Kitap Künyesi

Yazar: Betül Şükür

Yayın Evi: Destek Yayınları

İSBN: 9786254412431

Sayfa Sayısı: 120

Nilgün Marmara Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Anımsamadığım tüm sözcükler anımsayabildiğim tek bir sözcüktü: Yara!”

Eğer bu kitabı okurken baştan sona üzüntü içinde bir Nilgün Marmara bulacağınızı düşünüyorsanız baştan uyaralım; yok.

Bundan dolayı onun derdi kederle değildi. O, kendini buraya ilişkin hissetmiyordu bir tek… Ece Ayhan’ın da söylediği şeklinde dünyayla yaralıydı. Dünyayla derdi vardı. Ondan bahsederken edebiyata, şiire bakışına, eserlerine, yazdıklarına bakmamak, o yarayı tüm buralarda aramayıp bir tek filmin sonundaki intiharına bakmak, “Doğdu ve öldü!” demekle aynıdır.

Nilgün Marmara bir tek doğup ölmedi. Yaşadı da. İyi bir ozan ya da bir yazar olmak değildi derdi. Bu yüzden şiirlerini hiç kimseye göstermedi. Sadece yazar, ozan değil; eş, evlat, anne, kız kardeşti… Bu hayata dair hiçbir unvanı, hiçbir aidiyeti almak istemiyordu üstüne. Şiirlerinde varoluşun ve arayışının tüm izleri vardı. İçi boş, öylesine bir gitme isteği, bir vazgeçiş değildi ondaki ölüm arzusu… Ölümü, var olmanın başka bir boyutu olarak görüyordu.

Bu kitap; onun dünyasını, hayata bakışını görmek için yazıldı.

Bu kitap; intiharı, ozan Nilgün Marmara’nın önüne koyulmasın diye yazıldı.

Nilgün Marmara Alıntıları – Sözleri

• “İntihar ettikten sonrasında, “Şiir yazdığını bile bilmezdim. Bir kenarda pıtır pıtır bir şeyler yazardı” diyen eşine bir şiirinde; “Yabancıların en yakınıydın sen!” diye seslenmişti Nilgün Marmara. Anlatamamak değil ölüm. Ölüm artık anlaşılamamak.”
• ¶¶
  Yalnız iki tür insan iyidir; gömülmüşlerle doğmamışlar.
  ¶¶
• İnsanları sevmedikçe, adapte olamadığı kültürsüz yapının içinde kayboldukça kitaplara sığındı.
• ¶¶
  İnsanları sevmedikçe, adapte olamadığı kültürsüz yapının içinde kayboldukça kitaplara sığındı.
  ¶¶
• Anımsamadığım tüm sözcükler
  anımsayabildiğim tek bir sözcüktü:
  Yara!
  NİLGÜN MARMARA
• “Yazıyorum bundan dolayı içimde susturamadığım bir ses var”
• “Biz niye kendi zamanlarımızı yaşayamıyoruz? Niye hep başka zamanlar ve hep başka kendimiz?
• “Yalnız iki tür insan iyidir, gömülmüşlerle doğmamışlar.”
• Keşke benim de karşımda her zorluğa karşın dimdik duran ve beni sevebilen biri olsaydı. İnsan tek başına dağ olamıyor kimi zaman.

Nilgün Marmara İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Nilgün Marmara ‘ nın biyografisi olan bu güzel kitapta her sayfasa ayrı bir hüzün karşılıyor bizi. Tez konusu olrak seçtiği yazar Slyvia Plath ile benzer yaşamo ve yazınsal yaşamını görüyoruz..Yaşamından izlerin, hastalığıyla geçen yıllarını, vazgeçişini ve elbet vedasını.
*Bana lütfen çiçek göndermeyin, benim kendi çiçeklerim var. * yazar/i7858 (Mehmet)

Kitapta ölüm ve intihar teması okurken inanılmaz gerdi. Kitaba tüm olarak baktığımda kötü değil lakin : Okuyarak bir şey kazanamaz okumazsak da keybetmeyiz.
**Bana lütfen çiçek göndermeyin, benim kendi çiçeklerim var. *
yazar/i7858 (Gülçiçek)

Akıcılığıyla ve duru diliyle, okurken süre terimini bıraktığım nadide kitaplardan oldu. Bu kitabın yazarı olan, Betül Şükür’e teşekkürlerimi iletiyorum,kitapta da üstüne değindiği şeklinde; Nilgün Marmara’yı intiharıyla üne gelmiş bir ozan, yazar olmaktan çıkarıp, bu sıfatın haricinde ele alındığı bir ozan, yazar olarak anlatması oldukça bilgilendirici oldu. Kendi içinde yaşamış olduğu dünyaya aitliğini vurgulayan, kalıplardan uzak kalan bir Nilgün Marmara gördüm. O’na ilişkin olan bu sınırsız dünya ya da evren ileride baş gösterecek olan bipolar bozukluğu hastalığına da referans sağlıyor. Nilgün Marmara’yı tanırken ve anlatırken, bilhassa uç noktalarda dans eden şiirlerini ele alırken, yaşamını büyük seviyede etkilemiş bu duygu durum bozukluğunu es geçersek, ondan da oldukça şey koparmış oluruz ve o’nu anlayamayız. Bu hastalık yaratıcılığının büyük bir bölümünü etkilemiştir. Zekiliği, sorgulayıcılığı, hassaslığı, hırçınlığı, deli halleri devrin büyük edebiyat topluluğuna dahil olan arkadaşları içinde bile dikkat çeken detaylarıdır. O’na bu vesileyle bir çok süre “Zelda” diye hitap ederler.
Ayrı bir paragraf olarak, Nilgün Marmara’nın, o’nu okurken kendiliğimin yansımasını gördüğüm birkaç histerik yönelimi vardı. Lisans bitirme tezinde ele almış olduğu “Slyvia Plath’in şairliğinin intihar bağlamında analizi” konusunu seçmesi, onun hep kafasının içinde mevcud sesi daha iyi anlamaya, kavramaya ve bir miktar da bu yolda yalnız hissetmeme dürtüsüne karşılık gelen bir harekettir. Zaman süre bazılarımızın da, histerik olarak herhangi zorlayıcı bir eylemi gerçekleştirmeden ilkin, bağ kurabileceğimiz kişileri ya da şeyleri aradığımızı düşünüyorum. Nilgün için bu şahıs Slyvia Plath idi. O’nu araştırırken kendini daha iyi anlamış oldu ve duydu. Bu incelemeyi, bir bakıma, şairliğinden ve yaratıcı hassasiyetinden etkilendiğim bir insana saygı duyduğumdan yapmış bulundum. Eksiğiyle, fazlasıyla daha yakından tanıyabilmek benim için bir onurdu. Geldi, geçti Nilgün… (Selin)

Nilgün Marmara PDF indirme linki var mı?

Betül Şükür – Nilgün Marmara kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Nilgün Marmara PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Betül Şükür Kimdir?

Betül Şükür Kitapları – Eserleri

• Limon Çiçeği
• Nilgün Marmara
• Cerrah Gibi

Betül Şükür Alıntıları – Sözleri

• Anımsamadığım tüm sözcükler
  anımsayabildiğim tek bir sözcüktü:
  Yara!
  NİLGÜN MARMARA (Nilgün Marmara)
• ¶¶
  Yalnız iki tür insan iyidir; gömülmüşlerle doğmamışlar.
  ¶¶ (Nilgün Marmara)
• Sakın bir bayanı, saçlarını kestirecek kadar yıkma! (Limon Çiçeği)
• Keşke benim de karşımda her zorluğa karşın dimdik duran ve beni sevebilen biri olsaydı. İnsan tek başına dağ olamıyor kimi zaman. (Nilgün Marmara)
• “Yalnız iki tür insan iyidir, gömülmüşlerle doğmamışlar.” (Nilgün Marmara)
• “Yazıyorum bundan dolayı içimde susturamadığım bir ses var” (Nilgün Marmara)
• Ruhumu bedenimden alıp da tavana astı biri, (Limon Çiçeği)
• “En güzel şiirleri okudum gözlerine baka baka,
  Beni güzel hatırla. ..” (Limon Çiçeği)
• İstanbul’u terk etmek, bir gezegen terk etmek gibiydi. (Limon Çiçeği)
• “Hiç” kelimesini te başına “hiçbir” yere yakıştıramıyorum. Yanında hep bir ek, bir takı olmalı… Sanki “asla” anlamını sadece öyleki kazanır..
  Hiçbir…
  Hiç Kimse… (Cerrah Gibi)
• “İntihar ettikten sonrasında, “Şiir yazdığını bile bilmezdim. Bir kenarda pıtır pıtır bir şeyler yazardı” diyen eşine bir şiirinde; “Yabancıların en yakınıydın sen!” diye seslenmişti Nilgün Marmara. Anlatamamak değil ölüm. Ölüm artık anlaşılamamak.” (Nilgün Marmara)
• ¶¶
  İnsanları sevmedikçe, adapte olamadığı kültürsüz yapının içinde kayboldukça kitaplara sığındı.
  ¶¶ (Nilgün Marmara)
• ” İnsanlar kırıcıydı, kitaplara sığındım. ” (Limon Çiçeği)
• “Biz niye kendi zamanlarımızı yaşayamıyoruz? Niye hep başka zamanlar ve hep başka kendimiz? (Nilgün Marmara)
• Aşkı aşk icra eden içinde beslediği uçsuz bucaksız tarifi anlam ifade etmeyen bir hasrettir. (Limon Çiçeği)
• Tesadüf, lügate sığmayan bir sözcüktü. (Limon Çiçeği)
• – Nasılsın limon çiçeği?
  – Öznesi kaybolmuş, cümlesi devrik, sözü yarım kalan bir üç noktasın. (Limon Çiçeği)
• Senin eserin…
  Bu, hayata çehre asmalarım, yılmalarım,
  Kimseye kalmamalarım,
  “Neyin var” sorularına susmalarım,
  Ona buna sarmalarım, hata atmalarım, günahlarım.
  Sen olsaydın,
  Olmayacaktı bunların hiçbiri, inanırım…
  Şimdi, kendimden bile azım… (Limon Çiçeği)
• İnsanları sevmedikçe, adapte olamadığı kültürsüz yapının içinde kayboldukça kitaplara sığındı. (Nilgün Marmara)
• Sen inanıyorsan yaptığın şey doğrudur. Bu her iş için böyledir. Eğer kelimelerine inanıyorsan onları hür bırakmalısın ki insanoğlu senin kelimelerine slm versin. (Cerrah Gibi)