Kitap Künyesi

Yazar: Jean-François Duval

Çevirmen: Şenol Erdoğan

Çevirmen: Gökhan Sarı

Yayın Evi: Altıkırkbeş Yayınları

İSBN: 9786055150266

Sayfa Sayısı: 160

Charles Bukowski ve Meat Kuşağı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bukowski, 60’lar ve 70’lerin başlangıcında kendi şeklinde teksir makinesi kullanan şairleri tanımlamak için “Meat şairleri” diye bir terim uydurdu Meat şairleri için hiçbir şey mukaddes değildi. Şiir her şeyden oluşurdu: düzüşmek, sövgü, uyuşturucu, ırk ve hapishane, hepsi aynıydı. Bukowski önderliğindeki Meat şairlerinin amacı, şiir dilini gevşetmek idi. İçerik biçimden ilkin geliyordu. Bizim bildiğimiz anlamdaki uyak ve ölçü küçümseniyor, önemsenmiyordu. Hala yüzlerce ozan, efendi Bukowski’yi öykünmek etmektedir. Buna karşın hiçbiri tek başına onun başarısına ulaşmaya yetkin değil. Ana akım yayıncılığın karşısında duran neşriyatlar basan bu ozan ve editörler hem de Beat’lerin çoğu zaman hem optimistik hem de namus taslayan, ahlakçı tavırlarını da yeriyordu, dahası o şekilde gözükmelerine sebep oluyorlardı. Aslında Meatler Sokak şairi kirli punklardı. 

Beatlerin vefatı pozitif yönde birçok şeye niçin olmuştu, sıkışıp kalmış, “adam” yerine konmamış, sayılmamış, gözardı edilmiş şairlerin varlıklarının açığa çıkmasına ve onay görmesine örneğin! Beat kuşağı popüler kültürün, ana-akım basının, ana-akım yayımcıların düzmece ve ışıklı sahnesini o denli kaplıyordu ki ne kendi önlerini görebiliyorlardı ne de 3-5 isim haricinde ismin öne çıkmasına müsaade ediliyordu! 60’lı yılların son çeyreğinde dananın kuyruğu koptu ve bastırılmış ve de kendini bastırmış, egosu ziyan olmuş oldukca sayıdaki ozan değişik eyaletlerden seslerini yükseltmeye başladı, hem beat süreci ile akran hem daha sonradan doğanlar hem de gencecik şairler bir araya gelmiş olarak bir tek edebiyatta değil; bağımsız, minik, özgür mecmua ve kitapçık basımıyla yayımcılıkta da çığır açtılar! Amerikan sokak şiiri ya da beat şiiri sonrası yeni Amerikan şiiri hakkaten iddia edilen fakat aslına bakarsak yapılmayan şiiri yapıyordu, öteki taraftan da Kerouac’lardan açık ara farkla öne çıkıyorlardı. Evet yıl ’70 olduğunda kesinlikle krallıklarını duyuru etmişlerdi!

Bu çalışmaya yan anlamda bir seçki gözüyle bakmanız da mümkün, öteki taraftan size alternatif bir Bukowski biyografisi sunuyor -ki bu mühim. Az kelime oldukca fazla derinlik! Diğer taraftan ise Underground Poetix ile ve de bağımsız fanzin çalışmalarımız ile kapatmaya çalıştığımız boşluğu net bir halde doldurmakta. Amerikan şiirinin en “bizlere yakın” sürecini kitaplaştırmak boyun borcu şeklinde bir şeydi açıkçası. 

Altokuma yapabilen güzel insanoğlu için Meat kitabı gerçek bir gömü sandığı, zira mimeo devriminden San Francisco Rönesansı’na yeraltı yayıncılığının ne işe yaradığını, yeraltı edebiyatının tür olarak iyi mi varolmadığını net olarak sunuyor.

Bakalım kitabımızda kimler içeriyor:

D. R. Wagner

Steve Richmond

A.D.Winans

William Wantling

David Roskos

Fritz Hamilton

Jim Chandler

AnnMenebroker

Todd Moore

Fred Voss

Joan Jobe Smith

Gerald Locklin

Douglas Blazek

Neeli Cherkovski

Gene Fowler

Alan Kaufman

Marvin Malone

D. A. Levy

Charles Bukowski ve Meat Kuşağı Alıntıları – Sözleri

• ‘Aşırı hız meydana getiren hayaller, gerçeklere çarparak durur.”
• ”Zor günlerini yalnız atlatan, kimsenin yokluğunu hissetmez.”
• bıktım kaybetmekten
  bıktım korkmaktan
  bıktım paranoyadan
  bıktım güvensizlikten
  leş şeklinde olmaktan
  bıktım otuzuma gelmeden
  ölmekten.
• Üşengeç değilsin, bir tek mutsuzsun ve mutsuz insanoğlu bitkin olur, hiçbir şey yapmak istemezler.”
• “Ne kadar iyi bir insan bulunduğunun pek bir önemi yok.Nasil olsa ilk hatanda en kotu insan sen olacaksın.”
• ”Zor günlerini yalnız atlatan, kimsenin yokluğunu hissetmez.”
• Zor günlerini yalnız atlatan, kimsenin yokluğunu hissetmez.
• Mutlu insanoğlu; Her şeyin en iyisine haiz olanlar değil, Sahip olduklarını kaybetmeyecek kadar oldukca sevenlerdir.
• “kuşkusuz ki en büyük ön yargı,etrafımızdaki herkesi ‘insan’ sanmamızdir.”
• Kuşkusuz ki en büyük ön yargı, etrafımızdaki herkesi ‘insan’ sanmamızdır.

Charles Bukowski ve Meat Kuşağı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Ilk olarak kitap inanılmaz fena, tercüme iğrenç yayınevi rezalet. Bu kitabı okumak tam anlamıyla bir vakit kaybı. Şenol Erdoğan’ı pek sevmem ki aslına bakarsanız bu yapmış olduğu iş de tam anlamıyla iğrenç. Madem tercüme işini beceremiyorsunuz niçin bu şekilde bir kitap basma gereği duydunuz? (Emre Korkmaz)

Charles Bukowski ve Meat Kuşağı PDF indirme linki var mı?

Jean-François Duval – Charles Bukowski ve Meat Kuşağı kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Charles Bukowski ve Meat Kuşağı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Jean-François Duval Kimdir?

Jean-François Duval Kitapları – Eserleri

• Bukowski ve Beat Kuşağı
• Charles Bukowski ve Meat Kuşağı
• Buk’un Suitinde Bir Gece

Jean-François Duval Alıntıları – Sözleri

• “Ne kadar iyi bir insan bulunduğunun pek bir önemi yok.Nasil olsa ilk hatanda en kotu insan sen olacaksın.” (Charles Bukowski ve Meat Kuşağı)
• “Cebinizde sadece 7 dolar varken o devasa binalara baktığınızda… Gittiğim şehri dibinden başlayarak öğrenmek için her yere beş parasız giderdim. Bir şehre yüksekten giriş yaparsan -bilirsin, lüks oteller, lüks akşam yemekleri, lüks içkiler, cebinde para- o şehri hiç görmezsin.” (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• Bundan dolayı kandırabileceğin en zor insanoğlu cehennemdekilerdir. (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• DUVAL: Tamam, yaşamın senin için anlamı nedir?
  BUKOWSKI: Off, kahretsin! Bir sonraki sual… İçebildiğin kadar içmek. Sonraki sual. (Buk’un Suitinde Bir Gece)
• Çirkinlik cehenneme giden geçiş iznidir ve Böylece de gerçeğe kesinlikle daha yakındır. Aslında güzellik Buk’un gözünde gerçek bile değildir. Güzelliğin hiçbir anlamı yoktur. Sean Penn’e söylediği şeklinde, “güzellik diye birşey yoktur… Genellemeler den oluşan bir tür seraptır.” (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• “İnsanların seni oldukca sevilmiş olduğu vakit,
  Onların işine en oldukca yaradığın zamandır.”
  – Bukowski (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• Paris, 1870 – 71 20000 şahıs sokaklarda öldürüldü, sokaklarda yağmur şeklinde kan akıyor ve sıçanlar gelip cesetleri yiyor. Saldırısını şu şekilde noktaladı
  Sadece bir halde yazı yazılabilir;
  Bir daktilonun başlangıcında
  YALNIZ olarak, sokaklara İNMEK zorunda olan bir yazar, sokakları tanımayan bir yazardır. (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• Bukowski yanında altı kutuluk bira paketi olmadan hiçbir yere gitmezdi. (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• ”Zor günlerini yalnız atlatan, kimsenin yokluğunu hissetmez.” (Charles Bukowski ve Meat Kuşağı)
• bıktım kaybetmekten
  bıktım korkmaktan
  bıktım paranoyadan
  bıktım güvensizlikten
  leş şeklinde olmaktan
  bıktım otuzuma gelmeden
  ölmekten. (Charles Bukowski ve Meat Kuşağı)
• DUVAL: Peki insan kalbi ile ilgili ne söyleyeceksin? İyi mi fena mü?
  BUKOWSKI: İnsan kalbi, normal olarak hepimizin bilmiş olduğu suretiyle, özünde iyi. Fakat hükümetler içinde, yanlış Tanrılar, hayatta kalma çabaları, kalbin beyinle, ayaklarla, dirseklerle ve bağırsaklarla karışmasına sebep oluyor. İyi bir organ ve insanlık adına bir ümit var, eğer birazcık daha direkt olmayı becerirse. Hepsi orada, tamamıyla orada, iyilik için daima vardır. Fakat bir yerlerde kaybolduk. Oradan iyi mi çıkabiliriz, bilmiyorum. (Buk’un Suitinde Bir Gece)
• “Bundan dolayı kandırabileceğin en zor insanoğlu cehennemdekilerdir.” (Buk’un Suitinde Bir Gece)
• “kuşkusuz ki en büyük ön yargı,etrafımızdaki herkesi ‘insan’ sanmamızdir.” (Charles Bukowski ve Meat Kuşağı)
• DUVAL: Okuldayken kızlar hakkında ne düşünüyordun?
  BUKOWSKI: Şimdi kızlar hakkında ne düşünüyorsam, o vakit da aynısını düşünüyordum. Erkekler tarafınca yapılması gerekenler adamı o denli oldukca saçmalığın ve hatanın içine sürüklüyor ki, bu yoldan geçmemeyi tercih ettim. Buluşmak, konuşmak, tüm bu zırvaları yapmak, tüm bu olaylardan geçmek, minik espriler yapmak, temizlenmek, aynanın karşısında durmak, tüm bu saçmalıklarla zaman harcamak istemiyordum. Sanırım bu yüzden direkt fahişelere takıldım. Hey, bir içki al dedim ve işte bu kadar, anlıyor musun? Sadece bir diğeriyle dağıtabiliyoruz. Kur yapmak? Saçmalık! Bundan dolayı onun içinde oldukca yalan var. Bir sürü sahtelik. Bir sürü oyun, bunu da ben yapamam. (Buk’un Suitinde Bir Gece)
• ”Zor günlerini yalnız atlatan, kimsenin yokluğunu hissetmez.” (Charles Bukowski ve Meat Kuşağı)
• Beat karakterleri 1950 den sonrasında hapishaneler ve tımarhanelerde kayboldu yada sessiz bir şekilde uyum göstermeye zorunlu edildi. Neslin kendisi kısa ömürlüydü ve sayıca azdı
  Kerouac (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• Yolu istemedim
  Yazmak istedim ve bunun için duvarlara ihtiyacım vardı. (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• Kuşkusuz ki en büyük ön yargı, etrafımızdaki herkesi ‘insan’ sanmamızdır. (Charles Bukowski ve Meat Kuşağı)
• Ben sonsuzum. İçecek bir şey olduğu sürece… (Bukowski ve Beat Kuşağı)
• DUVAL: Yani her şeye karşın aşka inanıyor musun?
  BUKOWSKI: Bana mı soruyorsun? Aşk bir kelimedir… Buna hakkaten güvenmiyorum, zira hepimiz oldukca kullanıyor. Aşk için başka bir kelimenin kullanılıyor olmasını arzu ederdim. Fazlaca istismar edilmiş bir kelime aşk. Kelime, anlamının enerjisini bozuyor. Yani aşka inanıp inanmadığımı sorduğunda, bu problemi asla cevaplayamam. Ama başka bir insana mümkün olduğunca iyi davranmaya, devamlı onun yanında olmaya ve bunun senin oldukca iyi hissetmene sebep olmasına ve kıymetli bir his olduğuna inanıp inanmadığımı sorarsan, evet derim. (Buk’un Suitinde Bir Gece)