Çene dolgusu yüz hatlarını dengelemek için nasıl planlanır?

Çene dolgusu yapılmadan önce hekiminiz yüzünüzü üç boyutlu analiz eder: alın – burun – çene hattı tek düzlemde mi, alt yüz yüksekliği yeterli mi, çene köşeleri simetrik mi? Bu veriler ışığında “ön projeksiyon”, “yükseklik” ve “genişlik” için ayrı mililitre hedefi belirlenir. Hyaluronik asit ya da kalsiyum-hidroksiapatit jel, genellikle kanül yardımıyla kemiğin hemen üzerine yerleştirilir; böylece dolgu kas tabakasına baskı yapmaz, kontur pürüzsüz kalır. Doğru planlama, cerrahiye gerek kalmadan güçlü ama doğal bir çene profili yaratır.
Çene dolgusu sonrası günlük hayata dönüş ne kadar sürer?
İşlem ortalama 15 dakika sürer; kanama minimaldir çünkü künt uçlu kanül damarları iterek ilerler. Hastaların büyük bölümü aynı gün toplantılarına dönebilir. İlk 24 saat hafif ödem ve iğne ucu kızarıklığı görülür; bu görünüm buz kompresi ve arnika kremiyle hızla söner. Fondöten kullanımı ikinci günden itibaren serbesttir. Ağrı genellikle parasetamol gerektirmeyecek kadar hafiftir, bu da çene dolgusu prosedürünü “öğle arası estetiği” kategorisine sokar.
Çene dolgusu erkek ve kadın hastalarda farklı mı uygulanır?
Evet. Kadınlarda hedef, sivri ve zarif bir “V-line” oluşturmak için çene ucunu 1-2 mm uzatıp hatları inceltmektir. Erkeklerdeyse kare biçimli, güçlü bir alt yüz idealdir; dolayısıyla yan köşelere ve çene altına daha yüksek yoğunluklu dolgu eklenir. Kullanılan jel kıvamı da değişir: kadın hastalarda yumuşak-orta elastikiyetli hyaluronik asit tercih edilirken, erkeklerde daha sert ve yüksek G’ ye sahip formüller uzun süreli keskinlik sağlar.
Çene dolgusu komplikasyonları nelerdir ve nasıl önlenir?
Nadiren görülen morluk, kanülle çalışma ve düşük enjeksiyon basıncıyla minimize edilir. Erken dönemde kollajen kapsül oluşumu çok seyrektir; risk, CE/FDA onaylı dolgu kullanmakla düşer. En ciddi komplikasyon damar tıkanıklığıdır, ancak çene bölgesinde yüzeyel büyük arter-ven olmadığı için burun veya nazolabial groove’a göre ihtimal daha düşüktür. Yüksek eğitimli bir uzmanla çalışmak ve asprin/ibuprofen gibi kan sulandırıcıları işlemden 72 saat önce bırakmak komplikasyonları neredeyse sıfırlar.
Burun dolgusu kimler için uygun değildir?
Aktif rosacea, kronik akne ya da yakın zamanda rinoplasti revizyonu geçirmiş hastalara burun dolgusu önerilmez; deri altı dokusu hâlen hassas ya da yara iyileşmesi tamamlanmamış olabilir. Ayrıca kalın, fibröz cilt tipinde dolgunun çizgisel yayılması zorlaşır; istenen kontur elde edilse bile yüzey dalgalı görünebilir. Antikoagülan tedavi altındaki hastalarda morluk ve ödem daha belirgin seyrettiğinden, işlem öncesi hekim kontrolü şarttır.
Burun dolgusu ile burun ucu nasıl kaldırılır?
Doktor, hyaluronik asit jelini burun ucunun hemen altındaki “columella” bölgesine mini sütun şeklinde yerleştirir. Bu enjeksiyon, burun tipini milimetrelerle yukarı iter; aynı zamanda ligamentleri gererek kalıcılığı uzatır. Ortalama 0,3-0,4 mL hacim yeterlidir. Dolgunun omurgalaşan yapısı sayesinde nefes darlığına yol açmadan burun kanatlarını desteklemek ve daha genç, kalkık bir görünüm sağlamak mümkündür.
Burun dolgusu sonrası gözlük kullanımı nasıl düzenlenmeli?
İlk 48 saat burun üzerindeki basınç, dolgunun migrasyon riskini artırır. Bu yüzden hafif kemikli gözlük yerine silikon burun pedli, çerçevesiz ya da bantlı seçenekler tercih edilmelidir. Mümkünse lens kullanmak ilk iki gün için konforlu bir alternatiftir. Ödem geriledikten sonra standart gözlüklere dönüş yapılabilir; yine de ağır çerçeveler yerine 20 gramdan hafif modeller dolgulu burun sırtının formunu uzun vadede korur.
Burun dolgusu işlemi ne kadar sürer ve etki süresi nedir?
Topikal anestezi sonrası enjeksiyon fazı 10 dakikadan kısa sürer. Hyaluronik asit dolgusu, çapraz bağ yoğunluğuna ve cilt tipine bağlı olarak 12-18 ay formunu korur. Radix veya dorsum bölgesine uygulanan derin plan dolgular, yüzeydekilere kıyasla daha yavaş metabolize olur; bu nedenle çoğu hasta yılda bir küçük “dokunuş” ile ideal profilini sürdürebilir.
Burun dolgusu ile çene dolgusu aynı seansta yapıldığında hangi avantajlar doğar?
Burun köprüsüne 1 mm, çene ucuna 2-3 mm projeksiyon kazandırmak, yüzün “ideal estetik düzlemini” eş zamanlı yakalar. Şişlik ve iyileşme tek zamanlı yaşanır, kontrol randevuları azalır. Ayrıca kombine planlama, tek bölgede gereksiz hacim aşımını engeller; örneğin burun kemeri çok belirginse köprüyü 0,5 mL yükseltip çene ucunu 0,5 mL ileri almak profili dramatik biçimde dengeler. Bu harmonik yaklaşım, minimal hacimle maksimum değişim sunar.