Eğitim

Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak – Cem Eroğul Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak – Cem Eroğul Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak kimin eseri? Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak kitabının yazarı kimdir? Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak konusu ve anafikri nedir? Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak kitabı ne konu alıyor? Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak PDF indirme linki var mı? Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak kitabının yazarı Cem Eroğul kimdir? İşte Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Cem Eroğul

Editör: Elif Aksu Kaya

Tasarımcı: Savaş Çekiç

Yayın Evi: Yordam Kitap Yayınları

İSBN: 9786051723822

Sayfa Sayısı: 128


Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İnsan iyi mi insanlaştı? İnsan toplulukları, toplumlara iyi mi dönüştü? Kültür nedir? Tüm dünya ortak bir küresel kültürün egemenliği altına mı giriyor? Devlet niçin kuruldu? Kast sistemi ne demek? Sömürünün deposu nerededir? Birey fikri hep var mıydı? Bireyler toplumu değiştirebilir mi? İnsan hakları terimi ne vakit ortaya çıktı? Demokrasi ve insan hakları için en tehlikeli ideolojiler hangileridir? İnsanın insanla, diğeri canlılarla, doğayla uyum içinde yaşayacağı bir cemiyet oluşturmak mümkün mü? Nasıl bir toplumda bugünkünden daha özgür ve daha mutlu yaşayabiliriz?

Cem Eroğul bu kitapta “insan olma”nın uzun ve görkemli macerasını konu alıyor torunu Kuzey’e. Laf sözü açıyor ve Homo Sapiens’in ortaya çıkmış olduğu dönemden çağdaş insanoğlunun yaşamış olduğu günümüze bir solukta geliniyor. Bu renkli “dede-torun muhabbeti”, insanlık tarihinin temel sorularını, temel kırılmalarını, temel dönüşümlerini gündelik bir sohbetin akıcılığı içinde önümüze koyuyor.

Gençlerle Baş Başa: İnsan Olmak, yalnızca gençler için değil, dünü ve bugünü kavrayarak geleceğe bakmak isteyen her yaştan okur için kıymetli bir kaynak. “İnsan nasıl ki geçmişte hep kendi mimarı olmuşsa, gelecekte de kendisini yaratmasını bilecektir” diyor Cem Eroğul.


Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak Alıntıları – Sözleri

  • Bir ülkede demokrasinin düzeyini ölçmenin en şaşmaz yollarından biri, o ülkede hanımefendilerin durumu­na bakmaktır.
  • İnsan ticaretinin senelik cirosu, uyuşturucu ticaretininkiyle yarışıyor ve yılda 150 milyar doları buluyor.
  • Toplum sadece bireyler biçiminde var olabilir, dolayısıyla her fert kendini oluşturmakla, bununla birlikte, toplumu da oluşturmuş olur. Kaldı ki, “toplumsal etki” dediğimiz şey, ister istemez, daima “bireyler aracılığıyla” gerçekleşir.
  • İlerlemek için oldukça çalışmak, oldukça fedakarlıkta bulunmak gerekir.
  • Uygarlıkla beraber sömürü de girdi toplumsal yaşama.
  • Ölüm, bir yok oluş değil de, başkalarınca görülme­yen bir mekan değişimi benzer biçimde düşünüldü.
  • .. İngiltere’den Kuzey Amerika’ya yoğun göç dalgası 17.yy’ın başlangıcında başladı. 18.yy’ın daha ortasında gelmeden, Amerika’da, her biri ayrı bir devletçik benzer biçimde işleyen 13 İngiliz kolonisi kurulmuş bulunuyordu… hızla gelişen bu kolonileri, İngiltere kendine rakip olarak görmeye başladı ve bunlara sömürgeci yöntemler dayatmaya kalkıştı. En sonunda İngilizler asker yollayınca da, 13 koloni beraber karşı koymaya karar verdi. Bu ortak mücadeleyi yürütmek suretiyle, … kolonilerin eşit sayıda temsil edildikleri Kongre denilen bir meclis toplandı ve 4 Temmuz 1976’da Amerikan Bağımsızlık Bildirgesini kabul etti. Amerikalılar bu günü müessese günü olarak kutlarlar ve tarihte ilk kez insan hakkı terimini duyuru etmiş olan bu bildirgeyle haklı olarak övünürler. Aşağı yukarı bir yüzyıl ilkin John Locke’un savunduğu fikirleri gür bir sesle dünyaya haykıran bu bildirgenin aslı şu idi: Tüm insanoğlu özgür doğarlar ve özgür yaşarlar; devlet sadece bu özgürlükleri korumak ve bunlardan her insanın eşit derecede yararlanmasını sağlamak için vardır; bu özgürlüklere ilişen devlet, kendi varlık nedenini yitirir; bu şekilde bir devlete karşı ayaklanmak, hem hak, hem de ödevdir; İngiltere Hükümeti, Amerikalıların özgürlüklerini çiğneyerek, onları kendisine bağlayan temel sözleşmeyi bozmuştur; bu suretle özgür kalan Amerikan halkı, yeni bir hükümet kurmaya karar vermiştir.
  • Reklamcılık tüketim tiryakiliğini azdıran en mühim etmenlerden biri.
  • Var olan eşitsizlikten yararlananlar, ayrıcalıklı konumlarını bırakmamak için, silahlı baskıdan propagandaya, devlet gücünden eğitime, rüşvetten inanç sömürüsüne kadar, ellerindeki her türlü olanağı sonuna dek kullanıyorlar. Gerçekten de, tarihte daima sömürgenler sömürülenlerden oldukça daha azca sayıda olduğundan ve gözü açılmış bir halkı hiçbir silahla mısra getirmek mümkün olmadığından, sınıflı toplumların hepsinde sömürüyü gizleyen ya da haklı gösteren bir kültür yapısı bulunması kaçınılmazdır.
  • Tarih, kültür ve doğa varlıklarının korunması alanında, telafisi olanaksız en büyük ayıbımız ise, 50-60 yıl hizmet edecek bir baraj uğruna, on bin senelik bir geçmişi barındıran Hasankeyf yöresini gözden çıkarmış bulunmamız.
  • Gerçeklikte saf varlık yoktur. Saf nesneler sadece laboratuvarda uğraşarak üretilir. Yani saflık yapaydır. Gerçek dünyada nesneler. “ ya şu ya da bu” değil, “hem şu hem de bu”dur.
  • Üretim her türlü toplumun temel varlık şartıdır. Üretmeyen cemiyet yok olur.
  • İnsanla beraber, evrim koşullarında oldukça köklü bir değişiklik ortaya çıkıyor. İnsana gelinceye dek, ana etmen doğaya uyum sağlamak iken, şimdi artık toplumsal yaşama uyum sağlamak öncelikli hale geliyor.
  • “homo sapiens’e gelinceye dek, insanlaşmanın en mühim etmenleri olan el duyarlılığı, el-göz-beyin eşgüdümü, beynin büyümesi, kıvrımlaşmanın artması ve karmaşıklaşması, yutak ile gırtlağın konuşma diline olanak verecek doğrultuda gelişmesi yönündeki biyolojik evrim aralıksız sürdü. bu evrimi yönlendiren şey de hep kültürel gelişme oldu”
  • Nasıl ki insan geçmişte hep kendi mimarı olmuşsa, gelecekte de kendisini yaratmasını bilecektir.


Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak İncelemesi – Kişisel Yorumlar

“İnsan Olmak”, homo sapiens ile başlamış olan insanlığın günümüze dek olan sürecini konu alıyor. İlk cağlardan günümüze ulaşan bu süreçte hem tarihsel hem de bilimsel veriler bizlere sunulmuş. Tarihsel bazda Magna Carta, Fransız Devrimi, Rönesans ve Reform benzer biçimde mühim dönemeçler kişinin haklarını elde etme süreçleri olarak belirtilirken, bilimsel bazda insanoğlunun öteki türlerden iyi mi ve hangi koşullarda ayrılmaya başladığı anlatılmış. Toplumsal üretim süreçleri olan ilkel komünal dönem, feodalizm ve kapitalizmin iyi mi evrildiği gösterilmiş, ek olarak günümüzde sistemin geldiği nokta, sosyo-ekonomik farklar ve bunların sonucları da sunulmuş. Gelecek için neler yapılabilir sorusu irdelenmiş. Geçmiş dönemlerin yanısıra İstanbul Sözleşmesi, İklim Krizi, Korona Pandemisi benzer biçimde en güncel problemler da kitabın incelemiş olduğu mevzular içinde. Dede torun muhabbeti şeklinde geçen kitap asla sıkılmadan okunuyor. Konulara hakim kişiler için oldukça yeni bilgiler sunmasa da hatırlatma amacıyla yine yine okunması mümkün. Her okuyucuya ve bilhassa genç kuşağa hitap ediyor. Tavsiye ederim. (Asrın Kar)


Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak PDF indirme linki var mı?


Cem Eroğul – Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Cem Eroğul Kimdir?

1944 senesinde İzmir’de dünyaya geldi. İlk ve orta dereceli öğrenimini bu şehirde tamamladıktan sonrasında 1960 senesinde İstanbul, Saint Joseph Lisesi’nden mezun oldu. 1964 senesinde Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni tamamlamış oldu. Yüksek lisansını 1965 senesinde Diplôme d’Etudes supérieures (DES), Faculté de Droit et de Science économique (Paris), doktorasını ise 1969 senesinde Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde tamamladı.

1966 senesinde Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Anayasa Hukuku asistanı olarak iş yaşamına başlamış olan Eroğul, 1973 senesinde aynı fakültede Anayasa Hukuku doçenti oldu. 1982 senesinde gene aynı bölümde profesör ünvanını aldı. 1983 senesinde Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı’nın direktifiyle üniversiteden uzaklaştırıldı. 1990 senesinde alınan Danıştay’ın içtihadı birleştirme sonucu uyarınca A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi’ndeki Anayasa Hukuku profesörlüğüne geri döndü. Bu ara dönemde Ankara Fransız Kültür Merkezi’nde Fransızca öğretmenliği ve Ankara Fransız Charles de Gaulle Lisesi’nde Türkçe öğretmenliği yapmış oldu.


Cem Eroğul Kitapları – Eserleri

  • Demokrat Parti
  • Devlet Nedir?
  • Anatüzeye Giriş
  • Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak
  • Modern Devlet Düzenleri
  • Marksizm ve Birey Sorunsalı
  • Devlet Yönetimine Katılma Hakkı
  • Birey Nedir?


Cem Eroğul Alıntıları – Sözleri

  • Barbarlık çağının getirmiş olduğu göreli bolluk, başkalarının alın terini sömürme olanağını açtı. (Devlet Nedir?)
  • Verginin ortaya çıkışı, esas olarak, gönüllü armağanlardan mecburi armağanlara doğru bir devrim biçiminde olmuştur. (Devlet Nedir?)
  • Kendi tarihlerini daima insanoğlu kendileri yaparlar, fakat, kaçınılmaz olarak, bu tarihlerini daha önceki insanların ( yada daha ilkin kendilerinin) yapılaştırdığı koşullar içinde yaparlar. (Devlet Nedir?)
  • Var olan eşitsizlikten yararlananlar, ayrıcalıklı konumlarını bırakmamak için, silahlı baskıdan propagandaya, devlet gücünden eğitime, rüşvetten inanç sömürüsüne kadar, ellerindeki her türlü olanağı sonuna dek kullanıyorlar. Gerçekten de, tarihte daima sömürgenler sömürülenlerden oldukça daha azca sayıda olduğundan ve gözü açılmış bir halkı hiçbir silahla mısra getirmek mümkün olmadığından, sınıflı toplumların hepsinde sömürüyü gizleyen ya da haklı gösteren bir kültür yapısı bulunması kaçınılmazdır. (Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak)
  • Demokrat Parti’nin muhalefette iken yarattığı tüm büyük hayaller on senelik iktidarının sonucunda tamamen kırılmıştı. İktisadi refah enflasyon duvarına çarpmış, demokrasi vaatleri bir baskı ve diktatörlük düzenine dönüşmüştü. Nihayet onurlu dış siyaset sloganı, zaman içinde maskesini yüzünden düşürmüş ve son aşama onursuz bir buyuruculuk uyduculuğu biçiminde sonuçlanmıştı. (Demokrat Parti)
  • Ulus egemenliği teriminin da temsili demokrasi ile bilhassa uyuştuğu belirtilmelidir. (…) Halk egemenliği kabul edilseydi, temsilcilerin, kendilerini seçen halk bölümünün istenciyle bağlı olması gerekecekti. Başka bir deyişle, yasama meclisi üyeleri, seçmenlerin bağlayıcı vekaleti ile bağlı olacaktı. O vakit temsilci, ulusun vekili (“milletvekili”) değil, kendisini seçenlerin vekili olacaktı; dolayısıyla da, onların sözcüsü olmaktan başka bir şey yapamayacaktı. Bu sözcülük görevini yerine getirmediğinde ise görevden alınması organik olacaktı. Oysa millet soyut bir varlık olduğundan, ulusal egemenlik kuramı çerçevesinde, hem somut seçmenlerin millet adına bu görevi yaptıklarını hem de somut temsilcilerin gene millet adına iş gördüklerini varsaymak, dolayısıyla da, millet istencini dile getirmekte bu tarz şeyleri tamamen özgür bırakmak olanaklı. (Anatüzeye Giriş)
  • İnsanla beraber, evrim koşullarında oldukça köklü bir değişiklik ortaya çıkıyor. İnsana gelinceye dek, ana etmen doğaya uyum sağlamak iken, şimdi artık toplumsal yaşama uyum sağlamak öncelikli hale geliyor. (Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak)
  • Bitkilerin genetiğiyle oynamak son marifetimiz olsa da, bu tür müdahalelerin geçmişi 12000 yıl öncesine, neolitiğin başına dek uzanır.Hızla yok etmekte olduğumuz bir avuç balta girmemiş ormanın haricinde, nebat örtüsü bütünüyle insan eseridir.Hayvanlar da öyleki.Aslında hayvanlar alemine müdahalemiz daha da eskidir. (Marksizm ve Birey Sorunsalı)
  • İnsan ticaretinin senelik cirosu, uyuşturucu ticaretininkiyle yarışıyor ve yılda 150 milyar doları buluyor. (Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak)
  • …tarih daima kitlelerin eseridir. (Devlet Nedir?)
  • 12 senelik araştırma serüvenimin ilk 5 yılı,mevzunun kaçınılmaz kıldığı düşünsel aracı,daha ilk adımdan başlayarak bireyle toplumu hep beraber incelemeye olanak veren kuramsal çerçe veyi aramakla geçti.Sonunda bunu,Grundrisse’de, Marx’ın üretimle tüketimin ilişkisini incelemiş olduğu bölümde buldum. (Marksizm ve Birey Sorunsalı)
  • “İnsanlığa fenalık edenleri cezalandırmak acıma; onları affetmek ise barbarlıktır.” (Anatüzeye Giriş)
  • İnternet vasıtasıyla görüş belirtme olanağının belirmesi, bugüne dek temsili demokrasiyi kaçınılmaz kılan koşulları ortadan kaldırabilir ve tekrardan direkt demokrasiye dönme yolu açılabilir. (Anatüzeye Giriş)
  • “Elbiseler, rütbeler hiçbir vakit cesaretin, hamiyetin, itidal, dirayet ve zekânın şaşmaz ölçüsü olmamıştır.” (Demokrat Parti)
  • Piaget için öğrenme, edinim ile uyum birliğine dayanan bir çift süreçtir. Çocuk duyularıyla değil, duyularını da kullandığı eylemlerle öğrenir. Eylem, daima nesneyi etkileyen bir el atmadır. Her somut el atma ile çocuk, nesneyi şu ya da bu yönden değiştirir. Aynı anda, değişiklik yapma eylemi yeni bir becerinin edinilmesine kaynaklık eder. Bu yoldan edinilen yeni beceri, daha ilkin oluşmuş bulunan davranış alışkanlıklarına eklenmiş olur. Bu eklenme ile tüm dizge, bu yeni beceriyi de kendi ayrılmaz parçası durumuna getirecek halde değişmiş olur. Bu uyum sonucunda, her değiştirici eylemle beraber, eskisinin azca oldukça değişmiş bir biçimi olan yeni bir dizge oluşur. Bir sonraki değiştirici eylemi deneyimleyecek olan artık bu yeni dizgedir. Edinilecek yeni beceri, işte bu yenilenmiş dizgeyi tekrardan yenileyecektir. Öğrenme süreci budur. (Birey Nedir?)
  • Demokrat Parti’nin doğuşuna neden olan en mühim sebep, Halk Partisi’ne duygulan muhalefetin oldukça yaygın ve köklü bir hale gelmiş olmasıydı. Bu karşıcılık başlıca iki kaynaktan besleniyordu. Bunların birincisi, başat sınıfların artan iktidar arzusu; ikincisi ise, halkın yaygın bıkkınlığı idi. (Demokrat Parti)
  • İncelenen varlık eninde sonunda bireysel-toplumsal bir varlık olsa da, bunun öğelerinin, bileşenlerinin kendilerine özgü doğaları vardır. Dolayısıyla, belli bir öğenin etkilenmesi, ister istemez, ilgili öğenin doğasının gereği olan biçimi alır. Bu kuralı soyut olarak deyimleyeceksek (formüle edeceksek), şu şekilde diyebiliriz: “Herhangi bir belirlemenin sonucu, belirleyenin değil, belirlenenin niteliğine bağlıdır.” Mesela toplumsal baskı bir bireyi aşırı bunalttığında, bunun sonucu kişinin delirmesi olabilir. Ancak delirme, nöron bağlantılarında bir alt üst oluş, diyesim, doğası gereği örgensel (organik) kalite taşıyan bir olgudur. (Birey Nedir?)
  • Uygarlıkla beraber sömürü de girdi toplumsal yaşama. (Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak)
  • Nasıl ki insan geçmişte hep kendi mimarı olmuşsa, gelecekte de kendisini yaratmasını bilecektir. (Gençlerle Baş Başa – İnsan Olmak)
  • En geniş anlamıyla politika, üretim haricinde kalan, sadece üretimin sürdürebilmesi ve geliştirilebilmesi için toplumsal çapta yürütülmesi mecburi olan işlerin toplamıdır. (Anatüzeye Giriş)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş