Genel

ÇARPAN BALIK TÜRLERİ VE ÖZELLİKLERİ NELERDİR

carpan balik turleri ve ozellikleri nelerdir

Hayatlarını sürdürebilmek için saldırganlara karşı kendilerini gözetmek zorunda olan pek çok hayvan gibi balıklar da muhtelif korunma usulleri geliştirmiştir. Bir kısmı yaşadığı etrafın renklerine bürünerek su nebatlarının, yosunların ve taşların arasında saklanmakla kanaat etirken, bir kısmı
bedenindeki özel bir uzvun ürettiği elektrik akımıyla düşmanlarını kaçırır.
Farklı familyalardan pek çok balıkta bu tesirli korunma mekanizmasına
tesadüfülür ve içlerinden kimilerinin zehri kocaman deniz canlılarını, hatta insanı dahi öldürebilecek kadar eforludur. Çarpan balıkların bizim denizlerimizde de yaşayan en zehirli ve en öğrenilen örnekleri familyanın (Trachinidae)
aboneleri olan trakonya, varsam ve çarpan balığıdır. Bu balıkların solungaç kapaklarının üstünde çuvaldızı hatırlayan birer diken, birinci sırt yüzgeçlerindeki ilk üç ışının diplerinde de zehir bezleri bulunur.
Varsam balığı trakonyadan daha ufak yapılı olmasına karşılık
zehri daha da tesirlidir. İnsanda bazen günlerce süren şiddetli sancı ve spazmlara yol açar. Bu balıklar dipte
kumların arasına gömülerek yaşadıkları için özellikle açık kıyılardan üryan ayakla denize girenlerin çok dikkatli olması gerekir. Ayrıca eti beyaz ve çok lezzetli olan trakonya ya davarsam avına çıkan balıkçılar içinde özellikle gece avında oltadan balığı çıkarırken zehirli dikenleriyle yaralanma riski mevzubahisidir.
Türkiye etrafındaki denizlerde yaşayan çarpan balıkların ikinci ehemmiyetli grubu iskorpit ve lipsozdur.
Az çok nebatla örtülü taşlık, çakıllık, kumluk, hatta balçıklı deniz diplerinde ağır hareketlerle
yüzen iskorpit ve lipsozun zehir keseleri genellikle sırt yüzgeçlerinde bulunur. Bu yüzgeçlerin sert ışınları (dikenleri) deriye battığı zaman çok acı veren ve basitçe iyileşmeyen yaralar açar. Dasyatidae familyasından iğneli vatoz, rina, tırpana ve kazıkkuyruk bizim denizlerimizdeki çarpan balıkların en riskli grubudur. Bu
yassı balıkların yüzgeçsiz kuyruklarında, kenarları testere dişini, ucu da ok ucunu anımsayan iki tane uzun diken bulunur.
Çok derin olmayan kumlu ve balçıklı diplerde yaşayan bu balıklar hakikatinde oldukça soğukkanlı ve ödlek oluşumludur. Ama
en minik bir risk karşısında birden çırpınarak harekete geçer ve çok güçlü olan kuyruklarını bir kamçı gibi sert vuruşlarla düşmanlarına doğru savururlar. Zehirli dikenlerin battığı yerde çok sızı veren ve kısa vakitte iyileşmeyen riskli yaralar açılır. Hatta bu dikenlerin karın gibi duyarlı bir bölgeye batması çoğu kere vefatla sonuçlanır.
Folyanın zehri rina, tırpana, kazıkkuyruk ya da iğneli vatozunki kadar riskli ve öldürücü değilse de son derece sızı verici, nadide olarak da öldürücüdür. Zehirli dikenlerini kamçı gibi uzun kuyruklarında taşıyan, ama ötekileri kadar riskli olmayan çarpan balıklar arasında iğneli keler ile kullaklı folya sayılabilir. Çarpan balıkların denizlerimizde yaşayan değişik örneklerinden üzgünbalığı ile kurbağabalığı da sırt yüzgeclerindeki zehirli dikenlerden riskli olmayan, ama sızı verici yaralar açan oldukça hafif bir zehir salgılar.
Örneğin
Hindistan, Çin, Filipinler ve Avustralya kıyılarında yaşayan taşbalıklarının zehirli dikenleri insanı bir anda öldürebilecek kadar risklidir. Taşlık kıyılarda yaşayan bu balıklar şekli ve rengiyle bir taş parçasını hatırladığından, sığ sularda yürürken insan taşbalıklarını bak basitçe üstlerine basabilir. Süratle kana karışan zehir hemen o anda emilerek dışarı akıtılmazsa, zehirlenen birey büyük acılar içinda kıvranarak hemen can verir.

.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş