Eğitim

Turukkuların Hayaleti – Ahmet Şafak Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Turukkuların Hayaleti – Ahmet Şafak Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Turukkuların Hayaleti kimin eseri? Turukkuların Hayaleti kitabının yazarı kimdir? Turukkuların Hayaleti konusu ve anafikri nedir? Turukkuların Hayaleti kitabı ne konu alıyor? Turukkuların Hayaleti PDF indirme linki var mı? Turukkuların Hayaleti kitabının yazarı Ahmet Şafak kimdir? İşte Turukkuların Hayaleti kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Ahmet Şafak

Yayın Evi: Küsena Yayınları

İSBN: 9786056542596

Sayfa Sayısı: 240


Turukkuların Hayaleti Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Yönetmen Kürşat, “Alp Arslan’ın Rüyası” isminde bir film çekmiş fakat film gişe

yapmamış başarısız olmuştur.

İşsiz kuvvetsiz yaşamaktayken, menekşe gözlü avukat Leyla’dan bir teklif alır ve

Ahlat’ta film çekmeye adım atar.

Fakat rüyalar yakasını bırakmamaktadır. Bilhassa, genç antropolog Asena’nın

film setine gelmesiyle yaşamış olduğu sürecin, ne kadarı gerçek, ne kadarı rüya bilinemez.

Altayların gizemli kızı Asena’nın Şaman rüyaları, Kürşat’ın Alp Arslan Gazi’yi

görmüş olduğu rüyalar iç içe geçmiştir.

Atsız’ın “Ruh Adam”‘ı, Türk Tarih Kongresinin tartışmaları,

Vanizade Mehmet Efendi’ninTürklük tavrı; film setinde art arda işlenen cinayetler

ve menekşe gözlü Leyla’nın aşkında kibeklenmeyen sürpriz..

Ahmet Şafak’ın gerilim ve gizem dolu bu kitabını elinizden bırakamayacaksınız.


Turukkuların Hayaleti Alıntıları – Sözleri

  • Bir şiir okumuştum galiba şöyleydi
    Onun bir limana ihtiyacı vardı
    Benim bir hikayeye
    O yelkenlerini onarım edip gitti
    Ben hikayemi yazdım bitti
    Onun asla eğer olmazsa bir hayaleti var
    Ben kendim hayalet gibiyim


Turukkuların Hayaleti İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Alman feylesof Hinrich der ki “rüyalarım beni uyanık tutar”. Hinrich feylesoftur fakat aynı süre da gazeteci ve öğretmendir. Bunu yanı sıra ufaklıklara yönelik şarkılar besteleyen bir sanatkardır. Pedagoji ağırlıklı bir zanaat icra eden birinin “rüyalarım beni uyanık tutar” tespitine hem pedogojik, hem de sosyolojik olarak dikkate almak gerekir.
“Uyku yarı ölüm hali” olduğuna nazaran, öteki yarısı uyku olmayan halidir. Rüyaları daha hareketli ve sürekleyici olan uykular beynin yüksek düzeyde çalıştığını ve vücudun refleksleri dinç bulunduğunu gösterir. İnsan uyku halinde olmadığı zaman rüya yerine düş görüyor ve düşünü düşünceye dönüşmesi için bilgilerini ve informasyon edindiklerini kodlamaya çalışıyor.
İnsan için geçerli olan toplumlar için de geçerlidir. Toplumunun da uyku ve uyku olmayan hali vardır. Tek bir farkla; toplumlar insanlarda olduğu benzer biçimde uyku ve uyku olmayan hallerini belirleyen saatlere bölünmemiştir. Bunun haricinde aşağı yukarı insanda zuhur eden, toplumda da tesir ve etki bakımından da aynı derecede zuhur eder.
Dolayısıyla cemiyet uyku halinde, kısaca yarı ölü halinde, olsada onun bilinçaltını hareketli ve vücut reflekslerini dinç tutacak rüyalara; uyanık olduğu vakitlerde keşiflere yol verecek düşüncelere kısaca düşlere gerekseme duyar.
Bilinçaltı manipülasyonu olan simülasyonlar insana iradesinin haricinde fazlaca şey yaptırır. Telegram üstünden zihin kontrolü, zihin işkenceleri, hipnozlar ve buna benzer uygulamalar çağdaş topluma dönük radyolar, televizyonlar ve postmodern dönemde web araçlar üstünden toplumu yönlendirme, dönüştürme, pasifize etme faaliyetlerine tanık oluyoruz.
Bu tür manipülatif girişimlere en fazlaca kendi rüyasını görmeyen, göremeyen; rüya görmesini sağlamayan idarelerin yönetimi altında olan toplumlar açık.
Bir millet kendi rüyasını uyku halinde, kendi düşünü uyanık halinde görmeye başladığında dünyayı simülasyon yumağına dönüştüren idrak merkezlerin saldırısına uğrar.
Millet yeniden kendi rüyasını, kendi düşünü iyi mi görmeye başlayacaktır? Gördüklerimizi hatırlatacack emareler vardır. O emareleri bizlere zincirleme içinde açıklayan akıl ve idrak yetisi vardır. İşte onlar bu emareleri çözen kişilerin ortaya koydukları anlatımlarıdır. Zamanla beraber bu anlatımlar bir milletin ruh yurdundan salınan elçilerdir. O elçilerin toplayıp ortaya koydukları yansımalar bugünün diliyle tanım edecek olursak en uygunu mitolojidir.
Mitoloji bir milleti uykuda diri, uyanık halinde dinç meblağ. Bilinçaltımıza, algımıza sirayet etmeye çalışan manipülatif simülasyonlara karşı ulusal mukavemeti oluşturur.
Turukkuların Hayaleti – Alparslan’ın Rüyası
Sanatçı-Yazar Ahmet Şafak’ın kaleminden çıkan son polisiye romanı “Turukkuların Hayaleti” adını taşımakta. Konusu “Aşk Filminde Cinayet” alt başlığı ile ifade edilmekte.
Ahmet Şafak’ın her romanı düzenlidir. Anlamlar ve idealler düzeni. Vasat meselelerin gölgesinde iki kişinin aşkını anlatabilirdi ve yüksek tiraj vaat eden sansasyonel bir son ile simülasyon eserler yazabilirdi. Lakin o anlamın ve idealin himayesinde aşkı anlatarak uyku halinde olan millete kendi rüyasını, uyanık olan millete kendi düşünü anlatmayı tercih etti. “Turukkuların Hayaleti” romanında ifade etmiş olduğu benzer biçimde: “Yıkıldığım yerden kalkacak gücü her zaman kendimde bulurum. Çünkü hayal kurmaktan vazgeçmem. Bir hayalperesti hiçbir güç durduramaz. İnanarak çalışan, hatalarını görerek yeni adımlar atmaktan çekinmeyen kabiliyet sahiplerini hayat eninde sonunda mükafatlandırır.” Uyuyanda, uyumayanda eninde sonunda ölecektir. Ölümlü bir dünyada gününü gün etmek var iken niçin toplumun rüyalarıyla, düşleriyle meşgul olunur? Yine kitapta geçen ifadeyle “devler dururken karıncalarla yürüyen bir şövalye” olmak ne kazandırıyor? Bu soruların cevabı şahıs kendi yaşantısında bulmalıdır. Bu soruların yanıtını bulabilecek olanlar, gene kitapta geçen bir örnekle ifade edecek olursak “halıda, bir milletin içtimai şifrelerini bulabilme” marifetine nail olabileceklerdir.
Milletçe ulusal ve sahi hayaletlere ihtiyacımız var. Diyeceksiniz ki gerçekçiliğin yargı sürdüğü bir devirde hayalet benzer biçimde varsayılan varlıkların ihtiyacını duymak akıl dışı değil midir? Gözümüzün önüne serilen perdeyi delebilmenin tek yolu kendi hayaletlerimize sarılmaktır! Çivi çiviyi söker demiş atalarımız. Onların simülasyonlarına karşı biz kendi hayaletlerimizle ortaya çıkmalıyız! Bunu Atsız Bozkurtlar, Deli Kurt ve bilhassa de “Ruh Adam” isminde romanlarıyla halletmeye çalışmıştır. “Ruh Adam” isminde romanıyla milletimizin hayaletini ete kemiğe büründürmüştür. Mitolojimiz sanıldığından daha varlıklı ve erdem doğurucu. Başka mitolojilerde entrika, hırs, haset, gayrı etik ilişkiler ve daha nice erdemli olmayan davranışlar hakim unsur iken Türk mitolojisinde hakkaniyet, soyluluk ve celadet hakim unsurdur.
Ziya Gökalp “Fertte zihin ne ise, cemiyette de medeniyet odur. Fertte seciye ne ise, cemiyette de hars odur.” der.
Bu tarife uygun düşer mi bilmiyorum fakat Ahmet Şafak’ın “Turukkuların Hayaleti” fertte zihin, cemiyette de medeniyettir. “Alparslan’ın Rüyası” ise fertte seciye, cemiyette de harstır.
“Halıda, bir milletin içtimai şifrelerini bulabilmek” ne ise Ahmet Şafak “romanlarında da, bir milletin içtimai şifrelerini bulabilmek” aynı marifete tabidir.
Yılgınlık yok; Kozmopolitlerin renkli dünyasından çıkan simülasyonlar, tarihimizin bilinçaltını yurt edinen ulusal hayaletlerimizden ürker.
03 Ekim 2018 / Frankfurt-Main (Fatih Oğuz)

Turukkular kimdir?: Anadolu’nun kapısı 1071’de mi açıldı sahiden? Yoksa beynimize kazınmış bir kent efsanesini mi? Turukkular kimdir, hakikaten yaşadılar mı? Okurken rüya ile gerçeği ayırmak fazlaca zor olacak. (Gamze ‍)


Turukkuların Hayaleti PDF indirme linki var mı?


Ahmet Şafak – Turukkuların Hayaleti kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Turukkuların Hayaleti PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ahmet Şafak Kimdir?

AHMET ŞAFAK KISA ÖZGEÇMİŞ

8 Ocak 1963 senesinde, İstanbul’da dünyaya geldi.

Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi ve Azerbaycan İnce Sanat Üniversitesi Bakü Devlet

Konservatuarı’nda tahsil gördü. Kariyerine çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı ve yöneticilik

yaparak başladı. 2000 senesinde atılmış olduğu ustalaşmış müzik yaşamı süresince kendisine ilişkin eserlerden

oluşan 14 müzik albümüne imza attı. 2006 senesinde Kral TV En İyi Emsalsiz Müzik Sanatçısı ödülünü aldı.

Yurt içi ve yurt haricinde sayısız konserler veren Sanatçı, müzik hayatına paralel olarak yazarlık kariyerini

de sürdürdü. 7 tanesi roman tarzında olmak suretiyle 15 tane kitap yazdı. Kitapları sırasıyla şunlardır;

Kurt 2015 (2012), Kan Meclisi 1915 (2012), Küresel Gelişmeler Işığında Türkleşmek İslamlaşmak

Çağdaşlaşmak (2012), Ahmet Şafak Çizimleriyle Ömer Seyfettin Hikayeleri (2012), Türk Olmak Sanatı

(2013), Türkiye’de Sanatçı Olmak (2014), Şöhret Sanatı Öldürdü Cinayeti Ben Gördüm (2014), Kurdun

İntikamı (2016), Kod Adı Müzisyen (2016), Duru ile Can Tarih Parkında (2017), Turukkuların Hayaleti

(2018), Aklınızda Bulunsun (2018), Kurt Ateşi (2019), Hem Okudum Hem Yazdım (2020), Sırlar Kalesi

(2020)

Televizyon kariyerine ise çeşitli program, dizi ve filmler sığdıran sanatçı; 2001 senesinde Kanal D’de

gösterilen Avcı dizisinde Şafak Kartal adlı başrol karakterine yaşam verdi. 2002 senesinde TGRT’de

gösterilen Söz Müzik Ahmet Şafak müzik eğlence programı yapmış oldu. 2003 senesinde Kanal 7’de gösterilen

Rabia dizisinde başrol kahramanı Balaban ile ekran kariyerini sürdürdü. 2007 senesinde Kanal 7’de

gösterilen Kıyan Tepesi Efsanesi adlı TV filmimizde başrol canlandırdı.

2019 senesinde yapımcılığını üstlendiği uzun metraj beyazperde filmi “Kuşatma 7 Uyuyanlar” beyazperde filminin

senaristliği ve müzikleri de Sanatçı’ya aittir.

Sanatçı’nın Azerbaycan Devletinden almış olduğu onur madalyası durumunda Terakki madalyası

bulunmaktadır.


Ahmet Şafak Kitapları – Eserleri

  • Kurt 2015
  • Kan Meclisi 1915
  • Kurt Kapanı
  • Türk Olmak Sanatı
  • Turukkuların Hayaleti
  • Kurdun İntikamı
  • Şöhret Sanatı Öldürdü Cinayeti Ben Gördüm
  • Ömer Seyfettin Hikayeleri
  • Küresel Gelişmeler Işığında Türkleşmek, İslamlaşmak, Çağdaşlaşmak
  • Kurt Ateşi
  • Kurt
  • Türkiye’de Sanatçı Olmak
  • Sırlar Kalesi
  • Aklınızda Bulunsun
  • Duru İle Can Tarih Parkında


Ahmet Şafak Alıntıları – Sözleri

  • Köpekler diliyle içer suyu, Kurtlar nefesiyle… (Kurt 2015)
  • “Türküler bizim yaralı yerimizdir.” (Kurt Ateşi)
  • Bir yerde komünizm var ise orada özgürlük yoktur. (Kurt Kapanı)
  • “… `Vatan gözlüm’ diyordu karısına” (Kurt 2015)
  • İnsan sevdiğine küser… (Kurt 2015)
  • İbni Haldun’un söylediği benzer biçimde, “Coğrafya kaderdir.” (Kurt Kapanı)
  • Kitap kokusunu sevmek, kültüre ehemmiyet verenlerin işidir. (Kurt Kapanı)
  • “Rus edebiyatının dünyaya armağan ettiği ünlü yazar Tolstoy ‘Sanat Nedir?’ İsimli eserinde sanatın kimlerin işi olduğunu şöyle anlatıyor : Sanat düşünebilen , gerçeği görebilen , toplumu anlayabilen insanların işidir.” (Şöhret Sanatı Öldürdü Cinayeti Ben Gördüm)
  • Vatan sevgisi, karşılığı beklenmez ve görülmez bir sevgiydi. (Kurt 2015)
  • Aşk senin neyine diyordu devamlı tekerleme benzer biçimde Düş yakamdan artık diyordu… (Kurt 2015)
  • Düşünebiliyor musun, sen öz memleketinde sırf Rus sınırına olası bir çekince arz ediyor diye uygarlık yolunu yapamıyorsun. (Kan Meclisi 1915)
  • Memleketimizde ilmin, irfanın terakki etmesi fazlaca çalışmaya bağlıdır. Hiçbir toplum durduğu yerde bir yere gelemez. Hiçbir cemiyetin bir başka toplum tarafınca terakki ettirilmesi beklenemez. (Kan Meclisi 1915)
  • Siyaset insanla yaşıttı insan var ise politika de var olacakti.O süre insanoğlu en azından insanların bir kısmı kendisini ilgilendiren politika ile ilgilenmeliydi. (Kurdun İntikamı)
  • Mutlu olan adam üşümez, acıkmayı dert edinmez. (Kurt Kapanı)
  • Bir bakış, bir veda, bir bakış, mütevazı veda…
    Ey Zümrüt gözlü kız, ben seni tanıdım mı sahi?!! (Kan Meclisi 1915)
  • Ölümün uzak ruh atlaslarındaki gücü yaşamın keyif yanını, mutluluk tarafını, kısaca saadetin tahtını yıkabilir miydi? (Kan Meclisi 1915)
  • “Bir savaşçıyı iç dünyasındaki sıkışmışlık hissi mahveder.” (Kurt Ateşi)
  • Amerika küreselleşme projesini duyuru ettiğinde elinde bilgisayar vardı, bizim de lügatımızda özgürlüğümüz vardı; şimdi bizim elimizde bilgisayar onların dilinde özgürlük var. (Küresel Gelişmeler Işığında Türkleşmek, İslamlaşmak, Çağdaşlaşmak)
  • Karısına ne derdi bilir misin? Vatan gözlüm diyordu karısına… (Kurt 2015)
  • Ancak iktidar, karşıcılık dengesini gözetmeyen anti demokratik alışkanlıkları sıradanlığa dönüştüren sivil iktidarlar, ihtilalleri, ihtiraslarının rahminde büyütürler… (Türk Olmak Sanatı)

loading…

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş