Eğitim

Demosthenes – Cicero – Plutarkhos Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Demosthenes – Cicero – Plutarkhos Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Demosthenes – Cicero kimin eseri? Demosthenes – Cicero kitabının yazarı kimdir? Demosthenes – Cicero konusu ve anafikri nedir? Demosthenes – Cicero kitabı ne konu alıyor? Demosthenes – Cicero PDF indirme linki var mı? Demosthenes – Cicero kitabının yazarı Plutarkhos kimdir? İşte Demosthenes – Cicero kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Plutarkhos

Çevirmen: İo Çokona

Yayın Evi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

İSBN: 9786053329145

Sayfa Sayısı: 128


Demosthenes – Cicero Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Plutarkhos (46-119?): Eserleri 16. yüzyıldan19. yüzyıla kadar Avrupa’da tarih ve tecrübe etme yazımını büyük seviyede etkileyen fazlaca verimli bir yazardır. Plutarkhos’un Lamprias adlı kataloga nazaran 227 eseri vardı. Ahlak, din, tabiat, siyaset ve sanat üstüne yazdıklarından günümüze ulaşanlar Ethika adıyla anılır. Plutarkhos aslolan ününü Yunan ve Romalı kahramanları birbiriyle karşılaştırdığı Paralel Hayatlar adlı biyografik eseriyle kazanmıştır. Bu eserde bir insanoğlunun benliğinin kendi kaderine ve başka insanların yaşamlarına olan etkilerini birbirine bağlamaya çalışır. Demosthenes – Cicero ikilisinde tarihin en meşhur iki hatip devlet adamı ele alınır, kişilik özellikleri, yaşamları ve kaderleri karşılaştırılır.


Demosthenes – Cicero Alıntıları – Sözleri

  • En kolay şey insanoğlunun kendisini aldatmasıdır, şu sebeple bir insan çoğu zaman arzu etmiş olduğu şeyin gerçek
    olduğuna inanır.”
  • ‘Arzu ettiklerini yerine getirme fırsatı bulunca insandan daha yırtıcı bir hayvan bulunmaz.’
  • En kolay şey insanoğlunun kendisini aldatmasıdır, şu sebeple bir insan çoğu zaman arzu etmiş olduğu şeyin gerçek olduğuna inanır.
  • Ben minik bir şehirde doğdum, fakat daha da küçülmemesi için orada kalmaya karar verdim.
  • İktidardan daha varlıklı değil, daha şerefli ayrılmak gerek.
  • Ben minik bir şehirde doğdum, fakat daha da küçülmemesi için orada kalmaya karar verdim.
  • şehirlerin azabı büyük gücün erdem ve adaletle talih eseri bir araya gelmesiyle sona erecektir.
  • …şu sebeple benim yağ lambamla senin yağ lamban aynı şeyleri aydınlatmıyor.
  • İki gövde düşün. Birinin bünyesi zayıf fakat başı var, ötekinin bedeni devasa ve sağlıklı fakat başı yok. Çalışan başı alıp sağlam vücuda yerleştirsem fena mü yapmış olurum?
  • Cicero adını ilk kullananın fazlaca kıymetli biri olduğu anlaşılıyor, zira ondan sonraki dönem alay konusu olmasına rağmen bu adı gururla kullanmaya devam etti. Latincede nohuda cicer denir. Ailenin bu ilk ferdinin burnunun ucu nohudu anımsattığı için bu lakap takılmıştı.
  • “İktidardan daha zengil değil,
    daha şerefli ayrılmak gerek.”
  • Eğer yaşam ya da düşünme tarzında yüksek standartlara ulaşamıyorsak, bu vatanımızın küçüklüğüyle değil, kişisel yetersizlikle alakalıdır.
  • Hatta Apollonios’un Latincesi zayıf olduğundan Cicero’ya söylev çalışmalarını Yunanca yapmasını önerilmiş olduğu söylenir. Cicero da bu şekilde hatalarının daha kolay tespit edilip düzeltilebileceğini düşünerek seve seve kabul etmiş. Emek harcama periyodu bitince Cicero Yunanca bir konuşma yapmış ve herkesi kabiliyetiyle şaşırtmış. Dinleyiciler onu kutlama etmek için yarışırken Apollonios uzun bir süre sessiz kalmış. Bunu fark eden Cicero üzülmüş ve suskunluğunun nedenini sormuş. Apollonios, “Sana büyük bir hayranlık duyuyorum Cicero ve tebrik ediyorum, ancak Yunanlar için üzülüyorum. Şimdiye kadar elimizde kalan tek sermaye eğitim ve söz hâkimiyetiydi. Ne yazık ki artık senin sayende bunlar Romalılara geçecek,” diye yanıt vermiş.
  • sadece kalabalığın fikri doğru sözü bir boya şeklinde gönüllerden silebilir.
  • Cicero Caelius’un savunmasını üstlendiğinde, onun fena bir şey yapmadığını, bu kadar varlıklı bir insanoğlunun zevk ve şehvete düşkün olma sında şaşılacak bir şey olmadığını, en büyük filozofların bile mutluluğu zevk ve şehvette bulduklarını söylemişti.


Demosthenes – Cicero İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Antik dünyanın en iyi hatipleri içinde gösterilen Demosthenes in yaşamsal alınabilecek dersler ile doludur. Diksiyonu icin ağzına çakıl taşı koymasından saatlerce aynada konuşmalarıni yeniden etmesi yazarından da bakış açısından kaçmamış. Büyük İskender periyodu ,Platon ve Aristo periyodu ile cagdastir. Hayatı hep savaşım ile geçmiştir. Birde Cicero ( nohut) Antik Romanın milat yıllarında yetiştirdiği en tanınmış filozodur. Paralel hayatların ilk düşünce babası Plutarkhos iki filozofun birçok ortak noktası var. (Sezar Agustus Romulus)

Pratik insanı mükemmelleştirir…: Bilgi daima eskir, bugün öğrendiğiniz bilginin yedi gün sonrasında yükümlülüğü ortadan kalkmış olabilir. Günümüz eğitim sisteminin de yara almış olduğu bu bilgiye dayalı öğrenme şekli geleceğe yönelik değildir. Çağ değişti, artık data bir tık ötemizde ve milyonca veriye saniyesinde ulaşabilmekteyiz. Şunu samimi bir halde söylemek isterim ki on yıl sonrasında üç kişiden ikisi şu anki mesleklerden hariç bir başka meslekte iş görür olacaktır. Bundan dolayı fazlaca süratli bir halde büyüyor ve büyümeye devam ediyoruz. Bilhassa bilgeliğin bir mantalitesi kalmayacaktır. Robotların dahi artık işe alındığı ve suni zekânın artık insan gücünün karşılığı olduğu bir zamanda şahıs neyle yaşamı idame edebilmeli?
Cevap: İnsani kabiliyetlerle; peki nedir bunlar, gelecekte bizi bekleyen ve bizlerden istenen insani kabiliyetler nedir? Hiç sorguladınız mı? İletişim, ortaklaşa iş, yaratıcık ve eleştiri düşünebilme. Bu dört insani beceri, iş enerjisini makinelere devrettikten sonrasında bizlerin imdadına yetişecek iş koludur. İnsan olarak yapmamız ihtiyaç duyulan ise girişimci olmak, global bir gösterime hitap etmek ve inovasyon. Bunların hepsini muhteviyatında barındıran ise pozitif eğitim anlayışıdır.
“Ben küçük bir şehirde doğdum, ama daha da küçülmemesi için orada kalmaya karar verdim.” (Alıntı)
Yazar hakkında… İskender – Sezar incelemesinden…
Yazarımız Plutarkhos MS I yüzyılda yaşamış Yunan tarihçi, yaşam öyküsü ve tecrübe etme yazarıdır. Kendisini günümüze devreden “Paralel Hayatlar” yazı serisiyle tanırız. Asıl olanı ise kendisinin ciltler dolusu bir yazım yaşamı olduğudur. Kaynağın ilk elden sahibidir.
Plutark’ın tarihte mühim olması sayısız eserler vermesinden ziyade kitaplarında 151 tane yazarın ve Aristoteles’in günümüze ulaşamayan 70 ve Theophrastos’tan ise 50 alıntı yapmıştır. Bunlar bile yazarın ne kadar kıymetli bulunduğunun birer kanıtı olmaktadır.
“Şayet yaşam ya da düşünme tarzında yüksek standartlara ulaşamıyorsak, bu vatanımızın küçüklüğüyle değil, kişisel yetersizlikle alakalıdır.” (Alıntı)
Eser içinde ne olduğu yazarın söylediği şeklinde bir tarih araştırması değildir. Konu edilen iki adam, iki hatip, iki yapmış olduğu işlerle kendilerine ölüme götürmüş olan şahıs ve yazarla birlikte üç kızını yitirmiş baba… Bunların kişilikleri, vakalar karşısında duruşları ve vakalara verilen cevaplarını içeren, kişilerin karakter analizleri ile dönemine damga vuran liderlik vasıfları mevzu edilmektedir.
(İlk paragraftaki iletişime değinme hedefim bununla beraber getirmiş olduğu hitabet ve daha fazlasının ana konusu olduğundandır. İletişim varolduğu sürece öteki her şey varolmaya devam edecektir.)
Demosthenes; dil dönmeyen, ürkek, hastalıklı ve görenlerin bundan bir şey olmaz dedirtecek ön yargıları. Tüm olumsuzluklara karşın kendisini geliştirmiş, devrin en büyük hitabet ustası olmuş, siyasete yön vermiş çok önemli bir akıl… Gerisi kitap içinde mevcuttur 
“İktidardan daha zengin değil, daha şerefli ayrılmak gerek. #İsokrates” (Alıntı)
Cicero; Latince’de nohut ismimin karşılığı olan ve burnu nohuta benzediğinden dolayı bu adı taşıyan ve adını değiştir diyenlere ise gerek yok ben ismimi yaptıklarımla aslına bakarsanız arşa taşıyacağım diyen, gösterişi seven, kendini öven, periyodunun en büyük hatibi ve politika adamı olan, engin akıl… Gerisi gene kitap içinde mevcuttur 
Neden bu kitabı okumalıyım? Bu biçim kitapların hakkaten okurların bakışını ve akıllarını geliştirdiğine, görünenden ziyade görünmeyeni düşünmeye zevk ettikleri kanısındayım. İki tane birbirinden çarpıcı yaşam; bir tanesi sert ve aksi, diğeri ise alaycı ve küfürbaz. Lakin birçok yönleri de ortak.
Kitap İş Bankası Kültür Yayınları’ndan mükemmel bir tercüme ile okurlara sunulmaktadır. Gayet yalın, mütevazı ve anlaşılırdır. İlk ilkin bir önsöz arkasından ise yazar yaşamı ile devam edip, ilkin Demosthenes kısmı devamında ise Cicero kısmı gelmektedir. İki kişiliği bitirdikten sonrasında kısa bir karşılaştırma yazısı ve en sonunda ise notlar başlığı altında okura destek olacak bilgiler verilip, kitap sonlanmaktadır.
“…çünkü benim yağ lambamla senin yağ lamban aynı şeyleri aydınlatmıyor.” (Alıntı)
Sözün aslı; benim için çok önemli kalitede mükemmel bir kitaptı. Kendi türünde hakkaten muhteşem denecek kadar mütevazı yalın bir dilde, anlaşılır, okunulası ve tavsiye edilesidir.
Sevgi ile kalınca. (Tayfun)

Demosthenes Ve Cicero: İki hatip. Biri Yunan, diğeri Romalı. Yunan’ın iki mühim gücü -Atina ve Sparta- Peloponez Savaşı’nın peşinden güçlerini kaybediyor. Yenen Sparta da yenilen Atina da kötümser. Bir ara Thebai kafasını kaldırıyor, bir ara Corinth. Derken Asia Minor’de Persler daima altını kazıyor Yunan’ın. Yunan, içten içe kemiredursun kendini, barbar dedikleri Makedonlar yükselişe geçiyor. Philippos, kuvvetli ve yürekli bir kral, İskender’in babası. Perslere saldıracak; fakat öncelikle Yunan anakarasını ve Dalmaçya’yı sağlama almalı. Demosthenes, Makedon hegemonyasını kabul etmeyen bir Yunan, etkisinde bırakan konuşuyor, kitle onun ardında; fakat bir kusuru var: yeterince yürekli değil. Krala kafa tutan bir seçkin. Birleşmiş bir Yunan istiyor. İstiyor; fakat sonu ölüm.
Cicero… Roma, devrin en kuvvetli devleti. Neredeyse ona kafa tutacak bir devlet kalmamış, var ise yoksa mahalli ya da bölgesel isyanlar -sonu veni, vidi, vici ile bitecek denli etkisiz. İç çekişmelerse had safhada. Patrici/pleb ayrılığı. Cicero, siyaseten fazlaca kuvvetli bir hatip; fakat bir önder değil. Aydın, periyodunun her sorununa el atıyor; fakat birazcık ürkek ve kararsız. Arkasında ordu yok. Halk var. Var mı? Halk da kararsız, ne yapacağı belli olmaz. Kime tutanacak peki Cicero? Cato (genç olan) Cumhuriyet’e tutundu, peki ya Cicero? Sürgün: kalben, fikren, bedenen sürgün. Neşeli çocuk, küskün. Caesar, Antonius, Pompeius, Catilina, Crassus… Bu adamlara kafa tutmak kolay değil. Sonu mu? İdam.
Plutarch, var olsun. Harika iki yaşam öyküsü. Nur içinde yatsınlar. (tolgahan çaptuğman)


Demosthenes – Cicero PDF indirme linki var mı?


Plutarkhos – Demosthenes – Cicero kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Demosthenes – Cicero PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Plutarkhos Kimdir?

Mestrius Plutarchus (MS. 46 – 120?) Yunan tarihçi, yaşam öyküsü ve tecrübe etme yazarı. Ayrıca orta dönem Platonculardandır. Plutarkhos Delfi’nin ortalama 35 km doğusunda bulunan Chaeronea, Boeotia Yunanistan’da iyi bir ailede dünyaya gelmiştir. Plutarkhos ciltlerce yaratı yazmış olduğu belirtilmektedir. Lampria Katalogu adlı bir antik katalog sıralamasında 227 eseri olduğu bildirilmiştir. Elimize geçen eserleri Paralel Yaşamlar ve Moralia adlı iki toplanmış eserdir.

Plutarkhos MS46 senesinde Delfi’nin ortalama 35 km doğusundan bulunan Chaeronea şehrinde dünyaya gelmiştir. Bu kent Yunanistan’ın Beotia bölgesindedir; Hesiodos ve Pindaros’un doğum bölgesi ve bu kent Makadonyalı II. Filip’in Yunanlıları yenmiş olduğu mevkii olarak ün yapmıştır. Ailesi bu şehrin ileri gelen yerli zenginlerinden biri idi. 

Plutarkhos’un yaşamı hakkında bilgiler yazmış olduğu denemelerden direkt doğruya yada onları yorumlamayla çıkartılmıştır. Mesela Plutarkhos’un yazmış olduğu otobiyografik bir tecrübe etme (De sollertia animalium) yorumlanarak babasıyla pek arasının iyi olmadığı fakat bu denemede adları anılan kardeşi (Lampria) ve büyükbabası (Nikardo) iyi geçindiğini sonucuna varılmıştır.

MS 60 yıllarında Atina’ya gidip oradaki Akademia’da “Ammonio”‘nun derslerine devam etmiş olduğu ve onun fazlaca iyi bir talebesi ve müridi olduğu ve retorik, matematik ve Platoncu felsefe derslerinde başarı kazanılmış olduğu bildirilir.


Plutarkhos Kitapları – Eserleri

  • İskender – Sezar
  • Lykurgos’un Hayatı
  • Gevezeler ve Meraklılar
  • Theseus – Romulus
  • Demosthenes – Cicero
  • Marcus Antonius
  • Yaşamlar XXI
  • Marcus Antonius
  • Gracchus Kardeşler
  • İki Yüzlü Hayatlar ve Hileler
  • İsis ve Osiris
  • Likurgus – Numa
  • Solon – Poplicola
  • Aristides – Cato Maior
  • Themistokles – Camillus
  • Antonius ve Kleopatra
  • Kimon – Lucullus
  • Alkibiades – Coriolanus
  • Paralel Yaşamlar
  • Yaşamlar 1
  • Müzik Üstüne
  • Perikles – Fabius
  • The Fall of the Roman Republic
  • The Rise of Rome
  • On Sparta
  • Thesus, Romulus, Lykurgus ve Numa’nın Hayatları


Plutarkhos Alıntıları – Sözleri

  • Kader kaçınılmaz olmaktan ziyade beklenmediktir… (İskender – Sezar)
  • Tanrı Hermes’in sulh simgesi olan asasıdır.
    Latince “Caduceus” olarak anılır.
    Zeytin ya da defne ağacından yapılmış bir sopa üstüne sarılmış iki yılan figüründen oluşur.
    Apollon‘un pan kavalı karşılığında Hermes‘e verdiği efsanevi değnektir. (Theseus – Romulus)
  • “Theseus Girit’e ulaşınca, Ariadne’den ünlü keten yumağını aldı. Ona aşık olan kız, Labirent’in karmaşık dehlizlerinde kaybolmamasının sırlarını öğretti.” (Theseus – Romulus)
  • There is no difference between a friend and a mercenary except that the former is kept by the way he is treated and addressed, and the latter by money. (On Sparta)
  • şehirlerin azabı büyük gücün erdem ve adaletle talih eseri bir araya gelmesiyle sona erecektir. (Paralel Yaşamlar)
  • “Onu ne Boiler ne de Keltlerin sayısız kabileleri yok etti
    Kimse onu Po Nehri’nin kudurmuş sularına atmadı.
    Yiğit erler kollarından çıkarıp üzerine fırlattı silahlarını
    Bunlar oldu sefil kız için ölüm yorganı.” (Theseus – Romulus)
  • Âşığın ruhu bir başka birinin bedenindedir. (Marcus Antonius)
  • Tüm bu zafer kutlamaları ve şenliklerden sonrasında bir nüfus sayımı yapılmış oldu, netice da her insanın nefesini kesti. Üç yüz yirmi bin kişinin yaşamış olduğu şehirde artık yüz elli bin şahıs yaşamaktaydı. Bu acımasız iç muharebede o denli insan yaşamını kaybetmişti. Ayrıca İtalya’nın öteki bölgelerindeki kayıplar bu hesaba dahil edilmemişti. (İskender – Sezar)
  • Görmeyenler için körlük iyi mi fena bir şeyse, eğitimsizler için de bilgisizlik o denli kötüdür… (Yaşamlar XXI)
  • Unutmayın Bu dünyada yaşamıyoruz, bu dünyadan geçiyoruz. (İki Yüzlü Hayatlar ve Hileler)
  • Az konuşanların fazlaca yasaya ihtiyacı olmaz. (Lykurgos’un Hayatı)
  • “Eğer hakkaten haiz olduğumuz biricik şey içinde bulunduğumuz an ise ve haiz olmadığımız bir şeyi yitirmemiz de mümkün olmadığına nazaran, birinin elimizden alabileceği tek şey yaşadığımız andır. ” (Marcus Antonius)
  • The ordinary mind will see in his plight an example of the fickleness of fortune, but to the wise it will seem rather an example of reckless ambition. (The Fall of the Roman Republic)
  • The tribune Sulpicius, a man so thoroughly bad as to be quite exceptional; one tended to inquire not what others he surpassed, but on what occasions he surpassed himself in wickedness. (The Fall of the Roman Republic)
  • “Şurası bir gerçektir ki, kendi yaşamlarıyla yüzleşmeyi katlanılmaz kabul eden insanoğlu vardır; Bu insanların akılları, bir fener şeklinde ışık tutamaz onlara, kusurlarla dolu ruhları, kendi içlerine bakmaktan korktuğundan, dışarıya yönelip başkalarının dertleri çevresinde tur atar, fena niyetlerini besleyerek şişmanlatırlar. Kümesinde yiyeceği emrine amade olan tavuğun, “gübrenin altında nerede bir arpa tanesi bulabilse” ona çöplenmesi şeklinde, meraklılar da, kimsenin onlara öğrenmelerini yasaklamadığı ortada duran mevzular yerine, her evde gizli saklı tutulan ve görünmeyen kusurları araştırırlar.” (Gevezeler ve Meraklılar)
  • Sözün aslı: “Sulla’nın başarıları daha çoktu, fakat Lysandros’un yanlışları daha azdı; biri isteklerine egemen olabilen, soğukkanlı, ölçülü bir kişiydi; diğeri askerdi, kahramandı” demekle hakkaten pek de ayrılmış olmayız. (Yaşamlar XXI)
  • It appears that there was an ancient oracle about Hannibal’s death: ‘Libyssan earth will hide the body of Hannibal.’ Hannibal himself took this as a reference to Libya and burial in Carthage, and inferred that he would end his days there. But there is in Bithynia a sandy place by the sea, and a small village nearby called Libyssa. (The Rise of Rome)
  • Nasıl iyi adam olabilir ki, kötüler bile korkuyor ondan (Lykurgos’un Hayatı)
  • There was another occasion when the enemy had given him an opportunity to attack but the Romans had shrunk from going into action and both sides had withdrawn. Marius then called an assembly of the soldiers and said: ‘I don’t know whom I should call the greater cowards, you or the enemy. You couldn’t stand up to the sight of their backs, and they were frightened by the napes of your necks.’ (The Fall of the Roman Republic)
  • He also ordered the night-watchmen to stand guard without spears, believing that his men would be more attentive and do a better job of staying awake if they were unable to defend themselves from an enemy attack. (The Rise of Rome)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş