Genel

Taha suresi 39.ayet okunuşu, arapça yazılışı ve anlamı

Taha Suresi; Kur’an-ı Kerîm’in yirminci sûresi olup Mekke döneminde inmiştir. 135 âyettir. Sûre, ismini birinci âyette yer alan harflerden almıştır. Sûrede, Allah’ın peygamberler aracılığıyla insanlara gösterdiği doğru yolun esas reellerine işaret edilmekte, Hz.Peygamber avuntu edilerek peygamberlik vazifesini kesinlikle en hoş biçimde başaracağı müjdelenip kendisine karşı çıkanların uğrayacağı neticeler açıklama edilmektedir.

Taha suresi 39.ayet arapça yazılışı

أَنِ ٱقْذِفِيهِ فِى ٱلتَّابُوتِ فَٱقْذِفِيهِ فِى ٱلْيَمِّ فَلْيُلْقِهِ ٱلْيَمُّ بِٱلسَّاحِلِ يَأْخُذْهُ عَدُوٌّ لِّى وَعَدُوٌّ لَّهُۥ ۚ وَأَلْقَيْتُ عَلَيْكَ مَحَبَّةً مِّنِّى وَلِتُصْنَعَ عَلَىٰ عَيْنِىٓ

Taha suresi 39.ayet okunuşu

Enıkzifîhi fît tâbûti fakzifîhi fîl yemmi felyulkıhil yemmu bis sâhıli ye’huzhu aduvvun lî ve aduvvun leh(lehu), ve elkaytu aleyke mehabbeten minnî ve li tusnea alâ aynî.

Taha suresi 39.ayet meali (anlamı)

Diyanet İşleri (Yeni) Meali: “Onu (bebek Mûsâ’yı) sandığın içine koy ve denize (Nil’e) bırak ki, deniz onu kıyıya atsın da kendisini, hem bana düşman, hem de ona düşman olan birisi (Firavun) alsın.
Deniz de onu sahile atsın. Onu hem bana düşman, hem ona düşman olan biri alsın.” Bir de benim himayem altında yetiştirilmen için, üzerine katımdan bir sevgi bırakmıştım. (Ey Musa!)

Ömer Çelik Meali: “Oğlun Mûsâ’yı sandığa koyup akarsuya bırak! Nehir onu kıyıya atsın da, hem benim hem de onun düşmanı olan Firavun onu yanına alsın!” Ey Mûsâ: “Ayrıca bizzat benim himayemde yetişip eğitilmen için sana kendimden gönülleri cezbeden bir hoşluk ve sevecenlik vermiştim.”

Taha suresi 39.ayet tefsiri

Yüce Allah, Hz.
Buna gönlünün mutmain olması için de daha evvel ona ihsan ettiği bir kısım husûsi nimetlerini ve güç zamanlarda ona olan ilâhî nusret ve teyidini andırdırır. Bunlardan biri, onu Firavun’un öldürmesinden kurtarmasıdır. Hâdise kısaca şöyle vuku tespit eder:

Mûsâ (a.s.)’ın annesi, öteki oğullar gibi Firavun’un kendi oğlunu da öldürmesinden korkuyordu. Bu çehreden burada işaret edildiği üzere gönlüne düşen ilâhî esine sabrederek oğlunu bir sandığa koyup Nil deresine bıraktı.
Âyette beyân edildiği gibi, Allah’ın Mûsâ’ya bir lütfu olarak çocuğa karşı kalbinde derin bir muhabbet hissetti. Zira onu hem Allah beğenmiş, hem de insanlara beğendirmişti. Çehresine öyle bir hoşluk vermiş, gözlerine öyle bir şirinlik ve câzibe koymuştu ki bakan onu beğenmeden kendini alamazdı. İşte âyetteki “Ayrıca bizzat benim himayemde yetişip eğitilmen için sana kendimden gönülleri cezbeden bir hoşluk ve sevecenlik vermiştim” (Tâhâ 20/39) beyânı buna işaret eder.
Buradan anlaşılmaktadır ki, kendisine ezelî destek yetişen kimse, tam hallerinde inâyet nazarının himayeyi altında olur. Karşılaştığı her vaziyet, onun iyilik, hoşluk ve mânevî tekâmülünün çoğalmasına ve kendisi için takdir emredilen yüksek makamlara erişmesine vesile olur.

Bu arada Hz. Mûsâ’nın ablası, kardeşinin başına neler geldiğini inceleyip soruştururken, ona bir sütanne arandığını bildi. Bunu fırsat öğrenerek Firavun’un sarayına gitti: (Ömer Çelik Tefsiri)

Taha suresi arapça yazılışı ve meali

.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş