Eğitim

Halepçe’den Gelen Sevgili – Suzan Samancı Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Halepçe’den Gelen Sevgili – Suzan Samancı Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Halepçe’den Gelen Sevgili kimin eseri? Halepçe’den Gelen Sevgili kitabının yazarı kimdir? Halepçe’den Gelen Sevgili konusu ve anafikri nedir? Halepçe’den Gelen Sevgili kitabı ne konu alıyor? Halepçe’den Gelen Sevgili PDF indirme linki var mı? Halepçe’den Gelen Sevgili kitabının yazarı Suzan Samancı kimdir? İşte Halepçe’den Gelen Sevgili kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Suzan Samancı

Yayın Evi: Sel Yayıncılık

İSBN: 9789755704203

Sayfa Sayısı: 168


Halepçe’den Gelen Sevgili Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Suzan Samancı’nın son romanı Halepçe’den Gelen Sevgili, yakın tarihte gerçekleşen, her insanın nefretle kınadığı Halepçe katliamını mevzu alan bir roman. Bu katliamda ailesini kaybeden Delila’nın, 

Halepçe’den Diyarbakır’a, İstanbul’dan Cenevre’ye uzanan öyküsü.


Halepçe’den Gelen Sevgili Alıntıları – Sözleri

  • “Artık hiçbir haritaya bakamıyorum. Kentlerin adları yanık et kokuyor.”
  • “Artık hiçbir haritaya bakamıyorum. Kentlerin adları yanık et kokuyor.”
  • Sadık olmayanın sadakat beklemeye hakkı yoktur.
  • Biliyor musun cırcır böceklerinin oldukca hazin bir öyküsü var. Yumurtalarını ısıtmak için ayaklarını karınlarına sürtüp çıkardıkları ses bu! Yumurtalar olgunlaşıp yavrularını doğurduklarında derhal ölüyorlar ana ağustosböcekleri .
  • “İnsanla dünya içinde öylesine güzel bir ilişki vardır ki, dünya kendisini içten bir sevgiyle arayanı, anlayanı sevgiyle karşılar.”
  • Ölüm olmasaydı ne olurdu diye sorduğumda, Zeynep gözlerini kıstı, fısıldar benzer biçimde “Tanrı olmazdı,daha doğrusu Tanrılar biz olurduk, Tanrı’nın bizi yaratması onun kendi varlığıdır ve iyi ki ölüm var,” dedi.
  • Ailesizlik ne büyük ıssızlıkmış.
    Yalvarıyordum. ” Allah’ım, anama babama ağabeyime kurban et beni!” diye…
  • Devlet bizim için güvence değilse onu ne diye benimseyelim.
  • Görüyordum; özgürlüğe giden yol baştanbaşa acı,günah ve suçluluktu! Özgürlük masum değildi!
  • Yaşamak ve insan ne acayip şey!


Halepçe’den Gelen Sevgili İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Îro qijîna me ya “Xwedayo me ji vî diyarê zaliman xelas bike! “bilind bûye heta erşê. Kêr êdî gihîştiye hestî. Zilm bûye zencîr û helqezêr;her roj helqeyên nû lê zêde dibe.
Îro hepimiz û her tişt ji destê zilmê dinale.
Însan dinale,heywan dinale,giya dinale,erd û ezman û behr dinale.
Îro însan ji bona zilmkirine û zilmxwarinê tête dinyayê.
Îro em zarokên xwe ji derd û bela û zilmê re mezin dikin.
Em di welatê xwe de bêwelat in;em di nav kesên xwe de bêkes in. Asya de li me zilm dibe,Efrîqa de li me zilm dibe, Ewropa de li me zilm dibe,Amrîka de li me zilm dibe. Em li Iraqê têne kuştin û koçber dibin,em li Bosna Hersekê têne kuştin û koçber dibin… Navê me bûye Koçber û paşnavê me bûye Kuştî.
Xûşka delal !
Brayê hêja !
Heger tu dixwaze ji zilmê xelas bibe ,zilmê qebûl neke û tu bi xwe jî ,
ne zalim be ,ne mazlûm !
yazar/i28889 (Tarkusyu)

Halepçe’den Gelen Sevgili: Halepçe’yi öğrendiğim günden beri hep kavuşmak istediğim bir sevgili benzer biçimde karşımda duruyor. “Daye behna sêva te” cümlesi tüm benliğimi sarsan bir katliam benzer biçimde. Duydukça icim ağrıyor Halepçe isminde. Büyük bir umutla başladığım kitap ne yazık ki beklediğim kadar sarmadı beni. Ben halepçeden bir çiçek bekliyordum gönlümün bahçesinde açılacak olan. Olmadı. Kendi dokumda koşacak kimseyi bulamadım. (İhsan Duruk)

Bazı kitaplar vardır bir solukta okunan bazısı vardır acısı deminde saklı çay benzer biçimde damağa dokunan yutunca midenizi yakan…kitabı okumaya başladığımda derhal bitiremeyecegimi anladım…hatta araya bir kaç şiir kitabı da sıkıştırdım…baştan sona kafamı düşüncelerle yoran bir kitap oldu. Biraz daha sorgulamaya, birazcık daha eleştirmeye başladım düzeni…tüm dünyanın bilmiş olduğu bir katliamın yıkım neticeleri…Delila da bu katliamda annesini babasını ve abisini kaybeden ufak bir kız evladı bir tek…ve Ona dokunan büyülü bir el: Zeynep. Değişen bir yaşam, sığınmacı fakat yurtlu, yabancı fakat yerli…ve sonunda oldukca başarıya ulaşmış bir karı. Ama geçmişine sesine olan özlemi hâlâ taze bir çocuk… (Zeynep)


Halepçe’den Gelen Sevgili PDF indirme linki var mı?


Suzan Samancı – Halepçe’den Gelen Sevgili kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Halepçe’den Gelen Sevgili PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Suzan Samancı Kimdir?

1979 da Diyarbakır Lisesi’nden mezun olan Samancı edebiyata şiir yazarak giriş yapmış oldu. İlk şiirleri 1985 – 1987 yılları aralığında Sanat Olayı dergisi’nde yayımlandı. İlk öykülerini “Eriyip Gidiyor Gece” adlı kitapta bir araya getirdi. “Reçine Kokuyordu Helin” (Can Yayınları, 1993), “Kıraç Dağlar Kar Tuttu” (Can Yayınları, 1996 ve İletişim Yayınları, 2002) ve “Suskunun Gölgesinde” (İletişim Yayınları, 2001) adlı hikâye kitapları yayımlandı. “Korkunun Irmağında” adlı romanı 2004 senesinde Metis yayınlarınca, “Halepçe’den Gelen Sevgili” adlı romanı Sel yayınlarınca 2009 senesinde yayımlandı. “Reçine Kokuyordu Helin” adlı eseri aynı isimle Almanca olarak İsviçre’de, Flamanca olarak Belçika’da,İsveç’te İspanya ve İtalya’da yayımlandı. Ayrıca, “Ölüm Kenti” (Bajare Mirine) adlı kitabı Avesta Yayınevi tarafınca Kürtçe’ye çevrilerek yayımlandı. “Kıraç Dağlar Kar Tuttu” adlı eseri ise 1997 senesinde Orhan Kemal Öykü Yarışması’nda ikincilik ödülü aldı. Demokrası, Gündem, Özgür Politika, Taraf gazetelerinde köşe yazarlığı yapmış oldu. Öyküleri yabancı dillerde birçok antolojilerde yer aldı. 2015 senesinde ilk kez anadiliyle yazdı, “Ew Jin û Mêrê Bi Maske” adlı öykü kitabı “Avesta Yayınları” tarafınca gösterildi. Suzan Samancı’nın son romanı “Koca Karınlı Kent” adıyla “Ayrıntı Yayınları tarafınca yayınlanmıştır. “Ekim 2016” Samancı’nın ilk Kürtçe romanı “Mirzayê Reben” (Zavallı Mirza) adıyla Avesta Yayınları’nda gösterildi. “Ekim 2019”


Suzan Samancı Kitapları – Eserleri

  • Reçine Kokuyordu Helin
  • Halepçe’den Gelen Sevgili
  • Korkunun Irmağında
  • Koca Karınlı Kent
  • Suskunun Gölgesinde
  • Kıraç Dağlar Kar Tuttu
  • Çîrokên Jinên Dilşikestî
  • Ew Jin ü Mere Bi Maske


Suzan Samancı Alıntıları – Sözleri

  • …güneş altında parıldayan uzun boylu genç kızlar, türkülerle ezilip, çiğnenen kral Dehâk, göğe ağan demirci Kawa, özgürlüğe susamışlıklarını dile getiriyordu… (Reçine Kokuyordu Helin)
  • Heyra yên me ji çepgiran xerabtirin! Li der dûrişma bangî dikin, dibêjin azadî û jin, dema tenê malê li me dixin. (Çîrokên Jinên Dilşikestî)
  • İnsan gerçek aşkı bir kez yaşar, gerisi unutmak için parende atmaktır. (Koca Karınlı Kent)
  • Görüyordum; özgürlüğe giden yol baştanbaşa acı,günah ve suçluluktu! Özgürlük masum değildi! (Halepçe’den Gelen Sevgili)
  • Mirov di hevokan de veşartîbe jî, derûn ango cîhana hundirîn asîmanekî bêdawî ye (Çîrokên Jinên Dilşikestî)
  • “İnsanla dünya içinde öylesine güzel bir ilişki vardır ki, dünya kendisini içten bir sevgiyle arayanı, anlayanı sevgiyle karşılar.” (Halepçe’den Gelen Sevgili)
  • Me di zaroktîya xwe de ji dé u bavé xwe şerm dikir me digot “Çima xweş bi tirkî naaxivin”, em li van dora wer bûn, îcar zaroyén me ji me fedî dikin, dibéjin “Hun çima bi fransî naaxivin” (Ew Jin ü Mere Bi Maske)
  • Ölüm olmasaydı ne olurdu diye sorduğumda, Zeynep gözlerini kıstı, fısıldar benzer biçimde “Tanrı olmazdı,daha doğrusu Tanrılar biz olurduk, Tanrı’nın bizi yaratması onun kendi varlığıdır ve iyi ki ölüm var,” dedi. (Halepçe’den Gelen Sevgili)
  • Okumasam çekilir mi bu dünyanın kahrı! Besliyor, avutuyor beni. (Kıraç Dağlar Kar Tuttu)
  • Biliyor musun cırcır böceklerinin oldukca hazin bir öyküsü var. Yumurtalarını ısıtmak için ayaklarını karınlarına sürtüp çıkardıkları ses bu! Yumurtalar olgunlaşıp yavrularını doğurduklarında derhal ölüyorlar ana ağustosböcekleri . (Halepçe’den Gelen Sevgili)
  • Yerinde sayan sözcükler ölür,yürüyen sözcükler doğurur! (Koca Karınlı Kent)
  • “Sürgünsem kendi yurdumda sürgünüm.” (Suskunun Gölgesinde)
  • Yaşamak ve insan ne acayip şey! (Halepçe’den Gelen Sevgili)
  • “Diline haiz oldukça seni zincirlerinden kurtaracak olan anahtar kendi elindedir.. ” (Reçine Kokuyordu Helin)
  • Kentler de insanoğlu benzer biçimde
    Yürüyüşlerinden tanınırlar
    Robert Musil (Korkunun Irmağında)
  • Yüreğine gem vurma, korkunun olduğu yerde sevgi çürür, yürek kendini ırmağa bırakırsa, sevgi yatağını bulur. (Koca Karınlı Kent)
  • “Xeyalén herkesî Ewropa ye lé ev der “Girtîgeheke nîv vekirî ye!” (Ew Jin ü Mere Bi Maske)
  • Ailesizlik ne büyük ıssızlıkmış.
    Yalvarıyordum. ” Allah’ım, anama babama ağabeyime kurban et beni!” diye… (Halepçe’den Gelen Sevgili)
  • “Çima livê dınyayê cih ji m rê teng e! Ka însanetî?” (Reçine Kokuyordu Helin)
  • Erêê erêê, emê jî rojekê bibin xewn.
    ——————-
    Evett evett, biz de bigün birer düş olacağız. (Çîrokên Jinên Dilşikestî)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş