Eğitim

Fanustaki İnsanlar – Vamık Volkan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Fanustaki İnsanlar – Vamık Volkan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Fanustaki İnsanlar kimin eseri? Fanustaki İnsanlar kitabının yazarı kimdir? Fanustaki İnsanlar konusu ve anafikri nedir? Fanustaki İnsanlar kitabı ne konu alıyor? Fanustaki İnsanlar PDF indirme linki var mı? Fanustaki İnsanlar kitabının yazarı Vamık Volkan kimdir? İşte Fanustaki İnsanlar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Vamık Volkan

Yayın Evi: Alfa Yayıncılık

İSBN: 9786051060866

Sayfa Sayısı: 190


Fanustaki İnsanlar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Narsisizm” kendimize duyduğumuz sevgiyi özetleyen bîr kelimedir. Fiziksel yaşamı sürdürebilmek için her insanın suya ve gıdaya gerekseme duyması benzer biçimde olgun bir ruhsal yaşam için de “narsîsizm”e gerekseme vardır.

Burada üstünde durulan mevzu, abartılmış bir narsisizm ve bu yöndeki bir gelişmeyi dış ve iç dünyamıza uyum yapmadan kullanma durumudur. Abartılmış narsisizmi olan kişiler yaşamlarını büyük bir ikilem içinde sürdürürler.

Bu kitapta ruh çözümü süreçlerinin öykülerinin anlatıldığı iki kişinin de abartılmış bir narsisizmi vardır. İkisi de çocukken anne babaları tarafınca içtenlikle sevilmediklerini algılamışlar ve bu eksikliği gidermek için kendilerine olan sevgilerini patolojik bir düzeyde artırmışlardır. Bu süreç, bilinçdışında gerçekleştiği için narsisizmlerini abarttıklarının pek de bilincinde değillerdir. Sanki dünyanın en kuvvetli, en akıllı yada en güzel insanlarıymış benzer biçimde hareket etmek onlar için olağan bir durumdur. Aynı zamanda kimliklerinin sevgiye aç kısımlarını saklamaktadırlar. Kimliklerinin dünyanın “en mühim” insanı olarak gördükleri parçasını sevgiye aç olan kimlik parçalarından ayırmışlar ve büyüklüğü abartılmış olan kısmı bir fanusla örter benzer biçimde korumaya almışlardır. Bu da yaşamlarında birçok problemin ortaya çıkmasına niçin olmuş ve en sonunda kendilerini bir analistîn divanında yatarken bulmuşlardır.


Fanustaki İnsanlar Alıntıları – Sözleri

  • Brown’ın çocukluğunda ev yaşamı katı görgü kuralları çer çevesinde yürüyordu. Minik Brown evde ebeveynlerinin kul landığı bölgelere, mesela onların yatak ve oturma odalarına pek giremezdi. Ebeveynler yiyecek öncesi bir şeyler içtikleri saatler de, evlatların aralarına katılmalarına izin verirlerdi. Her gece akşam yemeğinde değişik bir etkinlik vardı, bir akşam yalnız Fransızca konuşulur, bir akşam heceleme yarışması yapılır, bir öteki akşam da ailenin ebatlarına yaraşan zekâ oyunları oy nanırdı. Brown, bu biçim aile toplantılarında duyguların açıkça ifade edildiğini asla hatırlamıyordu.
  • “Geçmişte kurduğu yakın ilişkilerde aklı karışıyordu fakat fazlaca yakınlaşmadığı sürece kendini insanlardan ayrıştırmakta zorlanmıyordu.”
  • “Yalnız kalmayı yüceltişinin peşinde, reddedilme korkusu sebebiyle yakınlaş­tığı kişinin sevgisine duyduğu ihtiyacı ifade edememesi yatı­yordu.”
  • 1994’te Almanya’da yaşayan psikanalist dostum Gabriele Ast ile birlikte narsisistik kişilik yapısı olan kişilerin psikanalizleri üstüne, hemen sonra Türkçe’ye de çevrilen Almanca bir kitap yayınladık (Volkan ve Ast, 1994).
    Girişte de yazdığım benzer biçimde okuyucuya “narsisizm” kelimesinin fena bir anlam içermediğini (Weigert, 1967) yine söylemekte yarar var. Kendimize sevgi duymaya ihtiyacımız vardır. Fakat kimi zaman bazı kişilerde yeteri kadar narsisizm yoktur (Cooper, 2006) ve diğerlerinde narsisizm abartılı bir halde mevcuttur.
    Abartılmış narsisistik kişilik yapısı olanlann iç dünyasında bir parçalanma vardır:
    büyük parça günlük yaşamlannda ortaya koydukları ve gündelik ilişkilerinde etraflarmdakilere gösterdikleri büyüklenmeci kısımdır. Minik olan ve kendilerinden bile saklamak istedikleri parça ise sevgiye aç kısımlarıdır. Bu kişiler günlük yaşamlarında büyüklenmeci kısımlarına odaklanırlar ve bu kısımlarını korumak için bir fanus içinde saklar benzer biçimde davranırlar. Brown’ın demir bir küre içinde yaşama fantezisi vardı. Jennifer’in de buna benzer bir cam çiçeklik içinde saklanma fantezisi bulunduğunu anlatacağım.
    Abartılmış narsisizmi olan kişiler kendilerine fanatik kalanlan etraflarında toplarken kendilerine hayranlık duymayanları küçümserler. Ne kendilerine fanatik kalanları ne de küçümsedikleri insanları fanuslarının içine almazlar. Onları dışarda meblağ ve aralarındaki iletişimi açık yada gizli saklı bir halde denetim etmeye çalışırlar. Bu şekilde bir insanla karşılaştığımız vakit “Ne kadar akıllı ya da güzel bir insan!” diye fanatik kalabiliriz ve onlar tarafınca tanınmayı isteriz ya da hafızamızda “Kendini ne kadar büyük görüyor, bu adam/kadın kendini kral/kraliçe mi sanıyor?” diye bir fikir oluşabilir. Bu kişiye yaklaşmakta güçlük çekeriz.
    Abartılmış narsisizmi olan her şahıs hayatında bir mesele bulunduğunu sezmez ve psikiyatriste başvurmaz.
    Abartılmış narsisizmi olan kişilerin yapmış olduğu benzer biçimde insanlarla olan ilişkilerinde fazlaca dikkatli davranan ve kurmuş oldukları iletişimi kendi kontrolleri altında tutmaya çalışan başka kişilik yapıları da vardır. Bu şekilde kişilerin duygularını anlamakta güçlük çekebiliriz. Mesela her şeyi denetim eden ve konuşurken bir mevzunun ayrıntılarım yine yine özetleyen insanları düşünelim. Onları obsesif kişiler olarak adlandırırız.
    Obsesif bir kişiyle konuşurken onun kendini ve bilhassa de duygularını ayrıntılar 80 kişilik yapısına haiz kişilerin analizleri süresince benzer süreç­lerden geçmesi beklenemez. Büyüklenmeci ve “aç” kısımlarını analistle olan ve aktarım adını verdiğimiz ilişkide yansıtma-ardma sakladığını ve bizlerden duygusal olarak uzak durduğunu sezeriz. Bir anlamda bu şahıs de kimliğinin etrafına duygusal bir sınır çizer, doğrusu bir bakıma bir fanus içinde yaşar. Bu kişilerin durumları kendilerini rahatsız edecek kadar fena değilse günlük hayatlarına devam ederler ve bir psikiyatrisde görüşmek akıllarına bile gelmez.
    Gerçekte çoğumuz ara sıra obsesif kişiler benzer biçimde davranırız, bu naturel bir şeydir.
    Aksi halde yaşamımız daha zor olacaktır.
    Öte taraftan iç dünyaları fazlaca daha ilkel bir halde parçalanmış kişiler vardır. Bu kişilik yapısı çoğul kişilik olarak adlandırılır (Brenner, 2001,2004). Kendilerine ilişik parçalanmış kişilik yapılarını iki yada daha çok fanus içine koyarlar. Fanus altında yaşar benzer biçimde olan kişinin bir kısmı fazlaca kez başka bir fanus altında yaşar benzer biçimde olan diğeri kısımların varlığından haberdar değildir. Başkaları ile iletişime girdikleri zamanlarda ise karşılarındaki şahıs onların yalnız o sırada ortaya koydukları kişiliği tanır. Başka bir fanus altında yaşayan kişilik kısmını gösterdiğinde ise ilişki kurduğu insan şaşkınlığa uğrar. Bebeklik ve erken çocukluk döneminde kendilerini ruhsal olarak beslemeyen bir ortamda bulunan ve şiddete maruz kalan bazı insanlarda kişilik çekirdeği gelişmeden kalmaktadır. Bu çekirdeğe infantil psikotik kendilik adını verdim (Volkan,1995, Volkan ve Akhtar, 1997). İnfantil psikotik kendilik çekirdeği olan kişinin bebeklik ve çocukluk ortamında onu ruhsal olarak besleyen başka kişiler de olabilir. Bu şekilde durumlarda gelişemeyen psikotik çekirdeğin yanı sıra gelişebilen bir kişilik çekirdeği de oluşur, ikinci çekirdek büyür ve şahıs erişkinliğinde dış dünyayla bu büyüyen çekirdeği vasıtasıyla ilişki kurar. Gelişen kişilik yapısı gelişmeyen infantil psikotik çekirdeği enkapsüle eder. Yani bu gelişmeyen psikotik çekirdeği iç dünyasmda bir zarf içine koyar ve onu saklar. Kişinin kendisi bile fena çekirdeğini bir zarf içinde taşıdığının bilincinde değildir. Bu şahıs erişkin yaşamında, bebekliğinde ve erken çocukluğunda gelişmemiş infahtil psikotik çekirdeği oluşturan vakalara benzer yeni vakalarla karşılaşırsa içinde saklamış olduğu zarf yırtılabilir. Bu şekilde zamanlarda bu şahıs asla alışık olmadığı davranışlar, duygular ve ilişki kurma biçimleri (fazlaca kez öfkeli ve kendini ve başkalarını yıpratan) ortaya koyar. Kendisi de etrafındakiler de şaşırır.
    Kişi bu garip durumun nereden kaynaklandığım bilmesi imkansız. Eğer bu şahıs analize gelirse analist ve hasta bu garip duygu, davranış ve ilişkilerin (kimi zaman kaybolan ve sonrasında yine ortaya çıkan) zarftan çıkan ilkel psikotik çekirdeğe ilişik bulunduğunu öğrenebilir.
    Kısacası, bazı kısımları fanusta yaşar benzer biçimde davranan çeşitli değişik kişilikte insanoğlu vardır. Bu kitapta yalnız abartılmış narsisizmleri ile ilgili kişilik kısımlarım fanus içine koymuş benzer biçimde yaşayan iki kişinin öykülerini anlatıyorum.
  • İnsanlar kendi tarih ve kül­türlerinin etkilerinden bağımsız bir kişilik yapısı geliştiremezler.
  • Yalnız kalmayı
    yüceltişinin peşinde, reddedilme korkusu sebebiyle yakınlaştığı kişinin sevgisine duyduğu ihtiyacı ifade edememesi yatıyordu.
  • Bu tanıya haiz kişiler günlük yaşamları esnasında kendilik büyüklüğü, yeryüzünde güzellik, zenginlik ya da zekâ mevzusunda bir numara oldukları yönünde bir idrak, başkalarının beğenisini toplama çabası ve kendi büyüklüklerini korumak adına bazı gerçekleri görmezlikten gelme tavrı sergilerler.
  • Abartılmış narsisizmi olan kişiler yaşamlarını büyük bir ikilem içinde sürdürürler: günlük hayatlarında kendilerini fazlaca seven,büyüklenmeci duygulara haiz olmalarına karşın , sevgiye aç ve aşağılık duygusu içinde çırpınan gizli saklı bir tarafları vardır.
  • Geçmişte kurduğu yakın ilişkilerde aklı karışıyordu fakat fazlaca yakınlaşmadığı sürece kendini insanlardan ayrıştırmakta zorlanmıyordu.


Fanustaki İnsanlar İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Fanustaki İnsanlar: “Herşeyden ilkin psikoterapi ergonomik zeka ister” dedirten yaklaşımı ile Vamık Volkan ve psikanalize merak sardıran eseri Fanustaki İnsanlar,,,
Cam fanustan çıkıp yüzleşme zamanı (Semra Çandır)

Psikiyatr Vamık Volkan Fanustaki İnsanlar kitabında analizini yapmış olduğu narsisistik kişiliğe haiz biri adam biri hanım iki hastasını derinlemesine konu alıyor. Kitap çözümleme sürecinin başlangıcı, çözümleme süreci ve analizi iyi mi bitirdiğini anlattığı genel bir iskelete haiz. Yazarın bazı bölümlere koyduğu dipnotlar hakikaten ihtiyacı karşılayacak data zenginliğinde. Bilhassa analist ya da terapist olmak isteyenler için sürecin iyi mi yönetildiğine dair kuramsal bilgiden ziyada minik bir yetişim yapıyormuşsunuz tadında bir kitap. Ayrıca dili fazlaca yalın ve akıcı bu yüzden fazlaca kısa bir sürede bitirilebilir. (reyyan)


Fanustaki İnsanlar PDF indirme linki var mı?


Vamık Volkan – Fanustaki İnsanlar kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Fanustaki İnsanlar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Vamık Volkan Kimdir?

Lefkoşa’da dünyaya geldi. Kıbrıs İslam Lisesi’nde okudu; son sınıftayken çıkan isyanla adı değişen Kıbrıs Türk Lisesi’ni tamamladı. Türkiye’ye geldi, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1956’da mezun oldu. Türk vatandaşı olamadığı için emek verme şartları zordu.

Şikago’ya gitti. Üç ay sonrasında babasından gelen mektupta, en yakın arkadaşının Kıbrıs’ta bir eczanede milliyetçi Rumlar tarafınca öldürüldüğünü özetleyen gazete kupürü çıktı. On yıl Türkiye ve Kıbrıs’a dönemedi.

2002’ye kadar tam 45 yıl Virginia Üniversitesi’nde ders verdi. 18 yıl üniversite hastanesinin başhekimliğini yapmış oldu.

Kırk kitap emek harcaması yapmış oldu ve 400’ü aşkın bilimsel yazı yayımladı. Psikolojik çatışma ve kimlik mevzularında sayısız araştırma ve saha emek harcaması gerçekleştirmiş oldu. Psikopolitik teoriler ve dünyanın sorunlu birçok yerinde sulh için yapmış olduğu emek harcamalar sebebiyle Nobel Barış Ödülü’ne aday yayınlandı.


Vamık Volkan Kitapları – Eserleri

  • Kozmik Kahkaha
  • Atlarla Yaşayan Kadın
  • Hayvan Katili
  • Kayıptan Sonra Yaşam
  • Kusursuz Kadının Peşinde
  • Fanustaki İnsanlar
  • Gidenin Ardından
  • Ölümsüz Atatürk
  • Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi
  • Körü Körüne İnanç
  • Göçmenler ve Sığınmacılar
  • Nazi Mirası
  • Atatürk Anatürk
  • 6 Adımda Borderline
  • Politik Psikoloji
  • Divanda Kılıç Dövüşü
  • Tarihi ve Psikolojik Boyutlarıyla Uluslararası Terörizm
  • Divandaki Düşmanlar
  • Kimlik Adına Öldürmek
  • Psikoterapide Nesne İlişkileri
  • Osmanlı’nın Yasından Atatürk’ün Türkiye’sine Onarıcı Liderlik ve Politik Psikoloji
  • Kanbağı-Etnik Gururdan Etnik Teröre
  • Türkler ve Yunanlılar
  • Bilinçdışında Kardeşler ve Psikopatoloji


Vamık Volkan Alıntıları – Sözleri

  • Takıntılı mükemmelliyeti arar, narsist onu iddia eder (Hayvan Katili)
  • George Orwell, “İster sevelim ister sevmeyelim, milliyetçi sevgiler ve nefretler çoğumuzun makyajının birer parçasıdır.” demektedir. (Politik Psikoloji)
  • Orwell milliyetçiliğin kendi grubu tarafınca meydana getirilen zulme karşı gelmek bir tarafa, bu zulmün bilincinde değilmiş benzer biçimde davranacağını vurgular. toplumların objektif gerçeklere karşı duyarsız kalmaları dünya haberlerinin yanlı aktarılmasına sebep olabilir. her şey gazetecinin hangi tarafı tuttuğuna bağlıdır. (Politik Psikoloji)
  • Bir çocuğun ölmesiyle, ebeveynler yalnızca fazlaca kıymetli bir bağları değil, hem de öngördükleri geleceği de yitirmiş olurlar. (Kayıptan Sonra Yaşam)
  • İnsanoğlu pseudospecia yöntemiyle evrime uğramıştır. Kabileler, klanlar, sınıflar vs. değişik bir türden gelirmişçesine değişik davranırlar, bunlar tabiat üstü niyetlerle kurulmuşlardır” (Politik Psikoloji)
  • Psikolojik bir hadisedir ki insan, hayatta bazı dostluklar elde etmek için olağanüstü çalışmak ve fedakârlıklar yapmak zorundadır. – Mustafa Kemal (Atatürk’ün Psikanalitik Biyografisi)
  • Dıştaki nesnelerle kendisini kaynaştırmak psikozlu kişilerin bir özelliğidir. Bu kaynaşmanın yanı sıra, Jane benzer biçimde kişiler kendilerini ve başka insanları ya iyi ya da fena olarak algılarlar. Canlı ve cansız nesneleri benzer şekilde, iyicil yada saldırgan şeklinde sınıflandırıyordu. Sanki dünyasının gürültücü hayaletlerle dolu bulunduğunu hissediyordu; cansız nesneler gizemli, görünmez güçler tarafınca hareket ettiriliyorlardı. (Kozmik Kahkaha)
  • Yas tutmak, soyut ya da somut, herhangi bir mühim yitik ya da herhangi bir yitik tehlikesi için bile gösterilen zaruri bir psikobiyolojik tepkidir. (Hayvan Katili)
  • “Hayır” demeyi öğrenmek, bir çocuğun ruhsal yaşamında bir kilometre taşıdır. (Kozmik Kahkaha)
  • çoğumuz, yabancı düşmanlığının farkına varmalı ve aslına bakarsak bilinçdışı kullanılan bir kavram olarak ‘yabancı’yı, fizyolojik anlamda bizlerden bir parça olarak entegre etmeyi öğrenmeliyiz. dolayısıyla yabancılara karşı hoşgörü ve insaniyet göstermek, devamlı bir uygarlık ve kültür çabası harcamak için çağrıda bulunmalıyız. yansıtmaların enerjisini zayıflatmanın ve ötekileri saldırganca dışlayan bir ulusal varlık olarak ‘biz’ terimini hafifletmenin tek yolu budur. (Göçmenler ve Sığınmacılar)
  • Türkiye’deki hastanelerde konversif bozukluklar ve takıntılı (obsesif) nevroz vakaları küçümsenmeyecek ölçüdedir. (Divanda Kılıç Dövüşü)
  • Bir kişi olarak insan, ölmeye mahkumdur. Kendisi için de­ğil, kendisinden sonrasında gelecekler için çalışmak, bir ferdin ha­yatta ulaşabileceği mutluluğun ilk koşuludur. Herkesin kendi tercihleri vardır. Bazıları bahçıvanlığı ve çiçek yetiştirmeyi se­ver. Diğer bazıları, insanları eğitmeyi tercih eder. Çiçek yetişti­ren insan, başkalarından herhangi bir şey bekler mi? Başkaları­nı eğiten şahıs, çiçek yetiştiren kadar çalışmak zorundadır.
    yazar/mustafa-kemal-ataturk (Körü Körüne İnanç)
  • Kraliçe Victoria, kocasının ölümünden onlarca yıl sonrasında bile, garip bir şey gördüğünde, içinde Albert’ın resmi olan ve üstünden asla çkarmadığı minik broşunu açarak görmüş olduğu şeyi “O’na” da gösterirmiş. (Gidenin Ardından)
  • Analitik süreçlerin bir bileşeni de dirençtir ve her analist direncin bazı durumlarda iyice katı ve aşılmaz hale geldiğini iyi bilir. Bu tür güçlük hatta imkânsızlıkla karşılaşmalar akla şu suali da getirir: Bu tür bir direnç ne kadar analizan kaynaklı ne kadar psikanalist kaynaklıdır? Bundan seneler ilkin meşhur psikanalist Paul Ornstein ile yaptığım bir sohbette bana psikanalizin direnç diye tanımladığı şeyin bir kısmının iatrojenik bulunduğunu söylemişti (Iatros=Doktor; Jenik=Kökenli). Analizanın kendi içsel dinamikleri ve yapılarına
    dayalı bir direnç özelliği olabileceği benzer biçimde psikanalistin yada psikoterapistin zamansız ve orantısız müdahalelerinin karşısında analizanın sıhhatli bir halde kendini korumaya emek harcaması; kendi bütünlüğünü ve sürekliliğini kaybetmeme gayreti, yorumunu kabul ettirme çabası içinde olan psikanaliste bir direnç olarak gözükebilir (Ornstein, Kişisel Görüşme, 2000). (Divanda Kılıç Dövüşü)
  • Kendi kimliği olduğu sandığı şeyin aslına bakarsak büyük seviyede ebeveyniyle çeşitli özdeşimlerinin bir birleşimi bulunduğunu keşfediyordu. (Atlarla Yaşayan Kadın)
  • ” Burada büyümeyi öğreniyorum ….” (Atlarla Yaşayan Kadın)
  • “Geçmişte kurduğu yakın ilişkilerde aklı karışıyordu fakat fazlaca yakınlaşmadığı sürece kendini insanlardan ayrıştırmakta zorlanmıyordu.” (Fanustaki İnsanlar)
  • …çocukluğunun “iyi” ve “fena” annelerini temsil ediyordu. (Kusursuz Kadının Peşinde)
  • “Takıntılı mukemmeliyeti arar,narsisit onu iddia eder ” (Hayvan Katili)
  • Bir de saat almıştı, geçen vaktin bilincinde olmanın bir erişkin etkinliği bulunduğunu düşünüyordu (Atlarla Yaşayan Kadın)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş