare’den keyif almaktayız. (Beyin Nasıl Okur?)
  • Sahip olduğumuz harflerin şekillerini kendimiz buluş etmedik: bu şekiller beyinlerimizde milyonlarca senedir yatıyordu ve türümüz yazıyı ve alfabeyi buluş ettiğinde biz bu şekilleri yalnızca tekrardan keşfettik. (Beyin Nasıl Okur?)
  • Daha fazla anlaşılabilirlik için, her hesaplama kendine ilişik baskın beyin alşanına sabitlenir, fakat nöronlardaki bu tür uzmanlaşmanın ne olursa olsun tüm beyin devresine bağlı bulunduğunu unutmamak gerekir. (Bilinç ve Beyin)
  • Yazılı sayfaya anlam katan, okuyucudur; aksi halde ölü bir harf olarak duracak şeye yaşam veren de onun “yeterli gözü”dür. (Beyin Nasıl Okur?)
  • Karanlıkta dinlenip hiçbir şey düşünmezken bile beynimiz nöron faaliyetlerinin karmaşık durmadan değişen dizilişlerini üretir. (Bilinç ve Beyin)
  • Görsel kesinlik merkezde idealdir ve dış kenarları doğru yumuşak geçişlerle azalmaktadır. Bizler önümüzdeki sahne sanki benzeşik px dizilimine haiz dijital bir kamerayla çekilmiş şeklinde onun tamamını aynı durağan(durgun) netlikte gördüğümüz yanılgısına sahibiz. Ancak kameranın aksine göz algılayıcımız yalnızca bakışlarımızın konduğu kati noktayı isabetli olarak algılamaktadır. Etraftaki nesneler artan bir belirsizlikteki bulanıklıkla kaybolmuştur. (Beyin Nasıl Okur?)
  • İç gözlem ne kadar fazlaca olursa zihin iyi mi çalıştığını bizlere anlatmayacaktır. (Bilinç ve Beyin)
  • Bir senelik süre diliminde (1928-29) Latin harflerini kabul etmiş, yazımını kati bir şekilde basitleştirmiş ve üç milyon insana okumayı öğretmiş olan bu ülke, yazım reformunun uygulanabilirliğine dair güzel bir örnek teşkil etmektedir. (Beyin Nasıl Okur?)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Hosting Nilüfer kombi servisi toptan çakmak
likit