Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi kimin eseri? Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi kitabının yazarı kimdir? Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi konusu ve anafikri nedir? Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi kitabı ne konu alıyor? Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi PDF indirme linki var mı? Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi kitabının yazarı Vamık Volkan kimdir? İşte Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Vamık Volkan

Yayın Evi: Pusula Yayınevi

İSBN: 9786054912360

Sayfa Sayısı: 432

Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Beni görmek demek behemehal yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir.”

– Mustafa Kemal ATATÜRK-

Atatürk hakkında yüzlerce kitap yazıldı. “Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi” adlı bu kitapta benim gayem, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu sürecindeki zamanı vakaları anlatırken, bir taraftan da Atatürk’ün psikanalizini yaparak onun benliğinin içindeki ruhsal süreçlerin bu olayların ortaya çıkışındaki rollerini anlatmaktır. Atatürk’ün iç dünyasını ve yaratıcılığını, yeni kuşaktaki okuyuculara olmasıyla birlikte, Atatürk’ü özleyen eski kuşağa da ulaştırmayı umuyorum.

Atatürk’ün tarihe muhteşem katkıları, 1915 Gelibolu Savaşı’ndan yaşamının sona erdiği 1938 yılına dek devam eden oldukça kısa bir süre dilimi içinde gerçekleşmiştir. Hususi yaşamında büyük trajedilerle karşılaşan Atatürk’ün bu kadar kısa bir süre içinde, böylesine büyük zamanı değişimler gerçekleştirebilmesi, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurması ve yeni bir Türk kimliği yaratması, üstün zekâsının ve karizmasının yanı sıra başka ne ile açıklanabilir?

Atatürk’ün yaptıklarını değerlendirirken, liderliği sırasındaki zamanı durum ve koşulları göz önünde tutmamız gerekiyor. Bir lideri yaşamış olduğu dönemden alıp şimdiki zamana koyar ve yaptıklarını bugünkü toplumsal, ekonomik ve politik süreçlere nazaran değerlendirmeye çalışırsak, o liderin zamanı rolünü anlamamız zorlaşır. Diğer taraftan da Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ün imgesinin yıpratılmasına göz yummak, elimizdeki tabancayla kendi ayaklarımıza kurşun sıkmak olur. Türkiye şimdiki haliyle zamanı, ekonomik, dinî ve politik vakalarla değişmiş bir Türkiye olsa da Atatürk’süz var olamazdı.

– Prof. Dr. Vamık D. VOLKAN-

Prof. Dr. Vamık D. Volkan, Atatürk’ün yaşamını, dünyaya gözlerini açmış olduğu ilk günden ölümsüzlüğe ulaşmış olduğu son güne kadar her yönüyle ve tüm bilinmeyenleriyle anlattığı ve gerçek vakalar üstünden yapmış olduğu analizlerle Atatürk’ün iç dünyasını psikanalitik bakış açısıyla gözler önüne serdiği bu kitabı ve Türk ulusu için “Atatürk” ve “Anatürk” olan yüce önderin ölümsüzlüğünün bir belgesi olarak gelecek nesillere armağan ediyor .

Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi Alıntıları – Sözleri

• Ona kavuşabildim ki, o artık maddeten ölmüştü, yalnız manen yaşıyordu.
• ”Ben yalnız ve müstakil bulunmayı daima tercih etmiş ve devamlı olarak öyleki yaşamışımdır.”
• ”Doğum bir çok süre rüyalarda, denizden çıkış olarak temsil edilir. Deniz yöntemiyle gelip Samsun’da karaya çıkan hakikaten de yeni bir Mustafa Kemal’di.”
• “Psikolojik bir hadisedir ki insan, hayatta bazı dostluklar elde etmek için olağanüstü çalışmak ve fedakarlıklar yapmak zorundadır.”
• Mustafa Kemal olmadan, yalnızca Osman Devleti’nin değil tüm Türklerin mahvolacağını kestirmek kolay olsa gerek. Öyleki bir zamanda onarıcı bir önder bulmak, Türklerin en büyük talihidir.
• Fikriye evlilik fikrini ima ettiğinde, Mustafa Kemal ona aslına bakarsan Türk ulusuyla evli bulunduğunu söylemiş oldu ve kendini Türk ulusunu onarmaya daha oldukça yönlendirdi.
• “Sorumluluk ölümden ağırdır.”
• Doğum bir çok süre rüyalarda denizden çıkış olarak temsil edilir. (Freud,1900)
  Deniz yöntemiyle gelip Samsun’da karaya çıkan hakikaten de yeni bir Mustafa Kemal’di.
• Psikolojik bir hadisedir ki insan, hayatta bazı dostluklar elde etmek için olağanüstü çalışmak ve fedakârlıklar yapmak zorundadır. – Mustafa Kemal
• Von Herz zu Herz geht ein Weg (Kalpten kalbe bir yol gider)
• Mustafa Kemal, Havza’nın tek oteline yerleştikten sonrasında, Rus Bolşevik heyeti tarafınca ziyaret edildi. Onu kendi fikir biçimlerini kabul etmesi yönünde ikna etmeye çalıştılarsa da bir netice alamadılar.
• Hususi yaşamında büyük trajedilerle karşılaşan Atatürk’ün bu kadar kısa bir süre içinde, böylesine büyük zamanı değişimler gerçekleştirebilmesi, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurması ve yeni bir Türk kimliği yaratması, üstün zekasının ve karizmasının yanı sıra başka ne ile açıklanabilir?
• … iç dünyasını yansıtan düşüncelerini, kendi akıl ve uygarlık seviyesinden daha aşağıda bulmuş olduğu insanların seviyesine ineceğine, onları kendi seviyesine çıkarmayı düşündüğünü ifade eden, “Ben onlar benzer biçimde değil, onlar benim benzer biçimde olsunlar,” sözlerini yazdı.
• Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini. Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini.
• “Psikolojik bir hadisedir ki insan, hayatta bazı dostluklar elde etmek için olağanüstü çalışmak ve fedakarlıklar yapmak zorundadır.”

Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Başlık ne kadar havalı değil mi?
Psikiyatri Profesörü bir isim, Ulu Önder’imizin yaşamını yalnız tarihsel olarak değil psikanalitik olarak da inceliyor. (benzer biçimde duruyor).
400 sayfalık bir eserin içinde zamanı bilgiler dışına kalan psikanalitik saptamalar 2 3 sayfa ya vardır ya yoktur. Bu da kitabın, başlığına uygun içerik barındırMAdığını söylüyor. Mesela Atatürk’le ilgili bir vaka anlattığında “bu vakada Mustafa Kemal’in çocukluk yaşantısına döndüğünü görüyoruz.” şeklinde satırlar var sadece bahsedilen vakadan çocukluğa iyi mi bag kuruyor, hangi cümlesinden ya da davranışından bunu çıkarıyor bilemiyoruz. Tabi hepimiz de hem Atatürk’un hayatına hem de psikanalize yabancı olduğumuz için “vay be” diyoruz.
Bazi satırlarda Atatürk’ün annesinden bahsederken “Zübeyde” diyor. Böylesine mühim bir zamanı şahsiyetten bahsederken isminin sonuna “anne, hanım vb” bir unvan getirilmesi gerekir diye düşünüyorum. Keza İsmet İnönü’den bahsederken de bakkalın çırağına seslenir benzer biçimde yalnızca “İsmet” demesi, öteki paşalardan da aynı şekilde berber çırağı manav çırağı benzer biçimde bahsedilmesi beni üzmüştür.
Günlük dil sürçmelerinin, rahat fıkraların, minik sakarlıkların ve unutmaların bu kadar önemsendiği Psikanaliz’de, bu şekilde bir kitap hazırlanıyorsa, bunlara dikkat etmemiz gerekir diye düşünüyorum. Belki de ben takıntılı, ruh hastası, paranoyak biriyimdir bilmiyorum.
Kitap hakkında daha çok konuşacak bir şey bulamıyorum fakat birazcık da yazarı irdelemek isterim.
Yazar Prof. Vamık Volkan için internette yer edinen havalı cv sinin haricinde, “Son Mustafa” isminde filmin perde arkasında kalan danışmanı ve gene terör örgütü ile meydana getirilen çözüm süreci sonucu oluşan Akil Adamlar fikrini ortaya atan kişidir diyebiliriz. Türk-ABD ilişkilerinin gidişatına yön veren CIA isimlerinin de içinde olduğu iddia ediliyor. Tüm bu tarz şeyleri birlestirince, ortaya çıkan netice beni hem tarihsel hem de mesleki kimliğimle rahatsız etmektedir.
Kıbrıs Turku olması, internasyonal bir oldukça görevde bulunması, bir ton kitap yazmasi vs vs vs tüm bu kriterler benim için ikinci plandadır. Hepimiz yaşamımız süresince bir bölgelere geliriz sadece kimin nereye ne şekilde hangi bedelleri ödeyerek ne pahasına ve ne için geldiği oldukça önemlidir. Kimseyi bir şeyle itham etmiyorum. Buna haddim de yok sadece bazen bu tür iç dökmelerimi de paylasmayacaksam ne anlamı var ki bu kadar insanoğlunun… (yy)

O’nu Anlamak: Vamık Volkan adını ilk kez iki yıl ilkin bir video da meşhur bir ismin okumuş olduğu kitabı tavsiye etmesi üstüne öğrenmiş oldum. Tavsiye edilen kitapta ‘Gidenin Ardından’ dı. O kitaba ulaşamadım ve öteki kitaplarını araştırmaya başladım. Atatürk hakkında yazmış olduğu bu kitabı gördüm ve büyük bir heyecana kapıldım. Nedeni şuydu ; şimdiye kadar O’ nun yaşamını (çocukluğu,eğitim periyodu,devlet adamı olması… ), cenk döneminde neler yaşandığını , Türkiye Cumhuriyeti ni kurarken verdiği mücadelesini ve yapmış olduğu yenilikleri onlarca defa okudum ,izledim . Ama kendisini daha iyi tanımak için hangi ruh hali ile tüm bu tarz şeyleri başarmıştı ve benliğinin oluşmasındaki temel faktörler nelerdi azca da olsa merak ediyordum. Bir insanı tanımak için ruhsal açıdan da araştırmak mühim benim için . Herkes için geçerli değil, hakikaten ehemmiyet verdiğim ve benim için kıymetli olanlar için bu düşünceye sahibim.
Gelelim kitabın öyküsüne …. Yazar çalışmasına ilk kez 1973 senesinde başlıyor. 1974-1975 yıllarında Ankara Üniversitesinde vazife yapmış olduğu esnada Atatürk ü ve ailesini bizzat tanıyan kişilerle de görüşüyor,data ediniyor.Bu adlardan bazıları ;içsel kızı Sabiha Gökçen,yakın arkadaşı Nuri Conker in kızı Kıymet Tesal, Menemen Olayı nın kurbanı Kubilay ı tanıyan Lütfiye Gürsoy .Kitaba gene zamanı bilgilerle katkısı olan bir öteki isim de ‘Tek Adam’ kitabının yazarı Şevket Süreyya Aydemir .Bu kitabın öteki yazarı ise tarihçi olup bununla beraber ruh çözümü eğitimi almış olan Norman Itzkowitz. Kitap yedi senelik araştırma sonucunda ilk kez ”Ölümsüz Atatürk” adıyla 1984 te yayımlanmış. 1998 de Türkçeye çevrilmiş.2009 da yeni bir çeviriyle özüne sadık kalmış olarak yalnız daha anlaşılır olmak ve daha oldukça okuyucuya ulaşmak adına teknik terimlerden arındırılarak ”Atatürk,Anatürk” adıyla tekrardan yayınlanıyor. 2016 da tekrardan gözden geçirilen kitap ”Atatürk ün Psikanalitik Biyografisi ” adıyla son halini alıyor.
Kitapta yazar Atatürk ün çocukluğundan başlayıp vefatına kadar (vefatı da dahil ) olan süreci zamanı detayları de ele alarak oldukça mühim adların verdiği bilgilerle detaylı bir halde anlatmış. (Vefatından sonraki döneme ve siyasal vakalara kitapta yer verilmemiştir. )Özelikle ağırlıklı olarak çocukluk periyodu,eğitim periyodu,cenk periyodu üstünde daha oldukça durulmuş. Hususi hayatında gene bilmediğim detaylar ve hangi adların ne benzer biçimde katkıları bulunduğunu öğrendim . Bizim bildiğimiz iki mühim isim Lütfiye ve Fikriye olmasına karşın birkaç isimde var . Ama bu iki isim hakkında fazla detaylar yok kim bilir okumuş olduğum ”Latife ve Fikriye, İki Aşk Arasında Atatürk ” kitabının etkisiyle bu şekilde hissettim. (Bu kitabı da kesinlikle okuyun,Atatürk ü daha iyi tanımak istiyorsanız. ) Enver Paşa ile olan sıkıntılı süreçleri ,hep zorla izin verilmediği de nedenleriyle detaylı olarak anlatılmış . Başarıları da bu zamanda beraber başlıyor aslen. Hayatı süresince yaşamış olduğu sıhhat sorunları ve buna karşın hep dik durması ve asla pes etmemesi nedenleriyle anlatılıyor ve bu nedenler yer yer kitapta yeniden ediliyor. (Kitapta kendini yeniden edici cümleleri yararlı bulurum ki okuyucunun zihnine yerleşir.) Onun iyi mi bu kadar ileri görüşlü ,kuvvetli ,asla pes etmeyen ve parlak zeka bir insan olmasının ardındaki sebepleri merak ediyorsanız ve hakikaten kendisine ehemmiyet veriyorsanız bu kitabı kesinlikle okuyun es geçmeyin. Hazmı kolay bir kitap değil ve sabırlı okuyucuya ihtiyacı var.
Son olarak Vamık Volkan ın sözleriyle yazımı bitirmek isterim : ”Bir lideri yaşamış olduğu dönemden alıp şimdiki zamana koyar ve yaptıklarını bugünkü toplumsal,ekonomik ve politik süreçlere nazaran değerlendirmeye çalışırsak ,o liderin zamanı rolünü anlamamız zorlaşır. Diğer taraftan da Türkiye Cumhuriyeti nin kurucusu Atatürk ün imgesinin yıpratılmasına göz yummak ,elimizdeki tabancayla kendi ayaklarımıza kurşun sıkmak olur.Türkiye şimdiki haliyle zamanı ,ekonomik,dini ve politik vakalarla değişmiş bir Türkiye olsa da Atatürk süz var olamazdı. ”
”Beni görmek behemehal yüzümü görmek değildir.Benim fikirlerimi,benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir. ” Mustafa Kemal ATATÜRK
Teşekkürler Vamık Volkan ! (Froz)

Hayalleri, hırsları, kızgınlıkları, kırgınlıkları, mutlulukları ve her insan benzer biçimde onun da çocukluk travmaları var.. Her hareketinde geçmişten bir iz, geleceğe dair beklentileri var.. Türkiye Cumhuriyeti’ni tasarlarken yaşamış olduğu tereddütler sadece kişiliğinde mevcud yüksek kişilik duygusuyla her zorluğu aşabileceğine dair öz itimatı var.. Sanıldığı benzer biçimde yalnız Tanrı vergisi olan bir öngörü değil, öngörülerinin temelini oluşturan binlerce kitaplık kütüphanesi var.. Uygar uygarlık yolunda memleketin vizyonunu, yurt dışına göndererek eğitim aldırmış olduğu insanların misyonunu oluştururken yanında olan, yeri vardığında karşıcılık ederek kendisine başka bakış açıları kazandıran yol arkadaşları var.. En önemlisi de vatanına karşı hissettiği yüksek sadakat, Yüce Türk Milletine olan sarsılmaz inancı ve bağlılığı var.. O bizim hem Atatürk, hem Anatürkümüz hem de AtaTürkiyemiz.. Onu tanımak, hangi zorluklarla ve fedakârlıklarla temelini atarak ülkemizi kurduğunu bilmek ve düşüncelerini emanet etmiş olduğu nesil olarak kendimizi kalbimizin ve zihinlerimizin en derinlerinde Cumhuriyetin sonsuz bekçileri olarak duymak ona karşı en mühim vicdan borçlarımızdan.. Onun mirasına layık olabilmek dileğiyle.. Sevgiyle ve hasretle okuyacaksınız… (Volkan ERYOL)

Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi PDF indirme linki var mı?

Vamık Volkan – Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Vamık Volkan Kimdir?

Lefkoşa’da dünyaya geldi. Kıbrıs İslam Lisesi’nde okudu; son sınıftayken çıkan isyanla adı değişen Kıbrıs Türk Lisesi’ni tamamladı. Türkiye’ye geldi, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1956’da mezun oldu. Türk vatandaşı olamadığı için emek harcama şartları zordu.

Şikago’ya gitti. Üç ay sonrasında babasından gelen mektupta, en yakın arkadaşının Kıbrıs’ta bir eczanede milliyetçi Rumlar tarafınca öldürüldüğünü özetleyen gazete kupürü çıktı. On yıl Türkiye ve Kıbrıs’a dönemedi.

2002’ye kadar tam 45 yıl Virginia Üniversitesi’nde ders verdi. 18 yıl üniversite hastanesinin başhekimliğini yapmış oldu.

Kırk kitap emek vermesi yapmış oldu ve 400’ü aşkın bilimsel yazı yayımladı. Psikolojik çatışma ve kimlik mevzularında sayısız araştırma ve saha emek vermesi gerçekleştirmiş oldu. Psikopolitik teoriler ve dünyanın sorunlu birçok yerinde sulh için yapmış olduğu emek harcamalar sebebiyle Nobel Barış Ödülü’ne aday yayınlandı.

Vamık Volkan Kitapları – Eserleri

• Kozmik Kahkaha
• Atlarla Yaşayan Kadın
• Hayvan Katili
• Kayıptan Sonra Yaşam
• Kusursuz Kadının Peşinde
• Fanustaki İnsanlar
• Gidenin Ardından
• Ölümsüz Atatürk
• Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi
• Körü Körüne İnanç
• Göçmenler ve Sığınmacılar
• Nazi Mirası
• Atatürk Anatürk
• 6 Adımda Borderline
• Politik Psikoloji
• Divanda Kılıç Dövüşü
• Tarihi ve Psikolojik Boyutlarıyla Uluslararası Terörizm
• Divandaki Düşmanlar
• Kimlik Adına Öldürmek
• Psikoterapide Nesne İlişkileri
• Osmanlı’nın Yasından Atatürk’ün Türkiye’sine Onarıcı Liderlik ve Politik Psikoloji
• Kanbağı-Etnik Gururdan Etnik Teröre
• Türkler ve Yunanlılar
• Bilinçdışında Kardeşler ve Psikopatoloji

Vamık Volkan Alıntıları – Sözleri

• Takıntılı mükemmelliyeti arar, narsist onu iddia eder (Hayvan Katili)
• George Orwell, “İster sevelim ister sevmeyelim, milliyetçi sevgiler ve nefretler çoğumuzun makyajının birer parçasıdır.” demektedir. (Politik Psikoloji)
• Orwell milliyetçiliğin kendi grubu tarafınca meydana getirilen zulme karşı gelmek bir tarafa, bu zulmün bilincinde değilmiş benzer biçimde davranacağını vurgular. toplumların objektif gerçeklere karşı duyarsız kalmaları dünya haberlerinin yanlı aktarılmasına sebep olabilir. her şey gazetecinin hangi tarafı tuttuğuna bağlıdır. (Politik Psikoloji)
• Bir çocuğun ölmesiyle, ebeveynler yalnızca oldukça kıymetli bir bağları değil, bununla beraber öngördükleri geleceği de yitirmiş olurlar. (Kayıptan Sonra Yaşam)
• İnsanoğlu pseudospecia yöntemiyle evrime uğramıştır. Kabileler, klanlar, sınıflar vs. değişik bir türden gelirmişçesine değişik davranırlar, bunlar tabiat üstü niyetlerle kurulmuşlardır” (Politik Psikoloji)
• Psikolojik bir hadisedir ki insan, hayatta bazı dostluklar elde etmek için olağanüstü çalışmak ve fedakârlıklar yapmak zorundadır. – Mustafa Kemal (Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi)
• Dıştaki nesnelerle kendisini kaynaştırmak psikozlu kişilerin bir özelliğidir. Bu kaynaşmanın yanı sıra, Jane benzer biçimde kişiler kendilerini ve başka insanları ya iyi ya da fena olarak algılarlar. Canlı ve cansız nesneleri benzer şekilde, iyicil yada saldırgan şeklinde sınıflandırıyordu. Sanki dünyasının gürültücü hayaletlerle dolu bulunduğunu hissediyordu; cansız nesneler gizemli, görünmez güçler tarafınca hareket ettiriliyorlardı. (Kozmik Kahkaha)
• Yas tutmak, soyut ya da somut, herhangi bir mühim yitik ya da herhangi bir yitik tehlikesi için bile gösterilen zaruri bir psikobiyolojik tepkidir. (Hayvan Katili)
• “Hayır” demeyi öğrenmek, bir çocuğun ruhsal yaşamında bir kilometre taşıdır. (Kozmik Kahkaha)
• çoğumuz, yabancı düşmanlığının farkına varmalı ve aslen bilinçdışı kullanılan bir kavram olarak ‘yabancı’yı, fizyolojik anlamda bizlerden bir parça olarak entegre etmeyi öğrenmeliyiz. dolayısıyla yabancılara karşı hoşgörü ve insaniyet göstermek, devamlı bir uygarlık ve kültür çabası harcamak için çağrıda bulunmalıyız. yansıtmaların enerjisini zayıflatmanın ve ötekileri saldırganca dışlayan bir ulusal varlık olarak ‘biz’ terimini hafifletmenin tek yolu budur. (Göçmenler ve Sığınmacılar)
• Türkiye’deki hastanelerde konversif bozukluklar ve takıntılı (obsesif) nevroz vakaları küçümsenmeyecek ölçüdedir. (Divanda Kılıç Dövüşü)
• Bir fert olarak insan, ölmeye mahkumdur. Kendisi için de­ğil, kendisinden sonrasında gelecekler için çalışmak, bir ferdin ha­yatta ulaşabileceği mutluluğun ilk koşuludur. Herkesin kendi tercihleri vardır. Bazıları bahçıvanlığı ve çiçek yetiştirmeyi se­ver. Diğer bazıları, insanları eğitmeyi tercih eder. Çiçek yetişti­ren insan, başkalarından herhangi bir şey bekler mi? Başkaları­nı eğiten şahıs, çiçek yetiştiren kadar çalışmak zorundadır.
  yazar/mustafa-kemal-ataturk (Körü Körüne İnanç)
• Kraliçe Victoria, kocasının ölümünden onlarca yıl sonrasında bile, garip bir şey gördüğünde, içinde Albert’ın resmi olan ve üstünden asla çkarmadığı minik broşunu açarak görmüş olduğu şeyi “O’na” da gösterirmiş. (Gidenin Ardından)
• Analitik süreçlerin bir bileşeni de dirençtir ve her analist direncin bazı durumlarda iyice katı ve aşılmaz hale geldiğini iyi bilir. Bu tür güçlük hatta imkânsızlıkla karşılaşmalar akla şu suali da getirir: Bu tür bir direnç ne kadar analizan kaynaklı ne kadar psikanalist kaynaklıdır? Bundan seneler ilkin meşhur psikanalist Paul Ornstein ile yaptığım bir sohbette bana psikanalizin direnç diye tanımladığı şeyin bir kısmının iatrojenik bulunduğunu söylemişti (Iatros=Doktor; Jenik=Kökenli). Analizanın kendi içsel dinamikleri ve yapılarına
  dayalı bir direnç özelliği olabileceği benzer biçimde psikanalistin yada psikoterapistin zamansız ve orantısız müdahalelerinin karşısında analizanın sıhhatli bir şekilde kendini korumaya emek vermesi; kendi bütünlüğünü ve sürekliliğini kaybetmeme gayreti, yorumunu kabul ettirme çabası içinde olan psikanaliste bir direnç olarak gözükebilir (Ornstein, Kişisel Görüşme, 2000). (Divanda Kılıç Dövüşü)
• Kendi kimliği olduğu sandığı şeyin aslen büyük seviyede ebeveyniyle çeşitli özdeşimlerinin bir birleşimi bulunduğunu keşfediyordu. (Atlarla Yaşayan Kadın)
• ” Burada büyümeyi öğreniyorum ….” (Atlarla Yaşayan Kadın)
• “Geçmişte kurduğu yakın ilişkilerde aklı karışıyordu fakat oldukça yakınlaşmadığı sürece kendini insanlardan ayrıştırmakta zorlanmıyordu.” (Fanustaki İnsanlar)
• …çocukluğunun “iyi” ve “fena” annelerini temsil ediyordu. (Kusursuz Kadının Peşinde)
• “Takıntılı mukemmeliyeti arar,narsisit onu iddia eder ” (Hayvan Katili)
• Bir de saat almıştı, geçen vaktin bilincinde olmanın bir erişkin etkinliği bulunduğunu düşünüyordu (Atlarla Yaşayan Kadın)