Genel

20.05.2022 Diyanet cuma hutbesi yayımlandı

Tüm Türkiye’de ortak olarak okunan ve Diyanet tarafınca hazırlanan Cuma Hutbesi yayımlandı mı ve bu haftanın doğrusu 20 Mayıs 2022 Cuma hutbesi mevzusu nedir? İşte Diyanet İşleri Bakanlığı tarafınca hazırlanan ve Türkiye geneli tüm camilerde okunacak 20.05.2022 Cuma Hutbesi mevzusu ve cuma günü hakkında data.

Cuma namazı; Cum’a günü öğlen namazı vakti içinde bir hutbeden sonrasında cemaatle ve cehren kılınan iki rekat farz-ı ayn namazdır.

Cuma günü müslümanlar için, haftanın en mühim günü sayılır. Mesela Yahudiler Cumartesi, Hıristiyanlar Pazar gününü mukaddes kabul ederler. Bunlara karşılık Yüce Allah müslümanlar için Cuma gününü seçmiştir. Sevgili Peygamberimiz: “Üzerine güneş doğan günlerin en hayırlısı Cuma günüdür. Adem Aleyhisselam o gün yaratıldı. O gün cennete girdirildi, o gün cennetten çıkarıldı. Kıyamet Cumadan başka bir günde kopmayacaktır.” “Cuma gününün içinde öyle bir saat vardır ki Allah duaları kabul eder.” buyurmuştur.

En güzel cuma mesajları 2022 sayfası için tıklayın!

Cuma namazının vakti tam öğle namazının vaktidir. Camilere gidince ilkin aynen öğle namazının sünneti benzer biçimde, dört rekat cumanın ilk sünneti kılınır. Ondan sonrasında cami içinde bir ezan daha okunması mümkün. Minberde cemaata karşı bir hutbe okunması mümkün. Bu hutbeden sonrasında ikamet alınarak cumanın iki rekat farzı cemaatle aşikare okuyuşla kılınır. Bir farzdan sonrasında gene öğlenin ilk dört rekat sünneti benzer biçimde, cumanın son dört rekat sünneti kılınır. Bundan sonrasında da ‘Zuhrü ahir’ diye dört rekat namaz kılınır. Arkasından da ‘Vaktin sünneti’ niyeti ile aynen sabahleyin namazının sünneti benzer biçimde iki rekat namaz daha kılınır.

20 Mayıs 2022 Tarihli Türkiye Geneli Cuma Hutbesi20 05 2022 diyanet cuma hutbesi yayimlandi 6285f0c896d0cDİJİTAL DÜNYADA DEĞERLERİYLE AİLE OLMAK

Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyleki buyuruyor: “Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi Allah’ın varlığının ve kudretinin delillerindendir. Kim benim sünnetime uygun davranmazsa benden değildir.” 2

Aziz Müminler!
Yüce dinimiz İslam, meşru bir nikâh ile aile yuvası kurmamızı emreder. Aile hayatımızı hakkaniyet, acıma, sevgi, saygı, itimat benzer biçimde değerler üstüne bina etmemizi öğütler. İslam, gayr-ı meşru ilişkilere, hayâsızlığa, iffetsizliğe ve çirkinliğe sevk eden davranışlara ise asla izin vermez. Meşru bir nikâha dayanmayan hiçbir birlikteliği kabul etmez.

Kıymetli Müslümanlar!
Aile; iffetli, rahat ve güvenli bir yaşamın temeli ve teminatıdır. Aile, dünyanın sıkıntılarında, yaşamın sarsıntılarında tutunulacak bir el, sığınılacak güvenli bir limandır. İnsanı insan kılan değerlerin öğrenildiği bir terbiye mektebidir. Kişiyi iyiye ve doğruya yönlendiren bir rehber; günahlardan ve kötülüklerden sakınan bir kalkandır.

Değerli Müminler!
Dijital dünyanın baş döndürücü hızla geliştiği bir dönemde yaşıyoruz. Elbette bu yeni mecranın pek oldukça imkânından yararlanıyoruz. Maalesef bu durumdan aile yapımız da derinden etkileniyor. Bazen sanal âlemin albenisine kapılıp değerlerimizi yitiriyoruz. Gerçek hayatla bağımız koptukça ilişkilerimiz sanallaşıyor. Hatta kimi vakit en yakın dostumuz telefon ekranları, web mecraları oluyor. Rahmet, sekînet ve muhabbet vesilesi ailemizden ilgiyi, sevgiyi ve muhabbeti esirgiyoruz. Dünyanın öteki ucundaki insanlarla yazışma kurarken, aynı sofraya oturduğumuz anne babamızdan, eşimizden, çocuklarımızdan gittikçe uzaklaşıyoruz.

Aziz Müslümanlar!
Aile, bir tercih değil; fıtri bir ihtiyaçtır. Âdem’den bu yana Peygamberlerin sünnetidir. Aile kurumunun yerine ikame edilecek hiçbir toplumsal yapı yoktur.

Algıların gerçeğe galip geldiği ve insanlığın fıtrata aykırı dönüşümlere zorlandığı günümüzde bizlere düşen, dijital dünyanın olumsuzlukları karşısında ulusal ve içsel değerlerimizi esas alan bir duruş sergilemektir. Yaşadığımız dönemin gerçeklerinden kopmadan, dijital mecraların da esiri olmadan değerleriyle beraber aile olmaktır. Peygamber Efendimizin ilgiye, sevgiye, şefkate, merhamete ve muhabbete dayalı aile yapısını hanelerimizde başat kılmaktır. Kuvvetli ve rahat bir aile, sadece ulusal ve içsel değerlerimize haiz çıkmakla mümkündür.

1 Rûm, 30/21.
2 İbn Mâce, Nikâh, 1.

Cuma günü ve namazı hakkında data
Cuma günü müminlerin hatalık bayramı sayılır. O gün meydana getirilen ibadetler öteki günlere nazaran daha büyük sevap kazandırır. Kılınan Cuma namazının fazileti pek büyüktür.

Müslümanlar Cuma günü banyo yapar, en temiz elbiselerini giyer, en güzel kokularını sürünüp, güler yüzle sokağa çıkarlar. Zira Yüce Allahımız:

“Cuma günü namaz için çağrıldığınızda hemen Allah’ın zikrine koşun. Alışverişi bırakın” buyurmuştur.

Cuma Namazı, müslüman erkeklere farz olan bir ibadettir. Kur’an-ı Kerim’de, olduğu, ne olursa olsun kılınması gerektiği açık açık emredilmiştir. Vakti, öğle namazının vaktidir. Cuma günleri öğle namazı vaktinde bu namaz kılınırsa, öğle namazı da kılınmış sayılır. Dört rekat ilk sünneti, iki rekat farzı, dört rekatta son sünneti vardır. Farz kılınmadan ilkin imam minbere çıkıp hutbe okur. Bu hutbenin okunması ve dinlenmesi de Cuma Namazı’nın farzlarındandır.

Cuma namazı hanımefendilere farz olmadığı halde eğer onlar da cemaatle beraber Cuma’yı kılarlarsa öğle namazını kılmış sayılırlar.

Cuma namazı hür ve özgür olmayanlara, yolcu olanlara, hasta olanlara, kör olanlara, ayakları olmayan sata kimselere farz değildir. Ama bunlar Cuma’yı kılarlarsa büyük bir sevap kazanırlar.

Cuma Namazı’nı kılabilmek için imam dahil en aşağı üç kişinin bulunması, Cumanın kılınan yerin her insana açık olması gerekir.

Şartlarına uygun bir Cuma namazı kılmak için abdest alınıp camiye gelinir. “Niyet ettim Allah rızası için Cuma namazının ilk sünnetini kılmaya” diyerek tekbir alınır. Sübhaneke, euzu besmele, Fatiha ve bir sure okunarak rüku ve secdelere gidilir. İkinci rekatta Fatiha ve bir sure okunup oturulur. Sadece Ettahiyatü duası okunup kalkılır. Besmele, Fatiha ve bir sure okuyarak üçüncü ve dördüncü rekatlar tamamlanır.

Bu arada imam hutbe okumak suretiyle minbere çıkar. Cemaat büyük bir dikkatle onu dinler. Zira hutbeyi dinlemek farzdır. Hutbeden sonrasında imam mihraba geçer. Bunun için “Niyet ettim Allah rızası için Cuma Namazı’nın farzını kılmaya, uydum hazır olan imama” denilir. Herkes içinden sübhanekeyi okur, sonrasında imam açıktan Fatiha ve bir sure okur. Cemaat imamı dinler. Kendileri bir şey okumaz. Sonra rüku ve secdelere gidilerek iki rekat tamamlanır.

Farz cemaatle kılındıktan sonrasında Cuma’nın son sünneti niyetiyle dört, Ahir Zuhur niyetiyle dört ve Vaktin sünneti niyetiyle iki rekat namaz daha kılkınır. Ahir zuhur namazının aynen Cuma’nın ilk sünneti benzer biçimde kılmak daha sevaptır.

Cuma namazı kimlere farzdır?

Şu şartları taşıyan kişiye Cuma namazı kılmak farz olur:

1. Akıllı olmalı,

3. Ergenlik çağına gelmiş olmak,

4. Erkek olmak,

5. Hür ve özgür olmak,

6. Mukim olmak (konuk olmamak),

7. Sağlıklı olmak,

8. Kör olmamak,

9. Ayakları sağlam olmak.

.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş