Eğitim

Atatürk – Fabio L. Grassi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Atatürk – Fabio L. Grassi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Atatürk kimin eseri? Atatürk kitabının yazarı kimdir? Atatürk konusu ve anafikri nedir? Atatürk kitabı ne konu alıyor? Atatürk PDF indirme linki var mı? Atatürk kitabının yazarı Fabio L. Grassi kimdir? İşte Atatürk kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Fabio L. Grassi

Çevirmen: Eren Yücesan Cendey

Yayın Evi: Doğan Kitap

İSBN: 9786050951585

Sayfa Sayısı: 408


Atatürk Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Mustafa Kemal Atatürk’ü bu kez “dışarı”dan bir gözle, tarihçi Fabio L. Grassi konu alıyor. Cumhuriyet’in kurucu liderinin iyi mi yetiştiğini, sürdürdüğü askeri ve siyasal mücadeleleri, barışçı bir devlet adamı ve gözü pek bir devrimci olarak yaşamış olduğu yaşamı ele alıyor…

“Fabio L. Grassi’nin kitabı İtalyanlar kadar Türk okuru için de ehemmiyet arz etmektedir. Bilhassa Cumhuriyet Türkiyesi üstüne getirmiş olduğu yorumlar geçmişimize değişik açılardan ışık tutmaktadır. Fabio L. Grassi’nin kitabı Atatürk’e odaklanan bir yaşam öyküsü olmanın ötesinde Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Türkiye’nin tarihini oldukça yönlü bir halde kapsayan, yepyeni açılımlar getiren mühim bir katkıdır.”

Prof. Zafer Toprak


Atatürk Alıntıları – Sözleri

  • “Türkiye’nin sahib-i hakikîsi ve efendisi hakikî üretici olan köylüdür. O hâlde herkesten daha oldukça refah, mutluluk ve servete müstehak ve elyak olan köylüdür. Binaenaleyh Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nin siyaseti iktisadîyesi bu gayeyi asliyeyi ihtisale matuftur.(Temel gayeyi sağlamaya yöneliktir.) Diyebilirim ki bugünkü yıkım ve sefaletin bahis-i yeganesi(biricik sebebi) bu hakikatin gafili bulunmuş olmamızdır.”
    Mustafa Kemal Atatürk
  • “Sanayileşmenin bedeli; bilhassa köylüler, ithalât-ihracata bağlı burjuva ve işçi sınıfı tarafınca ödendi.”
  • Halk evleri oldukça net laik ve ilerici bir karaktere sahipken 1951 tarafınca Menderes tarafınca kapatıldı.
  • İkinci Dünya Savaşı arefesinde Türkiye hâlâ oldukça yoksul fakat dünyada saygı duyulan hiçbir büyük gücün saldırmayı da keyfince işgal etmeyi de düşünmediği bir ülkeydi. Ne de olsa bazı başarılar rakama dökülecek türden değildir.
  • Ama çoklu etnik yapıya haiz bir cumhuriyet, çoklu etnik yapıya haiz bir imparatorluktan daha zor yönetilebilir değil miydi? Bu suali aklına getirmemiş miydi? Böylesine köklü bir tasarı karizmatik bir kişiliğin önderliği olmadan hayata geçirilebilir miydi? Belki de daha o aylardan itibaren çözümlerin değilse bile sorunların belirlenmesi mevzusundaki domino taşları vakit kaybetmeden yerlerine yerleşiyordu.
  • “Biz bizlere benzeriz.”
  • Zira insanımız dünle bir türlü barışamamıştır.Devamlı dünü sorgulama ya da müdafa gereği duymuştur. Dün, bir oldukça insanımızın genel sorunudur.
  • Türkler ciddi anlamda savaşçı bir millettir ve ihaneti bağışlamazlar.
  • Bir Türk, dünyaya bedeldir.
  • “Gücümüz zayıfladığında bizi aşağıladılar ve gururumuzu kırdılar. Anladık ki suçumuz kim olduğumuzu unutmuş olmamızdır. Dünyanın bizlere saygı göstermesini istiyorsak, en ilkin bizim kendi kimliğimize ve milliyetimize saygı göstermemiz gereklidir(…) Kendi ulusal kimliğini bulamayan bir milletin, ötekilerin avı olacağını unutmamalıyız.”


Atatürk İncelemesi – Kişisel Yorumlar

“Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır” demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi var ise onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Polis gelecek, aslolan suçluları bırakıp, suçlu diye onu elde edecektir. Genç, “Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir” diye düşünecek, fakat hiçbir vakit yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, “demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre düzenlemek gerek”
Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla beraber bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğundan salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, “ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.”
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK – BURSA NUTKU
28 Şubat 1947
#iyikidoğdundenizgezmiş
28 Şubat 2022 Saat: 10.09
Objektif bir kitaptı… (Radikalizmin Mistik Önderi)

Dönmelerinin ve Musa’nın yasalarına sadık kalmış “Yahudilerin de içinde bulunmuş olduğu mozaikle, Mustafa’nın doğan olduğu Selanik Avrupa’nın en büyük yahudi kenti durumundaydı. Mustafa Kemal’in en azından baba tarafınca yahudi olduğu söylentisi bu yüzden yayılmıştır.
Bu söylenti, antisemitizmin aptallığının sayısız kanıtından biridir. Birincisi son aşama fena niyetli bir iddiadır. İkincisi bu doğru olsa bile “Ne mutlu Türk’üm diyene” sloganını buluş eden bir insan için hiçbir şey fark etmezdi…” ve dahası içinde Türk geçmeyen bir paragrafı olmayan, tarihin görmüş olduğu en büyük Türk’e yapılacak tek benzetme Türk’ün babası olur, Türkün Atası olur!!! (Adil DAĞ)


Atatürk PDF indirme linki var mı?


Fabio L. Grassi – Atatürk kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Atatürk PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Fabio L. Grassi Kimdir?

(1963, Roma) Università degli Studi ‘La Sapienza’ di Roma’dan mezun oldu, doktorasını Università degli Studi Roma Tre’de Modern İtalyan Tarihi üzerine yapmış oldu. Siyaset zamanı üzerine, bilhassa de Türkiye yakın tarihiyle ilgili pek oldukça yazı ve incelemesi yayımlandı. Bunlardan bazıları: “La strana alleanza: Turchia kemalista e Russia sovietica 1919-1922” [Garip İttifak: Kemalist Türkiye ve Sovyet Rusya 1919-1922], “Il kemalismo: un esperienza fuori dagli schemi” [Kemalizm: Sıra dışı bir Deneyim]. Bir müziksever olan Grassi’nin 2002 senesinde Haydn Society of Great Britain dergisinde, Haydn üstüne İngilizce bir incelemesi de yayımlandı. L’Italia e la questione turca 1919-1923 [İtalya ve Türk Sorunu (1919-1923)] yazarın ilk kitabı.


Fabio L. Grassi Kitapları – Eserleri

  • Atatürk
  • Türk – İtalyan İlişkilerinde Az Bilinenler
  • Yeni Bir Vatan
  • İtalya ve Türk Sorunu 1919-1923
  • İtalyan Raporlarında Balkan Savaşları 1912-13


Fabio L. Grassi Alıntıları – Sözleri

  • Halk evleri oldukça net laik ve ilerici bir karaktere sahipken 1951 tarafınca Menderes tarafınca kapatıldı. (Atatürk)
  • Çerkesler bizlerden nefret ediyor. Onları geniş otlaklarından kovduk; köylerini yakıp yıktık, kimi boyların neredeyse tamamını katlettik. (Yeni Bir Vatan)
  • “Türkiye’nin sahib-i hakikîsi ve efendisi hakikî üretici olan köylüdür. O hâlde herkesten daha oldukça refah, mutluluk ve servete müstehak ve elyak olan köylüdür. Binaenaleyh Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nin siyaseti iktisadîyesi bu gayeyi asliyeyi ihtisale matuftur.(Temel gayeyi sağlamaya yöneliktir.) Diyebilirim ki bugünkü yıkım ve sefaletin bahis-i yeganesi(biricik sebebi) bu hakikatin gafili bulunmuş olmamızdır.”
    Mustafa Kemal Atatürk (Atatürk)
  • İkinci Dünya Savaşı arefesinde Türkiye hâlâ oldukça yoksul fakat dünyada saygı duyulan hiçbir büyük gücün saldırmayı da keyfince işgal etmeyi de düşünmediği bir ülkeydi. Ne de olsa bazı başarılar rakama dökülecek türden değildir. (Atatürk)
  • Gerçekte Mustafa Kemal de batı askeri güçleriyle direkt çatışmaya girmeye pek istekli değildi, fakat günler süresince Avrupa’nın nefesini tutmuş bir halde durmasına niçin oldu ve bunu hayata geçirmeye hazır bulunduğunu gösterdi. (Türk – İtalyan İlişkilerinde Az Bilinenler)
  • “Biz bizlere benzeriz.” (Atatürk)
  • “Gücümüz zayıfladığında bizi aşağıladılar ve gururumuzu kırdılar. Anladık ki suçumuz kim olduğumuzu unutmuş olmamızdır. Dünyanın bizlere saygı göstermesini istiyorsak, en ilkin bizim kendi kimliğimize ve milliyetimize saygı göstermemiz gereklidir(…) Kendi ulusal kimliğini bulamayan bir milletin, ötekilerin avı olacağını unutmamalıyız.” (Atatürk)
  • 1946-47 yılları Türkiye Başbakanı, Kemalist rejimin en devletçi ve otoriter kanadının liderlerinden Recep Peker; Mustafa Kemal’in eski arkadaşı ve 1924-25’te Başbakanlık yapmış liberal ve ılımlı kanattan Ali Fethi Okyar; 1919-22 Türk Ulusal Direnişi’nin mühim liderlerinden, Cumhuriyet Türkiyesi’nin ilk hükümet başkanı, sonralarında ise Mustafa Kemal muhalifi olan Hüseyin Rauf Orbay; 90’lı seneler ile 2000’li yıllarda uzun süre CHP’nin genel başkanlığını olan Deniz Baykal; 1973 ile 1980 içinde Cumhurbaşkanı olan Fahri Korutürk; 2000 ile 2007 içinde Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer… (Yeni Bir Vatan)
  • Son on ay süresince ve 1864’ün Ekim sonuna kadar Trabzon kadar Samsun da kaygı içindeydi. Ölümler yüz bin olarak hesaplanmıştı,bunun altmış bini Samsun’da, kırk bini ise Trabzon’daydı. (Yeni Bir Vatan)
  • Gemilerde Samsun’dan getirilen 1130 Çerkes vardır. Ancak aslolan yolcu sayısı 1800 iken, 35 gün devam eden seyahat esnasında 670 şahıs hastalık, bitkinlik, açlık ve bilhassa de aşırı kalabalıktan ölmüştür. (Yeni Bir Vatan)
  • Zira insanımız dünle bir türlü barışamamıştır.Devamlı dünü sorgulama ya da müdafa gereği duymuştur. Dün, bir oldukça insanımızın genel sorunudur. (Atatürk)
  • 1918’de Çerkes Kadınları Teavün Cemiyeti hayata merhaba dedi ve bu cemaat, Çerkes Numune Mektebi’ni kurdu. Bu okulun zamanına gore oldukça ileri olan iki mühim özelliği vardı. Birincisi, sınıflar karmaydı, kızlar ve erkekler beraber ders görüyordu; ikincisi ise, Adıge dilinde işlenen derslerde okutulan kitaplar Latin harfleriyle yazılmıştı. (Yeni Bir Vatan)
  • Bir Çerkes atasözüne gore bir köpek, niteliklerini üç yaşlarında, bir at dokuz, bir adam ise otuz yaşlarında ortaya koyar. (Yeni Bir Vatan)
  • “Sanayileşmenin bedeli; bilhassa köylüler, ithalât-ihracata bağlı burjuva ve işçi sınıfı tarafınca ödendi.” (Atatürk)
  • Çerkesler, soykırım terimini elde edemediler. Ancak olayların üstünü örttüğü için nefret ettikleri göç kelimesinin yerine tehcir kelimesinin kullanılmasını sağladılar. (Yeni Bir Vatan)
  • Ve bununla beraber İtalyan-Türk ilişkileri artık buğulanmaya adım atmıştır. Kesin darbe, 20 Ekim 1921’de Yusuf Kemal ve Franklin-Bouillon içinde imzalanan antak kalma oldu. (Türk – İtalyan İlişkilerinde Az Bilinenler)
  • Ancak Osmanlı Hükümeti göçlere ara verilmesini istediğinde ise Rus yetkililer bu talebi dikkate almadılar: Çerkeslerden mümkün olduğunca kurtulmak istiyorlardı. Osmanlı ise Ruslara zorla bir şeyler kabul ettirecek güce haiz değildi. Aksine, Rus hükümeti pek oldukça isteğini Osmanlılara zorla kabul ettirecek konumdaydı. (Yeni Bir Vatan)
  • Bir Türk, dünyaya bedeldir. (Atatürk)
  • Bugün Çeçenistan Çeçenler için boyunduruk altına alınmış bir vatanken, Çerkesler için Çerkesya, yitirilmiş bir vatandır. (Yeni Bir Vatan)
  • Erkek, hanım, çocuk, yaşlı bir grup Çerkes, açlıktan ve hastalıktan bitkin cesetler halinde yürürken,köpeklerin saldırısına uğrayıp canlı canlı yeniyordu. (Yeni Bir Vatan)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş