Eğitim

Alamut Fedaisi – James Boschert Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Alamut Fedaisi – James Boschert Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Alamut Fedaisi kimin eseri? Alamut Fedaisi kitabının yazarı kimdir? Alamut Fedaisi konusu ve anafikri nedir? Alamut Fedaisi kitabı ne konu alıyor? Alamut Fedaisi PDF indirme linki var mı? Alamut Fedaisi kitabının yazarı James Boschert kimdir? İşte Alamut Fedaisi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: James Boschert

Çevirmen: Nur Yener

Orijinal Adı: Knight Assassin (Talon #2)

Yayın Evi: Yurt Kitap Yayınları

İSBN: 9786055290054

Sayfa Sayısı: 475


Alamut Fedaisi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Elbruz Dağları’nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah’ın Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardı: Adı Alamut’tur Yani “Kartal Yuvası.” “Beni iyi eğittiler ve ancak bir av gezisinde bir aslanın tuzağına düşünce hayatım değişti. Yaralanmıştım ve Han’ın bahçesinde iyileşmeye çalışırken Ravan’la karşılaştık. Sanki bir peri masalından çıkmış gibiydi. O kadar güzeldi ki, anne! Ona âşık oldum, daha sonra o da bana âşık oldu. Birlikte büyüdük ve sonra Alamut’a gittik. Orası dağların derinliklerinde zapt edilemez bir yerdir. Alamut, ‘Kartal Yuvası’ anlamına geliyor. Derin bir vadiye bakan yüksek bir kayanın üstüne tünemiştir. Bir fedai oldum, kardeşim Rıza da öyle. Biz sahip oldukları en iyi fedailerdendik. Bundan gurur duyuyorum.”


Alamut Fedaisi Alıntıları – Sözleri

  • “Eğer birisi oldukça fakirse cemiyet onu devamlı korur ve ona iş verir ki başkalarının içinde başını dik tutabilsin. “
  • Yaralanmıştım ve Han’ın bahçesinde iyileşmeye çalışırken Ravan’la karşılaştık. Sanki bir peri masalı ndan cikmis1 gibiydi. O denli güzeldi ki anne! Ona asik oldum, ondan sonra oda bana aşık oldu.
  • “Neden Filistin’e gittiniz?” diye sordu Talon.
    “Zira biz savaşçıyız ve orada iyi ganimet elde edeceğimizi umduk,” diye yanıtladı Gareth gönülsüzce.
    “Biz Tanrı ‘nın askerleri olmak istedik fakat ola ola soyguncu ve dilenci olduk,” dedi, iyice kafayı bulmuş olan Anwl kelimeleri ağzında yuvarlayarak.
  • “Benim memleketimde bu şekilde insanoğlu yok,” dedi Anwl kati bir tavırla. “Eğer birisi oldukça fakirse cemiyet onu devamlı korur ve ona iş verir ki başkalarının içinde başını dik tutabilsin .”
  • Eğer insan benim benzer biçimde çevresinde görmüş olduğu, duyduğu, algıladığı şeylere güvenemeyeceğini algı ederse, eğer her taraftan güvenilmez ve fena niyetli şeylerle çevrelendiğinin ve sürekli yanılgılarının kurbanı bulunduğunun bilincine varırsa, o süre insan bunu bir fenalık olarak değil bir yaşam zorunluluğu olarak kabul eder. O şekilde bir zorunluluk ki er ya da geç kendisini ona uydurmak zorundadır. Yüksek bir algı seviyesine ulaşmış bir insan için, düşlemek, binlerce başka güzel hususi durumunun yanı sıra, her fiil ve her ilerlemenin süsü ve itici gücüdür.
  • Bilinç seviyesi ne kadar düşükse, onları harekete geçirecek fanatiklik de o denli büyüktür.
  • Ama sana şu kadarını söyleyebilirim: Kilise bu topraklarda bir siyaset ve iktidar oyunu oynadı, öyleki ki korkarım yolunu yitirdi.
  • Talon girişteki mazgallı siperler süresince, değişik çürüme evrelerindeki insan başlarını görebiliyordu.
  • “Kraliçemiz Eleanor bir şövalyenin yalnız bir savaşçı olmaması, aşk sanatı hakkında bilgisiyle de bir leydiyi baştan çıkartabilmesi icap ettiğini söylemiş oldu,” dedi Elena.
  • Mahkemenin toplandığı belliydi, zira kapının yakınındaki bir darağacında gene bir ceset sallanıyordu. Yine kapının üstündeki bir mızrakta yarı kapalı gözlerini sessize uzaklara dikmiş yeni bir kelle asılıydı. Hiç renk kalmamış etin çevresinde sinekler uçuşuyordu. Adamlar geçerken istavroz çıkardılar. Bu topraklarda yasalar acımasız uygulanıyordu ve bu kurbanlar muhtemelen yalnız sığır hırsızıydılar.
  • Ve ağacın çevresinde dans edip neselenecegiz
    Her yıl panayıri görmeye gidecegiz;
    Ve kafaları çekip can bunaltan kaygılara kafa tutacağız
    Ve mutlu olacağız Temmuzun ilk Cuma si
  • Onca güzel kuşun içinden en oldukça sevdiğim Tarla kuşu ile bülbüldür:
    Zira ilk onlar uyanır Baharı şarkılarla selamlamak için.
    Pierre Vidal
  • İşte nefes alıyor adam, ölü ruhuyla,
    Kendine asla burası benim memleketim Dememiş olan.
    Yüreği asla yanmamış olan,
    Adımları yuvasına doğru yönelince
    Yabancı sahillerde dolandıktan sonrasında.
    Sir Walter Scott
  • “Güneşin altında parlayan şehirler gördüm!”
  • Hiçbir zevk kıyaslanamaz
    Yabani tavşan aviamanın zevkiyle,
    Sabahleyin,
    Hoş ve güzel bir havada.
    Somersetshire av şarkısı


Alamut Fedaisi İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitabın baş kahramanı Talon’un zincirlenerek gemiye bindirilip baba evine götürmek zorunda kalan amcasıyla daha yolculuklarının başlangıcında korsanların gemilerini ele geçirmek istemelerine karşı Talon’un ve gemide bulunan birkaç savaşçıyla beraber korsan gemisini yakmalarıyla süregelen ve babasının kalesini korumak için yanında getirmiş olduğu savaşçılarla beraber babasını zafere ulaştırarak toprakları genişletmesine ve senelerdir ailesine bela olan annesinin kuzenini yenilgiye uğratarak ailesini büyük bir beladan kurtaran Talon bunlara benzer birçok olayın üstesinden geliyor ve Talonu yenemeyeceğini anlayan düşmanları bulunmuş olduğu bölgenin en ağır suçlarından olan büyücülükle suçlayarak yakalamak isteselerde, Talon dostlarıyla bununda üstesinden gelmiş olarak arkadaşı Max ile güvende olabilmek için mabet şövalyelerine sığınan ve orada şövalye eğitimi alarak mabet şövalyesi oluyor. Orada da peşini bırakmayan düşmanları yetkililerden onu teslim etmeleri için girişimlerde bulunsalarda arkadaşları yardımıyla bu tuzaktanda kurtularak inançlarına nazaran mukaddes sayılan Filistine gitmek için gemiye yetişir…
Fazlaca güzel mütevazı, akıcı ve etkisinde bırakan bir kitap, her insana keyifli okumalar. (1kitapyolcusu_)

Harika: Bitirdikten sonrasında etkisinden uzun süre çıkamadım. Vladımer Bartol bu kitabı yazarken kendi yorumunu katmamış yönlendirme de bulunmamış tüm yorumu okuyucuya bırakmış. Kitaba başlarken başka ortalarda başka bitirdikten sonrasında bambaşka duygu içerisindeydim. (Münevver)

Bir tarafta Hasan Sabbah’ın yeryüzü cennetiyle yeni tanışan güzel köleler, diğer yanda onun en güvenilir savaşçıları olan fedailer. Sabbah’ın yarattığı cennetin içinde gözleri açıldığında hepsinin yaşamı asla umulmadık bir halde değişmiş olur.
Hikaye 11. yüzyıl İranı’nda, kendini peygamber duyuru eden Hasan Sabbah’ın, seçilmiş bir grup insanı intihar suikastçısına dönüştürerek bölgede egemenlik oluşturmak için çılgınca ve hem de zekice bir plan tasarladığı Alamut Kalesi’nde geçmektedir. Güzel bayanların, yemyeşil bahçelerin, şarap ve haşhaşın göz boyadığı sanal bir aden yaratan Sabbah, genç savaşçılarını emirlerine uydukları takdirde bu cennete gidebileceklerine inandırır. Kendilerini onun yoluna adayan, ölmeyi de öldürmeyi de göze almış olan bu ufak orduyla hükümdar sınıfına gözdağı verebileceğini düşünür. Sabbah kendi deyimiyle insanların saflığını kullanıp dine adanmışlığı politik emellerine alet eder. Artık kapılar onun için ardına kadar açılmıştır. (Ronahi Akdağ)


Alamut Fedaisi PDF indirme linki var mı?


James Boschert – Alamut Fedaisi kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Alamut Fedaisi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı James Boschert Kimdir?

James Boschert 1950’lerin başlangıcında Malaya kolonisinde büyüdü. On beş yaşlarında İngiliz Ordusu’na katıldı. Daha sonrasında Ortadoğu’da yaşadı ve Umman, Lübnan, İsrail ve İran ordusunda çalıştı. Boschert, 1978’de İran şahı devrildiğinde İngiltere’ye geri döndü.

Kuzey Denizi’ndeki bir tankerde mühendis olarak çalışmaya devam etti. California’daki Lawrence Livermore’daki Ulusal Ateşleme Tesisi’nde lazer teleskopların geliştirilmesinde optik mühendisi olarak çalışmıştı.


James Boschert Kitapları – Eserleri

  • Alamut
  • Alamut Fedaisi
  • Fedai
  • Yunan Ateşi
  • Bir Şahin Uçuyor
  • Ejderhanın Nefesi
  • Kantara Fedaileri
  • İntikam Fırtınaları


James Boschert Alıntıları – Sözleri

  • Dün bugünün deliliğini hazırladı
    Yarının sessizliğini, zaferini yada umutsuzluğunu:
    İç! Zira ne nereden geldiğini ne de nedenini biliyorsun
    İç! Zira ne nereye gittiğini ne de nedenini biliyorsun.
    Ömer hayyam (Fedai)
  • Hiddet sadece insanoğlunun başını derde sokar. (Kantara Fedaileri)
  • Keşke, keşke bir denizci olsaydım,
    Keşke birisi bana bir tekne verseydi,
    Her akşam sarardım yelkenlerimi
    Gözlerinin mavi limanında. (Bir Şahin Uçuyor)
  • Bilinç seviyesi ne kadar düşerse fanatiklik de o denli artar. (Alamut)
  • “Şunu bil ki düşmanlarımızla savaşacağın kadar onlarla ahbaplık da edeceksin. ” “Şimdi bile dostla düşman mevzusunda kafa karıştıran başka bir dünyada yaşıyorsun. ” (Fedai)
  • Mühim hiçbir harp coşkusuz kazanılmaz. (Ejderhanın Nefesi)
  • “Şunu bil ki düşmanlarımızla savaşacağın kadar onlarla ahbaplık da edeceksin,” diye uyardı Montague’yu. “Şimdi bile dostla düşman mevzusunda kafa karıştıran başka bir dünyada yaşıyorsun.” (Fedai)
  • Bir grup yırtıcı barbar dağlardan indi vadiye sel benzer biçimde
    Sürülerimizi ezip geçerek.
    Çobanlar kaçıp gitti.
    Sadece ben bükük yayım ve içi ok dolu kılıfımla, Düşmanın çevresinde dolanıp
    Mimledim gittiği yolu.
    John Ross, The Book of Scotish Poems (Bir Şahin Uçuyor)
  • Daran gururla sırtını dikleştirdi. “Ben bir Kürdüm, lordum.” (Bir Şahin Uçuyor)
  • Kendi gururunun kölesi olduğundan bu kadar fena… (Alamut)
  • Bir ara Yasemin, Talon’a dönerek sordu. “Neden hanımefendiler yiyeceklerini kocalarıyla yiyemiyor, Süleyman?” (Fedai)
  • İnsanları mağrur kılmak için mütevazılığı kullan (Ejderhanın Nefesi)
  • senin hatrına, aceleyle gidiyorum karada ve suda:
    Senin hatrına geçiyorum çölü ve ayırıyorum dağı ikiye,
    Ve yüz çeviriyorum her şeyden,
    Ta ki ulaşana dek
    Seninle yanlız olduğum yere. (Bir Şahin Uçuyor)
  • Limanda kölelerin kırbaçlarla çalıştırıldığını görmek rahatsız ediciydi. Bunlar savaşlarda ya da kuşatmalarda ele geçirilen esirlerdi; fidye veremeyenler köle oluyordu. Talon hem Müslümanların hem de Hristiyanların bunu yaptığını biliyordu. Bu iyi bir kaynaktı, şu sebeple savaşlar asla son bulmuyordu ve bu vasıtayla sonsuz bir işgücü sağlanıyordu. Esirler nadiren altı aydan uzun hayatta kalıyor, hastalık yada bitkinlikten düşüp ölüyorlardı. Cesetler çürümesi için bir hendeğe atılıyor ve leşçil kuşlar tarafınca yeniliyor ya da eğer nehrin kıyısında çalışıyorlarsa muhtemelen timsahlara yem oluyorlardı. Son aşama rahatsız olan Talon bu İnsanların gözlerine bakamıyordu. (Fedai)
  • Fedailerin görevlerini yerine getireceğinden asla şüphesi yoktu. Başarılı olmamaları düşünülemezdi bile. (Fedai)
  • Sanki her şey bir sis perdesinin ardına gizlenmiş gibiydi. Ne düşünürse düşünsün, idrak etmek için ne kadar çaba gösterirse göstersin sonunda içinde derin bir acı ve aşağılanma duygusuyla kalakalıyordu. (Alamut)
  • Devenin tek bir hörgücü vardır;
    Çöl devesininse iki;
    Ya da bunun tersi.
    Hiç güvenli değilim. Ya siz?
    Ogden Nash (Ejderhanın Nefesi)
  • “Bir intikam yolculuğuna çıkmadan evvel iki gömüt kaz.”
    Konfüçyüs (Ejderhanın Nefesi)
  • Ah, işte şimdi fark ediyorum
    Korsanların uzaktaki yelkenlisini.
    Ve hayalim için yas tutuyorum;
    Feryat edip yakaran hacılar benzer biçimde.
    Zira artık biliyoruz kaderimizi.
    Graham (Fedai)
  • Ve ağacın çevresinde dans edip neselenecegiz
    Her yıl panayıri görmeye gidecegiz;
    Ve kafaları çekip can bunaltan kaygılara kafa tutacağız
    Ve mutlu olacağız Temmuzun ilk Cuma si (Alamut Fedaisi)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş