Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu kimin eseri? Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu kitabının yazarı kimdir? Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu konusu ve anafikri nedir? Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu kitabı ne konu alıyor? Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu PDF indirme linki var mı? Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu kitabının yazarı Romain Puertolas kimdir? İşte Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Romain Puertolas

Çevirmen: Ebru Erbaş

Orijinal Adı: L’Extraordinaire Voyage du yoksul qui était resté coincé dans une armoire Ikea

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789750722349

Sayfa Sayısı: 240

Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir dolandırıcı olan Racastan’lı Hint Fakiri Ajatashatru Lavash Patel, çivili bir yatak satın almak için, cebinde düzmece bir yüz euroyla Paris’teki Ikea mağazasına gelir. Basit bir gidiş-dönüş yolculuğundan ibaret olacağını düşündüğü seyahati, Avrupa’nın dört bir yanına, hatta Kaddafi sonrası Libya’ya uzanan bir maceraya dönüşür.

Çeşitli ulaşım araçlarıyla kat etmek zorunda kalmış olduğu uzun yollar ve yollarda karşılaşmış olduğu *güzel ülkelere* ulaşmaya çalışan göçmenler, bu üçkâğıtçı fakat bir yanıyla da saf Fakir’i kökten değiştirecek, hatta hayatına bambaşka bir yön verecektir.

Otuz altı ülkede piyasaya çıkan, otuz üç dile çevrilen ve genç yazara çeşitli edebiyat ödülleri kazandıran Bir Ikea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu, ihtiva ettiği Monty Python seçimi gülmece kadar, göçmenlik mevzusuna kırılgan ve vicdani yaklaşımıyla da oldukca beğeni topladı. Oldukça ses getiren ve senenin en oldukca okunan kitaplarından önde gelen roman, 2014 yılının mühim yayıncılık vakalarından biri oldu.

Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu Alıntıları – Sözleri

• ‘Palourde’larda aşk için evlenilmez madam, çıkar için evlenilir. Aşk sonradan gelir. Ya da gelmez..’
• ‘Yazımız böyle yazılmış..’
• Aslında dünyanın yuvarlak olduğuna tek bir sebepten inanıyorum… Tüm dünyayı dolandıktan sonrasında insan yalnız evinde olmayı istiyor.
  ORELSAN
• ‘Annem beni doğururken ölmüş. Bir cana bir can. Yoksul bir aileden geliyorsan genellikle ödenecek bedel bu olur.’
• Neden kimileri şurada, kimileri ise burada doğuyordu ki? Neden kimileri hayatlarını yaşarken diğerlerinin ve daima aynı kişilerin, sadece susmaya ve ölmeye hakkı vardı?
• Maupassant’ın Eyfel Kulesi’den nefret ettiğini biliyor muydunuz? Her gün orada yiyecek yerdi; şundan dolayı Paris’te bu kulenin gözükmediği tek yer orasıydı…
• Lükse acele alışır insan.
• ‘Maupassant’ın Eyfel Kulesi’nden nefret ettiğini biliyor muydunuz? Her gün orada yiyecek yerdi; şundan dolayı Paris’te bu kulenin gözükmediği tek yer orasıydı.’
• ‘Maviye çalan su.
  Maviye çalan gök.
  Maviye çalan martılar.
  Kaçakların maviye çalan kafaları.’
• Üstelik, bu yatağın altında izleyici yoktu, dolayısıyla kendisine zayıf olma lüksünü bağışlayabilirdi.

Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu İncelemesi – Kişisel Yorumlar

#okudumbitti Yormadan usul usul sığınmacı olma terimini dünyaca bilindik bir marka olan #ikea üstünden oluşturduğu kurgu ile çağdaş bir #julesverne romanı yazan yazar oldukca kısa sürede dünyada 33 dile çevrilen bir #çoksatan yaratmış. Zaman vakit #voltaire den esintilerde hissettiğim kitabı beğendim. ‍️
Konusuna gelirsek; Fransa’daki ikea’dan çivili bir yatak almaya gelen Hindu bir vatandaşın (adı devamlı bi’şeylerle cagrisim meydana getiren biri) Ikea mağazasında bir dolapta süregelen macerası diyebilirim. Kahramanımız 24 saat içinde
Paris, Londra, Barselona, Roma geziyor… Seyahat etmiş olduğu arac ise, kah bir dolap kah bir bavul, kah bir gezici gardırop oluyor… Ve doğal olarak başından garip vakalar geçiyor.
.
.
#akilfikirgezegeni
. (Akıl Fikir Gezegeni)

Merhaba, nasılsınız?
Kara gülmece ve bazı mevzuları normalleştirmek arasındaki ince çizgiyi kaçırmamak lazım.
Bazı insanoğlu gülmece yapması imkansız. Bazılarımız gülmece yapar lakin kara mizaha geçmese daha iyi olabilir. Romain Puertolas örneğin, diyebilir miyiz? Bakalım.
Hint Fakiri dostumuz, bir çivili yatak uğruna gidebileceği en yakın Ikea mağazasına gidiyor. Cebinde tek yüzü basılı 100 dolarıyla pek dolandırıcı bir şahıs. Fakir’de her türlü numara mevcut diyebiliriz.
Sipariş etmiş olduğu yatağı bigün beklemesi icap ettiğini öğrendiğinde günü minimum harcamayla tamamlamak adına Ikea mağazasında saklanmayı tercih ediyor ve kazara girmiş olduğu bir dolap sipariş edildiğinde yolculuğu başlıyor.
Eser ile ilgili İngilizce yorumları da okumaya itina gösterdim. Biroldukca insan ırkçı bulmuş. Kara gülmece değil açıkça hakaret içerdiğini savunanlar kadar iyi bir kara gülmece örneği bulunduğunu düşünenler de mevcut. Açıkçası kara gülmece yönüyle başarı göstermiş bulunduğunu düşündüğüm kadar birazcık da ırkçılık sezmedim değil. Bu ırkçılığı kara gülmece olarak değerlendirmiyorum zira ırkçılığın “kara” da dahil olmak suretiyle herhangi bir gülmece türüyle normalleştirilebileceğini düşünmemekteyim. Lakin anlamadığım vaka şu, kitapta birçok ülkeden bir sürü insan var ve yazar her milleti eleştirmiş. Burada ırkçılık amacı güdülmüyor denebilir mi? Okuyan var ise tartışalım.
Spoiler vermekten çekinmekle birlikte bir husustan bahsetmeden edemeyeceğim. Ana karakterin çocukluğundan bahsedilen sayfalarda içimi sızlatan olaylardan bu şekilde rahat bahsedilmesi birazcık tetikleyici gibiydi. Bu biçim mevzularda kırılgan olunması icap ettiğini savunuyorum. Evet, bazı topluluklar cehaletle birlikte bazı ihmalkarlıklara gider ve suçları normalize edebilir. Kara gülmece olarak kırılgan mevzuları ele alacaksak daha da kırılgan olmalıyız. Bu kadar açıkça yazıp “ha ha ha” diye gülünmesini beklemek hoşuma gitmedi.
Bu kadar yerdiğim unsurlara rağmen sevdiğim genel bir mevzu var. O da dünya ve ülkeler arası problemlerin iyi bir gülmece yapılarak aktarılmış olması. Bu kadar.
Bir Ikea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu’nu merak ettiyseniz pdf olarak çerez niyetine okuyup değerlendirmenizi öneriyorum.
Kendinize iyi bakın. (Ilgın O.)

Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu PDF indirme linki var mı?

Romain Puertolas – Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Romain Puertolas Kimdir?

Fransız ve İspanyol asıllı yazar 1975’te Montpellier’de hayata merhaba dedi. İspanyol dili ve edebiyatı, Fransız dili ve edebiyatı ve İngiliz dili edebiyatı alanlarında tahsil gördü. İspanyolca, Katalanca, İngilizce ve Ruşça bilen yazar, DJ’lik, yabancı dil öğretmenliği, çevirmenlik ve hosteslik şeklinde birçok iş yapmış oldu. Bir IKEA Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu (2013) adlı romanıyla büyük bir başarı kazanan genç yazar artık yalnız yazıyor.

Romain Puertolas Kitapları – Eserleri

• Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız
• Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu
• La petite fille qui avait avalé un nuage grand comme la tour Eiffel
• L’Extraordinaire Voyage Du Fakir Qui etait Reste Coince Dans Une Armoire Ikea

Romain Puertolas Alıntıları – Sözleri

• “Kafeste dünyaya gelen bir kuş uçmanın hastalık bulunduğunu sanır.” (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• bir gülümseme, bir gülüş önüne çıkan her şeyi koca bir buldozer şeklinde ezip geçerdi, hastalığı ezip geçer, üzüntüyü un küçük ederdi. (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• ‘Maviye çalan su.
  Maviye çalan gök.
  Maviye çalan martılar.
  Kaçakların maviye çalan kafaları.’ (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• “Bu yaşam bana intikamın hiçbir işe yaramadığını öğretti. Beyaz bir kuruboya kalemi kadar gereksiz bulunduğunu.” (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• ‘Maupassant’ın Eyfel Kulesi’nden nefret ettiğini biliyor muydunuz? Her gün orada yiyecek yerdi; şundan dolayı Paris’te bu kulenin gözükmediği tek yer orasıydı.’ (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• ‘Annem beni doğururken ölmüş. Bir cana bir can. Yoksul bir aileden geliyorsan genellikle ödenecek bedel bu olur.’ (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• Bizi yere bağlayan zincirlerden kurtulup havalanamayacak kadar bağımlıyız maddi şeylere… (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• Neden kimileri şurada, kimileri ise burada doğuyordu ki? Neden kimileri hayatlarını yaşarken diğerlerinin ve daima aynı kişilerin, sadece susmaya ve ölmeye hakkı vardı? (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• ‘Yazımız böyle yazılmış..’ (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• şimdiye kadar kimsenin hasta bir evladı, üstelik kendisinden bile olmayan bir evladı görmek için, yalnız ona bir kaç saatlik mutluluk taşımak için bunca yolu teptiğini görmemişti. (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• “Hepsi, size, hayatta asla acil etmemek icap ettiğini anlatmak için. Zaman kazanmak için kimi zaman lüzumlu zamanı harcamayı da bilmek gerekir…” (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• “Yürek, hep yanımızda olsunlar ve hayat bizi nereye sürüklerse onları da yanımızda taşıyalım diye tüm sevdiklerimizi içine kapattığımız büyük bir dolaptı.” (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• Lükse acele alışır insan. (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• Maupassant’ın Eyfel Kulesi’den nefret ettiğini biliyor muydunuz? Her gün orada yiyecek yerdi; şundan dolayı Paris’te bu kulenin gözükmediği tek yer orasıydı… (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• Zaman kazanmak için kimi zaman lüzumlu zamanı harcamayı da bilmek gerekir. (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• Üstelik, bu yatağın altında izleyici yoktu, dolayısıyla kendisine zayıf olma lüksünü bağışlayabilirdi. (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• ‘Palourde’larda aşk için evlenilmez madam, çıkar için evlenilir. Aşk sonradan gelir. Ya da gelmez..’ (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• “Kuvvetli, büyük, yenilmez olsunlar, bizi aşsınlar diye çocuk yaparız, büyüdüklerini görmek için, uzun ve güzel ömürleri olsun diye ve sonrasında, yalnız birkaç yıl sonrasında, bizlerden ilkin ölüverirler. Dünyaya gelmek dokuz ay sürer, onu terk etmek ise bir saniye.” (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)
• Aslında dünyanın yuvarlak olduğuna tek bir sebepten inanıyorum… Tüm dünyayı dolandıktan sonrasında insan yalnız evinde olmayı istiyor.
  ORELSAN (Bir İkea Dolabında Mahsur Kalan Hint Fakiri’nin Olağanüstü Yolculuğu)
• “Asıl önemlisi neye inandığınızdır. Gerçek olsun, olmasın. İnanç kimi zaman hakkaten daha güçlüdür. Hem ek olarak, yaşamı da olduğu şeklinde kabullenmek gerekir. Güzellikleri ve en büyük kusuruyla.”
  “En büyük kusuru mu?”
  “Ölüm. Zira ölüm hayata dahildir. Unutmaya meyilliyizdir onu.” (Eyfel Kulesi Kadar Kocaman Bir Bulutu Yutan Ufak Kız)