Genel

Duaların Kabul Olması İçin Ön Şartlar Var mıdır

Duanın kabul edilmesi için şu hususlara riayet edilmesi istenmiştir:
a) Duadan evvel tövbe ve istiğfar edilmelidir. Günah işleyen, haramlardan uzak durmayan bir kulun duası kabul edilmeye layık değildir. Hz. Peygamberin (s.a.s.) şu hadisi çok dikkat çekicidir: “Allah yolunda seferler yapmış, üstü başı tozlanmış bir adam ellerini semaya kaldırarak, ‘Yâ Rabbi, Yâ Rabbi’ diye dileniyor. Oysa yediği haram, içtiği haram, giydiği haram, besini haramdır.
Fudâle b. Ubeyd’den (r.a.) rivâyete göre o, şöyle demiştir: “Resûlullah (s.a.s.), mescidde oturmakta iken bir adam geldi, namaz kıldı, sonra şöyle dua etti: Allah’ım beni bağışla, bana acı.

Bunun üzerine Resûlullah (s.a.s.), ‘Ey namaz kılan, çabuk ettin, namaz kılıp oturduğun müddet Allah’a layık olduğu biçimde hamd et, sonra bana salât ve selam et, sonra da yapacağın duayı yap.’ Bundan sonra başka biri namaz kıldı. Namazdan sonra Allah’a hamd etti ve Peygambere salât ve selam getirdi.
Bunun üzerine Resûlullah (s.a.s.), o kimseye: ‘Ey namaz kılan kimse! Dua et, duan kabul edilsin.’ dedi.” (Tirmizî, Deavât, 66; Nesâî, Sehv, 48)

c) Dua içten, tevazu ile ve dilenerek yapılmalıdır. Bir âyette şöyle emredilmektedir: “Rabbinize dilene dilene ve için için dua edin. Zira o, haddi aşanları hoşlanmaz.” (A’râf, 7/55)

d) Israrla dua edilmelidir. Bir mümin, ettiği duanın kabul edilmesi hususunda çabukçu olmamalıdır.
Peygamber (s.a.s.) şöyle emretmektedir: “Sizden rastgele biriniz ‘dua ettim de kabul olunmadı’ diyerek tez etmediği sürece duası kabul olunur.” (Tirmizî, Deavât, 12)

e) Umut ve fobi içinde dua edilmelidir. Kur’an’da şöyle buyurulmaktadır: “Onlar gerçekten hayır işlerinde yarışırlar, (rahmetimizi) umarak ve (zulmümüzden) korkarak bize dua ederlerdi. Onlar bize derin hürmet dinleyen kimselerdi.” (Enbiyâ, 21/90)

f) Dua ederken zaman tercihine de dikkat edilmelidir.
Bu müddetlerden biri de seher süreyidir. Allah Teala, geceleri dua, iman ve istiğfar ile meşgul olanları Kur’an-ı Kerim’de methetmekte ve şöyle emretmektedir: “Onlar, geceleri az yatarlardı.

Seher müddetlerinde affedilme dilerlerdi.” (Zâriyât, 51/17-18) Hz. Peygambere (s.a.s.), “Ey Allah’ın Resûlü, hangi dua daha makbuldür? diye sorulunca, ‘Gece yarısı ve farz namazlardan sonra yapılan duadır.’ yanıtını vermiştir.” (Tirmizî, Deavât, 80)

.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş