İtina; bir şeyin istenildiği gibi olması için gereken dikkati gösterme, dikkat, itina, özenme, ihtimam gibi anlamlara kazanç. İtinalı ise; üzerinde dikkat ve titizlikle durulmuş, îtinâ edilmiş, giyim kuşamına îtinâ eden, kendine dikkat eden, zevkli ve derli toplu giyinen demektir. İşte itina kelimesi ile alakalı cümleler.
– Siparişleri hazırlarken itina etmemişsiniz.
– Desenleri çizerken azıcık daha itina edin.
– Bin îtinâ ile hazırlanmış nefis yemekler.
Erol)
– Oturup tırnaklarımı düzenledim, îtinâyla tıraş oldum. (R. H. Karay)
– Daha Önceki insanlar, namazlarını süresinde ve özellikle cemâatle kılmaya dikkat ve îtinâ gösterirlerdi. (S. Ayverdi)
– Buradan geçinceye kadar etrafımı bak itina ederek annemin elini sımsıkı meblağdım. (A. Ş. Hisar)
– Televizyon tamiri yapmak azıcık itina isteyen bir iştir.
– Kalın yayvan vücûduyle ve enli, îtinâlı, kıvırcık, taranmış değil işlenmiş sanılan sakalıyle… (R.
Karay)
– Ufak yaştan itibaren İslam sikkelerine merak sarmış, büyük bir itina ile onları toplamaya başlamıştı.
– Müʼmin, kendisini İslâm’a bütün mânâsıyla râm etmeli, İslâm’ın izzetini, haysiyetini gözetmeli. İslâmʼın, iktisâdî ve ictimâî her sahada vaz ettiği kâidelerin tatbikine itina ve çaba göstermeli…
– Hastayı itinayla ambulansa kaldırdılar.
– Kendisi itina ile yemek yapmak için kolları sıvadı.
– Çekimleri İstanbul ve Zonguldak’ta yapılan filmde Maden ocağı görüntüleri çok reelciydi, detaylara çok itina gösterilmişti.
– Büyük bir itina ile palavracı dolma doldurdu.
E. Adıvar)
– İtina ile halı dokumaya devam ediyor.
– Ve Suad’ı öncekinden ziyâde bayanlığına, ziynetine îtinâlı bakıyor. (M. Rauf)
– Ödevimi itinayla yaptım, umarım seversiniz.
– Rumeysa’nın itinayla bir iş yaptığını bak.
Özen ile alakalı cümleler
.
