Kitap Künyesi

Yazar: Nehir Erdem

Editör: Esra Baş

Tasarımcı: Şükrü Karakoç

Orijinal Adı: Barut – Lodos’un Oğulları

Yayın Evi: Müptela Yayınları

İSBN: 9786052006214

Sayfa Sayısı: 640

Barut – Lodos’un Oğulları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Onu takip eden ölümden kaçmak için sığındığı LODOS gemisinde, kaçamayacağı kadar büyük bir aşkın içine düşecekti Leyla. Düşecekti düşmesine de sevilmiş olduğu insanın canı uğruna susacaktı da, o fazlaca sevilmiş olduğu aşk masallarının, o fazlaca sevilmiş olduğu sözüne karşın…

“Önce kaderin sever, sonra yüreğin.”

Barut Reis ise yüreğini fırtınadan fırtınaya salan kızıl ateşin suskunluğu karşısında çaresizdi. Bir yanda onu adalete teslim etmesi için zorlayan yasalar, öteki yanda onu Barut Reis icra eden düsturu…

“Koruyamayacaksan sevmeyeceksin.”

“Benim bir adım var,” diye diklendi hanım.

“Ve?” deyip bunu asla umursamadı adam.

“Ve bana adımla seslenmeni istiyorum.”

Barut Reis o an kahkaha atabilirdi. Tek mevzu bu kalmıştı o şekilde mi?

“Sence benden bir şey isteyecek konumda mısın? Gemimde kaçak yakalandın, bilmem farkında mısın? Üstelik seni her an denize atıp, üstünden tam yol ileri devam edebilirim…”

“Olsun. En azından arkamdan dua ederken adımı söylemeniz lazım. Sonuçta kime dua ettiğiniz önemli.”

Barut – Lodos’un Oğulları Alıntıları – Sözleri

• Oysaki sen aradığım, bulduğumsun benim.
  Oysaki bu en güzeli kavuşmaların.
  Bakma şimdi bu şekilde kahırlı olduğuma.
  En mutlu şiirleri söyleyeceğim sana yarın.
  Yeter ki mahşere kadar beni özle, beni sev.
  Zamanların en ölümsüzünde yaşat beni.
  İşte geldim yanına alev alev dopdolu,
  Al dilediğin benzer biçimde tekrardan yarat beni.
• “Bir adam sana aşkı anlatamaz fakat o şekilde bir yaşatır ki varlığını inkâr edemezsin.”
• “Öldün sandım.”
  Mustafa da fısıldadı.
  “Ölmemen için yakarış ettim.”
  Leyla yüzünü sevilmiş olduğu insanın boynuna gömdü.
  “Peşinden gelmek istedim…”
  Mustafa yüzünü ateş kızılı saçlara gömdü.
  “Peşinden geldim.”
  Leyla kokuyu derince içine çekti.
  “Bırakma beni.”
  Mustafa kokuyu derince içine çekti. Ömrünün sonuna kadar tutacağına yemin etmiş olduğu o sözü verdi.
  “Asla.”
• Oysaki sen aradığım, bulduğumsun benim.
  Oysaki bu en güzeli kavuşmaların.
  Bakma şimdi bu şekilde kahırlı olduğuma.
  En mutlu şiirleri söyleyeceğim sana yarın…
  Umut Yaşar Oğuzcan
• Korkaklıkla korkuyor olmak aynı şey değildir
• Boşa denilmiyordu işte…
  Ilkin kaderin sever, sonrasında yüreğin…
• “Ne kadar fazlaca kişiye güvenirsen, hayal kırıklığına uğrama riskin o denli çoğalır, derdi. Haklıydı, değil mi? En azından şu anda beni hayal kırıklığına uğratacak bir tek sen varsın.”
• “Saçma olan aşk değil, yürekli fare. Saçma olan aşkı cümlelere sığdırıyor olmak.”
  Yüzüne değen o nefesle soluğu kesilen Leyla, okumuş olduğu onca aşk kitabı içinde, aşkı bu şekilde tanımlayan adam karakter var mıydı diye düşündü fakat bulamadı.
  Aşkın cümlelerle anlatılamayacağını korumak için çaba sarfeden adam, aşkı tek cümlede anlatmıştı.
• İnsanın bilmiş olduğu ailesi , ulaşamayacağı kadar uzaksa , dokunabildiği her varlığı aile olarak benimseyebilirdi. Hatta şartları çetin bir dünya ise , okyanus memleket , vapur ev , içinde yaşayanlar ise aile olurdu.

Barut – Lodos’un Oğulları İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Okuduktan sonrasında bir süre tesirinde kaldığım bir kitap oldu. Kitap 636 sayfa fakat azca daha olsa okurdum. Leyla’nın saçmalamaları, Mustafa’nın şaşırmaları, devamlı anlamayıp ne demeleri fazlaca komikti. Bazı yerlerde fazlaca duygulandım bazı yerlerde gülmekten kitaba odaklanamadım. Mustafa’nın oğluna sinir olsamda onuda sonradan fazlaca sevdim. Bilhassa Leyla’yla bir olup Mustafa’yı oyuna getirmeleri fazlaca iyiydi.
Tiryaki ve Fatih ikisinin hikayelerini fazlaca merak ediyorum. Bilhassa Fatihi.
Karadeniz şivesiyle konuşmaları falan fazlaca tatlıydı. Oldukça eğlendim kısaca.
Ben fazlaca sevdim bu kitabı kesinlikle öneriyorum.
Ve Leyla’nın o saf halleri Mustafa’nın aşkı fazlaca iyiydi ya.
Leyla’nın dik başlı ve yürekli olduğu yerleride saçmaladığı bölgeler kadar sevdim. (Zeynep Çağlayan)

| Barut – Lodos’un Oğulları ~ Nehir Erdem |
°
Ölümden kaçarken aşka tutulan Leyla ve yaşamının fazlaca büyük bir alanını denizin kapladığı Mustafa’nın hikayesi. Ya da Cesur Fare ve Barut Reis’in hikayesi diyebiliriz.
Onları bir araya getiren kaderleri ve Lodos gemisi.
Hayatta kalabilmek, ardındaki adamlardan kaçmak için bir sandığa saklanıp Lodos’a giriyor Leyla. Kısa bir süre içinde gemide bir kaçağın olduğu anlaşılıyor. Tabii kaçağın Barut’un deyimiyle bir ateş parçası olmasını kimse beklemiyor. Sonrası mı? Sonrası başlasın eğlence! Barut’un Cesur Fare’yle imtihanı
Biri devamlı çatık kaşla dolaşan, en büyük hobisi onu sinirlendirenleri denize gömmek olan, deniz aşığı bir Karadenizli diğeri korkunca ya da heyecanlanınca saçmalayan, aşk romanlarına aşık, birazcık deli birazcık kuvvetli, hayatla savaşım eden çatlak kızımız.
Kendi fırtınasına direnmeye çalışan fakat o fırtınaya aslen o kızıl afeti görmüş olduğu anda tutulmuş olan Barut’un hem kendiyle savaşmasını hem de Leyla’yla savaşmasını okumak fazlaca keyifliydi. Her bir sayfayı ayrı keyifle ayrı kahkahayla okudum. 600 küsur sayfa elimde su benzer biçimde aktı gitti
Bu iki deli yan yana gelir de olaysız bigün olur mu? Asla olmaz! Biri ötekinin başkalarına saçmalamasını imrenir diğeri çatık kaşla birilerine bakmasını.
Karakerlerimiz bu ikiliden ibaret değil doğal ki. Kıskaca Lodos gemisindeyiz Filinta, Tiryaki, Korsan, Aksak, Solmaz Kaptan, hatta ve Süt Oğlan hepsi mi muhteşem olur
Ama ben en fazlaca Aksak ve Filinta’yı sevdim Ahh ah ne çıldırttılar Barut’u
Daha bitmedi. Barut’un anası bu kitabın en görkemli karakterlerinden. Yazarın Deli Divane kitabını okuyanlar bilir. Kendisi Rabia Babaanne kadar olmasa da azca çatlak değil kısaca
Sözün aslı bu kadar görkemli karakter bir araya gelir de o kitap güzel olmaz mı?
Nehir Erdem benim çoook uzun süreden beri takip ettiğim, ne yazsa okurum söylediğim ve her kitabını hatta Wattpad’de yayınladığı zamanlar her bölümünü heyecanla beklediğim yazarlardan biri Tüm kitaplarını büyük bir keyifle ve yeniden yeniden okuyan biri olarak kesinlikle tavsiye ediyorum!
.
.
#Barut (Zeynep Şimşek)

Uzun zamandır aklımda olan Barut’u sonunda okudum.
Son zamanlarda daha ağır, yazınsal yönü yüksek ve bir satırın altını çizip dakikalarca üstünde düşünmelik kitaplar okuyordum. Fark ettim ki bu beni hafiften bunalıma sürüklüyor. O yüzden eskiden okuduğum romanlardan okumak istedim. Keyifli, süratli okunan, göz devirsen de sevdiğin kitaplardan.
Nehir Erdem’in daha ilkin üç kitabını okudum ve benim için en iyisi İki Entrika Bir Düğün İsmail’dir. Barut’u okuduktan sonrasında da değişmedi bu.
Barut, genel olarak sevdiğim bir kitap oldu. Yarım bırakayım demedim, okuduktan sonrasında da kitaplığımda tutacağım aslına bakarsan sahafa verilecekler kısmına gitmeyecek fakat adam karakter(ler)i ne kadar sevdiysem hanım karakter Leyla beni o aşama sinir etti. Buna karşın aktı gitti kitap, Barut’u ve kimi zaman saçmalasa da esip gürlemelerini okumak keyifliydi.
Barut kısaca Mustafa, Filinta, Aksak, Korsan, Kaptan hatta Tiryaki bile sevdiğim karakterlerden oldu. Lodos’un Oğulları’nı sevdim açıkçası 🙂
Sırada Korsan kısaca Fatih’ in kitabı varmış diye duydum, ona da bir ara bakacağım ne olursa olsun.
Bu arada kitabı süratli okudum, kalınca da bir kitap fakat yazımlama hataları cidden dikkatimi dağıttı. Tam odaklanıp karakterleri, kitabı seveceğim o şekilde saçma bir hata görüyorum ki gözlerimi devirmekten bir hâl oluyorum. En azından bağlaç olan -de ve -da eklerinin yanlış yazılmamasını arzu ederdim.
Keyifli akşamlar. (Buse Güler)

Barut – Lodos’un Oğulları PDF indirme linki var mı?

Nehir Erdem – Barut – Lodos’un Oğulları kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Barut – Lodos’un Oğulları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Nehir Erdem Kimdir?

İstanbul doğumlu, Boğaz çocuğuyum. Beylerbeyi sahilinde kurdum çocukluk düşlerimi, genç kızlık hayallerimi. Eğitim yaşamım da aynı yerde geçti. Hayatımı düşünmeden emanet edeceğim insanla evleneli uzun seneler oldu. Bana dost bir kızım, evime sevinç bir oğlum var. İki oda bir sofa evimde kelimelerime, cümlelerime ortak ettiğim ailemle yaşamı sürdürmenin tadına varıyorum. Bir fazlaca şiir denemelerim, öykü denemelerim ve bitmiş kitaplarım olmasına karşın, hala YAZAR olabilmek adına emek harcamaktayım ve ömrüm el verdiğince bu çabayı sürdürmeyi umuyorum…

Nehir Erdem Kitapları – Eserleri

• Deli Divane
• Huysuz ve Ruhsuz
• Çiçek Kızlar
• İki Entrika Bir Düğün
• Aşk Olsun 1
• Aşkın Adı
• Aşk Olsun 2
• Barut – Lodos’un Oğulları
• Mavera
• Korsan

Nehir Erdem Alıntıları – Sözleri

• Oysaki sen aradığım, bulduğumsun benim.
  Oysaki bu en güzeli kavuşmaların.
  Bakma şimdi bu şekilde kahırlı olduğuma.
  En mutlu şiirleri söyleyeceğim sana yarın…
  Umut Yaşar Oğuzcan (Barut – Lodos’un Oğulları)
• Abdullah, bak fazlaca konuşma vallaha ağlaya ağlaya ömrünü yerim (Aşkın Adı)
• Boşa denilmiyordu işte…
  Ilkin kaderin sever, sonrasında yüreğin… (Barut – Lodos’un Oğulları)
• Ilk İncim. Bu hayatta aşka dair her şey senden, sende seninle ilk… (İki Entrika Bir Düğün)
• Bir yanım bırak gitsin diyor öteki yarım sensiz sığınmacı… (Aşkın Adı)
• “Sen ne gülüyorsun be şapşal?!”
  “Ben … ben gülmü… gülmüyorum…”
  “Ya ya belli… Nefesin kesilecek resmen. Güleceğine inip yardım etsen ölür müsün?” “Neden… Sen gelip bana yardım ediyor musun?”
  “Ölsen yardım etmem…”
  “Öldürsen yardım etmem…”
  “İyi… Domuz!”
  “Peki, cadı…”
  “İnşallah ordan düşersin…”
  “Duydum…”
  “İyi bok yedin…”
  “Edebsiz…”
  “Hadsiz…”
  Rabia Sultan “Çenenizun bağina siçayim! Birbirinizi yiyeceğinize gelin sofra hazir…” (Deli Divane)
• Bir yanım bırak gitsin diyor, öteki yanım sensiz sığınmacı.. (Aşkın Adı)
• “Umut et çocuk. Umut ettiklerin bittiği an kaybedersin…” (Mavera)
• Sen öldüğün an kurtulursun, fakat ben burada geride kalmış olarak senin acınla iki kişilik ölüm yaşarım. (Çiçek Kızlar)
• Anlamadığım yolun yolcusu olmaktan öteye gidemiyor korkularım.. (Aşkın Adı)
• Sonuçta kendi teknesinde kaptanlık edemeyenin, vardığı limana şaşırmak benzer biçimde ya da öfkelenmek benzer biçimde bir hakkı yoktu. (Korsan)
• Ben sana kalbinle inanmıştım aklimla degil… (Huysuz ve Ruhsuz)
• “Seni seviyorum Buğra. Muhtemelen o tepeden bana bakarken âşık oldum ben sana.” (Aşk Olsun 2)
• Anlamadığım yolun yolcusu olmaktan öteye gidemiyor korkularım… (Aşkın Adı)
• Yuvayı niçin dişi kuş yapar biliyor musun ? Bu sebeple o incecik çalılarla o yuvayı inşa edecek sabra bir tek dişiler haizdir. (Aşk Olsun 1)
• Tek şahıs olmak marifet değil. Marifet kalabalıktan, tek kişilik Cumhuriyet kurmaktır. (Aşk Olsun 1)
• “Ertelenmiş her olanak , yeni elde edilmiş keşkelerdir.” (Çiçek Kızlar)
• Okumak önemliydi, eğitim şarttı fakat bir şey daha vardı ki; istediğiniz ve çevrenizi eğitmediğiniz sürece cahillik bakiydi. (Aşkın Adı)
• Üzerinize sinmiş bir kokunun bile gitmesi vakit alıyorken bir yaşanmışlık ne kadar kolay yok sayılabilirdi ki ? (Çiçek Kızlar)
• Melda gene Yankı’nın gözlerine sığındı.
  “Seni o şekilde fazlaca özledim ki kendime bile yer kalmadı içimde.”
  Melda’nın yüzünü iki elinin arasına alan Yankı, kaybetmekten korkarak baktı kızın gözlerine.
  “Ya ben? Sensizliğin namlusu her an kalbimin üstünde yaşadım bunca vakit.”
  Sonra ikisinin de ağzından pişmanlıklarıyla dolu cümleler döküldü.
  “Sana inanamadığım için, affet beni”
  “Gözlerimizi ayırdığım için affet beni” (Aşk Olsun 1)