Eğitim

İhtilalin İçyüzü – Ömer Sami Coşar Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İhtilalin İçyüzü – Ömer Sami Coşar Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İhtilalin İçyüzü kimin eseri? İhtilalin İçyüzü kitabının yazarı kimdir? İhtilalin İçyüzü konusu ve anafikri nedir? İhtilalin İçyüzü kitabı ne konu alıyor? İhtilalin İçyüzü PDF indirme linki var mı? İhtilalin İçyüzü kitabının yazarı Ömer Sami Coşar kimdir? İşte İhtilalin İçyüzü kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Abdi İpekçi

Yazar: Ömer Sami Coşar

Yayın Evi: İş Bankası Kültür Yayınları

İSBN: 9944888172

Sayfa Sayısı: 493


İhtilalin İçyüzü Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İHTİLÂLİN İÇYÜZÜ yazarlarının deyişiyle “… 27 Mayıs’tan yıllarca önce beliren gelişmelerden başlayarak 27 Mayıs İhtilâli’nin hazırlanışını, gerçekleştirilmesini ve ihtilâlden sonra kurulan Milli Birlik Komitesini inceleyen bir araştırma dizisidir.”

Devrin en saygı duyulan gazetecilerinden Abdi İpekçi ve Ömer Sami Coşar’ın “…ihtilalin gizli kalmış yönlerini olaylara karışanlar hayatta iken, hafızalardaki hatıralar taze iken araştırıp tespit etmekte fayda gördük. Böylece, ilerde bu devrin tarihini yazacaklara sıhhatli vesikalar sağlanabileceğini, onların yararlanabilecekleri bir kaynağın hazırlanmış olacağını düşünüyorduk.” cümleleriyle yazılış yöntemi ve amacı belirtilen İHTİLÂLİN İÇYÜZÜ, iki bölüm halinde Milliyet gazetesinde tefrika edildi.

İhtilâlin hazırlık aşamasından, iktidarı eline geçiren ihtilâl komitesinde yaşanmış olan tasfiye hareketine kadar geçen devrin anlatıldığı İHTİLÂLİN İÇYÜZÜ, “13 Kasım’dan sonra başlayan Haziran 1961 olayları, 22 Şubat ve 21 Mayıs teşebbüsleriyle gelişen devrenin gizli kalan yönlerini ileride bu serinin üçüncü ve son bölümü olarak yayınlayacağız.” notu ile sonlanıyordu. Ancak anılan bölümün yazılması ülkede ve dünyada politik gündemin hızla değişmesi sonucunda gerçekleşmedi.

İHTİLÂLİN İÇYÜZÜ, bir tek 27 Mayıs’ı değil, geçen elli yılda yaşanmış olan vakaları da tekrardan değerlendirmek için okura sunulan bir büyüteç niteliği taşıyor.


İhtilalin İçyüzü Alıntıları – Sözleri

  • “Polis ve jandarma elde bulunursa, hakkaniyet etki altına alınırsa, söz söyleyebilecek vatandaşlar nimetle yada kahr ile susturulursa ve özgür düşünce söylemek basında ve Büyük Meclis’te olanaksız hale getirilirse, halk kıpırdayamaz, anlayamaz ve aciz kalır sanılmıştı. İktidardakiler her milletin bu yolasapmış her idarecisi benzer biçimde halkın hakiki düşüncesini, halkın potansiyel kuvvetlerini anlamaz ve görmez hale gelmişlerdi. 27 Mayıs bu şekilde bir dönem nihayet vermiştir.”
  • “Ben talihsiz bir adamım, 1957’de milletvekili seçildim. Meclis’e geldim. Birkaç ay içinde sadece sağımı solumu öğrendim, işlerin farkına vardım. Takrirler veriliyordu. Encümende ve Meclis’te görüşme oluyordu. Reye koyuluyordu, aklımın erdiği kadar reyimi kullanıyordum. Kanunun anayasaya uygun olup olmadığını, memleketin bir dikta rejimine götürülüp götürülmediğini, tek parti sistemine devlet idaresinin sürüklendiğini fark etmedim.”
  • “Aynı anda rektörlük binasının tüm ışıkları yanmaktadır. Saatlerdir toplantı halinde bulunan senato, Menderes’in üniversite profesörlerine yapmış olduğu son hakaretleri cevaplandırmak için bir bildiri hazırlamıştır. İçerde Örfi İdare ve Merkez kumandanları bu bildirinin basına verilmemesi için senato üyelerini ikna etmeye çalışmaktadırlar. Birkaç saat sonrasında ne bu şekilde bir bildiriye, ne de bu şekilde bir ikna gayretine lüzum kalacağını nereden bilsinler?..Nereden bilsinler ki ertesi sabahleyin devrilmiş görecekleri rejime indirilecek darbenin son hazırlıkları o anda burunlarının dibinde yapılmaktadır..”
  • “O şekilde bir anayasa yapın ki, tekrar ihlali mümkün olmasın.”
  • “Güneş batarken binlerce ağızdan çıkan yanık bir türkünün nağmeleri Beyazıt meydanını doldurmaktaydı:
    Olur mu bu şekilde olur mu
    Kardeş kardeşi vurur mu
    Kahrolası diktatörler
    Bu dünya size kalır mı?”


İhtilalin İçyüzü İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitap 1960 ihtilalinin hazırlık aşaması,ihtilali ve 14’lerin tasfiyesine kadar bilhassa askeri cephede olanları konu alıyor. Kitabı bitirdikten sonrasında 27 mayıs ihtilaline dair birçok detaya haiz oluyorsunuz. Bir nevi taht oyunlarının yaşandığı devletimizde gerçekleşen ilk askeri darbeyi ve hemen sonra gerçekleşecek darbelerin içyüzünü idrak etmek için bir kaynak durumunda kitap. (birsen)


İhtilalin İçyüzü PDF indirme linki var mı?


Ömer Sami Coşar – İhtilalin İçyüzü kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de İhtilalin İçyüzü PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ömer Sami Coşar Kimdir?

İlk ve ortaokulu saint joseph’te okudu. lisenin ilk iki sınıfına paris’te janson de sailly’de devam etti. 1940 senesinde galatasaray lisesi’nden mezun oldu. aynı yıl anadolu ajansı ve son posta’da gazeteciliğe başladı. 1947 senesinde cumhuriyet gazetesine geçti. 1950-1960 yılları aralığında bu gazetede dış siyaset yazarlığı yapmış oldu.”siyasal icmal”ler yazdı. bir süre yazı işleri müdürlüğünü üstlendi. 1958-1960 yılları aralığında yıldız harp akademisi’nde dış siyaset konferansçısı olarak bulunmuş oldu. i.ü. gazetecilik enstitüsü’nde “meslek ahlakı” dersleri verdi. 1960 senesinde milliyet gazetesine geçen ömer sami coşar, 1961 senesinde basın temsilcisi olarak kurucu meclis’e girdi. 1964 senesinde kıbrıs vakaları esnasında adada bulunmuş oldu. 1968-1969 yıllarında bir süre yeni istanbul gazetesinde çalıştı. gazetecilik yaşamını hemen sonra milliyet gazetesinde sürdürdü. türkiye’nin yakın tarihiyle kitap ve ansiklopedi emek harcamaları yapmış oldu.


Ömer Sami Coşar Kitapları – Eserleri

  • Troçki İstanbul’da
  • İhtilalin İçyüzü


Ömer Sami Coşar Alıntıları – Sözleri

  • “O şekilde bir anayasa yapın ki, tekrar ihlali mümkün olmasın.” (İhtilalin İçyüzü)
  • …troçki sâkin görünüyordu. yalnız bir muhabirin kendisine sual sorarken ”ekselans” demesine birden sinirlenmiş, şu cevabı vermişti:
    ”ben ekselans değilim, yoldaşım”… (Troçki İstanbul’da)
  • Hasta ve bitik durumda bulunan kızını bile bu şartla(Türkiye’ye dönüş vizesi) Almanya’ya kabul edeceklerdi. Dünyada Troçki ve ailesi için tek açık kapı Türkiye idi. (Troçki İstanbul’da)
  • “Aynı anda rektörlük binasının tüm ışıkları yanmaktadır. Saatlerdir toplantı halinde bulunan senato, Menderes’in üniversite profesörlerine yapmış olduğu son hakaretleri cevaplandırmak için bir bildiri hazırlamıştır. İçerde Örfi İdare ve Merkez kumandanları bu bildirinin basına verilmemesi için senato üyelerini ikna etmeye çalışmaktadırlar. Birkaç saat sonrasında ne bu şekilde bir bildiriye, ne de bu şekilde bir ikna gayretine lüzum kalacağını nereden bilsinler?..Nereden bilsinler ki ertesi sabahleyin devrilmiş görecekleri rejime indirilecek darbenin son hazırlıkları o anda burunlarının dibinde yapılmaktadır..” (İhtilalin İçyüzü)
  • Troçki benzer biçimde bir anarşist propagandacı yalnız kargaşalık yayabilir.Almanlar bunu o denli iyi biliyorlar ki,kendisini kabul etmeyi reddettiler.Muhakkak ki Kemalistlet kendileri aleyhinde çalışılmasına müsaade etmeyeceklerdir.Fakat bunun bile haricinde,huzursuzlukla dolu bir Ortadoğu’da,bu şekilde bir propagandacıya ve tahriklerine o denli elverişli zemin var ki !
    Dikkat etmeliyiz.Bundan dolayı Fransız olarak biz bu bölge ile yakından ilgiliyiz. (Troçki İstanbul’da)
  • Molotov, komünist partilerinin mevzi hedefleri bir yana bırakarak doğruca iktidarı ele geçirmek için mücadeleye girişmeleri icap ettiğini söylüyor, ortaya iki ana parola atıyordu.
    1- Umumi grevlere gidilecek!
    2-Sokağa inilip, barikatlarla sokak ele geçirilecek! (Troçki İstanbul’da)
  • Beyfendi,
    İstanbul kapılarından size şunları bildirmekle onur duyarım ; Kendi arzuyla Türk sınırına gelmiş değilim ve bu sınırı zor kullandığından dolayı aşmaktayım.
    Cumhurbaşkanı Beyefendi, hürmetlerimin kabulünü rica ederim .(L.Troçki, 12 Şubat 1929) (Troçki İstanbul’da)
  • …”öteden beri türk inkılâbını takdir edenlerdenim. hatta o zamanlar yardım da ettim. bunu muhterem kemal paşa da bilirler” (Troçki İstanbul’da)
  • “Ben talihsiz bir adamım, 1957’de milletvekili seçildim. Meclis’e geldim. Birkaç ay içinde sadece sağımı solumu öğrendim, işlerin farkına vardım. Takrirler veriliyordu. Encümende ve Meclis’te görüşme oluyordu. Reye koyuluyordu, aklımın erdiği kadar reyimi kullanıyordum. Kanunun anayasaya uygun olup olmadığını, memleketin bir dikta rejimine götürülüp götürülmediğini, tek parti sistemine devlet idaresinin sürüklendiğini fark etmedim.” (İhtilalin İçyüzü)
  • İstiklalinizi , bu uğurdaki mücadeleyi büyük reisinizin idaresine medyunsunuz. Gazi’nin büyüklüğü artık dünyaca teslim edilmiş bir hakikattir. Bir hakikat ki, burada yine etmekten ben de zevk duyarım.(L. Troçki) (Troçki İstanbul’da)
  • Bir zamanlar bir kaş çatması binlerce şahıs için ölüm demek olan Troçki, bir paçavra çuvalı benzer biçimde Karadeniz kıyılarına düştü. (Troçki İstanbul’da)
  • Maksim Gorki benzer biçimde bir yazar dahi, önceleri bastırmış olduğu “Lenin Üstüne Hatıralar” adlı kitabının yeni bir şeklini hazırlıyor, eski baskı derhal piyasadan kaldırılıyordu. Bunda, Lenin’in Troçki’yi öven öven sözlerine yer verilmişti de…Bu kez Gorki, Stalin’in arzusunu yerine getiriyor, yeni kitabında bu sözleri silinmiş olduğu benzer biçimde Troçki’nin Bolşevik İhtilali’nde oynadığı rol üstünde şüpheyi çağrı edebilecek bazı ilaveler de yapabiliyordu. (Troçki İstanbul’da)
  • “Güneş batarken binlerce ağızdan çıkan yanık bir türkünün nağmeleri Beyazıt meydanını doldurmaktaydı:
    Olur mu bu şekilde olur mu
    Kardeş kardeşi vurur mu
    Kahrolası diktatörler
    Bu dünya size kalır mı?” (İhtilalin İçyüzü)
  • “Polis ve jandarma elde bulunursa, hakkaniyet etki altına alınırsa, söz söyleyebilecek vatandaşlar nimetle yada kahr ile susturulursa ve özgür düşünce söylemek basında ve Büyük Meclis’te olanaksız hale getirilirse, halk kıpırdayamaz, anlayamaz ve aciz kalır sanılmıştı. İktidardakiler her milletin bu yolasapmış her idarecisi benzer biçimde halkın hakiki düşüncesini, halkın potansiyel kuvvetlerini anlamaz ve görmez hale gelmişlerdi. 27 Mayıs bu şekilde bir dönem nihayet vermiştir.” (İhtilalin İçyüzü)
  • 1925 senesinde Türkiye’de Komünist Partisi’nin faaliyetine set çekilmiş olduğu vakit, tevkif edileceğini anlayan Nazım Hikmet kaçıyor, Rusya’ya dönüyordu. (Troçki İstanbul’da)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş