Eğitim

Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası – Christoph Martin Wieland Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası – Christoph Martin Wieland Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası kimin eseri? Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası kitabının yazarı kimdir? Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası konusu ve anafikri nedir? Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası kitabı ne konu alıyor? Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası PDF indirme linki var mı? Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası kitabının yazarı Christoph Martin Wieland kimdir? İşte Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Christoph Martin Wieland

Çevirmen: Vural Ideal

Yayın Evi: Bilge Kültür Sanat

İSBN: 9786054921454

Sayfa Sayısı: 376


Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Tarihteki Abdera, Trakya’da Gümülcine dolaylarında, bugün modern Yunanistan’ın Avdhira kentinin bulunmuş olduğu yerde, MÖ 6. yy’da Batı Anadolu’dan gelen Teos halkının kurduğu bir kent devletidir. Abderalılar, Eski Çağ’ın yergi ve taşlama yazarlarına sık sık mevzu olmuş, günümüzde ülkemizdeki Karadenizli fıkraları ve hikâyeleri benzeri pek oldukca fıkra ve hikâye, o dönemlerde Abderalılar hakkında üretilmiş.

Eserin ana teması, bağnazlık, dogmacılık, tutuculuk, dar kafalılık, informasyon sahibi olmadan görüş sahibi olmak benzer biçimde mevzularla ilgili taşlamalardır. Bir yanda Filozof Demokritos, Hekim Hippokrates, tiyatro yazarı Euripides benzer biçimde akılcı (ve tarihî) kahramanlar, öte yanda ise, boş inançların, ön yargıların, eleştirisiz düşüncelerin tutsağı dar ufuklu minik taşra insanları yer alır. Çeşitli bölümlerde Abdera’nın felsefesi, devlet yönetimi, hukuk sistemi ve mahkemeleri, tiyatrosu ve sanat yaşamı, akademisi ve bilim dünyası mevzularında informasyon edinen okuyucu, (Haldun Taner’in aynı adlı meşhur oyununa da esin deposu olan) “Eşeğin Gölgesi Davası” bölümünde, dünya gülmece tarihinde eşi bulunmayan bir hukuk parodisinin doyumsuz zevkini tadar.

Abderalılar’ı okuyup bitiren hepimiz, yazarın belirttiği benzer biçimde, aslına bakarsak yok olmamış bir soy olan Abderalıların günümüzdeki torunlarını ve çevresindeki Abderalıları “onları görünce yada duyunca derhal fark edip anlayacaktır”.

(Tanıtım Bülteninden)


Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası Alıntıları – Sözleri

  • Spartalı kızlar kısa etek giyiyor, İndus Nehri kıyısındakiler de hiçbir şey giymiyor diye, erdemlerini yedi peçeye sokanlardan ne daha ahlâksızlar ne de daha büyük tehlikelerle karşı karşıyalar. Azgın ihtirasların sebebi nesnelerin kendisi değil; onlar ile alakalı fikirlerimizdir.
  • Abdera Arkhonu, “Her şeye rağmen adama yazık!” dedi, “İtiraf etmek gerekir ki pek çok şey biliyor.”
  • Vücudunuz gelişmiş fakat ruhlarınız hala beşikte. Aranızda kaç şahıs bir şeye doğru, iyi yada güzel derken gerçek sebebi araştırma zahmetine girdi? Aklı başlangıcında olmayan insanoğlu yada süt evlatları benzer biçimde, duygularınızı gıcıklayan, hoşunuza giden her şeyi iyi ve güzel buluyorsunuz.
  • Maymun iştahlılık, gelip geçici hevesler, dik kafalılık, başkalarının sizi sevk ve yönetim etmesine rıza gösterip, başkalarının gözleriyle görme, başkalarının kulaklarıyla dinleme, size söyleneni papağan benzer biçimde yeniden etme alışkanlığınız- tüm bunlar sizde aklın yerine geçmiş. Hata nerede, söyleyeyim mi size? Kafanıza oldukca yanlış bir özgürlük terimi yerleştirmişsiniz.
  • Bazı insanoğlu vardır, senelerdir tanırsınız ve görürsünüz fakat bir türlü kati karar veremezsiniz, onları zayıflar sınıfına mı sokmanız gerekir, yoksa kötüler sınıfına mı?
  • “Bu felsefe denilen şey de ne kadar güzel!” dedi Abderalılar. “Tek kusuru, bu kadar çok sayıda güzel teori arasında seçimin zor olması.”
  • Ne var ki, insan başkalarına sadece onların anlayabilecekleri ve lâyık olmalarıyla birlikte iyilik yapabilir.
  • Eskiler” Akıllı insanoğlu, yaşlandıkça bilgeleşir,aptallar ise seneler geçtikçe ahmaklaşır.” demiş. Bir Abderalının yaşlanıp iki üç nesil görmekle bir şeyler öğrenip kazandığına pek şahit olunmazdı.


Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Milattan ilkin kurulmuş bir şehir Batı Trakya’da Gümülcine dolaylarında adıysa Abdera.Hiç kimseyi beğenmeyen bir halk düşünün, farkları toz kondurmadıkları fikir ve yaşam tarzları.Kitabımız iki bölümden oluşan güzel bir taşlama örneği. İlk bölümde, Abderalılar üstünden bağnazlık, dogmacılık, tutuculuk, informasyon sahibi olmadan görüş sahibi olmak benzer biçimde mevzularla ilgili taşlamalara yer verilir. Abdera’nın bağrından kopup kent kent gezip değişik kültürler hakkında düşünce sahibi olmak için gönderilen, döndüğünde öğrendiği şeyleri anlatmaya çalışsa da bir türlü meramını anlatamayan canım Demokritos… Ve Demokritos yardımıyla Abdera’da ağırlanan Hippokrates, gene Demokritos yardımıyla tiyatro meraklısı halkın Euripides benzer biçimde dehalarla, dar kafalı halkın kesişmeleri söz konusu. İkinci bölüm “Eşeğin Gölgesi Davası” ile hukuk sistemi ve mahkemelerin trajikomik mizanseni yer alıyor. Yani dahi filozoflarla, boş inançların, ön yargıların, eleştirisiz düşüncelerin tutsağı ufku asla genişlemeyen küçük taşra insanlarının verdiği ibretlik hikayelerle dolu bir kitap. Her sayfasında yüzünüzden tebessümü eksik etmeyecek aynı zamanda tatlı felsefi atıflarıyla diğer felsefe kitapları arasındaki nüansını çıkaracak bir hikaye. (Fulya)

EŞEĞİN GÖLGESİ DAVASI ABDERALILAR: Mizahla Felsefenin iç ice geçtiği bir kitap. Felsefe dedimse öyle ağır bir felsefe değil. Olayların içine serpiştirilmiş, seyreltilmiş bir felsefe. Abdera, Batı Trakya’da Gümülcine dolaylarında Milattan önce kurulmuş bir kent olarak bilinir. Abdera öyle bir kent ki, bir yanda Filozof Demokritos, Protogoros Hekim Hippokrates gibi filozofları ve parlak zekalı insanları; öte yanda ise, boş inançların, ön yargıların, eleştirisiz düşüncelerin tutsağı dar ufuklu insanları barındırır. Yazar #christophmartinwieland bu dar ufuklu insanları öyle bir anlatıyor ki, gülmekle sinirlenmek arasında gidip geliyorsunuz. Yazar kentli yaşayanlara ve sorunlarına alaycı bir yaklaşım hatta taşlama içinde, insanlığın, çılgınlığına ve deliliklerine karşı, toplumun akıllı kabul ettiği kişilerin etkisiz ve güçsüz kalışını vurguluyor kitabında. Kitap asıl konusu olan eşeğin gölgesi davasına başlamadan evvel önce Abdera’yı ve Abderalıları anlatıyor uzun uzun ve “tatlı” sözlerle. Örnegin daha kitabın başında “… Bir Abderalı, ancak Abderalı olmadığı ölçüde akıllı olabilirdi…” ve “… Hiçbir Abderalıda bu kadarını düşünecek kadar akıl olamazdı; olsaydı o andan itibaren zaten Abderalı olmazdı.” diyerek zaten yeterli ipucunu veriyor bize. Şimdi buna bakarak eşeğin gölgesi davasının ne menem bir şey olduğunu anlayacaksınız. Hele ona gelene kadar bir kurbağalar meselesi var ki tadından yenmez. Bürokrasi, yargı, ülke idaresi, inanç ve inanç sömürüleri… Her şey var bu taşlamada. Okudukça hep bir yerlerden tanıdık gelecek bu kitabın konusu size. Mutlaka okunması gereken kült eserlerden biri. (Baransel Gülten)

Okumaya başladığım dakikadan itibaren yüzümdeki tebessümü hiç eksiltmeyen, aynı zamanda derin manada düşündüren, tadini çıkara çıkara okuduğum “Dahi ile Dar Kafalıların Felsefe Romanı”
Yazar Wieland, Abderalıların öyküsünü yazdığında, tarihte eski Makedonya’daki bir şehrin öyküsünü yazdığını sanırken, aslına bakarsak bizim, çevremizin kısaca insanlığın öyküsünü yazmış bulunduğunu sadece gelen tepkilerden sonrasında anlamış. Bundan dolayı tamamımız aslına bakarsak bağnazlıkta, tembellikte, aymazlıkta, akıl-düşünce yoksunluğunda, saçma sapan davranışlarımızda Abderalıyız. O nedenle de aslına bakarsak tamamımız Abdera’nın öyküsünde kendimizi buluyoruz..
Bende kuvvetli bir yatıştırıcı tesiri olduğu kati. 18. yy da yaşamış aydınlanma periyodunun bir yazarı olan Christoph Martin’in o süreci oluşturan toplumun ve karakterinin üstüne mizahi bir şekilde yazdıkları bugün için hâlâ geçerli. Ne ülkeleri belirleyen sınırlar, ne insanları birbirinden ayıran diller, ne de bir gıdım erdemliliği sağlayamayan dinler; dünyanın her yerindeki insan ve davranışlarını seyrettirmek için okuyucuyu göğün yukarısına çeken ve onları (Abderalıları) okuyucuya karikatürize ederek yukarıdan seyrettiren oldukca güzel bir yapıt. (Sinan Akbaş)


Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası PDF indirme linki var mı?


Christoph Martin Wieland – Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Christoph Martin Wieland Kimdir?

Christoph Martin Wieland, (d. 5 Eylül 1733, Laupheim – ö. 20 Ocak 1813, Weimar) Alman ozan, çevirmen ve Aydınlanma Döneminden bir yayımcıdır. Wieland, Almanca konuşulan bölgeler içinde Gotthold Ephraim Lessing ve Georg Christoph Lichtenberg’in yanı sıra en mühim ve etkili Aydınlanma Süreci yazarıdır ve bununla birlikte Johann Gottfried Herder, Johann Wolfgang von Goethe, Friedrich Schiller’den oluşan Klassizmin 4 Beyni’nin en yaşlısıdır.


Christoph Martin Wieland Kitapları – Eserleri

  • Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası
  • Odysseia
  • Abderalılar
  • Altın Ayna yada Şeşian Kralları


Christoph Martin Wieland Alıntıları – Sözleri

  • Ne var ki, insan başkalarına sadece onların anlayabilecekleri ve lâyık olmalarıyla birlikte iyilik yapabilir. (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)
  • Abdera Arkhonu, “Her şeye rağmen adama yazık!” dedi, “İtiraf etmek gerekir ki pek çok şey biliyor.” (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)
  • Vücudunuz gelişmiş fakat ruhlarınız hala beşikte. Aranızda kaç şahıs bir şeye doğru, iyi yada güzel derken gerçek sebebi araştırma zahmetine girdi? Aklı başlangıcında olmayan insanoğlu yada süt evlatları benzer biçimde, duygularınızı gıcıklayan, hoşunuza giden her şeyi iyi ve güzel buluyorsunuz. (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)
  • “Bu felsefe denilen şey de ne kadar güzel!” dedi Abderalılar. “Tek kusuru, bu kadar çok sayıda güzel teori arasında seçimin zor olması.” (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)
  • Spartalı kızlar kısa etek giyiyor, İndus Nehri kıyısındakiler de hiçbir şey giymiyor diye, erdemlerini yedi peçeye sokanlardan ne daha ahlâksızlar ne de daha büyük tehlikelerle karşı karşıyalar. Azgın ihtirasların sebebi nesnelerin kendisi değil; onlar ile alakalı fikirlerimizdir. (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)
  • Bazı insanoğlu vardır, senelerdir tanırsınız ve görürsünüz fakat bir türlü kati karar veremezsiniz, onları zayıflar sınıfına mı sokmanız gerekir, yoksa kötüler sınıfına mı? (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)
  • Maymun iştahlılık, gelip geçici hevesler, dik kafalılık, başkalarının sizi sevk ve yönetim etmesine rıza gösterip, başkalarının gözleriyle görme, başkalarının kulaklarıyla dinleme, size söyleneni papağan benzer biçimde yeniden etme alışkanlığınız- tüm bunlar sizde aklın yerine geçmiş. Hata nerede, söyleyeyim mi size? Kafanıza oldukca yanlış bir özgürlük terimi yerleştirmişsiniz. (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)
  • Eskiler” Akıllı insanoğlu, yaşlandıkça bilgeleşir,aptallar ise seneler geçtikçe ahmaklaşır.” demiş. Bir Abderalının yaşlanıp iki üç nesil görmekle bir şeyler öğrenip kazandığına pek şahit olunmazdı. (Abderalılar – Eşeğin Gölgesi Davası)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş