Dikeni Gül Eylemek – Muhsin Yazıcıoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Dikeni Gül Eylemek – Muhsin Yazıcıoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Dikeni Gül Eylemek kimin eseri? Dikeni Gül Eylemek kitabının yazarı kimdir? Dikeni Gül Eylemek konusu ve anafikri nedir? Dikeni Gül Eylemek kitabı ne konu alıyor? Dikeni Gül Eylemek PDF indirme linki var mı? Dikeni Gül Eylemek kitabının yazarı Muhsin Yazıcıoğlu kimdir? İşte Dikeni Gül Eylemek kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…
Kitap Künyesi
Yazar: Muhsin Yazıcıoğlu
Yayın Evi: Liva Yayınları
İSBN: 9789759107192
Sayfa Sayısı: 75
Dikeni Gül Eylemek Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Hazinenin anahtarını sana verdim
Belki sen ulaşırsın biz ulaşamasak da…
Dikeni Gül Eylemek Alıntıları – Sözleri
- “Ordu gözbebeğimizdir, sadece namlusunu milletine çevirmiş askere merhaba durmam ”
Muhsin Yazıcıoğlu - Zindan ve karanlık
Zindanmış bu karanlık oda
Ne gam
Bana, imanımın ışığı yeter
Ellerim mi kelepçelenmiş arkamdan
Tutsak edilemez ya düşünceler
Paslı kilit ve demirlerle çevrili olsa da odam
Sınır tanımaz ki hayaller… - Hazinenin anahtarını sana verdim,
Belki sen ulaşırsın, biz ulaşamasak da…
Cennet mekan, büyük insan… - İslam hassasiyeti
olmayan milliyetçiliğin içi boştur!
| Muhsin Yazıcıoğlu | - GÜL
gül ki gül yüzünde binlerce güller açsın
Gül bahçesi gül yüzünden sevgi topla demet demet
Sevgide güller açsın, güller sevgi dağıtsın
Sevgiyle bakıyor gül şeklinde görüyorsan sen bahtiyarsın… - Gül diktiğin bahçede sana tuzak kurdular,
Şerbet sunduğun tasta geri zehir verdiler…
Sustum artık, zakilere bu yeter oldukça bağırdım…. - Hazinenin anahtarını sana verdim,
Belki sen ulaşırsın, biz ulaşamasak da… - “Bir coşku var içimde bugün kıpır kıpır
Uzak oldukça uzak bir bölgeleri özlüyorum
Gözlerim parke parke taş duvarlarda
Açılıyor hayal pencerelerim
Hafif bir rüzgar şeklinde, süzülüyorum
Kekik kokulu koyaklardan aşarak
Güvercinler ülkesinde dolaşıyor
Bir çeşme başı arıyorum
Yarpuzlar içinde kendimi bırakıp
Mis şeklinde nane kokuları içinde
Ruhumu dinlemek isterim
Zikre dalmış her şey
Güne gülümserken papatyalar
Dualar şeklinde yükselir ümitlerim
Güneşle kol kola kırlarda koşarak
Siz peygamber çiçekleri toplarken
Ben çeşme başlangıcında uzanmak isterim
Huzur dolu içimde
Ben sonsuzluğu düşünüyorum
Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak isterim
Durun kapanmayın pencerelerim
Güneşimi kapatmayın
Beton oldukça soğuk, üşüyorum…” - SEVGİLİ ÜLKÜM
Geçmişi bıraktım , geleceğe bakıyorum
Sabit ve kesin…
Dökülmüş tavandaki her çizgiden
Uzun uzun yollara gidiyorum.
Gözlerim ufuklarda kaybolmuş
Saatlerce ranzamda uzanıyorum…
Ne fazla , ne noksan iki metrekareden
Hücrem
Dar mı geniş mi anlamıyorum
Gezsem de iki adım, yatsam da
Ben burada kalıyorum.
Ne geçmişin muhasebesi , ne haldeki zulüm
Ben umut dolu geleceği düşünüyorum…
Benim ülküm madde mi ki !
Taş, demir ve duvarlarla çevrili yorum;
Zulmün en koyu karanlığında
Maverada yaşıyorum…
.
. - “Biz,bir güzel Ülküye gönül verdik.
Kız sevmeye bile zaman bulamadık.
Bir idealimiz,bir hayalimiz vardı.
Onun haricinde bişey göremiyorduk.”
“Reis Muhsin Yazıcıoğlu..”
Dikeni Gül Eylemek İncelemesi – Kişisel Yorumlar
Tek başına bir ilden vekil seçilip de mecliste tüm ülkenin her noktasını temsil edebilen başkasını tanımadım. Şahsının önündeki parti isimleriyle seçilip sonrasında vekili olduğu milleti unutup (!) sandalyelerde uyuyanlardan değildi. Bizlere geriye vatanını ve milletini sevmeyi, hak yolundaki ideallerini bıraktı. Ne bir adamını ne de bir kuruluşunu değil! Dedi ki: Muhsin nerdeyse siz orada olun demiyorum. Muhsin yanlış yoldaysa arkamdan gelmeyin. Kendisinin bir saniyesine bile güvence veremeyen Şehit Başkanım arkasından gelen kimin garantisi olabilir. Ben doğru adamların doğru sözüne inanırım. Kendimi hiçbir dünyevi kuruluşa zerre kadar da olsa ilişik hissetmem. Başkanın mirası diye kimse gelmesin. Onun mirasını biz biliyoruz. Allah ondan razı olsun. Şehadetini kabul mekanını aden eylesin. Sadece bugün değil vatan derdimizin olduğu her an hafızamızda Muhsin Başkan.
#muhsinyazıcıoğlu (Temren)
Muhsin Başkandan Olması Yeterli.Fazlaca Fazla Yoruma Gerek Yoktur.Muhsin Başkanım Ne Dediyse Noktası Virgülüne Kabulümdür.Hep Doğruları Söylemiş oldu.Dürüs Oldu.Fani Dünyaya Tamah Etmedi. (Hasan Keskin)
Dikeni Gül Eylemek PDF indirme linki var mı?
Muhsin Yazıcıoğlu – Dikeni Gül Eylemek kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Dikeni Gül Eylemek PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Muhsin Yazıcıoğlu Kimdir?
1954 senesinde Sivas’ın Sarkışla ilçesi Elmalı Köyü’nde bir ziraatçi ailesinin oğlu olarak dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Şarkışla’da yapmış oldu.
Yüksek öğrenimini yapmak suretiyle 1972’de Ankara’ya geldi. Üniversite tahsilini, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nde tamamladı.
1968’de toplum (dernek) çalışmalarına başladı. Şarkışla’da Genç Ülkücüler Hareketi’ne katildi. Ankara’ya ulaştıktan sonra ise, Ideal Ocakları Genel Merkezi’nde vazife halletmeye başladı. Sırasıyla; Ideal Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı ve Ideal Ocakları Genel Başkanlığı yapmış oldu. (1977-78).
1978’de faaliyete geçen Ülkücü Gençlik Derneği’nin kurucu Genel Başkanı oldu. 1980 yılına kadar MHP’de Genel Başkan Müşavirliği görevinde bulunmuş oldu.
12 Eylül 1980’de meydana getirilen askeri darbenin peşinden, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası sanığı olarak cezaevine konuldu. 5,5 yılı hücrede olmak suretiyle 7,5 yıl Mamak Cezaevi’nde kalan Muhsin Yazıcıoğlu, 7,5 yıl cezaevinde kalmış olduğu bu davadan herhangi bir ceza almadı.
Cezaevinden çıktıktan sonrasında, mağdur olmuş ülkücülere ve onların ailelerine yardim amacıyla kurulan Sosyal Güvenlik ve Eğitim Vakfı’nın başkanlığını yapmış oldu.
1987’de arkadaşları ile beraber MÇP’de siyasete girdi. MÇP’de Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulunmuş oldu.
1991 genel seçimlerinde üç partinin oluşturduğu ittifak bünyesinde, milletvekili talibi oldu. “O, inançlarınızı Meclis’e taşıyacak” sloganıyla, Sivas’tan milletvekili seçildi.
1992 yılı Temmuz ayında, “içinde bulunduğu partinin siyasi anlayışıyla uyuşamadığı için” bir grup arkadaşı ile beraber MÇP’den ayrıldı. 29 Ocak 1993 tarihinde Büyük Birlik Partisi kuruldu ve bu partinin Genel Başkanlığına seçildi.
24 Aralık 1995’te meydana getirilen erken genel seçimlerde ANAP-BBP ittifakından 20. Dönem Sivas milletvekili olarak, tekrardan meclise girdi. 28.02.1996 tarihinde ANAP’tan çekilme ederek, BBP’ye döndü.
26 Nisan 1998’de meydana getirilen 3. Büyük Kurultay’da, 8 Ekim 2000 tarihinde meydana getirilen 4. Büyük Kurultay’da, 2 Haziran 2002 tarihinde meydana getirilen 1. Olağanüstü Büyük Kurultay’da,20 Temmuz 2003 tarihinde meydana getirilen 5. Olağan Büyük Kurultay’da,30 Nisan 2006 tarihinde meydana getirilen 6. Olağan Büyük Kurultay’ta ve 15 Nisan 2007 2.Olağanüstü Büyük Kurultayda yeniden BBP Genel Başkanlığına seçilmiştir.
22 Temmuz Erken Genel seçimlerinde BBP’nin seçimi protesto etmesi sebebiyle partisinden çekilme ederek Sivas’tan bağımsız milletvekili talibi olup 23. dönem milletvekiliğine seçilmiştir.Daha sonrasında BBP’ye katılarak TBMM’de Büyük Birlik Partisi Sivas Milletvekili olarak BBP’yi Meclis’te temsil etmiştir.19 Ağustos’ta yapılmış olan BBP’nin 3.Olağanüstü Büyük kurultayında yeniden Genel Başkan olmuştur. Muhsin Yazıcıoğlu, 25 Mart 2009 tarihinde helikopter kazasında Kahramanmaraş’ta şüpheli bir halde yaşamını yitirdi.
Muhsin Yazıcıoğlu Kitapları – Eserleri
- Gül’ün Şavkı
- Dikeni Gül Eylemek
- Yeni Bir Dünya İçin Yeni Bir Türkiye
- İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru
Muhsin Yazıcıoğlu Alıntıları – Sözleri
- Bir coşku var içimde bugün kıpır kıpır
Uzak oldukça uzak bir bölgeleri özlüyorum
… ~… (Gül’ün Şavkı) - ” Biz devleti eleştirirken onu korumak için çaba sarfetmek şeklinde zor bir san’ata talip olmak durumundayız. ” (Yeni Bir Dünya İçin Yeni Bir Türkiye)
- İçimde ümitler
Kafeslenmiş bir kuş
Açmak istiyor
Çıkmak istiyor
Uçmak istiyor… (Gül’ün Şavkı) - ” Kahramanlık ne yükseliştir ne de yıldızlar şeklinde parlayıp sönmektir.Kahramanlık,ileriye atılıp tekrar dönmemektir. ” (Yeni Bir Dünya İçin Yeni Bir Türkiye)
- Evet bizim bir sancımız vardır. Bu sancı Bosna-Hersek’ten Doğu Türkistan’a kadar uzanan bu geniş coğrafyadaki insanların sancısıdır. İşte bu sancılardan dolayı, ” tüm müslümanların derdi bizim derdimiz ve onların birlik davası bizim davamızdır ” dediğimizden dolayı İslam birliği şeklinde bir davamız vardır. Evet bu davamız vardır ve bu uğurda çileli, meşakkatli bir uğraşa da talibiz. (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- İslam hassasiyeti
olmayan milliyetçiliğin içi boştur!
| Muhsin Yazıcıoğlu | (Dikeni Gül Eylemek) - Gençliğim dedim,
“VER” dediler.
İstikbalim dedim,
“YOK” dediler.
Kanım dedim,
“DÖK” dediler.
Canım dedim,
“MİLLETİN” dediler.
Sevdim!..
“SUÇTUR” dediler.
Ve
Çığlıkla yarıldı karanlık
Sevgimi;
Çarmıha gerdiler… (Gül’ün Şavkı) - Koalisyon protokolü kamuoyuna açıklanmamış, kimse de içinde ne işe yaradığını bilmiyordu. İçinde ne işe yaradığını bilmediğimiz kapalı zarfı aldık ve kabul ettik, onayladık. Bu düşünce partisi bulunduğunu iddia eden bir partinin yapmaması ihtiyaç duyulan bir durumdur. Biz gerektirme ederse ülke menfaatleri için bir koalisyona destek verebilir yada koalisyona girilebilir kanaatini gözardı etmiyoruz. Bu mevzularda uzlaşmaz bir tavır içinde de değiliz. Ama içinde HEP’in de bulunmuş olduğu bir koalisyonun Güneydoğu ile ilgili ne düşündüğünü, inançlarımızla ilgili ne şeklinde kanaate haiz bulunduğunu, dış politikada ne şeklinde yaklaşımlara haiz bulunduğunu bilmediğimiz bir hükümete güvenoyu verilmesini doğru bulmadık. (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- İnsan ilkin kendi ruhuyla barışacak, içi ve dışı uyuşacaktır. Kendi içindeki kavgayı bitirmeyen insan başkalarıyla hiçbir süre yapması imkansız. (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- ”Evet bizim bir sancımız vardır. Bu sancı Bosna-Hersek’ten Doğu Türkistan’a kadar uzanan bu geniş coğrafyadaki insanların sancısıdır. İşte bu sancılardan dolayı, “tüm müslümanların derdi bizim derdimiz ve onların birlik davası bizim davamızdır” dediğimizden dolayı İslam birliği şeklinde bir davamız vardır. Evet bu davamız vardır ve bu uğurda çileli, meşakkatli bir uğraşa da talibiz.” (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- Bir coşku var içimde bugün kıpır kıpır
Uzak oldukça uzak bir bölgeleri özlüyorum (Gül’ün Şavkı) - Kitabın sayfa köşelerinde babamın yazdığı notlar var. Geçmişten gelen bir mektup şeklinde… (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- ” Ya korkularımızla koyun koyuna yatıp,hiçbir şey üretmeden kendimizle cedelleşmeye devam edeceğiz ya da birbirimizle ve yaşam tarzlarımıza tahammül edip,prangaları sökerek geleceğe doğru devasa bir adım atacağız. ” (Yeni Bir Dünya İçin Yeni Bir Türkiye)
- Müslüman’ın iki ayrı yaşamı olması imkansız. Maddi yaşamını düzenlerken başka, tinsel yaşamını düzenlerken de başka bir felsefeye gore davranamaz. Sadece din ve yakarma mevzularını Allah’a yönelik bir kişisel ve nefsi sorun olarak görmenin, fakat siyasal içtimai ve tutumsal meselelerde ” Allah’ı işe karıştırmamak ” felsefesi ile hareket etmenin insanı iki ruhlu, iki yüzlü bir yaşam anlayışına götüreceğini söylersek herhalde yalnızca gerçeği belirtmiş oluruz. Müslüman’ın maddi ve tinsel hayatında tam bir uyum ve uyum olmalıdır. (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- Zindan ve karanlık
Zindanmış bu karanlık oda
Ne gam
Bana, imanımın ışığı yeter
Ellerim mi kelepçelenmiş arkamdan
Tutsak edilemez ya düşünceler
Paslı kilit ve demirlerle çevrili olsa da odam
Sınır tanımaz ki hayaller… (Dikeni Gül Eylemek) - Biz teşkilâtımızı tanım ederken: “teşkilât, payeye varmak için insan, süre, araç-gereç ve yer unsurlarının organik şeklidir diyorduk. Ve başa gayeyi koymuştuk. Gayemiz “İlâ-yı Kelimetullahı” ; Allah’ın adını yüceltme ve yayma, davamız, “Nizam-ı Alem” ; Allah’ın nizamını insanlığa hakim kılma davasıdır diyorduk. (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- SEVGİLİ ÜLKÜM
Geçmişi bıraktım , geleceğe bakıyorum
Sabit ve kesin…
Dökülmüş tavandaki her çizgiden
Uzun uzun yollara gidiyorum.
Gözlerim ufuklarda kaybolmuş
Saatlerce ranzamda uzanıyorum…
Ne fazla , ne noksan iki metrekareden
Hücrem
Dar mı geniş mi anlamıyorum
Gezsem de iki adım, yatsam da
Ben burada kalıyorum.
Ne geçmişin muhasebesi , ne haldeki zulüm
Ben umut dolu geleceği düşünüyorum…
Benim ülküm madde mi ki !
Taş, demir ve duvarlarla çevrili yorum;
Zulmün en koyu karanlığında
Maverada yaşıyorum…
.
. (Dikeni Gül Eylemek) - ” Siyaset,inanan ve inanılmış olduğu şeklinde yaşamak isteyen her insanoğlunun yapmak mecburiyetinde olduğu bir hizmet aracıdır. ” (Yeni Bir Dünya İçin Yeni Bir Türkiye)
- Tabi olan değil, söz hakkı olan; uyan değil o dünyada kendi rolünü kendi koyan bir yer edinebiliriz. Biz bu tarz şeyleri söyleyince bazı çevreler diyor ki: ” Türkiye’de huzursuzluk çıkar.” Niye çıkar ? Şundan dolayı, yeni dünya düzenine uymamış olmuş olursunuz. Amerika isterse düzenimiz rahat gider, eğer onun istemediği bir şeyi yaparsak, anarşiyi bela eder, kargaşayı çıkartır. Bunlar dünyanın gerçeği olabilir, fakat gerçek bu diye biz mevcut duruma teslim olamayız. Mevcut durum, insan haklarına, inanç hürriyetine, ulusal kimliğe aykırı ise biz bu duruma doğal olarak olamayız… (İhtilafın Rahmetinde Milli Mutabakata Doğru)
- ” Bizler Meclis’e girmek,kredi almak,bakan olmak için ülkücü olmadık. ” (Yeni Bir Dünya İçin Yeni Bir Türkiye)
Yorum Ekle
[
YORUMLAR
YORUM YAZ!