ArtıkAranmayanlar Gezegeni kimin eseri? ArtıkAranmayanlar Gezegeni kitabının yazarı kimdir? ArtıkAranmayanlar Gezegeni konusu ve anafikri nedir? ArtıkAranmayanlar Gezegeni kitabı ne konu alıyor? ArtıkAranmayanlar Gezegeni PDF indirme linki var mı? ArtıkAranmayanlar Gezegeni kitabının yazarı Sevinç Erbulak kimdir? İşte ArtıkAranmayanlar Gezegeni kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Sevinç Erbulak

Yayın Evi: Hep Kitap Yayınevi

İSBN: 9786051922546

Sayfa Sayısı: 200

ArtıkAranmayanlar Gezegeni Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Sevinç Erbulak’ın çok önemli hayal gücüne duyarlı iç sesini ilave ederek

değindiği Artık Aranmayanlar Gezegeni, okuru fantastik bir

gezegende olmasıyla birlikte bizim acımasız dünyamızda da bir gezintiye çıkarıyor.

Kaybedilen ve peşlerine düşülmeyen her şeyin bir araya gelmiş olduğu bir dünya Artık Aranmayanlar Gezegeni. Burada ne ararsanız, daha doğrusu ne aramazsanız var: Kırık bir tarak, yarısı yanmış bir

fotoğraf, kapama tokası olmayan bir tasma, boş bir kutu, taşları düşmüş bir yüzük, oyuncak bir bebeğin sol bacağı… Velhasıl bir zamanlar tüm olan türlü çeşit eşyadan kopan ve unutulan her şey.

Kopan parçaların başka bir şekil almış olduğu, başka bir şeyin parçası

olduğu bir dünya mümkün şu sebeple… Gitme zamanını bilen tüm

fark edilmeyenlerin, bigün bu gezegeni bulmaları da. Palyaço şeklindeki bir kolyenin sağ kolu ile gözden düşen bir gözbebeğinin yolları da burada kesişir işte. Binlerce yıl ilkin yaşamış insanların yazdığı, derhal hepsi yarım kalmış ya da sayfaları tamamlanmamış günlüklerin, mektupların içinde gezintiye çıkan bu ikili, bir tüm

olup tamamlanabilecekler midir dersiniz?

Hem bir roman hem de birbirinden bağımsız öyküler olarak okunabilecek

Artık Aranmayanlar Gezegeni, Sevinç Erbulak’ın ikinci kitabı.

ArtıkAranmayanlar Gezegeni Alıntıları – Sözleri

• Bugünümde seninle olmayı fazlaca arzu ederdim. O denli arzu ederdim ki, bunun için fazlaca sevdiğim birçok şeyden vazgeçebilirdim. Nelerden örnek olarak diye sorma. Ya da sor, şu sebeple buldum! Uyumaktan örnek olarak. Uyumayı fazlaca sevdiğimi bilirsin
• Ama içimden geçenlerin görünür görünür olmasını fazlaca arzu ederdim. İçimden geçenlerin ve sana söylediklerimin ardındaki söyleyemediklerimin gözle görülebilecek şeyler olmalarını…
• Belki de hayatımda pek fazlaca olmayanın sebebi bu sımsıkı bağlılık duygusudur; bu duygudan vazgeçmeden, olacakları hiçbir süre bilemezsin demişti biri, tanıdığım bir sesti fakat kim bulunduğunu çıkaramadım.
• İnsan vicdanını hepten yitirirse,içi kurtlanırmış bu şekilde.Kendiliğinden.Kendini yermiş insan. Açgözlülükten. Doyamamaktan
• Yaptığım yada yaşadığım pek fazlaca şey eleştirildi. Bunu yapanlar, hep yanlış yaptığımı, gene yanlış yaptığımı söylediler fakat doğrusunun ne işe yaradığını söylemediler asla.
  … Halbuki bana iyi görünmediğimi söyledikten sonrasında ne yapacağımı da söyleselerdi o süre hakikaten iyileşebilirdim Kutya.
• Köklere inanmam. Devamlı dolaşmak, devamlı görmek isterim bilmediğim bölgeleri… Ne ben birine kök salayım ne de biri bende köklensin isterim.
• Sonra bir süre geldi, içinde niçin olduğumu bile bilmediğim şu dünyada kendimi farkettim. Gülme, dünya kendini farkedemeyenlerle dolu.
• Kediler her şeyi anlamış olur, sen onlardan korkma, kedileri sevmeyenlerden kork.
• Bir talebe yurdu alev aldı bu gece. Söndüremediler alevleri hâlâ. Arlanmaz ölüm, gene sayı ardında. 11-12-13 tane. Tane tane sayılan çocuklar. Elmalar benzer biçimde. 12 kız, 1 oğlan. Duyunca ne mı hissettim?
• En fazlaca istenenler en kolay gözden düşer.
• Kendimizden bile saklarız içimizdeki acıyı, kendimizden saklayarak kaçarız fakat geçmez; geçemez o acı. Anlamayız o sırada , yaşadığımız anın içinde asla anlamayız aslen bunun bizlere sonradan iyi mi iyi geleceğini.
• Yeni tanıştığım insanlarla da olsa vedalaşmak fazlaca zor. Yaşanacak onca şey varken.
  Hayır, madem çekip gidecektin diyorum, niçin geldiniz?
• Kalbi ağrımayan insanları düşünmeyiz artık, onları hissederiz. Olsaydı bir kalpleri, ağrırdı ne olursa olsun deriz. Sanırım bu sebeple, ben sevindiğimde de, üzüldüğümde de, “Ah kalbim” derim hep.
• Yalnızlık fazlaca yer kaplar.
• Haklı olduğumda muntazam cümleler kuramıyorum Kutya. Bu şekilde olunca da hep haksızmışım benzer biçimde görünüyorum.

ArtıkAranmayanlar Gezegeni İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Başlarda mevzuyu anlamadım acayip geldi öykü fakat okudukça fazlaca garip bulunduğunu fark ettim. Sevinç Erbulak, fantastik bir dünya ile bizim bu yaşadığımız çoğunlukla acımasız dünyayı birleştirerek güzel bir kitap yazmış. kitap/artikaranmayanlar-gezegeni–127635 yazar/Sevinc-Erbulak (Ezgi Yar)

Merhaba Sevgili Okur! Bugün fazlaca değişik bir kitap okudum. Sevinç Erbulak’ın kaleme almış olduğu “ArtıkAranmayanlar Gezegeni” adından da anlaşıldığı benzer biçimde garip bir yaratı. İlk bölümde anlatılan muhteşem evren hakikaten fazlaca güzeldi, kitabın sonraki bölümleri ise maalesef ilk bölümle fazlaca ters düşüyor. Yazar ilk kısmı bir roman haline getirebilseydi eğer, tadından yenmez bir yaratı olurdu. Yazarın Haruki Murakami’ den etkilendiği oldukça açık. Bölüm başlarında Murakami’nin sözlerini yazmış olması da bunu gösteriyor esasen. Ben kitabın ilerleyen bölümlerini fazla karamsar buldum, fazla içsel olmuş. İyi okumalar ️ (Adem Kaya)

Evde, sokakta, ofiste vs. kaybolan nesne, obje vb. herşeyin aranmadıkları vakitler buluştukları distopik bir dünyada iki kaybolan nesnenin kafa kafaya verip ArtıkAranmayanlar müzesine girmesiyle bir fazlaca insanoğlunun öyküsünü okuyacağımız bilhassa finaldeki şahane mesajları olan mükemmel bir yaratı. Okul numaralarının okunduğu bölüm ise favorilerimdendi. Ajite kısmını Edebi bir ustalıkla hafifleten yazar oldukça görkemli kelime oyunları ve ironilerle dolu değindiği bu birbirinden bağımsız fakat nerede ise hepsinde yaşamımıza dokunan hikayelerin yer almış olduğu bu kitabı kitap kurtlarının kesinlikle kaçırmaması gerekir. İyi okumalar. yazar/Sevinc-Erbulak kitap/artikaranmayanlar-gezegeni–127635 (M. Burak DİKİLİTAŞ)

ArtıkAranmayanlar Gezegeni PDF indirme linki var mı?

Sevinç Erbulak – ArtıkAranmayanlar Gezegeni kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de ArtıkAranmayanlar Gezegeni PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Sevinç Erbulak Kimdir?

Sevinç Erbulak (d. 20 Ekim 1975, İstanbul), Türk tiyatro oyuncusudur.

Tiyatrocu bir anne (Füsun Erbulak) ve babanın (Altan Erbulak) kız evladıdır. İstanbul Kent Tiyatroları oyuncusudur. Televizyon dizileri ve beyaz perde filmlerinde de oynamaktadır. Epsilon Yayınları’ndan 2002 senesinde “Gözünü kırpma, düşerim” adlı kitabı (ISBN 975-331-403-5) çıkmıştır.

Avukat Dalin Midyat ile evliliğinden 2006 senesinde Zeynep Kavin adını verdiği kızı dünyaya gelmiştir.

17. Afife Tiyatro Ödülleri’nde jüri üyeliği yapmıştır.

2013 Taksim Gezi Parkı protestoları esnasında Yiğit Sertdemir, Itina Yula, Cem Uslu ve Mirza Metin’in yazdığı Gezerken adlı oyunda yer almıştır.

Sevinç Erbulak Kitapları – Eserleri

• ArtıkAranmayanlar Gezegeni
• Gözünü Kırpma, Düşerim

Sevinç Erbulak Alıntıları – Sözleri

• Bugünümde seninle olmayı fazlaca arzu ederdim. O denli arzu ederdim ki, bunun için fazlaca sevdiğim birçok şeyden vazgeçebilirdim. Nelerden örnek olarak diye sorma. Ya da sor, şu sebeple buldum! Uyumaktan örnek olarak. Uyumayı fazlaca sevdiğimi bilirsin (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• İnsan vicdanını hepten yitirirse,içi kurtlanırmış bu şekilde.Kendiliğinden.Kendini yermiş insan. Açgözlülükten. Doyamamaktan (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Hani bir kitap okusun da bir cümlenin altını çizersin ya, sinir olursun yazara senden ilkin davranılmış olduğu, senden çaldırmış olduğu için seni, işte hep bunu hisseder oldum son zamanlarda… (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• Sonra bir süre geldi, içinde niçin olduğumu bile bilmediğim şu dünyada kendimi farkettim. Gülme, dünya kendini farkedemeyenlerle dolu. (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Yaptığım yada yaşadığım pek fazlaca şey eleştirildi. Bunu yapanlar, hep yanlış yaptığımı, gene yanlış yaptığımı söylediler fakat doğrusunun ne işe yaradığını söylemediler asla.
  … Halbuki bana iyi görünmediğimi söyledikten sonrasında ne yapacağımı da söyleselerdi o süre hakikaten iyileşebilirdim Kutya. (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• İnsan kimi sever en fazlaca? En fazlaca fakat? Bir benzerini mi? Yoksa onu en fazlaca mutsuz edeni mi? En fazlaca acıyı çektireni mi? Kendisini en uzak ufuklara götüreni mi? Yoksa tüm bu tarz şeyleri bununla beraber getireni mi? (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• Haklı olduğumda muntazam cümleler kuramıyorum Kutya. Bu şekilde olunca da hep haksızmışım benzer biçimde görünüyorum. (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Kediler her şeyi anlamış olur, sen onlardan korkma, kedileri sevmeyenlerden kork. (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Körkütük olana dek içiyormuşsun, biz bu şekilde içmezdik, beni konuşuyormuşsun, benimle konuşmazdın, takılıyormuşsun yabancının birinin koluna, Beyoğlu’nu arşınlıyormuşsunuz beraber, benimle yürümezdin, dizlerin ağrırdı senin, yoksa o sen değil miydin? (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• Oldukca güvendim galiba, fazlaca inandım, hep yanımda kalırsın sandım; bir gittin, boşluğunu doldururken yerine koyduğum her sureti sen sandım. (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• En fazlaca istenenler en kolay gözden düşer. (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Oldukca uzun sürdü ilk aşkım benim. Bittikten sonrasında da sürdü, ondan habersiz. Tek o bilse yeterdi, bir o bilmedi, dünya bildi… Yokluğunda büyüdü. (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• Kalbi ağrımayan insanları düşünmeyiz artık, onları hissederiz. Olsaydı bir kalpleri, ağrırdı ne olursa olsun deriz. Sanırım bu sebeple, ben sevindiğimde de, üzüldüğümde de, “Ah kalbim” derim hep. (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Köklere inanmam. Devamlı dolaşmak, devamlı görmek isterim bilmediğim bölgeleri… Ne ben birine kök salayım ne de biri bende köklensin isterim. (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Seni sevmede erken davrandım, terk etmeye de fazlaca geç kaldım sanırım… (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• Bir talebe yurdu alev aldı bu gece. Söndüremediler alevleri hâlâ. Arlanmaz ölüm, gene sayı ardında. 11-12-13 tane. Tane tane sayılan çocuklar. Elmalar benzer biçimde. 12 kız, 1 oğlan. Duyunca ne mı hissettim? (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Ama içimden geçenlerin görünür görünür olmasını fazlaca arzu ederdim. İçimden geçenlerin ve sana söylediklerimin ardındaki söyleyemediklerimin gözle görülebilecek şeyler olmalarını… (ArtıkAranmayanlar Gezegeni)
• Yürek bir labirenttir, insanoğlunun kendisi bile içinde yolunu yitirebilir, bigün çıkış kapısına çıkan bir köşe başka gün çıkmaz sokak olabilir. (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• Seni sevmede erken davrandım, terk etmeye de fazlaca geç kaldım sanırım… (Gözünü Kırpma, Düşerim)
• “Birazdan yağmur yağacak, dışarı çık ve elinden geldiği kadar yağmur damlası yakalamaya çalış. Yakalayabildiklerin senin bana olan sevgin, kaçırdıkların da benim sana olan sevgim olsun,” dedi çocuk. Deliydi bu çocuk. Daha ıslanmadan kaybetmişti kız. (Gözünü Kırpma, Düşerim)