Bedbaht; tâlihi fena olan, bahtsız, tâlihsiz, mutsuz şeklinde anlamlara gelir. İşte bedbaht kelimesi ile ilgili cümleler.
– Galiba bu, o bahtsız annenin en büyük kahrı oldu ve oğluna özlemini sayıklayarak öldü gitti. (A. Kutlu)
– Gül yüzleri tül örtülü bedbaht hanımefendiler. (C. Şahâbeddin)
– Bunları yener, bahtiyar ya da bunlara yenilir, bedbaht olurlar. (A. Ş. Hisar)
– Onun için bana muhtaç olanların hepsi bedbaht oldular. H. Tanpınar)
– Bedbaht olan insanoğlu kendilerini hep fena hissederler.
– Kocasının akşamcılığından manen ve maddeten bedbahttı. (Y. K. Beyatlı)
– Bedbaht bir insan olduğundan her şey hakkında devamlı olarak negatif düşünür.
– Bedbahtlığımın derecesini tâyin edemiyordum. (K. Nâdir)
– Her bedbaht şeklinde ben de bu kolay nüktede bile bir merhametten, bir tesellîden kuşku ettim. (P. Safâ)
– Ben senin kadar bedbaht birini daha ilkin tanımamıştım.
– Anlaşamamışlar, peder âlim valide yarı ümmî, ikisi de bedbaht olmuş.
– Bedbaht biri olduğundan devamlı karamsar oluyor.
– Beni bu şekilde olmayacak hayallere düşürerek büsbütün bedbaht etmeyiniz. N. Güntekin)
– Anneme iyi mi bir yanıt vermeliydim ki bedbahtlığı azalsın. (Y. Z. Ortaç)
Bedbaht İle İlgili ayetler
.
