Eğitim

Kavafis’ten Yüz Şiir – Cevat Çapan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kavafis’ten Yüz Şiir – Cevat Çapan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kavafis’ten Yüz Şiir kimin eseri? Kavafis’ten Yüz Şiir kitabının yazarı kimdir? Kavafis’ten Yüz Şiir konusu ve anafikri nedir? Kavafis’ten Yüz Şiir kitabı ne konu alıyor? Kavafis’ten Yüz Şiir PDF indirme linki var mı? Kavafis’ten Yüz Şiir kitabının yazarı Cevat Çapan kimdir? İşte Kavafis’ten Yüz Şiir kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Cevat Çapan

Yayın Evi: Helikopter

İSBN: 9786055819187

Sayfa Sayısı: 131


Kavafis’ten Yüz Şiir Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bu kitabın ayrı bir yeri var. İlk kez 1982’de Adam Yayınları’ndan Akdeniz mavisi bir kapakla yayınlanmıştı. O zamanlar beyaz köpük rengi başlıkta Kavafis’ten Kırk Şiir yazıyordu, şimdi Yüz Şiir yazıyor. İlk kez o kitapla okudum ben Kavafis’i. O kitapla sevdim. Cevat Çapan’ın çevirileri de tercüme değil, birer yeni şiirdi sanki. Tarabyalı Kavafoğlu ailesinin bu Mısır doğumlu oğlu kalkmış sanki Türkçe şiir yazıyordu, sanki ince hastalıktan yeni kurtulmuştu, sanki İskenderiye sokaklarında hala Protemaios sülalesi yargı sürüyordu. Biz de sanki bir rüyada yaşıyorduk, şiirlerimizle dünyayı fethetmeye yola düşmüştük; dünyayı değiştirecektik, yaşamı da. Ahmet Günhan’ın söylediği şeklinde, gençtik, güzeldik, karnımız dümdüz aşağı iniyordu, beyaz Peugeot’ya binip geziyor, güneşin altında şarkı söylüyorduk. Gençtik, nereden bilebilirdik bir başka deniz, bir başka kent bulamayacağımızı… Oysa Kavafis söylemiş, uyarmıştı bizi.


Kavafis’ten Yüz Şiir Alıntıları – Sözleri

  • Neyi bekliyoruz bu şekilde toplanmış pazar yerine?
    Bugün barbarlar geliyormuş buraya.
    Neden asla kıpırtı yok senatoda?
    Senatörler niçin yasa yapmadan oturuyorlar?
    Şundan dolayı barbarlar geliyormuş bugün.
    Senatörler niçin yasa yapsınlar?
    Barbarlar geldi mi bir kez, yasaları onlar yapacaklar.
    Neden o şekilde erken kalkmış imparatorumuz,
    şehrin en büyük kapısında niçin kurulmuş tahtına,
    başlangıcında tacı, törene hazır?
    Şundan dolayı barbarlar geliyormuş bugün,
    onların başbuğunu karşılamaya çıkmış imparatorumuz.
    Bir de koca buyruk hazırlatmış
    ona rütbeler, unvanlar bağışlayan.
    İki konsülümüzle yargıçlarımız niçin bu şekilde
    işlemeli, kırmızı kaftanlar giyinip gelmişler?
    Neden bu şekilde yakut bilezikler, parlak,
    görkemli zümrüt yüzükler takınmışlar?
    Ellerinde niçin bu şekilde altın,
    gümüş kakmalı asalar var?
    Şundan dolayı barbarlar geliyormuş bugün,
    onların gözlerini kamaştırırmış bu şekilde takılar.
    Meşhur konuşmacılarımız nerde peki,
    niçin her zamanki şeklinde söylev çekmiyorlar?
    Şundan dolayı barbarlar geliyormuş bugün,
    onlar pek aldırmazlarmış güzel laflara.
    Neden bu beklenmedik şaşkınlık, bu kargaşa?
    (Nasıl da asıldı yüzü her insanın!)
    Neden bu şekilde hızla boşalıyor sokaklarla alanlar,
    niçin hepimiz dalgın dönüyor evine?
    Şundan dolayı hava kararmış oldu, barbarlar gelmedi.
    ve sınır boyundan dönen habercilere bakılırsa,
    barbarlar diye kimseler yokmuş artık.
    Peki, biz ne yapacağız şimdi barbarlar olmadan?
    Bir çeşit çözümdü onlar sorunlarımıza.
  • Her çabam kaderin negatif bir yargısıyla karşı karşıya; – bir ceset şeklinde – gömülü kalbim.
  • Ama insana bakılırsa değil mi hatalar, saçmalıklar.
  • Yeni bir ülke bulamazsın, başka bir deniz bulamazsın.
    Bu kent arkandan gelecektir.
    Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın.
    Aynı mahallede kocayacaksın; aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
    Dönerek dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda. Başka bir şey umma.
    Bineceğin vapur yok, çıkacağın yol yok.
    Ömrünü iyi mi tükettiysen burada, bu köşecikte, Öyleki tükettin anlama gelir tüm yeryüzünde de.
  • Bir engel vardı eylemlerimi ve yaşayışımı bozup değiştiren.
    Bir engel, ben konuşmaya başlayınca beni susturuveren.
  • Fena halde sıkılıyordu söylemek isteyip de içinde birikip yığılan sözler yüzünden.
  • “Bir başka ülkeye,
    bir başka denize giderim,” dedin,
    “bundan daha iyi bir başka kent bulunur elbet.
    Her çabam kaderin
    negatif bir yargısıyla karşı karşıya;
    – bir ceset şeklinde – gömülü kalbim.
    Aklım daha ne kadar duracak bu çorak ülkede?
    Yüzümü nereye çevirsem, nereye baksam,
    kara yıkıntılarını görüyorum ömrümün,
    boşuna bunca yılı tükettiğim bu ülkede.”
    Yeni bir ülke bulamazsın,
    başka bir deniz bulamazsın.
    Bu kent arkandan gelecektir.
    Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın.
    Aynı mahallede kocayacaksın;
    aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
    Dönerek dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda.
    Başka bir şey umma –
    Bineceğin vapur yok, çıkacağın yol yok.
    Ömrünü iyi mi tükettiysen burada,
    bu köşecikte,
    o şekilde tükettin anlama gelir
    tüm yeryüzünde de.
  • “Bir başka ülkeye, bir başka denize giderim, dedin
    Bundan daha iyi bir başka kent bulunur elbet.
    Her çabam kaderin negatif bir yargısıyla karşı karşıya;
    Bir ceset şeklinde gömülü kalbim.
    Aklım daha ne kadar duracak bu çorak ülkede?
    Yüzümü nereye çevirsem, nereye baksam,
    kara yıkıntılarını görüyorum ömrümün,
    boşuna bunca yıl tükettiğim bu ülkede.
    Yeni bir ülke bulamazsın, başka bir deniz bulamazsın.
    Bu kent arkandan gelecektir.
    Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın,
    aynı mahallede kocayacaksın;
    aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
    Dönerek dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda.
    Başka bir şey umma
    Ömrünü iyi mi tükettiysen burada, bu köşecikte,
    o şekilde tükettin anlama gelir tüm yeryüzünü de…”
  • Düşünmeden, acımadan, utanmadan
    yüksek kaleler kurmuşlar dört yanıma.
    Umutsuzluk içinde bu şekilde hep
    bir şey düşünmez oldum alınyazımdan başka
    Dışarıda görülecek bir sürü işim vardı
    ben iyi mi sezmedim kaleler kuruldu da.
    Ses seda işitmedim çalışan işçilerden
    habersiz kapadılar beni dünyanın dışına


Kavafis’ten Yüz Şiir İncelemesi – Kişisel Yorumlar


Kavafis’ten Yüz Şiir PDF indirme linki var mı?


Cevat Çapan – Kavafis’ten Yüz Şiir kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Kavafis’ten Yüz Şiir PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Cevat Çapan Kimdir?

1933 senesinde Kocaeli’nin Darıca ilçesinde dünyaya geldi. Robert Kolej’i bitirdikten sonrasında Cambridge Üniversitesi’nde İngiliz edebiyatı bölümünden mezun oldu. İngiltere’de kalmış olduğu dönemde BBC’nin Türkçe bölümünde çalıştı. 1960 senesinde İstanbul Üniversitesi’ne asistan olarak girdi. Aynı üniversitede 1968’de doçent, 1975’te profesör oldu. 1980 senesinde, o vakit adı “Güzel Sanatlar Akademisi” olan Mimar Sinan Üniversitesi’nin tiyatro kısmına geçti.

1981 senesinde Fulbright bursuyla New York’a gitti ve burada İngiliz edebiyatı dersleri verdi. Daha sonrasında tiyatro bölümünün kurulmasında payının olduğu Anadolu Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalıştı. 1996 senesinde Yeditepe Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde kurucu dekanlık yapmış oldu ve İngiliz dili ve edebiyatı bölümünü kurdu. Burada 16 yıl süresince İngiliz edebiyatı, dünya tiyatrosu ve Shakespeare dersleri verdi. Bu bölümden emekli oldu.

İlk şiirini 1952 senesinde Varlık dergisinde yayımladı. Şiirleri yurt haricinde Fransa ve İngiltere’de, yurt içinde ise Adam Sanat, seçilmiş hikâyeler, Varlık, Yeditepe şeklinde dergilerde yayımlandı. İngiliz, İrlanda ve Amerikan edebiyatından yapmış olduğu çevirilerin yanı sıra İtalyanca ve Yunancadan da Türkçeye çeviriler yapmış oldu. Modern Yunan şiiri, İngiliz şiiri ve Amerikan şiiri antolojilerinin de aralarında olduğu birçok kitap yazdı, çevirdi. Ayrıca halen Cumhuriyet Gazetesi’nin kitap ekinde “Şiir Atlası” başlıklı köşesinde şiir çevirileri yayınlamaktadır.

Ayrıca çeşitli tv dizileri ve beyaz perde filmlerinde rol aldı.

Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Cevat_Çapan


Cevat Çapan Kitapları – Eserleri

  • Çin’den Peru’ya Dünya Şiiri
  • Seçme Şiirler
  • Kavafis’ten Yüz Şiir
  • Yürekteki Ok
  • Modern Yunan Şiiri Antolojisi
  • Modern İngiliz Şiiri Antolojisi
  • Haikular
  • Bana Düşlerini Anlat
  • Dön Güvercin Dön
  • İrlanda Tiyatrosunda Gerçekçilik
  • Son Duraktan Bir Ilkin
  • Ne Güzel Yolculuktu Aklımdan Çıkmaz
  • Bir Başka Coğrafyadan
  • Şiir Atlası 1
  • Ritsos
  • Sevda Yaratan
  • Deniz Ürperiyor Uzakta
  • Dünya Yazınından Seçilmiş Aşk Şiirleri
  • Şiir Atlası 2
  • Şiir Atlası 3
  • Su Sesi
  • Doğal Tarih
  • Şiir Çevir Denize At
  • Ara Sıcak
  • Şiir Atlası 7
  • Şiir Atlası 4
  • Şiir Atlası 5
  • Şiir Atlası 6
  • John Whiting
  • Değişen Tiyatro
  • Kaptanın Şiir Defteri
  • Hapış ile Kapış Havana’da
  • Modern Amerikan Şiiri Antolojisi


Cevat Çapan Alıntıları – Sözleri

  • Bana işkence yaptılar
    Perdelerimi yırtıp attılar
    Mezarımı kazdılar
    Hınçla
    Elbiselerimi aldılar
    Hile ve hapisle
    Gençliğimi çarmıha gerdiler
    Bana işkence yaptılar
    Sessizlik duvarlarını ölümümle boyadılar
    Ses tellerimi çıkardılar
    Etrafımı sardılar
    Evim kendi evim mi algılayamıyorum
    Ölümüm kendi ölümüm mü? (Şiir Atlası 6)
  • Seni benden uzaklaştıran dönemin
    Beni sana ne kadar yakınlaştırdığını anlayacaksın. (Dön Güvercin Dön)
  • ve anlamıştın derhal, derinden bir acıyla:
    aldırışsızlık da bir çeşit rahatlamaymış
    sonunda. (Bana Düşlerini Anlat)
  • Herkes bir başkasını güneşe çeksin çıkartsın. (Şiir Atlası 2)
  • İşte o şekilde geçmişti ilkyaz –
    hızla.
    Yağmurlarla tomurcuklanan ağaçlar.
    Gene de yapraklara
    yavaşça yürüyor özsu.
    Bir çok vakit
    gün doğmadan çıkıyorum yola.
    Işık hızıyla geçiyorum
    karanlığın içinden
    karanlığın bağrına.
    Dönerken o uzun yolculuktan
    yanardağın soğumuş küllerini okşamış
    ve aylar sonrasında
    çıkıp gelmiş özlemin burgacından
    bakışlarında düş kıvılcımları.
    Ölüme karşı bir duruş –
    Ağ onarıyor taş kahvenin yanında
    yaşlı balıkçı,
    eski bir güneşle kamaşmış gözleri. (Ara Sıcak)
  • Anlayamayız aşkı kendi haricinde. (Şiir Atlası 6)
  • Sonunda sana sığınıyorum, ey şiir!
    Rüzgârları, fırtınaları yararlı kılan… (Seçme Şiirler)
  • Sonunda sana sığınıyorum, ey şiir,
    rüzgârları, fırtınaları yararlı kılan. (Sevda Yaratan)
  • Sararmış bir fotoğraf olarak da çıkabilir karşına,
    Borulu bir fonograf kılığıyla da. (Deniz Ürperiyor Uzakta)
  • Kim yakıp kurtarabilir seni
    Etinin ölümünden, çürümesinden? (Dünya Yazınından Seçilmiş Aşk Şiirleri)
  • Pembeler içinde
    uçup duran beyaz kelebek
    kim bilir kimin ruhu! (Haikular)
  • Akşamları kapının önüne oturup
    O yaşlı hanımlarla konuştuğumuzda,
    O denli fazlaca şey anlatılırdı ki anlayamadığım;
    Çekinerek sorardım niçin çiçekli
    Saksılar yok diye pencerelerde.

    Hava kararırken koşarak eve dönerdim,
    Yolda rüzgarla konuşurdum korkudan.
    Oysa birden ay çıkar yolun sonundaki denizi,
    Aydınlatır, kurtarırdı beni gecenin zindanından. (Su Sesi)
  • “Sen olabilir misin bu duyduğum ? Göreyim seni,gel
    Ben şehre yaklaşırken durduğun şeklinde
    Beni beklerken evet:evet,seni o zamanlar bildiğim yüzünle , üstündeki o uçuk mavi giysiye dek aynı !” (Yürekteki Ok)
  • Her çabam kaderin negatif bir yargısıyla karşı karşıya; – bir ceset şeklinde – gömülü kalbim. (Kavafis’ten Yüz Şiir)
  • Gece. Hiç ses yok. Yalnız kükremesi boşluğun
    ve saydam belirsiz ayın ışığı hala bir şekil almadan duran ve o bayanı inciten.

    Ve rastgele bir gelincik, bir sarı zambak bulursa,
    onları da toplayacak,
    kendisinin bir parçasıymış şeklinde
    gövdesine yapıştıracaktı –
    böyleydi, delik deşik,
    görülmemiş bir halde çiçek açıyordu işte. (Ritsos)
  • Açılmak rüzgarlarını beraber ezberlediğimiz denizlere,
    Ya da kanatlı balıklar şeklinde sıçramak doruklara.
    Yükseklerden köpürerek dökülen,
    Çağlayanlar içinden ışıyan gökkuşağına. (Doğal Tarih)
  • Hayatta fazlaca geç öğrendim
    Yolumu kaybetmeyi ormanda
    Bu yüzden, büyülenmiş şeklinde aşkla
    Dolaştım durdum
    Sevdiğim şehirlerin sokaklarında (Seçme Şiirler)
  • Ancak ölümün nabzı iyi mi atarsa
    Öyleki bir yaşam olmayı özlüyorum… (Şiir Atlası 6)
  • Kalınlaşan bir duvardı aramızda gece. (Dünya Yazınından Seçilmiş Aşk Şiirleri)
  • Ama insana bakılırsa değil mi hatalar, saçmalıklar. (Kavafis’ten Yüz Şiir)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş