Eğitim

Gelecek Uzun Sürer – Louis Althusser Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Gelecek Uzun Sürer – Louis Althusser Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Gelecek Uzun Sürer kimin eseri? Gelecek Uzun Sürer kitabının yazarı kimdir? Gelecek Uzun Sürer konusu ve anafikri nedir? Gelecek Uzun Sürer kitabı ne konu alıyor? Gelecek Uzun Sürer PDF indirme linki var mı? Gelecek Uzun Sürer kitabının yazarı Louis Althusser kimdir? İşte Gelecek Uzun Sürer kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Louis Althusser

Çevirmen: İsmet Birkan

Orijinal Adı: The Future Lasts Forever: A Memoir

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789755106724

Sayfa Sayısı: 391


Gelecek Uzun Sürer Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Yirminci yüzyılın ikinci yarısına damgasını vuran, fikir akımlarını olmasıyla birlikte, siyaset felsefesini ve pratiğini derinlemesine etkileyen Fransız felsefeci Louis Althusser (1918- 1990) ’68 kuşağının kim bilir en mühim düşünsel önderiydi. Pour Marx ve Lire `le Capital’ adlı kitaplarıyla marksist düşünceye yeni bir yorum getirmiş ve yeni bir düşünür kuşağının yetişmesine katkıda bulunmuştur. Yüzyılımız en parlak zekâlarından önde gelen Althusser’in, göz kamaştırıcı kimliğine rağmen, çocukluğu, anababası, geçmişi ve hanımlarla oldukca mühim sorunları vardı. Belki de bunun sonucu olarak, 16 Kasım 1980 günü oldukca sevilmiş olduğu karısı H‚lÜne’i boğarak öldürdü. Cinayeti işlediği sırada bilincini yitirmiş olduğu yönünde verilen hekim raporunu göz önünde bulunduran yargı organı, Althusser’in yargılanmasının gereksiz olduğuna karar verdi. Althusser, kendisinin de yazdığı benzer biçimde, Gelecek Uzun Sürer’de savunmasını değil, duruşmasını gerçekleştiriyor. Gelecek Uzun Sürer, hem de, H‚lÜne için gerçek bir aşk şarkısı; beraber paylaştıkları yalnızlık, sorun, hayal kırıklıkları ve acılar üstüne yakılmış çarpıcı bir ağıt.


Gelecek Uzun Sürer Alıntıları – Sözleri

  • İlk kez o benim fena huylarımı açıkça okudu ve anladıklarını asla duraksamadan yüzüme karşı söylemekten de çekinmedi:
    “Sende beğenmediğim yan, kendini yok etmek istemen.”
  • “Gerçekten de birbirini çağrıştıran tüm anılar süresince olgulara sımsıkı bağlı kalmaya ehemmiyet veriyorum. Ancak sanrılar da birer olgu değil mi?”
  • “Bedenin ne kadar gücü var ise ruh da o denli özgürdür”
    – Spinoza
    Spinoza Freud’a tam burada yaklaştırılabilir. Zira kederle luk içinde yırtılan bu conatus, ölüm içgüdüsüyle yaşam içgüdüsü, Thanatos’un kederiyle Eros’un luğu, içinde bocalayan libido’dan başka nedir ki?
  • İlk kez o benim fena huylarımı açıkça okudu ve anladıklarını asla duraksamadan yüzüme karşı söylemekten de çekinmedi: “Sende beğenmediğim yan, kendini yok etmek istemen.”
  • Psikanalizde ağırlık taşıyan, kuram değil, (temel maddeci ve marksist ilke) ergonomik’ tir.
  • Bana hiçbir vakit en minik bir sitemde bile bulunmamış, hatta hakkımdaki aslolan içten düşüncelerini bile bana açmamış olan bu hanım, sanki bir içgüdüyle şu şekilde deyiverdi: “Sende sevmediğim yan, kendini yok etme isteğin…” Bu söz benim gözümü açtı ve tüm o zor zamanların anısını belleğimde tekrardan canlandırdı.
    Her şeyi, kitaplarımı, (öldürdüğüm) Helene’i, psikanalizcimi yok etmek istediğim gerçekti, fakat bunu, intihar tasarılarım vesilesiyle de aklımda kurduğum benzer biçimde, kendimi yok ettiğimden güvenilir olabilmek için istiyordum. Peki bu inatçı öz-yıkım istemi nereden geliyordu?
  • Kendi isteğimi, annemin arı isteğinin gerçekleşmesinde, hatta bunun nihayet erişilen yadsınış biçiminde, bir yazgıda benzer biçimde kavrıyordum. Bu koşullarda, düşünceme bir kopuşun, bir kesintinin katı ve keskin biçimini vermekten kaçınılabilir miydim?
  • “Kural kişinin yerine düşünür, ve yerine düşünen olduğundan, kişinin her düşünmesi bir kibir günahı sayılıyordu.”
  • Benim yok edilmemin yolu simgesel olarak başkalarının, en başta en oldukca sevdiğim hanım olmak suretiyle en yakın ve candan dostların yok edilmesinden geçiyordu.
  • “Yaşam, tüm dramlarına rağmen, hala güzel olabilirmiş. Altmış yedi yaşındayım; kendim için sevilmediğimden gençlik tanımamış olan ben, şimdi kendimi asla olmadığım kadar genç hissediyorum. Bu iş yakında bitecek olsa da.
    Evet, bazan gelecek uzun sürüyor.”


Gelecek Uzun Sürer İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Althusser’ın öteki kitaplarının oldukca haricinde bir çizgiye haiz kitabı. Bir kuram ve siyaset kitabından oldukca Althusser’ın iç dünyasını ve hayata bakış açısının psikodinamik geri planını okuma fırsatı veriyor.
Althusser, ‘kuramsal anlamda’ oldukça ilgimi çeken bir düşünür. Marksist düşünceyi en doğru şekilde temsil eden isimdir desek abartmış olmayız. Bu duruşunun ardını aralarken hayatıyla ve duygusal dünyasıyla ilgili kısımları da okumaya başlıyorsunuz. Kitap, bir oldukca metnin bir araya getirilerek oluşturulmasından dolayı Althusser’a dair bir oldukca değişik detay var. Ancak bu detaylar benim için pek de pozitif yönde değil. Eşini öldüren Althusser’ın duygusal savunmasının yanında, haklılık oranı arama çabaları, günlük benzer biçimde yazıya döktüğü yazılarındaki müthiş eril söylemler, akıl hastalığını bahane eden açıklamaları oldukça rahatsız ediciydi. Yani felsefeci Althusser ne kadar ilgi çekiciyse, fert olarak Althusser o denli iğrenç halde! Adam Freud ve Lacan ithaflarıyla işlediği adam öldürmeye haklılık oranı çıkardı ya hu!!
Başlarda alıntılık kısımların çokluğu ve güzelliği okuru kitabın içine çekerken sonrasında tokat silsilesi başlıyor. Eğer felsefeci Althusser’ı tanımadıysanız bu kitabı okumayın, uzaklaşırsınız.
Okur notu: Althusser yaşamıyla oldukca iyi derstir, iyi mi bir insan olunmaması gerektiğine dair. (Uğur De Molinari)

Felsefe ve Marksizmde söz sahibi bir insanın bu oldukca beğenilen kitabı, öylesine açıklayıcı ve irdeleyici başladı ki nefessiz okumaya başladım.Bir yaşam öyküsü olan bu kitapta mevzu o şekilde dağıldı,ben mevzudan o şekilde uzaklaştım ki oldukca zor bitirdim , oldukca sıkıcıydı. (Gulen)

Elbette genelleme yapılması doğru değil fakat düşünürlerin içinde bir parça zalimlik olduğuna inanırım. Gerçi hangimizin yok ki. Althusser karısını niçin öldürdü? Cevaplardan oldukca sorulara odaklanın. (Nihan)


Gelecek Uzun Sürer PDF indirme linki var mı?


Louis Althusser – Gelecek Uzun Sürer kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Gelecek Uzun Sürer PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Louis Althusser Kimdir?

(1918-1990) Marksist felsefeci ve siyasal fiil adamı. Marx’ın yapıtlarına getirmiş olduğu yeni yorumlar ve Fransız Komünist Partisi (PCF) içindeki etkinlikleriyle tanınmıştır. Gençliğinde Katolik gençlik ve talebe örgütlerinde yer edinen Althusser, Nazi işgali esnasında Fransız Direniş Hareketi’ne katıldı; Almanlar tarafınca toplama kampına gönderildi. Savaştan sonrasında École Normale Supérieure’de felsefe öğrenimi görmüş oldu; aynı okulda 1980’e değin öğretmenlik yapmış oldu. 1948’de PCF’ye üye olan Althusser, 1960’lardan başlayarak çeşitli dergilerde yayımladığı yazılarıyla Fransız solu içinde etkili olmaya başladı.


Louis Althusser Kitapları – Eserleri

  • İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları
  • Filozof Olmayanlar İçin Felsefeye Giriş
  • Gelecek Uzun Sürer
  • Marx İçin
  • Montesquieu Siyaset ve Tarih
  • Lenin Ve Felsefe
  • Özeleştiri Öğeleri
  • Kadife Karanlık 2: Ayna Şövalyeleri 21. Yüzyıl İle
  • Felsefede Marksist Olmak
  • Felsefe ve Bilimadamlarının Kendiliğinden Felsefesi
  • Yeniden Üretim Üstüne
  • Psikanaliz Üstüne Yazılar – Freud ve Lacan
  • Felsefi ve Siyasi Yazılar
  • John Lewis’e Cevap
  • Yazılar İki Filozof Machiavelli – Feuerbach
  • Tutsaklık Güncesi
  • Makyavel’in Yalnızlığı ve Başka Metinler Althusser’in Mirası
  • Althusser’den Ilkin Louis Althusser
  • Kriz Yazıları
  • Politika ve Tarih
  • Güncel Müdahaleler
  • Psikanaliz ve İnsanbilimleri


Louis Althusser Alıntıları – Sözleri

  • Devlet, sömürü üstüne kurulmuş ideoloji ve zor kullanımıyla garantilenmiş bir aldatmaca ilişkisini icra eder. (Özeleştiri Öğeleri)
  • Hakikat şey ile zihin arasındaki uygunluktur. (Felsefede Marksist Olmak)
  • Yerçekimi iyi mi cisimlerin aslı ise, özgürlük de
    insanların özüdür… (Marx İçin)
  • Toplumsal yaşam bilincimizi belirlediği için egemenler yaşamı kendi çıkarları doğrultusu da biçimlendirerek bilincimizi de istedikleri bir biçime sokmaya çalışırlar, bunun içinde insanoğlunun bilincinin ve bilinçaltını etkileyen yollar’a başvururlar. Eğitsel kurumlar egemen ideoloji için en kullanışlı DİA’lardır, aile, okul, medya hepsi dilsel yada dil dışı pratikler yöntemiyle örgün ya da yaygın eğitim vererek özneyi tekrardan üretmeye ya da iktidarın istediği yönde biçimlendirmeye ve Marcuse’un deyimiyle “tek boyutlu insan”lar haline getirmeye çalışır. Ancak tekrardan üretim sürecinin hiçbir vakit kapanamayan, kesintiye uğrayan ve noksan kalan tesiri karşıcılık için kendini var edebilme ve öznenin tekrardan üretim sürecine müdahil olarak egemen ideolojinin etkisine karşı kendi tesirini yaratabilme olanakları sunar. (Kadife Karanlık 2: Ayna Şövalyeleri 21. Yüzyıl İle)
  • Bir zincirin kıymeti, en zayıf halkasının kıymeti kadardır. (Marx İçin)
  • Lenin’e bakılırsa bir yanılgı karşısında susmak ya da onu görmezlikten gelmek, yenilmekten ve o hatası yapmaktan daha vahimdir. (İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları)
  • Engels’in de söylediği benzer biçimde:
    “Tarihin maddeci kavranışına göre, tarihteki belirleyici etken, son yargıda, gerçek yaşamın üretimi ve yeniden üretimidir.” (Makyavel’in Yalnızlığı ve Başka Metinler Althusser’in Mirası)
  • Bir zincirin değeri, en zayıf halkasının değeri kadardır. (Marx İçin)
  • Tüm devlet aygıtları hem ideoloji, hem de baskı kullanarak işlerler. (İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları)
  • “Bir gürültü, uzakta bile olsa, her şeyin uzun bir süre için yok olup gidecek olan sessizliğidir.” (Tutsaklık Güncesi)
  • “Olanı iyi yargılayabilmek için, olması gerekeni iyi bilmek gerekir.” (Montesquieu Siyaset ve Tarih)
  • Felsefe bilinecek nesne ile onu bilecek olan özneyi karşı karşıya koyar. Bunlar her bakımdan iki ayrı varlıktır, aslolan büyük ve dikenli sual ise, bu şekilde tamamen ayrı iki varlığın bir halde aralarında bir ilişki, hem de bir data ilişkisi, sürdürmelerinin iyi mi mümkün olabildiği sorusu olacaktır. (Felsefede Marksist Olmak)
  • Ders çıkarmak için nedenlerini çözümleme edecek kadar temellerine inmeyi bildiğimizde bir yenilgi daima için bir zaferden daha varlıklı bilgilerle doludur, … (Yeniden Üretim Üstüne)
  • “Gerçekten de birbirini çağrıştıran tüm anılar süresince olgulara sımsıkı bağlı kalmaya ehemmiyet veriyorum. Ancak sanrılar da birer olgu değil mi?” (Gelecek Uzun Sürer)
  • Benim de, hepimiz benzer biçimde, Tezler’den anladığım Lenin’in, felsefi beyanlarda (bildirimlerde) kaydedilmiş olan, felsefi tavır alışlarıdır. Materyalizm ve Ampirio-kritisizm’ı okumamak için bilimsel nitelikli felsefeye bir bahane ya da bir paravan görevi meydana getiren itirazı şimdilik bir yana bırakıyorum: Yani kategorik terimler dizgesi, zamanı referansları, hattâ bilgisizlikleri sorununu. (Lenin Ve Felsefe)
  • bir ülkede yalakalığın getirisi dürüstlüğün getirisinden fazlaysa o ülke batar. (Montesquieu Siyaset ve Tarih)
  • Demek ki Marx mevcut felsefe içinde düşünmüş, yeni bir felsefe kuramamıştır (Felsefede Marksist Olmak)
  • Yaşadığımız dünyayı, koşulları anlamlandırmanın ve dönüştürmenin yollarının arayan eleştirel bir düşünüş bağlamında ideoloji egemen iktidarın denetiminden çıkmamamız için süreğen olarak bizi aldatan bir sistem olarak görülebilir. Yani ideoloji bizde yanlış bir şuur üretir ve tüm öteki ideolojik aygıtlar bu yanlış-bilincin tekrardan üretimine destek verir. İdeoloji temel olarak toplumsal gerçeği kurgular, “gerçek” yaşam koşulları ile ideolojinin yansıttığı gerçek arasındaki bir yarılma vardır. Sorunsal ideolojinin varoluşunu ve işleyiş biçimini de açıklar. Sorunsalı bir ters çevrilme, yanılsama yaratan bir süreç olarak ele alan görüş ideolojiyi olumsal olmayan bir açıdan tanımlar, bu tanımlamalar çoğu zaman ideolojiyi “yanlış bilinç” olarak ele alır. (Kadife Karanlık 2: Ayna Şövalyeleri 21. Yüzyıl İle)
  • marks, hegel’in köken’e ve özne’ye ilişkin her felsefeyi, ister akılcı, ister ampirik ya da aşkınsal olsun, yetkisiz sayarak reddetmesindeki diretiş sebebiyle hegel’e yakındı. (Makyavel’in Yalnızlığı ve Başka Metinler Althusser’in Mirası)
  • Tanrının altında
    gizlenen Hegel için Tanrı, kendisini dışarda bulmamalarını
    sağlayacak bir bahane değil mil Nasıl yakalanmamak için hırsız
    var! diye bağırılırsa, Hegelde kendisini tutmasınlar diye Tanrı
    var! diye bağırır. Fakat bu kez onu yakalıyoruz.
    Ne yazık ki , tüm bu düşünceler Hegel’in yapıtında yer ediniyor
    ve varlıklarından başka bir nedene dayanmaksızın, onları
    orada aşıyorlar. Hegel kendisinin bütünlüğün haricinde değil ,
    içinde bulunduğunu açıkça söyler; bunu söylerken hem filozoftur
    hem koşulları kendi çağı tarafınca belirlenmiş tarihçidir hem
    bir hususi bireydir. (Althusser’den Ilkin Louis Althusser)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş