Genel

Galatasaray nedir ? Galatasaray nasıl kuruldu?

Galatasaray futbol ekibi, Galatasaray Spor Kulübü’nün Süper Lig’de çaba eden futbol ekibidir. Galatasaray Spor Kulübü’ne ilişkin olan Galatasaray Atletik Anonim Şirketi, kulübün futbol ekibinin sahibidir. Galatasaray Spor Kulübü’nün 1997 senesinde şirketleşme sürecine girmesinin peşinden kurulmuştur.

Galatasaray Spor Kulübü, Türk Spor Tarihi’ndeki önder olma hususi durumunu asla şüphesiz içinden doğduğu ve gene önder bir kuruluş olan Galatasaray Lisesi’nden (Okulu Sultani) almıştır.
Beyazıt tarafınca 1481’de kurulan okul, adını kurulduğu bölgeden alır ve “Galata Epilepsiyi” olarak anılmaya adım atar. Mektep uygar konumuna 1 Eylül 1868’de Sultan Abdülaziz döneminde kavuşur. Mektep’ un gene yapılanmasıyla beraber, Türkiye’de de gerçek anlamıyla ilk atletik emekler başlamış olur ve mektepte Beden Eğitimi dersi jimnastikçi ‘Monsieur Curel’ tarafınca eğitim programına konur. Bu atılımlar hakikaten bir devrim kaliteyi taşımaktadırlar.
Sene 1870’tir. Bu aktivitede zafer gösteren sporcular değişik mükâfat ve madalyalar kazanır ve müsabakaların sonunda öğrencilere “kuzulu pilav” verilir. Bu da, sonraki senelerde bir başka geleneğin başlangıcını oluşturur.

Curel’den sonrasında vazifeyi devralan yabancı spor hocaları (M. Moiroux, Signor Martinetti, Stangali şeklinde), jimnastik ve atletizmin yanı sıra, değişik dallara da eğilerek (yüzme, kürek, aletli jimnastik), bir ilki daha başlatmış olurlar.
Bilhassa Üstünidman’ın ön ayak olmasıyla, öğrenciler futbolla tanışırlar. Ama oynanan futbol, bir âmâ dövüşünden değişik olmayan ve kural tanımayan bir koşuşturmayı anımsamaktadır. Ama futbol GSL’ nin Merasim Kapısı’ndan adımını atmış ve tüm bir salgına dönüşmüştür.

1901 senesinde İstanbul’da yaşayan iki İngiliz, James Lafontaine ve Horace Armitage, Rum ve İngiliz oyunculardan oluşan Kadıköy Futbol Kulübü’nü kurmuşlar fakat 1903’te ekipteki İngilizler bir ihtilaf neticeyi ayrılarak Moda Kulübü’nü oluşturmuşlardır.
Bakıldığı şeklinde bu takımlar yabancı ya da azınlık ekipleridir. Türk olmayan takımların reelleştirdikleri bu ilk futbol karşılaşmaları, GSL öğrencilerini hem ilgilendirir hem de fazlaca üzer. Artık onların emeli, kendi futbol kulüplerini oluşturmak, can veresiye beğendikleri bu oyunun kaidelerini “hatmetmek” ve yabancılarla boy ölçüşmektir.

Türk olmayan ekipleri yenmek
Galatasaray Spor Kulübü’nün kurucusu Ali Sami Yen, “Ellinci Sene” kitabında kurum öyküsünü şöyleki anlatır: “1 Teşrin 1905’te okulun beşinci sınıfında edebiyat muallimimiz merhum Mehmet Ata beyin dersi esnasında birkaç dost baş başa vererek Galatasaray’da bir futbol kulübü kurmaya karar verdik.
Mektepde tahsilde bulunan Bulgar ve Sırp talebesinden çevik ve kuvvetli olanlar da bizlere iltihak etmişlerdi. Asım’ı muhasebeciliğe, Cevdet’i ikinci reisliğe tercih etmiş, kendim de Reis olmuştum. Asım her hafta dostlardan birer kuruş toplamakda mahir olduğundan kendisini muhasebeci yapmıştık. Ben Reisliği topu yağlayıp şişirmekle almıştım. Topumuza evladım şeklinde bakardım. Zati varımız yoğumuz da toptu. Okula kazançken, domuz caddesinden geçer, domuz yağı alırdım.
Bunu bakan dostlar, bana hepimizden fazla paye vermişlerdi. Başka Bir Deyişle o süre Reisliğe ve diğer görevlere payeyi, en fazla çalışan kazanırdı. Cevdet de ikinci Reisliği formaları yıkadığı için almıştı.

“Kastımız İngilizler şeklinde toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir ada malik olmak ve Türk olmayan ekipleri yenmek.”

Kulübün isminin Gloria (Zafer) ya da Audace (Cesaret) konulması yolunda görüşler ortaya atılmışsa da, neticede Galatasaray olmasında uyuşmaya varılmıştır.
Bunun üstüne kurucular da adı özümserler ve “Ismimiz Galata Epilepsiyi olsun” derler.

Kurucu Listeler
1905’ten 1919’a kadar Galatasaray Spor Kulübü’ne Başkanlık meydana getiren, okulun 889 numaralı talebesi Ali Sami Yen, inci şeklinde elyazısıyla yakaladığı Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü ıhsaiyet Defteri’nin (Sayım-İstatistik Defteri) 181 ve 182. sayfalarında kurucu 13 azayı şöyleki sıralar:

1-Ali Sami Yen
2-Asım Sonumut
3-Emin Bülend Serdaroğlu
4-Celal İbrahim
5-B.
1912 senesinde Cemiyetler Yasayı çıkarıldıktan sonrasında, kulüp legal bir kimlik kazanmıştır. Yetkili makamlara kulüplerin tüzükleriyle beraber, kurucu abonelerin ad ve adreslerinin de bildirilmesi lüzumlu yakalandığından, çekilme eden ya da eğitimlerini bitirerek ülkelerine dönen azalar ilk listeden çıkarılmış ve 1 Eylül 1913’te kurucu sıralama gene düzenleme edilmiştir. Kurucu abonelerin yeni sıralaması şöyleki reelleşmiştir:

1-Ali Sami Yen
2-Asım Sonumut
3-Emin Bülend Serdaroğlu
4-Celal İbrahim
5-Bekir Sıtkı Bircan
6-Reşat Şirvanizade
7-Refik Cevdet Kalpakçıoğlu
8-Abidin Daver.

Tüzüğümüzün 5.
Reis; Mehmet Rıza Kara (16 Numaralı aza)
* Katip; Refik Cevdet Kalpakçıoğlu (7 Numaralı aza)
tarafınca Beyoğlu Mutasarrıflığına (Kaymakamlık) meydana getirilen müracaat ile resmi olarak patent ettirilmiştir.

ALİ SAMİ YEN’İN KALEMİNDEN “GALATASARAYLILIK”

Galatasaray’ın kurucusu Ali Sami Yen, Emin Bülent Serdaroğlu ile yaşamış olduğu bir hatırasından yola çıkarak Galatasaraylılığı anlatIyor:

“Kulübümüzü kurma fikrinden ilk kere en yakın dostum Emin Bülent’e sözetmiştim.
Güneş kulübünün doğmasına varan ihtilaflar ve çabalar Emin’i fazlaca üzmüştü, spordan ve sporcudan nefret ediyordu. Öyleki sanıyorum ki, bizi artık yalnız kişisel arkadaşlık bağlıyordu. Galatasaraylılık ortadan silinmiş gibiydi.

Seneler gene akıp gitti. Unutmayacağım bir kara gündü. Emin Bülent Göztepe’deki evinde son saatlerini yaşıyordu. Sayın eşi beni karşılarken, “Aman, bu kere fazlaca kötü bakacaksınız… İçeriye girmeden kendinizi alıştırın, çehrenizden birşey anlamasın…”Aylardan beri vefata karşı yapmış olduğu çetin çaba perişan Emin’in aslan şeklinde bünyesini bitik bir hale getirmiş hem de ruhunu vurmuştu.
“Ali Sami” dedi, “Şimdiye kadar içimde gizlediğim bir duyguyu sana açıklayacağım: Benim hakkımı yediniz, 2 numaralı Galatasaraylı benim” ve gözlerinin feri bir an için yine parlayarak: “Dostlara açıkla, hakkımı vermezseniz ruhum hepinizden şikayetçidir” sözünü eklemiş oldu. Emin yaşamının son büyük ataklarından birini yapmıştı. Başı yana çevrildi, elleri yorganın üzerine takatsiz düştü. Ben donakalmış kalmıştım, Kulübünün sözünü dahi ettirmek istemeyen insan bu muydu?

Emin’in son tutkusunu yerine getirmek için evvel Asım’la düşünce.
Kulüp tasaları bizi birbirimize üç silahşörler şeklinde bağlamıştı. Asım, Emin’i kurtarmak için canını verirdi, fakat Galatasaraylılığını ifade eden bu evraktan vazgeçmeye razı olamadı, elinden gelmiyordu. Galatasaray kurultayı, iş kendisine erişince, bu iki emektar dostun duygularını heyecanla karşıladı, her ikisini de kulüplerine bağlılık açısından haklı bakarak hoş bir neticeye vardı:
Emin de, Asım da Galatasaray’ın 2 numaralı azası sayılacak; 3 numara hiç kimseye verilmeyecekti.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş