Aşk kaç gün sürer? Aşkın ömrü en çok kaç yıldır?

Ebedîye kadar süren bir aşk görüşü kulağa ne kadar da romantik geliyor değil mi? Peki filmlerde sıkça dinlediğimiz  “seni ebedîye kadar seveceğim”  ya da  “ömrümün sonuna kadar yalnız senden hoşlanacağım” sözleri reeli ne kadar yansıtıyor?

Ne Yazık Ki insanlar fani olduğu için aşkları da ebedi olamıyor.
Kaç gün olduğu tartışılır ama aşk; bir zaman sonra evrimleşmeye başlar.“Peki, çok âşık olduğunuz bireyle ilişkiniz, özellikle evlilik sonrasında nasıl bir evrim sürecine girer, daha doğrusu evlilik aşkı öldürür mü? Atçeken’e göre aşkın bir ömrü olduğu ve evlilikle birlikte inişe geçtiği bir reel. Ancak ‘yok oluyor’ demek yerine, ‘evrim geçiriyor’ demek daha doğru.

Evliliğin insanın yaşamındaki en ehemmiyetli dönüm noktalarından biri olduğunu açıklayan Atçeken, “Evlilik ile yeni bir dönem başlar.
Her ne kadar bu çiftin çok isteyerek aldığı bir sonuc olsa, bir sistem değişmektedir. Bu gidişat sancılı bir süreçtir. Pek Çok genç, ailesinin tehlikesiz kanatlarının altından çıkıp uçmaya başlarken büyük manevi gerginlik yaşıyor. Bu gerginlikler fertler tarafından fark edilmezse ilişkilerine yansıyor” diyor.

Özellikle nişanlılık dönemi veya düğün hazırlıkları sırasında sorunların artığına noktaya değinen Atçeken, “Flört ederken çift henüz mesullüklerin içine girmemiştir.
Oysa evlilik ile artık bir aile olacak, mesullükler ve temenniler değişecektir. Ortak karar almak, efor dengesi, fikir ayrılıkları, para meseleleri, ailelerin kültürel farkları ve bunun gibi pek çok nedenle çift pek çok sorun yaşayabilir” ifadesini kullanıyor.

AŞK, KARŞI TARAFIN BİLİNMEZLİKLERİYLE BESLENİR

Evlilik evveli yaşanan yoğun aşk duygusunun evlendikten sonra devam etmesinin çok muhtemel olmadığının altını çizen Atçeken, “Bu yalnızca evlilikle alakalı değil, uzun süreli ilişkiler için de geçerlidir.
Natürel olarak şahsı daha iyi tanıdıkça, onu daha reel bir biçimde baktıkça ve aradaki bazı maniler aşılıp, güven oluşmaya başladığında duygular değişir” tespitinde bulunuyor.

AŞKTA ISTEK, EVLİLİKTE İSE KUCAKLAMA HORMONU SALGILANIR

Şayet iki taraf da birbiri için doğru insansa aşkın bitmediğini ancak ebat değiştirdiğini açıklayan Atçeken, “Aşk sevgiye dönüşür, bağlılık oluşur. Şefkat, güven, huzur, sevgi daha ön tasarıya çıkar.
İlişkinin ilk zamanlarında beyinde çehreden fazla hormon salgılanır. Bunlardan en ehemmiyetlileri; bayan ve erkekte salgılanan testosterondur. Testosteron; istek, norepineprin coşku dalgalanmaları, seratonin mutluluk, dopamin ise yoğun bir mükâfat hissi sağlar. İlişkinin ilerleyen zamanlarında sezilen sevgi ve bağlılık ise daha yumuşak, ‘kucaklama hormonu’ denilen oksitosin ve vazopresinedir. Bu sevgi, güven ve bağlılık hormonudur” biçiminde konuşuyor.

Aşkın ömrünün bireyden şahsa değiştiğini, bazı ilişkilerde birkaç ay, kimilerinde birkaç sene sürebildiğini belirten Atçeken’in vurgu yaptığı nokta ise müddete takılmamak gerektiği: “Aşk bir müddet sonra sevgi, güven ve bağlılığa dönüşür.
Bu nedenle uzun ilişkiden ne gözlediğimizi iyi öğrenmek ve şayet evlilik istiyorsak ne sezdiğimize reelci bir biçimde bakmak ehemmiyetlidir. Büyük aşklar evlendikten sonra büyüsünü gözetemiyor değil, aşk evrim geçiriyor, değişiyor… Ve bu her zaman negatif anlamda idrak et.”

AŞKI CANLI YAKALAMANIN YOLLARI

Evli çiftlerin aşkı ve aralarındaki sevgiyi canlı yakalamalarının en ehemmiyetli yollarından biri hiç şüphesiz sıhhatli bağlantı. “Aşkın ve evliliğin devamı için büyülü bir yöntem tüberkülozayız zira her fert ve her ilişkinin yapısı değişiktir.
Ayrıca çift birbiriyle ne kadar iyi dost olabilirse, aradaki pozitif bakış açısı ve bağ o kadar kuvvetlenir. Birlikte nitelikli zaman geçirmek, eğlenebilmek, güç zamanlarda yardım olabilmek ve ‘biz’ olarak sezmek ilişkiyi çok kuvvetlendirir.