Osmanlı Sultanları kimin eseri? Osmanlı Sultanları kitabının yazarı kimdir? Osmanlı Sultanları konusu ve anafikri nedir? Osmanlı Sultanları kitabı ne konu alıyor? Osmanlı Sultanları PDF indirme linki var mı? Osmanlı Sultanları kitabının yazarı Sevinç Kuşoğlu kimdir? İşte Osmanlı Sultanları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Sevinç Kuşoğlu

Yayın Evi: Timaş Yayınları

İSBN: 9789752637122

Sayfa Sayısı: 496

Osmanlı Sultanları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Gençler!

Bu kitapla, bir vakit makinesine binerek geçmişe seyahat yapacaksınız. Osmanlı Sultanları’nın zamanı değiştiren hayatlarını kendilerinden dinleyeceksiniz. Yıldırım Bayezid’le at koşturacak IV. Murat’la beraber kılık değiştirip halkın arasına karışacak, III. Ahmed’in zamanında ilk matbaadan çıkan ilk kitabın sayfalarını karıştıracaksınız.

1299 senesinde, Anadolu’nun minik bir yaylasında küçücük bir beylik kuruldu.

Bu beyliğin ilk temel taşını Osman Bey koydu.

Orhan Bey zamanında bu beylik devlet oldu. Murat Hüdavendigar bu devleti yükseltti.

Fatih Sultan Mehmed Han, çağ açıp çağ kapattı. vuz Sultan Selim sekiz yıla seksen senelik işi sığdırdı.

Ve gün geldi… Kanuni Sultan Süleyman bu devleti dünya tarihinin en büyük imparatorluklarından biri haline getirdi.

Osmanlı Sultanları 600 yıl süresince, üç kıtaya hakkaniyet, sulh, sevgi, mutluluk ve refah dağıttılar.”

Osmanlı Sultanları’nın başkalarının hayal bile edemedikleri şeyleri, iyi mi gerçekleştirdiklerini keşfetmeye hazır mısınız?…

Osmanlı Sultanları Alıntıları – Sözleri

• Ben, “Allah’ın bedbaht ettigi bir insanla bu şekilde alay etmek dogru mudur?” diyince “Ben, Allah’ın bu dünyayı, benim benzer biçimde bir topalla, senin benzer biçimde bir köre bıraktığı için gülüyorum.” dedi.
• O denli mütevazi ve gösterişsiz giyinirdi ki, onu herhangi bir saraylıdan ayırt etmek imkânsızdı. Niye bu kadar mütevazi giyindiğini soranlara ise şu şekilde söylerdi: “Vezirlerim ve beylerim bana saygıda kusur etmemek için güzel giyinirler. Biz kime şirin görünmek için süslü giyinelim!”
• Ertesi gün, elinde genç kurmayların dosyası ile huzuruma geldi. Birlikte inceledik. Kurmay subaylardan birinin dosyasında şunlar yazılıydı: “Fevkalade becerikli, yetenekli, hamleci, ihtiraslı ve yüksek idealleri olan biri…
  Adı: Mustafa Kemal…”
• düşerken gülümsedi “Kader” diye fısıldadı.Kelime-i şahadet getirdi,gözlerini kapadı.Kosova savaşı kazanılmış fakat büyük Osmanlı padişahı Murat Han şehit olmuştu.
• Osmanlı Devleti’nin en parlak periyodu Kanuni zamanıdır.Osmanlı’ya bağlı toprakların yüzölçümü 22 milyon kilometre kareye ulaşmış,dünyanın en büyük ve en kuvvetli devleti durumuna gelmiştir.
• Hemen bir kılıç ve Kur’an-ı Kerim istedim. Kur’an-ı Kerim’i sağ, kılıcı ise sol elime aldım. Ilkin Kur’an’ı havaya kaldırdım : “İşte hak!” Sonra kılıcı gösterdim : “İşte salahiyet!”
• Ben her sabahleyin bahçeyi dolaşır, sonrasında da havuza birkaç altın atardım. Bir gün vezirlerimden biri, “Padişahımız efendimiz, bu altınları niye havuza atarsınız?” diye sorunca
  güldüm ve, “Balıklar var ya. Onları altınsız mı bırakalım?” dedim.
  Oysa attığım altınlar, balıklar için degil, havuzu temizlemeye gelen görevliler içindi. Sadakanın açıkça verilmesini yanlış bulduğum için bu şekilde davranıyordum.
• Kırk altı yaşıma gelmiştim. Hayatım belli bir düzende geçiyor, hiçbir şeyden yakınma etmiyordum. Bu hususi daire de artık eskisi benzer biçimde can sıkan değildi. Hem dışarıya çıkıp da ne yapacaktım? Sevdiklerim yanımdaydı işte.
• Müslümanlar birbirlerine ‘Tanzimat nedir?’ diye sorduklarında verilen yanıt şuydu:”Gavura, gavur denmeyecek!”
• Neler oluyordu bana? Hayallerimde padişah olmak vardı fakat bu kadar acele olacağını düşünmemiştim. Korkuyor muydum? Hem de iyi mi!…
• En fazlaca sevdiğim şey, geceleri yatmadan ilkin kitap okumaktı. Bu alışkanlığım hala devam eder. Fazlaca bitkin olduğum zamanlarda eğer kendim okuyamıyorsam, sevdiğim birine okutur, onu dinlerim. Böylece sorun ve üzüntülerden uzaklaşır, derin bir uykuya dalarım.
• Bazıları, benim Ittihat ve Terakki Partisine boyun eğdiğimi söylüyor. Benim yaptığım , bir tek onların verdigi kararları imzalamak oldu. Ama Meşrutiyet bu degil mi? Kararlar Meclisten çıkmaz mı? Siz ne dersiniz?…
• İstanbul’u terk etmek beni fazlaca üzüyor. Atalarımla beraber hayatımızı verdiğimiz bu güzel şehri tekrar görebilecek miyim acaba? Tek tesellim, vatanımın düşman işgali altından kurtulmuş olmasıdır.

Osmanlı Sultanları İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Aslında 1000kitap.com’da bir tek yeni okuduğum kitapların incelemelerini yapıyorum. Ancak bu gece Orhan Pamuk’un Beyaz Kale adlı kitabını kütüphaneme kaldırırken, çocukluğumda okuduğum bir kitap gözüme çarptı ve bu kitabın incelemesini yapmak istedim. Şu an okumakta olduğum bölümlerden birisini -tarihi- (diğeri de felsefe) bana daha minik yaşta sevdiren kitaplardan birisi olmuştur Sevinç Kuşoğlu’nun Osmanlı Sultanları adlı eseri. Benim elimdeki kitabın baskısı Nisan 2008 yılı olarak gözüküyor. Yani bu eseri okuduğumda muhtemelen 12-13 yaşındaydım. İnceleme yapmak için eseri yeniden okumadığım için kitabın bazı özellikleri yanlış kalmış olabilir bu yüzden lütfen kusuruma bakmayın.
‘Osmanlı Sultanları’ delikanlı zamanlarında olan kardeşlerimiz için hazırlanmış bir kitap. Bu yapıt 620 yıl süresince (1302-1922) varlığını sürdürmüş, topraklarını 5.000.000 kilometrekarenin üzerine çıkartmış, günümüz Rusya’sının, İran’ın, Balkanlar’ının ve Arap Dünyası’nın şekillenmesinde büyük tesiri olmuş, I. Dünya Savaşı’nda İttifak Devletleri’nin saflarında savaşmış, fazlaca mühim devlet adamları, sanatçılar, bilim adamları yetiştirmiş Devlet-i Aliyye’nin otuz altı sultanının hayatlarından ve yapmış olup etmelerinden bahsediyor. Ancak bunu yaparken bilimsel niteliği olan kitaplar benzer biçimde insanı bilgiye boğmuyor. (Zaten hedef kitlesi de bilimsel niteliği olan çevre değil) Eserin derhal her sayfasında ihtiva edilen resimler, minik yaşlarındaki arkadaşlarımızın dikkatini esere daha kolay vermelerini sağlıyor. Her bölümün başlangıcında padişahın portresi, babasının ve annesinin adı, doğum ve ölüm seneleri, saltanat sürdüğü seneler ve eğer tahttan indirildi ise tahttan indirilme zamanı yazıyor. İlgili bölümün sonunda ise ‘Tarihçiler Ne Diyor?’ adlı bir bölümde tarihçilerin ilgili padişah ile ilgili görüşleri genç arkadaşlara sunuluyor. Bu bölümün altında da bir kronoloji kısmı bulunuyor. Bu bölümde ilgili padişahın döneminde nelerin vuku bulmuş olduğu açıklanıyor. Eserde, padişahların hayatları ve yapmış olup etmeleri bizzat onların ağzından çıkmışçasına anlatıldığı için okuyanlar sultanların/şehzadelerin bir durum karşısındaki meraklarını, korkularını, heyecanlarını yada öfkelerini daha iyi anlayabiliyorlar ve empati kurabiliyorlar. En azından benim için bu şekilde olmuştu. Şehzadelerin iyi mi yetiştikleriyle, meslek hayatları, akrabaları ve hocaları ile ilişkileriyle ilgili birçok cümle bulunması okuyan çocuğun, şehzade yada sultan ile empati yapabilmesini sağlıyor.
Eser ek olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun/Devleti’nin/Beyliği’nin Rusya, Kırım, Anadolu Beylikleri, İran, Avusturya, Macaristan, Fransa, Birleşik Krallık benzer biçimde devletler ile geliştirdiği gerek dostane (tecim, siyasal antlaşma), gerek ise menfî (cenk) ilişkilerini bir çocuğun anlayabileceği şekilde kaleme alıyor. Bilhassa Osmanlı-Avrupa ilişkileriyle kültür, sanat ve güzel duyu benzer biçimde alanlardaki etkileşime parmak basıyor. Bu eseri okuyan bir çocuk/genç tarih ile coğrafya, edebiyat yada politika biliminin ilişkisini sezinleyebilir ve bu tarihe destek olan bilimlerin önemini anlayabilir. Ayrıca kitabın sonunda yer edinen ‘Sözlük’ kısmı aracılığı ile bilmediği zamanı kavramları da öğrenebilir.
İncelememe son olarak eklemek istediğim bir nokta da şu: Son zamanlarda tarihçilik yapıyorum diyerek, yalan yanlış belgeler aracılığı ile saçma sapan sözler eden bir ekip dalkavuklar ortaya çıktılar. Hakaret ile eleştiri arasındaki farkı bilmeksizin Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı olan Mustafa Kemal’e ağza alınmayacak hakaretler ediyorlar. Herkesin eleştirilecek noktaları olabilir ki vardır. Ancak eleştiri ile hakaretin ayrımını da bilmekte yarar görüyorum. Bu yapıt kesinlikle Mustafa Kemal’e veyahut tabanca arkadaşlarına hakaret içermemekte ve onun yapmış olup ettiklerini de Sultan Vahdettin kısmında oldukça güzel bir halde anlatmaktadır.
Osmanlı Tarihi hakkında asla bilgisi olmayan yetişkinlerin de okuyabileceği bir kitap olan bu eseri tarihe ilgi duyan her insana, bilhassa de gençlere tavsiye ederim. Tarihe ilgi duyan kuzeninize, yeğeninize veyahut kardeşinize vermeniz durumunda fazlaca mutlu olacağını düşünüyorum. İyi okumalar dilerim. (—A—)

Osmanlı Sultanları – Sevinç Kuşoğlu: Bu Kitabı Fazlaca Beğeniyorum ; Kitapta Gençler için Harika bir ifade ile Osmanlı Sultanları anlatılmış , Hem Derslerinize hem Bilgi Dağarcığınıza Hem de Okumanıza katkı Sağlayacak bir Kitap
Osmanlı Hakkında Tüm Bilgiler Detaylıca Sultanları ve Dönemleri Ayırarak anlatılmış ek olarak Bölümlerin sonunda Bu Dönem Hakkında Tarihçilerin ne söylediği ve o dönemde neler olduğu özetlemek gerekirse anlatılmış .
Kitabı Tavsiye ederim , yazarımıza Teşekkür ederim .
İyi Günler . Sağlıcakla kalınca . (Beethoven)

Osmanlı Sultanları PDF indirme linki var mı?

Sevinç Kuşoğlu – Osmanlı Sultanları kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Osmanlı Sultanları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Sevinç Kuşoğlu Kimdir?

Çocuk edebiyatçısı, tezhip sanatçısı. 1948, Elazığ doğumlu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Sanatlar Kısmı mezunu. Türk geleneksel sanatlarından tezhip sanatı emekleri ve çocuk kitapları ile tanındı.

1993 senesinde Gülten Dayıoğlu 30 Sanat Yılı etkinlikleri çerçevesinde “Mavi Kuş” adlı öykü ile birincilik, 1997 senesinde BU Yayınevinin Öykü Yarışmasında “Musa’nın Yeni Pabuçları” ile mansiyon, 1998 senesinde Türk Edebiyatı Vakfının “Biz Savaş Çocuklarıydık” adlı öykü ile mansiyon aldı.

Sevinç Kuşoğlu Kitapları – Eserleri

• Osmanlı Sultanları
• Ayda Pişen Ayçöreği
• Nüktedan Mırnav
• Muhteşem Sultanlar
• Kuruluş Sultanları
• Mavi Orman Tavşanı
• Ah Bir Martı Olsam
• Fethin Sultanları
• Güneşi Yutan Adam
• Can Dostum
• Hop Hop Tavşan
• Mavi Tüllü Balerinler
• Son Sultanlar
• Uzaklarda Bir Ülke
• Yalnız Sincap
• Tık Tık Civciv ile Çık Çık Civciv
• Dino ile Pino
• Benim Pembe Pabuçlarım
• Fener Adası Evlatları
• Sesimi Duyuyor musun?
• Avucumda Bir Kuş Var
• Kırmızı Boncuklar
• Al Yanaklı Elma Kuşu
• Kuçular Köyü
• Sevgili Annelerim
• Üç Kıta Sultanları
• Yenilik Sultanları
• Biz Savaş Çocuklarıydık
• Osmanlı’nın Valide Sultanları
• Sağlık Olsun Dizisi – 10 Kitap Takım
• Siyah Kuşlar Şatosu
• Mavi Kuş-Öykü Denizi Disizi-3.Derslik
• Bu Benim Hikayem 1
• Çanakkale Çanakkale
• Sevimli Arkadaşlar 7
• Masal Sevinci 2
• Masal Sevinci 1
• Güneş’in Evlatları

Sevinç Kuşoğlu Alıntıları – Sözleri

• Birini görmeden sevecek kadar güzel bir kalbe haiz fazlaca azca insan var.. (Kuçular Köyü)
• Kendini onlardan üstün görmen doğru değil.. (Mavi Orman Tavşanı)
• “Oysa şimdi kendimi çıplak benzer biçimde hissediyorum…” (Hop Hop Tavşan)
• İçinizde evimi bilen var mı? Eğer biliyorsanız ne olur beni oraya götürün…!” (Nüktedan Mırnav)
• “Her yer derin bir sessizlik içindeymiş..” (Hop Hop Tavşan)
• “Kimse benim farkımda bile değil..!” (Mavi Orman Tavşanı)
• — Artık asla birisini istemiyorum..!” (Al Yanaklı Elma Kuşu)
• Ne günlerdi o günler, dedi yavaşça. (Ayda Pişen Ayçöreği)
• “Ne güzel bakıyordu bana o şekilde..!” (Ayda Pişen Ayçöreği)
• “Kim bana fenalık yapmak istesin ki..? (Hop Hop Tavşan)
• — “Derdimden kimseyi duyacak durumda değilim..!” (Tık Tık Civciv ile Çık Çık Civciv)
• Buradakiler hiçbir şeyin kıymetini bilmezler..” (Mavi Orman Tavşanı)
• Ben, “Allah’ın bedbaht ettigi bir insanla bu şekilde alay etmek dogru mudur?” diyince “Ben, Allah’ın bu dünyayı, benim benzer biçimde bir topalla, senin benzer biçimde bir köre bıraktığı için gülüyorum.” dedi. (Osmanlı Sultanları)
• “Sen orada yaşayamazsın ki..!” (Yalnız Sincap)
• Oysa dertlerini, sevinçlerini paylaşacağı birine ne kadar da ihtiyacı vardı… (Yalnız Sincap)
• “Her vakit yanında olmayabilirim..!” (Ayda Pişen Ayçöreği)
• Ben her sabahleyin bahçeyi dolaşır, sonrasında da havuza birkaç altın atardım. Bir gün vezirlerimden biri, “Padişahımız efendimiz, bu altınları niye havuza atarsınız?” diye sorunca
  güldüm ve, “Balıklar var ya. Onları altınsız mı bırakalım?” dedim.
  Oysa attığım altınlar, balıklar için degil, havuzu temizlemeye gelen görevliler içindi. Sadakanın açıkça verilmesini yanlış bulduğum için bu şekilde davranıyordum. (Osmanlı Sultanları)
• “Bu kadar üzülme..!” (Nüktedan Mırnav)
• “Yaşamaktan fazlaca mutlularmış…” (Al Yanaklı Elma Kuşu)
• “Üzülme bu kadar..!” (Tık Tık Civciv ile Çık Çık Civciv)