Eğitim

Kadınların Sınıfı – Aksu Bora Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kadınların Sınıfı – Aksu Bora Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kadınların Sınıfı kimin eseri? Kadınların Sınıfı kitabının yazarı kimdir? Kadınların Sınıfı konusu ve anafikri nedir? Kadınların Sınıfı kitabı ne konu alıyor? Kadınların Sınıfı PDF indirme linki var mı? Kadınların Sınıfı kitabının yazarı Aksu Bora kimdir? İşte Kadınların Sınıfı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Aksu Bora

Yayın Evi: İletişim Yayıncılık

İSBN: 9789750503610

Sayfa Sayısı: 200


Kadınların Sınıfı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Bizim dükkân 24 saat açık!” Ev kadınlığı, tatili, hastalık izni, emekliliği, mesai saati olmayan bir iştir. Ev haricinde çalışanlar da dahil olmak suretiyle tüm bayanlar evde çalışırlar ve bu çalışmanın karşılığı yoktur. Şundan dolayı ev işleri, hanım olmanın naturel bir parçasıdır. İşte bu doğallık, evde harcanan emeği görünmez kılar. Ev işlerinin “tekrardan üretim” olarak etiketlenmesi de bu görünmezliği büyütür. Camları silmekle yiyecek yapmak, küçüklere bakmakla lavaboları ovmak aynı türden işler midir? Değilse, aradaki farkı iyi mi kavramsallaştırabiliriz? Bu kavramsallaştırmayı bayanlar arasındaki farklılıkları tahlil ederken kullanabilir miyiz?

Kadınların Sınıfı, toplumun temel düzenleyici ilkeleri olan sınıfın ve cinsiyetin gündelik yaşam içinde iyi mi birbirleri üstünden kurulduklarını araştırıyor. Kadınların hangi sınıftan olurlarsa olsunlar, yalnız hanım olarak ezildikleri doğru olsa bile, bu ezilmenin onları kızkardeş yapmış olup yapmadığını sorguluyor. Sınıfsal farklılıkların cinsiyete birer “ek” olmanın ötesinde, kadınlığın kurucu bileşenleri bulunduğunu iddia ediyor ve bu iddiasını gündelikçiler ve ev hanımlarının ilişkisinde sınıyor.

uBu kitap okurunu yöntemsel özeni ve kuramsal yeniliği ile ödüllendiriyor. Ücretli ev hizmetlerini cinsiyet ve derslik temelli ayrımların ve eşitsizliklerin yaratıldığı, sürdürüldüğü ve bunlara karşı çıkılmış olduğu gündelik pratikler içinde tahlil edebilmesi açısından da çerçeve kurucu ve nadir bir emek harcama. Aksu Bora hanımefendileri eve bağlayan zincirlerin iyi mi örüldüğüne ilişkin kuvvetli bir mercek sunuyor.


Kadınların Sınıfı Alıntıları – Sözleri

  • Kadınlık ve Erkekliğin biyolojik bir temeli vardır ve bu değişmez; sadece cinsiyet bu temelden ibaret değildir, onun üstüne kurulan ve toplumsal bağlama bakılırsa değişen bir örüntü vardır: Toplumsal cinsiyet
  • Politik öznelerin “kimlik” temelinde değil fakat “hedef” temelinde, kısaca “olmak” tan değil, “yapmak” tan hareketle kurulabildiğini düşünebiliriz ve böylece “Kadın yoksa feminizm iyi mi mümkün olur” sorusunun dar ufkundan çıkma imkanı bulabiliriz.
  • Batılı söylemde cinsiyetimizin olabilmesi için bir bedene haiz olmamız değil, tersine bedenimizin olabilmesi için bir cinsiyetimizin olması gerektiği anlaşılıyor.
  • Kendini ve başkalarını idrak etme hiçbir vakit kıymet yargılarından ayrı değildir.
  • Kadın doğulmaz, olunur.
  • Farklılıklarımız bir yana, hepimizi birleştiren ortak bir payda var: Kadınlık.
  • Butler’a bakılırsa cinsiyet, düzenlenmiş bir performanslar sistemidir. Davranışların doğru bir şekilde tekrarlanması üstüne bina edilmiştir. Ancak her birimiz, ufak ya da saçma nedenlerle, kimi zaman bu tekrarı muhteşem yapamayız. Bu başarısızlık, cinsiyet sisteminin kurmacalığını gösterdiği kadar, cinsiyet normlarına karşı devamlı, planlanmamış bir direnç bulunduğunun da işaretidir. Hepimiz bu normlara maruz kalabiliriz fakat hem de bu tarz şeyleri ihlal etmekten de kendimizi alamayız.
  • Butler’a bakılırsa cinsiyet, düzenlenmiş bir performanslar sistemidir. Davranışların doğru bir şekilde tekrarlanması üstüne bina edilmiştir.
  • Evin dünyanın pisliklerinden uzak, masum ve temiz bir yer olarak tasarlanması, adamların “dış” dünyaya açılırken hanım ve evlatları bu temiz yerde bırakmaları, içinde yaşadığımız kültürün en belirleyici ve kuvvetli örüntülerinden biri, kim bilir birincisidir. Evin ve ailenin bu şekilde kutsallaştırılması, orada olup bitenlerin tamamen görünmez kılınmasına hizmet etmiştir. Böylelikle, aile içindeki eşitsizlikler, sertlik ve tahakküm, istismar ve baskı, “hususi” alanın sorunları olarak görmezden gelinirken, evindeki iktidar ilişkilerinin ”dış” dünyadakilerle sürekliliğinin de üstü örtülmüştür.


Kadınların Sınıfı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Aksu Bora, bu kitapta bilindik hanım-adam tartışması yerine hanım-hanım tartışmasını ele alıyor. İşveren ve işçi bayanlar arasındaki çekişmeyi konu alıyor. Aksu Bora 27 hanım ile görüşme yapıyor ve kitap da bunun üstüne. Kitap, okuyucuya fazlaca geniş bir literatür sunuyor. Sex ve gender arasındaki farkı da fazlaca güzel açıklıyor. Feminist teoriden, sınıflardan, ev hanımından, ücretli ev işinden, ataerkil düzenden vs birçok mevzuyu titizle ele almış.
Ben kitabı hakikaten fazlaca başarı göstermiş buldum, fazlaca güzel bir araştırma olmuş.
Eğer toplumsal cinsiyet (gender) araştırmalarına karşı bir ilginiz var ise ve okumayı seviyorsanız şiddetle tavsiye ederim.
Keyifli okumalar! (Aysu de)

Erkekler ve bayanların birbiri ile eşit olmaması iddiasına ek olarak kadının da hanımla eşit olmadığından bahisle güzel bir incelemede bulunmuş Aksu BORA. Eşitsizliğin yalnız cinsiyetle değil birçok bileşenle oluştuğunu ev içi hizmet veren bayanlar ve onlara işveren bayanlar üstünden örneklendirmiş. Yer yer yanlı bakış açısını hissettiriyor ve insanların çerçevelerini çizerek bi tür akıl okuyuculuk yapıyor olsa da güzel ve daha iyi emek harcamalar için başlangıç olabilecek özellikte bir araştırma olmuş. (Ayşe)

Aksu Bora Hocamız; Türkiye’de alan ve feminizm çalışmalarında okuyabileceğiniz nadir yazarlardan birisidir. Bu kitabında ücretli ev hanımlığını ele alması da bu kitabı güzelleştiren sebeplerden. 2000’lerin baslarında yapilan bu görüşmeler güncelliğini azca da olsa yitirmiş olsa da hâlâ okumanız ihtiyaç duyulan bir kitap. (Gökçe)


Kadınların Sınıfı PDF indirme linki var mı?


Aksu Bora – Kadınların Sınıfı kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Kadınların Sınıfı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Aksu Bora Kimdir?

1963 Van doğumlu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni tamamlamış oldu. Çeşitli işlerde çalıştıktan sonrasında insanbilim doktoru ve doçenti oldu. Halen Hacettepe Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde öğretim üyesidir. Amargi dergisi ve Ayizi Yayınevi’nin editörlüğünü yapıyor.


Aksu Bora Kitapları – Eserleri

  • Kadınların Sınıfı
  • Feminizm Kendi Arasında
  • 90’larda Türkiye’de Feminizm
  • Yoksulluk Halleri
  • Feminizm Kendi Arasında
  • Cumhuriyet’te Çocuktular
  • İradenin İyimserliği


Aksu Bora Alıntıları – Sözleri

  • “Kadınlar her türlü kaynaktan erkeklerle eşit yararlanabilmeyi ,ayrımcılığa uğramamayı mücadelelerinin odağına koyarken ,kadınlığa mensup oldukları kabul edilen değerleri de içeren bir “kadınlık”halinin tanınmasını,kabul görmesini istediler.” (Feminizm Kendi Arasında)
  • Annenizi seviyor karınızı dövüyor musunuz? (90’larda Türkiye’de Feminizm)
  • “Zamanın ruhu, “hepimiz”diyince ,şöyleki bir şey anlamamıza niçin oluyor:Feministler artı sosyalistler artı işçiler artı köylücüler artı lezbiyenler artı çevreciler artı Kürtler…Sanki tüm bu kimlikler/konumlar içinden kaçamayacağımız evlermiş benzer biçimde.Yapabileceğimizin en fazlası ,başkalarıyla ortaklık imiş benzer biçimde.Oysa hepimiz diyince sahiden “hepimiz”i kastediyor olması imkansız mıyız?Herkesin duymasıiçin bir söz mümkün değil midir artık?Feminizm cinsiyet sistemi hakkında konuşurken yalnız bayanlara mı hitap etmelidir?Erkekler ezenler oldukları için işin haricinde tutulabilirler mi?Hangi erkekler?Bir şekilde hegemonik erkekliğin dışına düşmüş olanlar-yoksullar,eşcinseller,gençler,yaşlılar,kısırlar,?Erkeklik asla değişmiyor mu?Erkekler sahide o denli dertsiz tasasız ,bu cinsiyet sisteminde mutlu yaşayıp gidiyorlar mı? (Feminizm Kendi Arasında)
  • Dünyayı hangi kelimelerle, hangi hikâyeyle kuracağız? Bu sual, dünyaya nereden/iyi mi baktığımızla değil, dünyayla ne yaptığımızla ilgili bir sorudur. (Feminizm Kendi Arasında)
  • Eşitlik, aynılar içinde olmaz, farklılar içinde olur. Aynılar aslına bakarsan aynıdır! Dolayısıyla, hanım-adam, tamamımız insan olduğumuz için eşit değiliz; eşitliği bir kıymet olarak benimsediğimiz için eşit olmak için savaşım ediyoruz. Eşitlik fıtratımızda değil, politikamızda. (Feminizm Kendi Arasında)
  • Hastalık yoksulun vücudunda ve evinde birikir. (Yoksulluk Halleri)
  • “Masumiyettir çocuk ve unutuş, yeni bir başlangıç, bir oyun, kendi kendine dönen bir çarktır, bir ilk hareket, kutlu bir evet deyiştir yaratma oyununa.” (Feminizm Kendi Arasında)
  • Erkeklerle aynı değiliz, olmayı da istemiyoruz. Eşitlik peşindeyiz. Bizi etiketleyen, sınıflayan, erkeklerden ve birbirimizden farklılıklarımızın ne, farkın ne demek olduğu hakkında söylevler veren önder fıtratlılarla başa çıkacak gücümüz, öfkemiz ve kararlılığımız var. Alışın, buradayız. (Feminizm Kendi Arasında)
  • Yoksulların kültürünü pozitivist bir şekilde “keşfedilebilecek”, “açığa çıkarılabilecek” yada “gözler önüne serilebilecek” bir “şey” olarak görmek yoksulluğa/yoksullara dair “simgesel sertlik” biçimlerine dahil olmak anlamına gelebilir. (Yoksulluk Halleri)
  • Nostaljiyle özgürlük olmaz! (Feminizm Kendi Arasında)
  • “ Erkekliğin iktidarla tanımlandığı bir yerde, kendi hayatları üzerindeki iktidarlarını yitirmiş erkekler, derinden yaralanıyorlar.” (Yoksulluk Halleri)
  • Politik öznelerin “kimlik” temelinde değil fakat “hedef” temelinde, kısaca “olmak” tan değil, “yapmak” tan hareketle kurulabildiğini düşünebiliriz ve böylece “Kadın yoksa feminizm iyi mi mümkün olur” sorusunun dar ufkundan çıkma imkanı bulabiliriz. (Kadınların Sınıfı)
  • Dünyanın her yerinde olduğu benzer biçimde Türkiye’de de kız doğan olmak, hanım olarak yaşamak, adını koysak da koymasak da, ölçüsü hafifçe yada ağır (azca yada fazlaca) olsa da, hanıma yönelik sertliği görmüş, yaşamış olmak anlamına gelir. (90’larda Türkiye’de Feminizm)
  • Kadın doğulmaz, olunur. (Kadınların Sınıfı)
  • “İnsan ölmek zorundadır, ama insan ölmek için doğmaz, insan yeni bir şeye başlamak için doğar.” (Feminizm Kendi Arasında)
  • … Ben otuz yaşındayım fakat içime sor, ben yetmiş yaşındayım. (Yoksulluk Halleri)
  • Hazreti Ali “Allah’ın sevabına olan isteği yüzünden zenginin fakire tevazuu güzeldir. Bununla birlikte Allah’ın lütfuna güvenerek fakirin zengine karşı vakarını koruması ondan daha güzeldir” demişlerdir. (Yoksulluk Halleri)
  • “Erkek egemenliğinin yapıları çok sağlamdır zaten, o yüzden feminist mücadele bu kadar zorludur. Öte yandan feminizmin yapabildiklerini görünce, surda gedik(ler) açmanın zevkine varabilirsiniz! İradenin iyimserliği bu değilse nedir?” (İradenin İyimserliği)
  • Boyacı kardeşin “onlar benzer biçimde baba ekmeği yemiyorum, ben kendi ekmeğimi kendim götürüyorum fakat dalga geçiyolar” sözü, gurur deposu ile aşağılanma sebebinin aynı olmasının paradoksuna işaret ediyor. (Yoksulluk Halleri)
  • Kadınlık ve Erkekliğin biyolojik bir temeli vardır ve bu değişmez; sadece cinsiyet bu temelden ibaret değildir, onun üstüne kurulan ve toplumsal bağlama bakılırsa değişen bir örüntü vardır: Toplumsal cinsiyet (Kadınların Sınıfı)

loading…

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş