Samsun’da yaşayan ve senenin 8-9 ayı memleketi Giresun’un Alucra ilçesine bağlı Koman köyünde kalan Güdül, köyüne ilk fidanı 30 yıl ilkin dikti.

Gençlere harçlık vererek fidan diktiriyor

Fidanları tek tek toprakla buluşturan Güdül, köyündeki atıl ve taşlık arazileri yeşillendirmek amacıyla sonraki yıllarda bu işe kendini adadı. Son dönemlerde yaşı dolayısıyla yürümekte güçlük çeken, çevresindekilerin “Cemal Emmi” diye hitap etmiş olduğu Güdül, köydeki gençlere harçlık vererek arazilere fidan dikimini sürdürüyor.

Giresunlu Cemal Emmi, 30 yıldır köyündeki atıl arazileri ağaçlandırıyor – VİDEO

20 binden fazla fidan dikti

AA’nın haberine bakılırsa; 80 dönüm alanda 20 binin üstünde fidan diken Güdül, köyü yeşillendikçe rahatlık buluyor.

Cemal Güdül, Samsun’daki evinin önüne diktiği çam fidanı ile ağaç sevgisinin başladığını söylemiş oldu.

Sonrasında Alucra’ya Samsun’dan kamyonla çam fidanları götürerek mezarlık ve okul bahçesine dikim yaptığını özetleyen Güdül, “Ondan sonrasında bu aşk bende devam etti. Orman İşletme Müdürlüğünden bir şef geldi, bizlere teraslamayı gösterdi, ağaçlarla ilgili data verdi, bu iş bu şekilde devam etti.” dedi.

“Allah can verdi, ikimiz de vesile olduk”

Güdül, köyünün kırsal ve taşlık bir yapıya haiz bulunduğunu belirterek, “30 yıldan beri karınca kararınca bu kırsal alanda, taşlıkların içinde 20 binin üstünde çam diktik. Allah da can verdi, ikimiz de vesile olduk. Yazın da sularını verdik, bu şekilde ormanlar meydana geldi. Daha uygun alanlar olsa senede 20 bin fidan da dikerim.” diye konuştu.

“Ağaç dikmek, bir sevda işi”

Ağaç dikmenin bir sevda işi bulunduğunu dile getiren Güdül, sözlerini şöyleki sürdürdü:

“Bu sevgidir, muhabbettir, sevgi olmasa bu olmaz, para ile bu olmaz, bunu seveceksin, aşık olacaksın, biz buna aşık olduk. Bugüne kadar getirdik, köyü ağaçlandırdık. İlk zamanlar her işlemi kendim yapıyordum fakat artık gücüm yetmiyor. Gençlerden yardım alıyorum, bir çok ’emmi’ şeklinde bana seslenirler, harçlıklarını veriyorum. Köyümüzde bu işi benimseyen 4-5 genç var, onlar da seve seve yapıyorlar, illa para ver demiyorlar. Tabii ben emeklerini veriyorum.”

“Çamların yeşilliği bana yaşam veriyor”

Güdül, fidan dikmenin tüm harcamalarını kendisinin karşıladığını aktararak, “Yazın 2 ay sulama oluyor, 3-4 bin lira, parası her neyse yazın bu rakamı karşılıyorum. Çapa yapılıyor, başka işler yapılıyor. Bunlar olmasa burada orman olmaz, buralar taşlık, toprak yok, bunu sürekli sulayacaksın. Gençlere, sakın ha ‘Dayı bu paraları buralarda niçin harcıyorsun?’ demeyin diyorum. Bu bir güzelliktir. Şu çamların yeşilliği, güzelliği bana yaşam veriyor. Benim üç şirketim var, bir şirketim de bu çam ağaçları.” dedi.

“Ağaç eğer olmazsa toprak olmaz”

Oluşturduğu hatıra ormanlarının bir manası bulunduğunu kaydeden Güdül, şunları söylemiş oldu:

“Ağaçsız toprak olmaz şehitsiz vatan olmaz. Ağaç eğer olmazsa toprak olmaz, şehit eğer olmazsa vatan olmaz. Bunu da hatıra ormanına yazdım. Diğer hatıra ormanında Çakır Mustafa dedemizin hatırası, altı oğlunun adı var, hepsinin başlangıcında bir hatıradır. Bu ormanı oluşturmasam bu hatırayı buraya yazamazsın. Ağacı diktik, etrafını çevirdik, suladık, büyüttük, bu bir hatıra. Şimdiki gençler büyüklerimizi bilmiyorlar, bu şekilde öğrenmiş oluyorlar.”

Cemal Güdül, gelecek yıl 5 bin fidanı daha gençlerle birlikte toprakla buluşturacaklarını belirterek, her insanın ağaç sevgisini benimsemesini ve ağaç dikmesini istedi.