Bir Tutam Açlık Film Mevzusu ve Yorumu adlı içeriğimize güzel geldiniz. Sizleri birkaç dakika süresince meşgul edecek çözümleme yazısında şuna eş suallerin yanıtlarını tespit edeceksiniz. Bir Tutam Açlık film mevzusu, yorumu, analizi, tenkidi, A Taste of Hunger rejisörü, senaryocuyu, oyuncuları, karakterleri, yayınlanma zamanı, IMDb puanı, fragmanı, hakkında, özeti, ek olarak incelemeyi benzer biçimde suallerin yanıtlarını tespit edebileceksiniz. Diğer güncel içerikler için takipte kalmayı unutmayınız.
Yemek alanında uzmanlaşan karı-koca, senelerdir hayalleri olan lokantayı açtıktan sonrasında kalımlı mutluluğa erişiyor. Ancak yaşamın işveleri onları yavaş yavaş harcamaya başlayınca; lokantaları ile beraber ilişkileri de yok olmaya çehre yakalıyor.
Maggie (Katrine Greis-Rosenthal) filmin açılış sahnesinde “her şeyi” istediğini belirtiyor. Şimdilerde evli olduğu kocası Carsten (Nikolaj Coster-Waldau) ile ilişkilerinin ilk senelerine uzanan öyküler bizlerle buluşurken aşkı, birlikteliği, kariyeri, parayı, eforu istediğini açıklıyor.
Evlilik terimi iki tatlı çocuk ile açıklanırken asla bitmeyecek benzer biçimde görünen aşkları ile de mutlu bir aile tablosu ortaya çıkıyor.
Bir Tutam Açlık Film Yorumu
Ev içinde rol paylaşımları, evlatların özgüvenli ve yaşama pozitif bakmaları ailenin eforlu taraflarını ortaya koymaya devam etmiş olduğu sırada, evin anne ve babasının eforlu idealleri beliriyor. Her ikisi de mutfak ve çevresi ile bu kadar yakından alakalıyken “niçin bir lokanta açmıyoruz” fikirleri yankılanmaya başlıyor.
Arkadaşları, kültürel karmaşalar, dirimsel güçlükler onlara yapamazsın dese de ailenin eforlu bağlantıyı birçok badireyi aşacak benzer biçimde gözüküyor. Tertip Edilen davetler, gelen onlarca davetli ilk safhaları pozitif güzergaha çevirse de; Carsten’e gelen bir anekdot, tam ivmeyi değiştiriyor. “Eşin başka birinden hoşlanıyor.”
NBC’nin kabahat-dram temalı yeni dizisi: The Endgame
Rejisör Boe’nin mutlu görünen bir ailenin küçük zelzelelerle iyi mi yok olabileceğini gösteriyor.
3 parttan oluşan filme “tatlı, ekşi, tuzlu” adlarını vererek fazlaca ipucu verirken bireylerin geçmişleri ile bugünleri içinde bağlar kurup insan ilişkilerinin yükseliş ve batış safhalarına işaret ediyor. İnsan ilişkilerini kurmaktan ziyade daldırmanın oldukca daha rahat bulunduğunu kanıtladığı anda da; filmin sinematik eforu devreye giriyor.
Netice olarak: 6,5/10.
IMDb: 6,4.
Böylece bir yazının daha sonuna geldik. Öyleyse sizlere neşeli seyirler. Ayrıca siteye üye olarak güncel yazılardan anında haberdar olabilirsiniz. Değişik içeriklerde düşünce suretiyle…
.
