Eğitim

Kafka – Felix Guattari Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kafka – Felix Guattari Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kafka kimin eseri? Kafka kitabının yazarı kimdir? Kafka konusu ve anafikri nedir? Kafka kitabı ne konu alıyor? Kafka PDF indirme linki var mı? Kafka kitabının yazarı Felix Guattari kimdir? İşte Kafka kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Gilles Deleuze

Yazar: Felix Guattari

Çevirmen: Işık Ergüden

Çevirmen: Özgür Uçkan

Orijinal Adı: Pour Une Litterature Mineure

Yayın Evi: Dedalus Kitap

İSBN: 9786054708512

Sayfa Sayısı: 184


Kafka Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Yirminci yüzyılın ikinci yarısında kendilerine özgü fikirleriyle öne çıkan iki felsefeci: GillesDeleuze ve Félix Guattari. Çek asıllı büyük yazar: Franz Kafka. Felsefe tarihinde önde gelen bu iki ismin, edebiyat geçmişine mektupları, öyküleri ve romanlarıyla damgasını vuran bu yazar ve onun ortaya koyduğu minör edebiyatı hakkında kaleme aldıkları yapıt: “Kafka: Minör Bir Edebiyat İçin”.

Çek asıllı bir Yahudi bir yazar olan Kafka, kendi yersizyurtsuzlaşması içinde yazmaya çabalar. Fakat kullandığı dil, Çekçe yada Yidiş dili değildir; majör bir dil olan Almancadır. Deleuze ve Guattari’nin de söylediği benzer biçimde, fakat “Yazmamak olanaksızdır, bundan dolayı ulusal şuur, ister belirsiz olsun ister baskı altında, mecburi olarak edebiyattan geçer.” O yüzden Kafka, bu yabancı dil içinde kendi yersizyurtsuzlaştırıcıdilini oluşturarak yaratır eserlerini, kendi yazı makinesini kullanır. Minör bir edebiyat üstünden, kendini dilsel, politik ve kolektif olarak tanımlandırır. Tüm metaforları, simgeciliği ve adlandırmayı öldürür. Gerçek yada mecazi anlam diye bir şey kalmaz, yalnız sözcükler üstünde hâllerin dağılışı ortaya çıkar.

On beş yıl sonrasında tekrardan piyasaya çıkan “Kafka: Minör Bir Edebiyat İçin” bu kez Dedalus Kitap’tan,revize edilmiş çevirisiyle tekrardan ilgililerine kavuşuyor.

(Tanıtım Bülteninden)


Kafka Alıntıları – Sözleri

  • “Tüm masumiyeti içinde şeytani”
    “Yargı”nın teması budur ve Kafka’nın, sevilmiş olduğu hanımlarla ilişkilerindeki değişmez duygusu da budur.
  • “Gece yeterince gece değil…”
  • Adalet senden hiçbir şey istemez, sen ulaştığında seni alır, sen gittiğinde seni bırakır..
  • Bu kesinlikle bir içtenlik ya da içtensizlik problemi değil, bir işleyiş sorunudur. Şu ya da bu hanıma, dostlara gönderilmiş mektuplar, babaya mektup; gene de, mektupların ufkunda devamlı bir karı vardır, mektupların aslolan okuru odur, babanın uzak tuttuğu varsayılan odur, dostların ayrılmasını diledikleri de gene aynı hanımdır, vb. Aşkın yerine aşk mektubunu koymak (?). Aşkı yersizyurtsuzlaştırmak. Onca korkulan evlilik sözleşmesinin yerine şeytani antlaşma’yı koymak..
  • Ağız, dil ve dişler, ilk yerliyurtluluklarını besinlerde bulurlar. Seslerin eklemlenmesine kendilerini adayan ağız, dil ve dişler yersizyurtsuzlaşırlar. Demek ki, yiyecek ile konuşmak içinde belli bir fark vardır -dahası, görünüşlerine karşın, yiyecek ve yazmak içinde da bir fark vardır: Yemek yerken yazılabilir kuşkusuz, yerken konuşmaktan daha kolaydır bu, fakat yazı, sözcükleri besinlerle rekabet edebilecek şeylere dönüştürür daha ziyade. İçerik ile ifade arasındaki ayrışma. Konuşmak, bilhassa de yazmak, oruç tutmaktır.
  • Milena, Kafka hakkında şöyleki diyordu:
    “Ona gore yaşam, başkaları için temsil ettiğinden kesinlikle değişik bir şeydir. Para, borsa, dövizler, yazı makinesi; ona gore bunların hepsi mistik şeylerdir, (…) coşku verici muammalardır, Kafka onları coşkulu bir saflıkla fanatik fanatik seyreder, bundan dolayı hepsi de ticaridir.”
  • “Ortadan toz olmak. Ben de bunu yaptım, toz oldum ortadan. Özgürlüğü seçemeyecek oluşum karşısında başka çıkar yol göremedim.”
  • “Sözcük, görmüyorum onu, buluş ediyorum”
  • “… bana o şekilde geliyor ki, içinde yaşayacağım bölgeler ya senin vücudunla kapayamadığın ya da senin ulaşamadığın yerlerdir sadece.”
  • Suçluluk, dışarıdan gelen ve yalnızca zayıf bir ruhu yakalayan, yalnızca ona saldırı eden bir yargı sözcesinden ibarettir.
  • Ama Kafka, yakınlığı önlemek için, mekânsal uzaklığı, sevilen varlığın uzak konumunu korur ve sürdürür: Kendisini esir (gövdesinin, odasının, ailesinin, eserinin tutsağı) olarak konumlayan, sevdiğini görmesini ve ona ulaşmasını önleyen engelleri çoğaltan da Kafka’dır.
  • Kendilerinin olmayan bir dilde yaşayan ne kadar insan vardır günümüzde? Kendi dillerini bile bilmeyen ya da hemen hemen bilmeyen ve kullanmaya zorlandıkları majör dili de iyi bilmeyen ne kadar insan vardır? Göçmenlerin ve bilhassa de evlatlarının problemi. Minör bir edebiyatın problemi, fakat bununla birlikte hepimizin de problemi: Dili eşeleyebilecek ve bunu yalın bir devrimci çizgi süresince geliştirebilecek minör bir edebiyat, öz dilden iyi mi çekip çıkartılır? İnsan iyi mi kendi öz dilinin göçebesi, göçmeni ve çingenesi olur? Kafka, evladı beşikten çalmak, gerilmiş ipte dans etmek, diyor.
  • Kafka, her türlü metaforu, simgeciliği ve anlamlandırmayı da, her türlü adlandırma benzer biçimde, bilgili olarak öldürür. Metamorfoz (dönüşüm) metaforun karşıtıdır. Artık ne gerçek anlam ne de mecazi anlam vardır, yalnızca sözcük yelpazesinde hallerin dağılımı vardır. Şey ve öteki şeyler, yalnızca kendilerine ilişik kaçış çizgisini izleyerek yersizyurtsuzlaşmış olan ses ya da sözcüklerin katettikleri yoğunluklardır artık. Bir hayvanın davranışıyla, insan davranışı içinde mevcud benzerlik değildir söz konusu olan, hele sözcük oyunu asla değildir. Artık ne insan ne de hayvan vardır; bundan dolayı her biri ötekini, akımların birleşmesiyle, tersine çevrilebilir yoğunluklar sürekliliği içinde yersiz- yurtsuzlaştırır.
  • Kafka Felice’ye kendini, kana gereksinim duyan, muhteşem zayıf biri olarak betimlerken ne utanç duymakta ne de latife yapmaktadır (“yüreğim o denli zayıf ki, kanı bacaklarıma kadar taşıyamıyor”). Kafka-Drakula, kaçış çizgisini odasında, yatağında ve uzakçıl güç kaynağını da, mektupların kendisine taşıdıklarında bulur. Yalnızca iki şeyden korkar, ailenin haçı ve evliliğin sarımsağı. Mektuplar ona kan getirmeli ve kan da yaratma gücü vermelidir. Ne hanımdan gelecek bir esini ne de anne himayesini arar, aramış olduğu tek şey yazmak için lüzumlu fizyolojik güçtür. Edebi yaratımın “şeytanın hizmetlerinin karşılığı” bulunduğunu söyler. Kafka, zayıf, iştahsız gövdesinden utanç duymaz, utanç duyarmış benzer biçimde yapar.
  • Mahkûm hükmü yara bereleriyle söker..


Kafka İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kafka’nın minör edebiyat tarzının derinlemesine incelenmiş olduğu ve içerik analizi, imgelem analizi yapılarak bir edebiyat aritmetiğinin oluşturulduğu güzel yapıt.
Deleuze ve Guattari, Kafka’nın minör edebiyatını çözümleme ederken onun ne denli siyasal bir dile haiz bulunduğunu, cemiyet içindeki azınlıkların ve diğeri hissedenlerin dili bulunduğunu ve bunu da yersiz yurtsuz bir dünya çerçevesinde ele aldığını doğrusu dilin enternasyonalleştirildiğini ve bunların yanında nesnel, öznel söylemlerin de koleftifleştirildiğini ortaya çıkarmışlardır.
Kitabın aslı bu olmakla birlikte, Kafka’nın işlediği konularının mühim bir teması, metinlerindeki ana karakterlerin bilinmeyen yasalara istemeden karşı gelmesi; ya da çiğnediği yasayı asla bilememesidir. Bu da minör edebiyatın ortaya konulması için olmazsa olmaz bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Şundan dolayı Dava ve Şato romanlarının kahramanları kendilerine yasaklanan işlere girişerek romanın akışına yön veriyor. Yani burada yasanın çiğnenmesi durumu var. Kafka’nın eserlerinde de örneklerini görebileceğimiz suretiyle siyaset ve getirmiş olduğu yabancılaşma bireyde özgürlük ve mutluluğa niçin olmamış; bireyde bürokrasinin ‘demir kafeslerine’ hapsolması sonucunu doğurmuştur.
Burada minör edebiyat örneğini görmek mümkünken, çağımızın bulaşıcı hastalığı yabancılaşmayı da görmek mümkündür. Kafka’nın medyum lakabının hakkını verdiği kafkaesk edebiyat 20. yüzyılın sonuna ve 21. yüzyılın ilk çeyreğine damgasını vurmuş ve bu biçim içinde bir oldukca roman yazılmaya çalışılmıştır. Postmodern düşünürler Deleuze ve Guattari de bu aşamada ‘kahini’ görüp onu derinlemesine ele almışlardır. Kitap Kafka okumaları için birebir. (Uğur De Molinari)


Kafka PDF indirme linki var mı?


Felix Guattari – Kafka kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Kafka PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Felix Guattari Kimdir?

Pierre-Félix Guattari; (d. 30 Nisan 1930 – ö. 29 Ağustos 1992), Fransız politik aktivist, psikanalist ve felsefeci. Gilles Deleuze ile birlikte kapitalizm ve şizofreni altbaşlığı ile yazdıkları L’Anti-Œdipe (1972) ve Mille Plateaux (1980) çalışmalarında arzuyu üretken bir etkinlik olarak görmeleri ve oluş, vaka, fark benzer biçimde felsefe tarihinin süregiden problemlerine ilişkin çarpıcı açılımlar getirmeleri itibariyle, bilhassa modern politika felsefesi ile Freudcu ve Lacancı ruh çözümü açısından mühim eleştiriler sunmuşlardır. Tek başına koyulduğu çalışmalarında şizoanaliz, özneleşme süreçleri ve ekolojiye ilişkin değerlendirmelerde bulunmuştur.


Felix Guattari Kitapları – Eserleri

  • Felsefe Nedir?
  • Franz Kafka’nın Altmış Beş Düşü
  • Kafka
  • Anti-Ödipus
  • Nakaratlar
  • Kapitalizm Ve Şizofreni 1
  • Kapitalizm ve Şizofreni-2
  • Bizim Gibi Komünistler
  • Kafka: Minör Bir Edebiyat İçin
  • Üç Ekoloji
  • Kaçış Çizgileri
  • Moleküler Devrim
  • Kaozmos Etik-Estetik Bir Paradigma


Felix Guattari Alıntıları – Sözleri

  • Etkin olmaksızın gerçek, soyuta kaçmaksızın ideal olandır kavram… (Felsefe Nedir?)
  • “Tabii ki tüm yaşam bir yıkım sürecidir.” (Kapitalizm ve Şizofreni-2)
  • Ruh irtifası, orada ve buradanın şıppadanak koşuluyla, cesaret edersem, birkaç tahtakurusu, oh çekme zamanı, her yanda aklına geleni tekrarlamak suretiyle kendini dağıtmadan. Sen yasa. Düşlerin dengesi. Neye yarar. Senden kopamazsam. (Nakaratlar)
  • Gregor hamamböceği olur, yalnızca babasından kaçmak için değil, daha oldukca, babasının çıkış bulamadığı yerde bir çıkış bulmak için, müdürden, ticaretten ve bürokratlardan kaçmak için, sesin uğuldamaktan başka bir şey yapmadığı bu bölgeye ulaşmak için. (Kafka: Minör Bir Edebiyat İçin)
  • Mahkûm hükmü yara bereleriyle söker.. (Kafka)
  • Sendikalar, klasik sol partiler modernist kapitalizm tarafınca manipüle edilmelerine ve etkisizleştirilmelerine sonsuza dek izin mi verecek, yoksa kendilerini köklü bir halde dönüştürecekler mi? (Moleküler Devrim)
  • Politika bugün, ölü yapıların tüm canlı üretim alanları üstündeki tahakkümünün ifadesinden başka bir şey değildir. (Bizim Gibi Komünistler)
  • Kafka Felice’ye kendini, kana gereksinim duyan, muhteşem zayıf biri olarak betimlerken ne utanç duymakta ne de latife yapmaktadır (“yüreğim o denli zayıf ki, kanı bacaklarıma kadar taşıyamıyor”). Kafka-Drakula, kaçış çizgisini odasında, yatağında ve uzakçıl güç kaynağını da, mektupların kendisine taşıdıklarında bulur. Yalnızca iki şeyden korkar, ailenin haçı ve evliliğin sarımsağı. Mektuplar ona kan getirmeli ve kan da yaratma gücü vermelidir. Ne hanımdan gelecek bir esini ne de anne himayesini arar, aramış olduğu tek şey yazmak için lüzumlu fizyolojik güçtür. Edebi yaratımın “şeytanın hizmetlerinin karşılığı” bulunduğunu söyler. Kafka, zayıf, iştahsız gövdesinden utanç duymaz, utanç duyarmış benzer biçimde yapar. (Kafka)
  • Geçmişi bırakmadan ilerlemek, bir prangayı sürüklemeye benzer…. Hepimiz suçluyuz ;yaşamı dolu dolu yaşamamanın büyük suçu. (Anti-Ödipus)
  • Kapitalist üretim ilişkileri yalnız büyük toplumsal gruplar düzeyine yerleşmekle yetinemez; üretici-tüketici bir fert türünü daha beşikten itibaren şekillendirmeye adım atar. Baskı süreçlerinin molekülerleşmesi ve netice olarak, arzu mikropolitikası perspektifi, fikirlerin evrimine değil, maddi süreçlerin dönüşümüne, ister toplumsal üretim olsun ister arzulayan üretim, tüm üretim biçimlerinin yersizyurtsuzlaşmasına bağlıdır. (Moleküler Devrim)
  • Yaşam, keyifsizliğin de ötesinde, anlamsızlık batağından çıkmak için hiçbir şansı ol­maksızın, mutsuzluğa, sıkıntıya ve monotonluğa gömülüyor. İle­tişim -konuşma, söyleşi, latife, hatta komplo- kitle kontakt araçla­rının “söylemi” tarafınca tümüyle kuşatılmış durumda. Kişiler arası ilişkiler de aynı şekilde bozulmuş halde ve artık kayıtsızlık, ikiyüzlü bir tiksinti ve kendinden nefret etme ile tanımlanmakta -tek bir cümleyle, tamamımız samimiyetsizlik illetine tutulduk. (Bizim Gibi Komünistler)
  • nietzsche’nin “insanoğlunun ölümü” teması, insanlığın yok olması demek değildir, tersine insanoğlunun bir makina-oluşa girmesi anlama gelir. (Üç Ekoloji)
  • Suçluluk, dışarıdan gelen ve yalnızca zayıf bir ruhu yakalayan, yalnızca onu avına düşüren bir yargı sözcesinden ibarettir. (Kafka: Minör Bir Edebiyat İçin)
  • Senin kaçış çizgin hangisi? Direncini kaybediyor musun? Direncini kaybedecek misin? Yersizyurdsuzlaşıyor musun? Hangi çizgiyi kırıyorsun, figürsüz ve sembolsüz hangisini uzatıyorsun yada tekrardan ele alıyorsun? (Kapitalizm ve Şizofreni-2)
  • Canı nereden yanıyorsa ,oradan değişiyor insan … (Franz Kafka’nın Altmış Beş Düşü)
  • Bilinçdışında keşfedecek hiçbir şey yoktur. Bilinçdışını inşa etmek gerekir. (Moleküler Devrim)
  • Neden gündelik yaşam korku ve nefretle titriyor? Bu korku, Hobbes’un tarif etmiş olduğu tabiat durumu,her insanın her insana karşı savaşının bilindik bahanesi, iktidar tutkusuyla parçalanan bireysel istekler değildir. Tersine, şu an haiz olduğumuz şey, savunmasızlaştıran, korkulu bir dehşet ile her akla sızan, aşkın fakat gerçekte insan yapımı bir korkudur. Aslında, umudun kendisi, bu umutsuz, şanssız, gri dünyayı terk etmiştir. Yaşam, keyifsizliğin de ötesinde, anlamsızlık batağından çıkmak için hiçbir şansı olmaksızın, mutsuzluğa, sıkıntıya ve monotonluğa gömülüyor. İletişim -konuşma, söyleşi, latife, hatta komplo- kitle kontakt araçlarının “söylemi” tarafınca tümüyle kuşatılmış durumda. Kişiler arası ilişkiler de aynı şekilde bozulmuş halde ve artık kayıtsızlık, ikiyüzlü bir tiksinti ve kendinden nefret etme ile tanımlanmakta tek bir cümleyle, tamamımız samimiyetsizlik illetine tutulduk. (Bizim Gibi Komünistler)
  • Birleşmek (evlilik anlamında). Planlanmış belirlenmiş alanların tüm bir oyunudur. Bir oluşumuz değil geleceğimiz vardır .. (Kapitalizm ve Şizofreni-2)
  • Felice Bauer ile karşılaşmasına kadar, Kafka’nın yazınsal tekniği, seyirsel sekansların şiirsel tarzında yankı verdirmeye yetenekli bazı yordamlara (procédé) indirgenir. Biri Felice için duyduğu aşk ve diğeri de bunun neticelerini üstüne almak mevzusundaki açık yetersizliği olan çifte farkına-varış onu edebiyat anlayışını derin şekilde değiştirmeye götürür. O süre yazıyla ilişkisini dönüştürme sürecine girer, ki onun bu deneyimin üstesinden gelmesine olmasa bile en azından ayakta kalmasına olanak tanır (bu dönem süresince, intihar düşüncesinin kafasından tam anlamıyla asla çıkmadığı biliniyor). (Franz Kafka’nın Altmış Beş Düşü)
  • İnsanları öldürmek, hapse tıkmak iğrenç bir şey, fakat netice olarak, yaşlılara ya da gettolarda yaşayan insanlara, hayvan benzer biçimde çalışanlara layık görülen alınyazısı, hatta kimi çiftler içinde, kimi ailelerde varlığını sürdüren tiranlık mikroiklimi de aynı seviyede iğrençtir! (Moleküler Devrim)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş