Eğitim

Çiçeklerin Zekası – Maurice Maeterlinck Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Çiçeklerin Zekası – Maurice Maeterlinck Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Çiçeklerin Zekası kimin eseri? Çiçeklerin Zekası kitabının yazarı kimdir? Çiçeklerin Zekası konusu ve anafikri nedir? Çiçeklerin Zekası kitabı ne konu alıyor? Çiçeklerin Zekası PDF indirme linki var mı? Çiçeklerin Zekası kitabının yazarı Maurice Maeterlinck kimdir? İşte Çiçeklerin Zekası kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Maurice Maeterlinck

Çevirmen: Yusuf Yenen

Editör: Hümeyra Çalışkan

Orijinal Adı: L’intelligence des fleurs

Yayın Evi: Ketebe Yayınları

İSBN: 9786257854108

Sayfa Sayısı: 160


Çiçeklerin Zekası Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Nobel Edebiyat ödüllü yazar Maurice Maeterlinck’in meşhur tabiat

denemesi Çiçeklerin Zekası, tüm okurlar için bilimsel bilgiyi

edebiyata dahil etme mevzusundaki coşkulu girişimi temsil ediyor.

Örneksiz bir ifade gücüyle yazan Maeterlinck, çiçeklerin data

sahibi olmadan düşünebilme gücüne, bir tür zeka teşkil eden

kapasiteye haiz bulunduğunu öne sürüyor. Bu yaratı, edebiyat ile

bilim arasındaki yaratıcı karşılaşmaların yanı sıra insanlığın

dünyayla ilişkisi hakkında güncel tartışmalardan coşku

duyanlara keyifli bir okuma serüveni sunuyor.

“Uysal, sessiz, itaatkar, dalgın görünen, kendi halinde ve

kaderine boyun eğdiğini düşündüğümüz bitki alemi, aslında tam

tersine kadere karşı en inatçı ve ateşli başkaldırıyı simgeler.

Bitkiyi besleyen temel organ olan kökleri ayrılmaz bir şekilde

toprağa bağlıdır. Yaşamda bizi zorlayan muazzam yasalardan

hangisinin omuzlarımıza en büyük baskıyı yaptığını keşfetmek,

bizim için zor olsa da, bitkiler için böyle değildir; bu yasa, bitkiyi

doğumundan ölümüne kadar hareketsizliğe mahkum eden

yasadır. Bu yüzden yaşam mücadelesinde bitki, çabalarını ilk

nereye yoğunlaştıracağını bizden daha iyi bilir. Sonrasında

çiçeğinin ışığında serpilip olgunlaşmak ve organize olmak için

köklerinin karanlığından yükselen saplantılı direnç, eşsiz bir

gösteri sunar. Bu direnç, kendisini tek bir amaca ulaşmaya

adamıştır: Yeraltındaki kaderinden yukarıya çıkmak, kurtulmak,

ağır ve kasvetli yasaya başkaldırmak, serbest kalmak, kendisini

sınırlayan dar tabakayı delmek, icat ederek ya da kanatlı

canlılardan yardım isteyerek olabildiğince uzaklara gitmek,

kaderinin onu hapsettiği alanın dışına çıkmak, başka bir aleme

yaklaşmak, hareketli ve canlı bir dünyaya girmek…”


Çiçeklerin Zekası Alıntıları – Sözleri

  • “…yıldızların altında gidilecek hâlâ uzun ve asil bir yolumuz var.”
  • Yaşamda maruz kaldığımız acı, ölüm, yaşlılık şeklinde bizi ezen çeşitli zorluklara karşı bahçemizdeki herhangi bir çiçeğin gösterdiği direncin yarısını ortaya koyabilseydik eğer, yazgımız şimdikinden oldukça daha değişik olabilirdi
  • Büyük ölçekte hayal ettiğimiz her şey, minik boyutta gerçekleşerek sona erecektir.
  • “Seni affediyorum, hepsini unuttum,” dediğimizde, bu cümlenin altında yatan gerçekler nedir? Verebileceğimiz tek taahhüt en fazla şudur: “Sırası vardığında sana zarar vermeye çalışmayacağım.”
  • Uysal, sessiz, itaatkar, dalgın görünen, kendi halinde ve kaderine boyun eğdiğini düşündüğümüz nebat alemi, aslen tersine kadere karşı en inatçı ve alev ateş başkaldırıyı simgeler.
  • yıldızların altında gidilecek hâlâ uzun ve asil bir yolumuz var.
  • Fikirler bizlere iyi mi geliyorsa çiçeklere de aynı şekilde geldiğini söyleyebiliriz. Onlar da aynı karanlıkta çıkış yolları arar, aynı bilinmezin içinde aynı engellerle, aynı fena niyetlerle karşılaşırlar. Onlar da aynı yasaları, aynı hayal kırıklıklarını, aynı ağır ve zor zaferleri tadarlar. Görünüşe nazaran onlar da bizim sabrımıza, azmimize, öz sevgimize; aynı şekilde uyumlu ve çeşitli zeka türlerine, neredeyse aynı ümit ve ideallere sahiplerdir.
  • Uysal, sessiz, itaatkâr, dalgın görünen, kendi halinde ve kaderine boyun eğdiğini düşündüğümüz nebat âlemi, aslen tam tersine kadere karşı en inatçı ve alev ateş başkaldırıyı simgeler. Bitkiyi besleyen temel organ olan kökleri ayrılmaz bir halde toprağa bağlıdır. Yaşamda bizi zorlayan çok önemli yasalardan hangisinin omuzlarımıza en büyük baskıyı yaptığını keşfetmek bizim için zor olsa da bitkiler için bu şekilde değildir; bu yasa, bitkiyi doğumundan ölümüne kadar hareketsizliğe mahkûm eden yasadır. Bu yüzden yaşam mücadelesinde nebat, çabasını ilk nereye yoğunlaştırdığını bizlerden daha iyi bilir.
  • Bazen karanlık tarafta da aydınlık tarafta olmasıyla birlikte garip gerçekler vardır.
  • Bakın, lambam masamın üstünde duruyor. Hiçbir gizem içermiyor: Evlerde kullanılan en bilindik, en eski ve en yaygın nesnedir. Ona baktığımda gaz, fitil ve camdan bir baca goruyorum ve hepsi ışığı meydana getiriyor. Bilmece bu ışığın ne işe yaradığını, yaktığımda nereden geldiğini, söndürdüğümdeyse nereye kaybolduğunu merak ettiğimde adım atar


Çiçeklerin Zekası İncelemesi – Kişisel Yorumlar

bu yıl okuduğum en iyi yazarlardan biri oldu şimdiden: Ilk olarak kitabın ismine aldanılmaması ve “içindekiler” kısmına dikkat edilerek okumaya başlanması ihtiyaç duyulan bir kitap bulunduğunu düşünüyorum. Buradaki incelemelere baktığımda tamamen nebat ve çiçek dünyasını ele alan bir yaratı olduğu düşünülerek okumaya başlanıp beğenilmediğini, karmaşık bulunduğunu vs. gördüm. Bu şekilde bir karışıklığa ve beklentiyi karşılamama durumuna mahal verilmemesi için içindekiler kısmını paylaşmak isterim:
Çiçeklerin Zekası
Kokular
Saatlerin Ölçümü
Ahlakımızın Endişesi
Boksa Övgü
Kral Lear Hakkında
Savaşın Tanrıları
Kırgınlığın Bağışlanması
Kaza Psikolojisi
Toplumsal Sorumluluğumuz
Ölümsüzlük
kitap/kitap–239144 aslına bakarsan bir “tecrübe etme” kitabı, bu yüzden bir mevzudan öteki mevzuya atlanılarak -ki tecrübe etme kitapları birden oldukça mevzuyu içinde barındırır- okunması bana asla saçma ve karışık gelmedi. Aksine tecrübe etme, yazı aşığı biri olarak birden oldukça ve çeşitli mevzularda görüşlerin belirtildiği eserlerden daha oldukça hoşlanıyorum bu yüzden bu kitap bana şahane bir okuma zevki verdi.
Değinmek istediğim en mühim öteki mevzu ise, yazarın bu eseri bilimsel nitelikli bir üslup ve bilimsel çalışmalara dayanan veriler ile ele almadığıdır. Kitabın ilk bölümünün giriş cümlesinde de belirtildiği şeklinde bu kitap tamamen yazarın kendi gözlem ve tecrübelerine dayanarak bizlere kendi düşüncelerini aktarması ile oluşturulmuş. Yukarıda da bahsettiğim 11 mevzuyu kendi içinde kısa kısa bölümlere ayırmış ve bu şekilde -bence- daha rahat düşünebilmemiz için bizlere süre bırakmış oluyor. Kitaba hakkaten bayıldım, ele almış olduğu mevzular ve düşünceleri ile birçok yerde ortak kesişmelerimiz oldu. En sevdiğim bölümler kesinlikle çiçeklerin zekası, Kral Lear hakkında, kırgınlığın bağışlanması ve toplumsal sorumluluğumuz oldu .
Yazarın, ifade dili ve mevzuyu okuyucuya aktarma şeklini oldukça sevdim. Daha oldukça söyleşi ediyormuş havasında okudum ve birçok yerde karşılıklı konuşmalarımız oldu 😀 Hiç bunaltmayan, ara ara güldüren ve ara ara da kafamızda oluşan sual işaretlerini bulmaya çalıştıran bir üslubu bulunduğunu düşünüyorum. Bahsettiği mevzuları bizlere anlatmak için verdiği örnekler, benzetmeler, karşılaştırmalar oldukça hoşuma gitti ve cümleleri oldukça özenliydi. Burada çevirmene de oldukça iş düştüğünü düşünüyorum. Kitabın çevirisi mükemmeldi bana nazaran.
Son olarak Ketebe Yayınlarına oldukça teşekkür etmek isterim. Muhteşem işler çıkarıyorlar ve oldukça iyi kitaplar ile buluşturuyorlar. Kitabın baskısı, düzeni, sayfaları, dipnotları her şeyi oldukça güzeldi bence. (Lúthien)

Kitabın kapak tasarımına ve ismine bayıldım. Başlangıçta daha oldukça biyolojik verilere dayanmış olması Bitkilerin Bildikleri kitabıyla bir kombin oluşturdu. Hesse’nin Ağaçları ve Ağaçların Gizli Yaşamı kadar öğreti olmaması bir miktar beklentimi karşılayamamış olsa da, bu dörtlünün uyumlu bir beraberlik yakalayacağını, birlikte okunduğunda daha verimli olacağını düşündüm. Birkaç bölüm sonrasında gelen başlıklarda çiçeklerle bağdaştırılacak öğretileri aradı gözlerim. Puanı kırdığım yer tam burası. İçerik güzel olmasına karşı ismiyle bağını kuramadığım için. Zeka kitabın tamamında, çiçekler başlangıcında kalmış kısaca. Yine de güzel mi güzel, okumaya kıymet. (Şehadet Gerçek)

Çiçeklerin Zekası’na dair bir güzelleme!
Açıkçası şimdiye kadar bilgiyle yoğrulan oldukça azca tecrübe etme kitabı okudum. Karşılaştırma yapmak istemesem de okumuş olduğum tecrübe etme kitapları içinde bilginin had safhada olduğu metinler vardı, Çiçeklerin Zekası’nda. Her birini okurken büyük bir keyif aldım. Kimilerini okurken zorlandım. Büyük olasılık birkaç kitabı beraber okumanın acısı, bu kitabından çıktı.
Maurice Maeterlinck, sembolizmi metinlerine taşıyan bir yazar, ozan. Şiir, tecrübe etme, tiyatro şeklinde türlerde eserler yazan Maeterlinck, donanımlı bir kaleme haiz. Metinlerini okurken verdiği bilgilerle bir şeyler öğrenip, üslubuyla büyülendim.
Kitaba adını veren Çiçeklerin Zekası adlı denemede çiçeklerle tanışıp onlar hakkında bilgiler edindim. Kalan 10 denemede ise değişik konuların kaleme alındığı derdi güzel metinler okudum. Hepsi de birbirinden donanımlı. İçlerinden beğendiklerim de oldu. Tekrar okuyacağım dediklerim de oldu. Şu sebeple bu metinler birkaç sayfalık hacme haiz değil. İçi dolu metinler olduğundan sayfa sayısı fazlaca fazla ve okuduğum için, kapsamlı bir halde okuma deneyimi edindiğim için oldukça memnun kaldım.
[Kaynak: https://www.instagram.com/p/CJG-eguJWBw/?igshid=po0s8cah8by5] (Esengül Ersoy)


Çiçeklerin Zekası PDF indirme linki var mı?


Maurice Maeterlinck – Çiçeklerin Zekası kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Çiçeklerin Zekası PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Maurice Maeterlinck Kimdir?

Edebiyatta sembolizm akımının önde gelen temsilcileri içinde yer alır. İnsanın ölüm olgusu karşısındaki çaresizliği temasına yoğunlaşan yazarın en tanınmış eseri, 1892’de piyasaya çıkan Pelléas et Mélisande kabul edilir. 1911 senesinde edebiyat branşında Nobel ödülüne layık görülmüştür.


Maurice Maeterlinck Kitapları – Eserleri

  • Çiçeklerin Zekası
  • Mavi Kuş
  • Çağrılmadan Gelen
  • Monna Vanna
  • Körler
  • Pelleas ve Melisandre
  • Evin İçi
  • Karıncaların Hayatı
  • Ariane’la Mavi Sakal
  • Karıncaların Hayatı
  • Arının Hayatı
  • Arı
  • Tanrı Huzurunda
  • Death
  • The Buried Temple


Maurice Maeterlinck Alıntıları – Sözleri

  • Büyük ölçekte hayal ettiğimiz her şey, minik boyutta gerçekleşerek sona erecektir. (Çiçeklerin Zekası)
  • yıldızların altında gidilecek hâlâ uzun ve asil bir yolumuz var. (Çiçeklerin Zekası)
  • “Mavi Kuş’u ararken yolda bulduğunuz gri kuşları sevmeye kendinizi alıştırın, sevgili çocuklar.” (Mavi Kuş)
  • … beni bu şekilde üzen nedir, bilmiyorum, boğuluyorum sıkıntıdan!..
    kimse söylemiyor bana söylemesi ihtiyaç duyulan şeyi!..
    üstelik, 1kere aklı takıldı mı insanoğlunun 1şeye, korkulu oluyor düşünceleri!..
    Ama niye susuyorsunuz, niye konuşmuyorsunuz??? (Çağrılmadan Gelen)
  • Bir çocuğa dünyadaki tüm bilgeliği aktarmak yalnız bir dakika sürer fakat onu anlamaya bir yaşam yetmez zira kendi deneyimlerimiz bizim tek ışığımızdır. (Mavi Kuş)
  • EN YAŞLI KÖR
    Birbirimizi de asla görmedik. Birbirimize sual soruyoruz, yanıt
    veriyoruz, beraber yaşıyoruz, fakat iyi mi bir şey olduğumuzu
    bilmiyoruz!… İstediğin kadar ellerinle dokun, gözler ellerden daha oldukça
    anlamış olur… (Körler)
  • Ölüme yaklaşırken muhakeme edilmek suretiyle huzuruna çıkacağınız Tanrı’dan korkunuz olursa bu korkuya önem vermeniz lazım gelir zira onu korkulu meydana getiren sizsiniz. Binaenaleyh karşısında başkasını değil müstahak olduğunuz Tanrı’yı bulacaksınız. (Tanrı Huzurunda)
  • Amca – Bir kere bir eve hastalık girdi mi,sanki aile çevresine bir yabancı sokulmuş şeklinde oluyor.
    Baba – İşte o süre anlıyor insan ailesi haricinde asla hiç kimseye güvenmemesi icap ettiğini. (Çağrılmadan Gelen)
  • “İnsan ölüme oldukça yaklaştığı süre güzelliğe daha çok ihtiyacı oluyor.” (Pelleas ve Melisandre)
  • ALTINCI KÖR: Ayağa kalkmayı denedim; etrafım hep dikenlerle dolu artık elimi uzatmağa cesaret edemiyorum. (Körler)
  • Yaşamda maruz kaldığımız acı, ölüm, yaşlılık şeklinde bizi ezen çeşitli zorluklara karşı bahçemizdeki herhangi bir çiçeğin gösterdiği direncin yarısını ortaya koyabilseydik eğer, yazgımız şimdikinden oldukça daha değişik olabilirdi (Çiçeklerin Zekası)
  • “Canlarım, bu size insanoğlunun bu dünyadaki her şeyin karşısında tek başına bulunduğunu öğretir. Bunu asla ihmal etmeyin. ” (Mavi Kuş)
  • İnsan hayatta anlatamayacağı şeylerin ne kadar oldukça bulunduğunu bilemiyor!.. (Çağrılmadan Gelen)
  • “İnsan affetmek için veya da kendi kendini daha iyi görmek için gözlerini yummazsa devamlı aldanır.” (Pelleas ve Melisandre)
  • Uysal, sessiz, itaatkar, dalgın görünen, kendi halinde ve kaderine boyun eğdiğini düşündüğümüz nebat alemi, aslen tersine kadere karşı en inatçı ve alev ateş başkaldırıyı simgeler. (Çiçeklerin Zekası)
  • Fikirler bizlere iyi mi geliyorsa çiçeklere de aynı şekilde geldiğini söyleyebiliriz. Onlar da aynı karanlıkta çıkış yolları arar, aynı bilinmezin içinde aynı engellerle, aynı fena niyetlerle karşılaşırlar. Onlar da aynı yasaları, aynı hayal kırıklıklarını, aynı ağır ve zor zaferleri tadarlar. Görünüşe nazaran onlar da bizim sabrımıza, azmimize, öz sevgimize; aynı şekilde uyumlu ve çeşitli zeka türlerine, neredeyse aynı ümit ve ideallere sahiplerdir. (Çiçeklerin Zekası)
  • Bu zenginliğin ışığı, ne kadar tehlikeli bulunduğunu görüyorsun. Hayatlarında yumuşacık ve sıcacık gölgelere yer bırakmadan, daima zenginliğin ışınları içinde oldukça fazla kalan insanoğlu sonunda kör olabilirler. (Mavi Kuş)
  • “…yıldızların altında gidilecek hâlâ uzun ve asil bir yolumuz var.” (Çiçeklerin Zekası)
  • Uysal, sessiz, itaatkâr, dalgın görünen, kendi halinde ve kaderine boyun eğdiğini düşündüğümüz nebat âlemi, aslen tam tersine kadere karşı en inatçı ve alev ateş başkaldırıyı simgeler. Bitkiyi besleyen temel organ olan kökleri ayrılmaz bir halde toprağa bağlıdır. Yaşamda bizi zorlayan çok önemli yasalardan hangisinin omuzlarımıza en büyük baskıyı yaptığını keşfetmek bizim için zor olsa da bitkiler için bu şekilde değildir; bu yasa, bitkiyi doğumundan ölümüne kadar hareketsizliğe mahkûm eden yasadır. Bu yüzden yaşam mücadelesinde nebat, çabasını ilk nereye yoğunlaştırdığını bizlerden daha iyi bilir. (Çiçeklerin Zekası)
  • İnsan hayatta anlatamayacağı şeylerin ne kadar oldukça bulunduğunu bilemiyor!!! (Çağrılmadan Gelen)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş