Eğitim

Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti – Nejla Arslan Kurt Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti – Nejla Arslan Kurt Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti kimin eseri? Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti kitabının yazarı kimdir? Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti konusu ve anafikri nedir? Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti kitabı ne konu alıyor? Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti PDF indirme linki var mı? Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti kitabının yazarı Nejla Arslan Kurt kimdir? İşte Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Nejla Arslan Kurt

Yayın Evi: Uğur Tuna Yayınları

İSBN: 9786054309795

Sayfa Sayısı: 235


Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Geniş, ferah bir odanın ortasına koyulmuş yatağın ucunda emanet benzer biçimde yaşıyorum. Üzerimde beyaz bir elbise var. Başımda duvak…Başım önümde susuyorum. Geçmişin Son zerrecikleri yüreğimde uçuşmaya başladığında içim Acıyla sızlıyor. Sonra geçiyor. Ben kendimden geçiyorum, O benden geçiyor. Bilmediğimiz bir yoldan beraber geçiyoruz. Hayat bizlerden geçiyor, biz yaşamaktan vazgeçemiyoruz. Biz aşktan geçiyoruz, aşk bizlerden vazgeçmiyor. Vakit Vuslat Vaktidir.


Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti Alıntıları – Sözleri

  • “Anladım ki her insanoğlunun anlatacağı ne olursa olsun bir hikayesi, gizlemek zorunda kalmış olduğu bir hüznü vardı.”
  • Gururu okşuyordu sözleri. Bir yalnızlık türküsü tutturmuş söyleyip duruyordu gözleri. Kışa hazırlıksız yakalanmış bir serçeyi çağrıştırıyordu hali. Ürkek, korkak, sıcak bir kucağa özlem umutsuz çırpınan bir serçeyi…
  • Sabır taşım da demlenen çaresizliği yudumladım damla damla…”⏳
  • “Eğer bir adam senin en çirkin halini gördüğünde bile gene senden vazgeçmiyorsa işte bu gerçek sevgidir”
  • Duyulan tek ses yağmurun hışırtısıydı. Öyleki güzel yağıyordu ki… Biraz aşırı istekli, birazcık özlem ve birazda ağlamaklı… Ama en o kadar da aşkla yağıyordu…
    Ve yağmur toprakla buluştu. Kavuştu sevdasına.
  • …Şundan dolayı sen Nazlı’yı asla kaybetmedin. Şundan dolayı ben Nazlı’ya asla tamamen haiz olmadım. Şaşırma! Evet, o şekilde…Zira onun kalbi tek kişilikti ve sen orayı benden ilkin kapmıştın malesef…
  • Mecnuna sormuşlar: “Leyla’ya hakkını helal ediyor musun?” diye.
    “Hayır! ” demiş “Etmiyorum.”
    Tabiki saşırmış soranlar ve eklemişler: “Neden? Neden helal etmiyorsun de hele?”
    Mecnun boynu bükük yanıt vermiş:
    “Ahrette helalleşme bahanesiyle de olsa bir kez daha görebilmek için…”
  • Hayat bizlerden geçiyor, biz yaşamaktan vazgeçemiyoruz.
    Biz aşktan geçiyoruz, aşk bizlerden vazgeçmiyor.
    Vakit vuslat vaktidir…
  • “Arada gök gürültüsü duyuluyordu. Sanki yağmur ve toprağın vuslatını kutluyordu sema. Onlar için bir düğün kurulmuştu da bu neşeyle arada kutlama naraları atıyordu, onları kendi lisanında kutlama ediyordu sanki.”
  • Unutulmamalıdır ki; aşkın en kutsalı Yaratana olanıdır…
  • Mecnuna sormuşlar: “Leyla’ya hakkını helal ediyor musun?” diye.
    “Hayır! ” demiş “Etmiyorum.”
    Tabiki saşırmış soranlar ve eklemişler: “Neden? Neden helal etmiyorsun de hele?”
    Mecnun boynu bükük yanıt vermiş:
    “Ahrette helalleşme bahanesiyle de olsa bir kez daha görebilmek için…”
  • ”Zalimler icin yaşasın CEHENNEM!


Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Nazlı, Burak ve Mehmet in başrol oynadığı karakterler. Hüzün, gözyaşı dolu… Okurken gözlerime dolan yaşları geri geri ittim. Bir insan herkesi sevebilir fakat bir kişiye gönül verir… Beni etkileyen ve kitabı özetleyen tek cümle… (HANİFE TAŞCI)

Hüngür hüngür ağladığım bir sondu. Burak’ın aşkı Nazlı’ya değerdi. Mehmet’in pişmanlığı. Nazlı’ nın kalbinin bir tarafında hala Mehmet’in oluşu. Nasıl bağlanmıştım bu kitaba. İyiki okumuşum. Tek solukla bitirmiştim. (Nazmiye gençer)

İlk kitabını da bigün de okumuştum ve bu kitabı da…
Ahhhh Burak Ahhhh… Bir insan bu kadar ince düşünceli olabilir mi? Sen ne çeşit bir mucizesin. Bir çok insanoğlunun karşılaşmak için can atacağı, hak etmek için bir sürü şey yapacağı fakat elde edemeyeceği bir insansın sen.
Burak ve Nazlı’nın evliliğine fanatik kaldım. Bir evlilik bu kadar şefkat ve acıma kokabilir miydi? Evliliğe soğuk bir insanım fakat bu şekilde bi evlilik isterim. Bu evlilik aşk şefkat rahatlık ve en önemlisi inanç kokuyordu. Evlenmeyi düşünen tüm çiftlerin bu şekilde bir evlilikle karşılaşmasını temenni ediyorum. Ve her insanın bu kadar ince ve zarif dolu kelimelerle yazılmış bu kitabı okumasını isterim. Sağlıcakla kalınca kitap severler…:)) (Merve Korkmaz)


Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti PDF indirme linki var mı?


Nejla Arslan Kurt – Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Nejla Arslan Kurt Kimdir?

1984 tarihinde Kahramanmaraş’ta hayata merhaba dedi. 18 yaşlarında kendi isteğiyle de görücü usulü ile evlendirildi. Şu an bu evlilikten olma iki kız bir adam evladı olan yazar hala Kahramanmaraş’ta ikamet etmektedir. Yazarın şimdiye kadar yayınlanmış “Görücü Usulü Aşk ve Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti” isminde seriden oluşan iki kitabı vardır.


Nejla Arslan Kurt Kitapları – Eserleri

  • Görücü Usulü Aşk
  • Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti
  • Görücü Usulü Aşk 3
  • Seni Bana Yazmışlar
  • Asiye
  • Asiye
  • Sirayet


Nejla Arslan Kurt Alıntıları – Sözleri

  • Kaderde ne ise odur, etme merak, Uyma kendi nefsine, Hakk’ın emrine bırak. Hz. Mevlana (Seni Bana Yazmışlar)
  • “Eğer bir adam senin en çirkin halini gördüğünde bile gene senden vazgeçmiyorsa işte bu gerçek sevgidir” (Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti)
  • Adını bir türlü koyamadığı acayip bir histi yüreğindeki. (Asiye)
  • Soru çoktu lakin insanoğlunun kendi kendine sordurulmuş olduğu soruya yanıt vermesi pek zordu. (Seni Bana Yazmışlar)
  • “Bazı anlamış olur bu yaşadıklarımı rüyadan ibaret sanıyor ve korkuyorum” (Görücü Usulü Aşk 3)
  • İnsan uyudu, hayvan uyudu fakat evren uyumadı. Sular akmaya, rüzgar esmeye ve dünya dönmeye devam etti. (Asiye)
  • Her evin ocağı tüter. Tüter de iyi mi tüter kim bilir. O ocakta pişen et midir yoksa dert midir? Bunu yalnız evin sahipleri bilebilir. (Görücü Usulü Aşk 3)
  • “Her insanda nefis vardır ve her nefsin akıl hocası şeytandır. (Seni Bana Yazmışlar)
  • Oysa Aşktır Yakışan Kalbe
    Ve Kalptir Taşıyan Aşkı! (Görücü Usulü Aşk)
  • Oysa asktir yakisan kalbe ve kalptir tasiyan aski (Görücü Usulü Aşk)
  • Gelin olan kızın başına cennetten bir kuş konarmış ve bu kuş ona esrarengiz bir güzellik katarmış. (Asiye)
  • Duyulan tek ses yağmurun hışırtısıydı. Öyleki güzel yağıyordu ki… Biraz aşırı istekli, birazcık özlem ve birazda ağlamaklı… Ama en o kadar da aşkla yağıyordu…
    Ve yağmur toprakla buluştu. Kavuştu sevdasına. (Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti)
  • “Aşk söylediğin suret değil, siretten ibarettir.Zamanla suret değişmiş olur fakat siret kalımlı kalır.Sen, sen ol seni suretin için sevenlerin değil, siretin için tercih edenlerin yanında ol.Eğer bir adam senin en çirkin hâlini gördüğünde bile gene senden vazgeçmiyorsa işte bu gerçek sevgidir.” (Sirayet)
  • “Gideni getiremeyeceğimizi bilsek de kalanlara şükrettik. Olması ihtiyaç duyulan de buydu esasen. Yoksa bu yaşam iyi mi geçerdi?” (Sirayet)
  • “Sabır taşım da demlenen çaresizliği yudumladım damla damla…” (Görücü Usulü Aşk)
  • Genç bir talebe bir gece yarısı, mum işığı altında ders çalış maktaydı. İlmi araştırmalara daldığı bir sırada kapisi çalındı. O vakitte birinin gelmesinin meydana getirmiş olduğu şaşkınlık ve gelen mi safirin kimliği ile alakalı merakla kapıyı açtı. Karşısında genç ve güzel bir kızcağız durmaktaydı. Karşısındaki konuk, yolunu kaybettiğini ve etrafta başka bir ışık göremediği için onun kapısı mi çalmaya zorunlu kaldığını söylemiş oldu.
    Genç talebe, misafirini geri çevirip onu gece karanlığına ve sokağın soğuğuna terk edemeyeceği için çaresizce içeri aldı. Ona oturup dinlenebileceği bir köşe gösterdikten sonrasında da sabaha ka dar dersine çalışmaya devam etti. Utangaç ve gizli saklı saklı nazarlar la onu seyreden kızcağız, genç talebenin bir hâline oldukça şaşır mıştı. Genç, arada bir parmağını önünde yanan mumun alevine tutmakta ve bir süre öylece bekledikten sonrasında geri çekmektey di. Bir kez ile de yetinmemekte, bunu ara ara tekrarlamaktaydı. Bu hâl suretiyle sabahleyin olmuştu.
    Gün işıdıktan sonrasında genç kız oradan ayrılıp evine döndü. Halkın yardımıyla yolunu bularak ulaşmış olduğu ev, Osmanlı vezir lerinden birinin sarayıydı ve genç kız da vezirin kızıydı. Saray halki, ona geceyi nerede ve iyi mi geçirdiğini merakla sordu; bu sebeple tüm gece onu aramış fakat bir türlü bulamamışlardı.
    Genç kız başından geçenleri, gördüklerini ve bilhassa de kendi sini konuk eden öğrencinin garip hâlini tek tek söyledi soranlara.
    Bunun üstüne vezir, kızına yardım eden o genci sarayına da vet etti ve ona niçin sabaha kadar elini yanan mumun üstünde tuttuğunu ve elini yaktığını sordu.
    Yusuf yüzlü genç şu güzel cevabı verdi vezire:
    – Yolunu kaybetmiş olduğu için kapımı çalan bir misafiri dışarıda bırakamazdım. Bu sebeple onu kulübeme aldım. Nefsimin desise lerine karşı koyabilmek için de elimi, ara sıra mumun bana cehen nemi hatırlatan alevi üstüne koydum. Şeytan beni kandırmaya yeltendiğinde parmağımı ateşe tutarak, nefsime cehennem azabını hatırlattım ve böylece yanlış bir şey yapmaktan kurtuldum.
    Iffet ve ismet şuuruyla ve bigün vereceği azim hesabın kor kusuyla parmağını yakan gencin bu hareketi vezirin oldukca hoşuna gitti. Vezir, ondan kızı ile evlenmesini teklif etti. Teklifi kabul eden genç bundan sonrasında “Damat Efendi” lakabıyla ünlü olan, Mec mau’l-Enhür isminde Hanefi fikih kitabının yazarı Muhammed bin Süleyman’dan başkası değildi. (Seni Bana Yazmışlar)
  • “Arada gök gürültüsü duyuluyordu. Sanki yağmur ve toprağın vuslatını kutluyordu sema. Onlar için bir düğün kurulmuştu da bu neşeyle arada kutlama naraları atıyordu, onları kendi lisanında kutlama ediyordu sanki.” (Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti)
  • İnsan yarın öleceğini de bilse iki şeyden vazgeçemiyordu; sevmekten ve ümit etmekten… (Sirayet)
  • Sanki burada bekleyen evladı değildi.
    Asiye tam da bu şekilde düşünmüştü, hemen hemen sekiz yaşlarında küçücük bir kızken. O gün beklemekten Vazgeçti. Ve sevmekten… (Asiye)
  • Sabır taşım da demlenen çaresizliği yudumladım damla damla… (Görücü Usulü Aşk)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş