Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? kimin eseri? Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? kitabının yazarı kimdir? Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? konusu ve anafikri nedir? Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? kitabı ne konu alıyor? Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? PDF indirme linki var mı? Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? kitabının yazarı Faruk Furkan kimdir? İşte Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Faruk Furkan

Yayın Evi: Neda Yayınları

İSBN: 9280000002575

Sayfa Sayısı: 96

Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İslam, Allah’a ve Rasülüne itaatten sonrasında meşru çerçevede itaat edilmesi ihtiyaç duyulan merci olarak ana-babayı göstermiştir. Ve gene Allah ve Rasülü’nün razı edilmesinden sonrasında onların razı edilmesini, öteki tüm insanların rızasının önüne almıştır.

Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? Alıntıları – Sözleri

• Allah’ın rızası, ana-babanın rızasına, gazabı da ana-babanın gazabına bağlıdır.
• İslam, Allah’a ve Rasulüne itaatten sonrasında meşru çerçevede itaat edilmesi ihtiyaç duyulan merci olarak ana-babayı göstermiştir.
• Rasûlullah ﷺ‏ “Bir kimsenin kendi ana babasına sövmesi büyük günahlardandır” buyurmuştu. Bunun üstüne Ashâb-ı kirâm “Yâ Rasûlullah! İnsan kendi ana babasına asla söver mi?” diyince Rasûlullah ﷺ‏ “Evet, meblağ birinin babasına söver, o da onun babasına söver. Birinin anasına söver, o da onun anasına söver (böylece kendi ana babasına sövmüş olur)” buyurdu.
  [Müslim, Îmân 146]
• Bir defasında İbn-i Ömer (radıyallahu anh) Mekke’ye gitmek suretiyle yola çıktı. Deveye binmekten usandığı vakit üstünde istirahat edeceği bir merkebiyle başına sardığı bir de sarığı vardı. Bir gün eşeğin üstünde dinlenirken bir bedeviye rastladı. Ona ‘Sen falan oğlu falan değil misin?’ diye sordu. Adam ‘Evet’ diyince eşeği ona verdi ve ‘Buna bin’ dedi. Sarığı da ona uzatarak ‘Bunu da başına sar’ dedi. Arkadaşlarından biri İbn-i Ömer’e ‘Allah seni bağışlasın. Üstünde dinlendiğin eşek ile başına sardığın sarığı şu bedeviye boşuna verdin’ diyince İbn-i Ömer (radıyallahu anh) şunları söylemiş oldu:
  – Ben Rasûlullah’ı ﷺ‏ “İyiliklerin en değerlisi, insanoğlunun babası öldükten sonrasında, baba dostunun ailesini kollayıp gözetmesidir” buyururken duydum. Bu insanın babası, babam Ömer’in dostuydu.
  [Müslim, Birr, 11-13]

Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Anne ve babanın kıymetini hakkaten karşıya oldukça iyi geçiren bir yapıt olmuş. Bununla beraber anne ve babaya iyi mi davranmalıyız? Nasıl davranırsak isyankar, iyi mi davranırsak itaatkar oluruz? Bu mevzuları oldukça iyi bir halde işlemiş. Emeği geçenlerden Allah(cc) razı olsun. Okuyanlara da amel etmeyi nasip etsin.. (ETKA)

Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? PDF indirme linki var mı?

Faruk Furkan – Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı? PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Faruk Furkan Kimdir?

Faruk Furkan Kitapları – Eserleri

• La İlahe İllallah Ne Demek Biliyor musun?
• Kelime-i Tevhid’in Anlam ve Şartları
• Vejetaryen Olmak İstiyorum
• Yön Veren Yazılar
• Mümine Hanımlara Nasihatler
• Müslüman Kalabilmek İçin Nelere Dikkat Etmeliyiz?
• Anne-Babamla İlişkim Nasıl Olmalı?
• Yön Veren Yazılar 2
• İslam Hukuku Açısından Tekfir Meselesi
• Yön Veren Yazılar 3
• Rahmetli Olmanın İpuçları
• Sohbet Halkaları İçin Meclis Adabı
• Emr-i Bi’l-Maruf ve Nehy-i Ani’l-Münker

Faruk Furkan Alıntıları – Sözleri

• Merhum Seyyid Kutub rahimehullah:
  “Bugün yeryüzünde adları Müslüman adı, kendileri de Müslüman bir sülaladen gelen milletler vardır. Yine bir zamanlar İslâm yurdu olan bazı ülkeler vardır. Ancak bu milletler, günümüzde – hakkıyla-
  Allah’tan başka ilâh bulunmadığına şahitlik etmedikleri şeklinde, bu ülkeler de, hakkıyla günümüzde Allah’ın dinini din edinmiyorlar… ” (İslam Hukuku Açısından Tekfir Meselesi)
• Ömer radıyallâhu anh şu şekilde demiştir: “oldukça konuşan oldukça hata yapar. Fazlaca hata yapanın utanma duygusu azalır. Utanma duygusu azalanın takvası azalır. Takvası azalanında kalbi kararır.”
  Teâlev Nü’min sâaten.sf. 35. (Vejetaryen Olmak İstiyorum)
• Eğer bir bayan pantolon giyiyor ve bu hâliyle erkekler içinde
  dolaşıyorsa, kesinlikle Allah Resûlü’nün lanetine muhatap oluyor anlama gelir (Mümine Hanımlara Nasihatler)
• Allah bizi ve seni Hz. Muhammed’in öncülüğünde Hz. Nuh ve ashabının kurtulmuş olduğu şeklinde tevhid gemisiyle kurtuluşa erenlerden eylesin. (Âmin) (Kelime-i Tevhid’in Anlam ve Şartları)
• Kelime-i Tevhid ile ilgili eserler kaleme alan bazı yazarlar, Lâ İlâhe İllallâh cümlesini “Allah’tan başka yaratıcı yoktur, rızık veren, öldüren, dirilten, yarar ve zarar veren O’dur. O’ndan başka malik yoktur”diyerek bir tek Rububiyet tevhidi ile tefsir etmektedirler. Bu anlamlandırma her ne kadar Allah Teâlâ’ nın bu vasıflarla muttasıf olması yönünden doğru olsa da, Lâ İlâhe İllallâh’ın ifade etmiş olduğu manayı ortaya koyma açısından eksiktir. Şundan dolayı Lâ İlâhe İllallâh’tan kastedilen mana, Allah’ın bir tek yaratıcı, rızık verici, öldüren, dirilten, nimet veren olması değildir. Evet, bir tek bu anlamlar Lâ İlâhe İllallâh’ı ifade etmede kafi değildir. Bu kelimeden kastedilen hakiki mana, ―tüm bu anlamlarla beraber― Allah’ın gerçek ma’bud olduğuna, kayıtsız şartsız itaat edilecek mercinin O olduğuna, kanun koymaya, yönetim etmeye, buyurma ve nehyetme yetkisine haiz olmaya, yönetme yetkisini elinde bulundurmaya gerçek sahibinin o olduğuna inanmakla birlikte; sevilmeye, saygı gösterilmeye, yüceltilmeye ve korkulmaya en layık olan varlık olduğuna inanç etmektir. (Kelime-i Tevhid’in Anlam ve Şartları)
• Hamd bizleri tevhid ile şereflendirerek ondan yoksun olan insanlara üstün kılan Allah’a, salât ve merhaba, bu kelime uğruna canını dişine takarak savaşım veren kutlu elçi Hz. Muhammed’e, O’nun âline, ashabına ve yoluna uyan tüm mü’minlere olsun. (Kelime-i Tevhid’in Anlam ve Şartları)
• “Allah‟ın kabul edeceği tevbe, sadece bilmeden kötü-
  lük edip de sonrasında sav elden tevbe edenlerin tevbesidir;
  işte Allah bunların tevbesini kabul eder; Allah her şe-
  yi bilendir, hikmet sahibidir. Yoksa kötülükleri yapmış olup
  yapmış olup da içlerinden birine ölüm gelip çatınca „ben
  şimdi tevbe ettim‟ diyen ve kâfir olarak ölenler için
  (kabul edilecek) tevbe yoktur. Onlar için acı bir azab
  hazırladık.” (Nisâ, 17, 18) (Yön Veren Yazılar 2)
• Bugün insanoğlu, neticesinde âhirete nispetle üç-beş kuruş kıymeti olmayan kolay bir imtihan için bile günlerce, hatta aylarca çalışmakta ve imtihanı iyi bir sonuçla geçebilmek için olanca çabalarını ortaya koymaktadırlar. Böylesi bir sınavın sonucunda insana verilecek ödül ebedîliği olmayan kolay bir karşılıktır. Tüm bu hakikatleri bilmemize karşın âhiret sınavına ihtiyaç duyulan hazırlığı yapmamamız yada sınava lakayıt kalmış olarak çaba harcamamamız ne ile izah edilebilir? (Yön Veren Yazılar)
• La İlahe İllallah Tüm Peygamberlerin Ortak Çağrısıdır
  Bu kelime, Hz. Âdem (aleyhisselam) ile son peygamber Hz. Muhammed (sallallâhu aleyhi ve selem) içinde gelmiş-geçmiş tüm peygamberlerin ortaklaşa daveti ve ortak çağrısıdır. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şu şekilde buyurur:
  “Senden ilkin gönderdiğimiz her bir peygambere kesinlikle: “Benden başka hiçbir ilah yoktur. O halde bana yakarma edin” diye vahyederdik.” (Enbiya/25) (Kelime-i Tevhid’in Anlam ve Şartları)
• Susuzluktan neredeyse ölmek suretiyle olan bir köpek,bir kuyunun çevresinde dönerek duruyordu .İsrailoğullarının fahişelerinden bir fahişe onu görmüş oldu ve derhal ayakkabısını çıkararak köpeği suladı.Bu hanım sırf bu ameli sebebiyle Allah tarafınca bağışlandı.
  (Buhari,Enbiya 54.) (Rahmetli Olmanın İpuçları)
• Bugün insanoğlu saatlerce tv karşısında, web kafelerde yada kahvehanelerde vakitlerini öldürerek Allah’ın dininden yüz çevirmekte ve ellerine binlerce kez fırsat geçmiş olduğu halde Kur’an’ı araştırmamakta, peygamberlerin sünnetini öğrenmemekte ve tevhidin hakikatlerini incelememektedirler. (İslam Hukuku Açısından Tekfir Meselesi)
• Abdullah İbn-i Ömer radıyallahu anh anlatır: (Bir gün)
  Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem minbere çıkıp yüksek sesle şu şekilde nidâ etti:
  “Ey kalbiyle değil de, bir tek diliyle inanç etmiş olanlar! Müslümanların gıybetini yapmayınız, ayıplarını araştırmayınız. Zira kim kardeşinin ayıp ve kusurlarını araştırırsa Allah da onun kusurlarını araştırır. Allah, kimin kusurunu araştırırsa onu evinin içinde bile olsa rezil ve rüsva eder.” (Vejetaryen Olmak İstiyorum)
• İbrahim Nehâî rahimehullah şu şekilde demiştir:
  -Halkı iki haslet helâk ediyor. Birincisi fazla mal, ikincisi ise fazla konuşmak. (Vejetaryen Olmak İstiyorum)
• “Sıradan/avam Müslümanlar; yemeğe içmeye giyim-kuşama ve bedenlerin azığına şükreder. Bilinçli/havass Müslümanlar ise; tevhide, imana ve kalplerin azığına şükreder.” (Müslüman Kalabilmek İçin Nelere Dikkat Etmeliyiz?)
• Kulun Allah’ın izin vermediği mevzularda kanun ve yasa çıkaranlara ve Allah’ın özgür bıraktıklarını yasaklayan, yasakladıklarını da özgür bırakanlara itaat edip onlara destek vermesi itaat şirkindendir. Yüce Allah şu şekilde buyurur:
  “Eğer onlara itaat ederseniz asla kuşku yok ki (o vakit) siz de müşrik olmuş olursunuz”
  (En’am,121) (İslam Hukuku Açısından Tekfir Meselesi)
• Allah her daim doğruya isabet etmeyi ve hakkı görmeyi bizlere nasip eylesin. (La İlahe İllallah Ne Demek Biliyor musun?)
• Al-i İmran/132:”Rahmet edilmeniz için Allah’a ve Resulüne itaat edin.”
  Al-i İmran Süresinin 132.ayeti,başta da değindiğimiz şeklinde kendisiyle amel etmemiz halinde bizlerin Allah’ın rahmete mazhar olacağını müjdelemektedir.Bu rahmete erisebilmemiz için bizlerin;
  * Her mevzuda Allah ve Rasulünün hükmüne kayıtsız şartsız teslim olması,
  * Onların buyruk buyurdukları şeyleri titizlikle yerine getirmeye emek vermesi,
  * Yasakladıkları şeylerden son aşama uzak durması,
  * Namaz,oruç,zekat ve hac şeklinde ibadete dönük mevzularda kırılgan davranılmış olduğu gjbi ahlaka ve adaba yönelik mevzularda da onlardan bizlere gelen buyruklara sarılması gerekmektedir. (Rahmetli Olmanın İpuçları)
• Alçak şeytan, bu tuzağını Allah‘a bile uygulamaya kalkmıştır.
  Hâşâ Allah‘ı bile kendince aldatacağını, bu metodu ile kandıracağını zannetmiştir. Rabbimiz şu şekilde buyurur:
  “Andolsun, sizi yarattık. Sonra size Ģekil verdik. Sonra
  da meleklere, Âdem için secde edin (saygı ile eğilin)‟ dedik. İblis’ten başka hepsi secde ettiler. O, secde edenlerden olmadı.
  Allah, Sana emrettiğim vakit seni secde etmekten ne alıkoydu? dedi. (O da) Ben ondan daha hayırlıyım. Şundan dolayı beni
  alevden yarattın, onu ise çamurdan yarattın‟ dedi.” (Arâf
  Sûresi, 11, 12) (La İlahe İllallah Ne Demek Biliyor musun?)
• Üçüncü olarak şunu söyleyebiliriz: Allah Teâlâ‘nın bir
  ameli kabul etmesi için iki koşul vardır:
  1) Allah için halis bir niyetle yapılması.
  2) Şeriata/Peygamber Efendimizin yoluna uygun olması. (La İlahe İllallah Ne Demek Biliyor musun?)
• “Tevhid, kendisi (bir tarafa) bırakılıp başka şeylere geçilecek bir şey değildir; aksine tevhid kendisiyle birlikte başka şeylere geçilecek bir husustur.” (Müslüman Kalabilmek İçin Nelere Dikkat Etmeliyiz?)