İzleyenleri Büyüleyen ve Kıyafetleriyle Hayran Bırakan Roman Düğünlerinin Hiç Bilmediğiniz Detayları!
Cafcaf, görkem ve gösteriş denildiği müddet akla gelen Romanların, izleyenleri büyülediği düğünlerden birisine netlikle denk gelmişsinizdir. Gerek bir cadde ortasında gerek toplumsal medyada baktığımız, rengarenk elbiseleri ve müthiş danslarıyla izleyenleri kendilerine hayran bırakan Roman düğünlerinde yaşanan detayları sizler için derliyoruz!
Detaylar için okumaya devam edin!
İçeriğimize başlamadan önce bu şarkıyı açmanızı ve içeriğimizi bu müzik eşliğinde okumanızı nasihat ederiz ????
Yeşil, sarı, mor, pembe ve kırmızı giysilerin giyildiği, damatların rengarenk kravatlar ile müstakbel eşlerini bitirdikleri düğünlerde pek çok detay gözümüze çarpıyor.
Fakat iş beyaz gelinliğe gelince dümdüz beyaz gelinlik ile çıkmak olmaz.
Hem salon da neymiş? Yok mu kapınızın önü? Geniş geniş dans edilecek bol bol yer gerekli bize!
Bu çehreden ya kapılarının önüne ya da çıkmaz caddelere attıkları rakamsız beyaz sandalyelerle davetlilerini ağırlayan Roman arkadaşlarımız, orada bulunanlara eşsiz bir gece yaşatır.
Dar alan korkusu olan Romanlar, kapılarının önlerinde, boş yerlerde ya da çıkmaz caddelerde düğün yapmaya bayılırlar.
Düğünde ise bu sandalyeye damat oturur ve aşklarını anlatan bir müzikle ona özel danslar yapar.
Düğünde ise önce gelinin annesi, gelin ve damadın elinden yakalayıp arkadaşa düşmana gövde şovu yapar. Birlikte gövde şovu yapan gelin, damat ve anneler ardında karşılıklı oynar.
Fark ettiyseniz ortalıkta koşuşturan çocuk ya da ayakta olan kimse yok.
Bu hiyerarşi iş oynamaya geldiği vakitte da uygulanır. Düğünün bir idareyicisi olur. Bu idareyici kimi müddet aile fertlerinin kimi müddet semtin yaşı en büyük, kelamı en fazla geçen kadını olur.
Ve bu idareyici teyzeler çoklukla orkestranın yanında oturur ve kendisine özel mikrofonu vardır.
Misal olarak ‘Ayşe, topla gelinlerini kızlarını. Çünkü bu kadar hızlı bi tempoyla oynarken ayaklardaki topuklu terlik yahut kunduralar pek çok zaman rahatsız eder. Bu çehreden ayaklarının altları kirlenmesin diye halı serilir.
Natürel ki bu üstte saydığımız tüm detaylar sünnet düğünlerinde de geçerli.
Bu çehreden düğünde giydiklerinden daha mübalağalı giysiler ve saçlar yapılır, takılar takılır.
Anne ve baba önce çıkar, hoşça kurtlarını döktükten sonra sünnet çocuğu kazanç ve o da dansa katılır. Gelin tarafından birkaç şahıs gelinin kılığına girer ve gelin saklanır. Damat tavuğu almadan önce gelini tespit etmeye çalışır.
Daha sonra damat tarafı eve döner ve tavukları yer. Bu sırada damat tarafından birkaç şahıs da damat kılığına girer ve tıpkı vaka tekrar yaşanır. Bu sefer gelin tarafı, damadın yerleşimine börek ya da baklava almaya gider. Damadı bulan gelin oynar ve bir tepsi baklava/böreği alıp evlerine dönerek yerler. Maniler söylenir, danslar edilir.
Gelinin yakınları da şaşaalı giyindiği için ‘Gelin kim?’ diye sorulabilir. Gelinin giyeceği giysiler ise ikiden az süre semtin yaşlı ve tecrübeli teyzelerine diktirilir. Eğer giysi hazır alınmışsa dahi ona netlikle bu teyzenin elinin dokunması gerek.
Onlar oynarken aileleri iftiharlı bakışlarla izlerler.
Anekdot: Bu içeriğimizde yazılanlar kendi gözlemlerimizdir. Her yörenin kendine özel örf ve adetleri olabilir. Yanlış yahut noksanımız olduysa affola. E artık ne diyoruz? Ranga Ranga! ????
İşte sizler için tercih ettiğimiz izlerken yerinde duramayacağınız Roman düğünleri ????
Tercih Ederken baya zorlandık ????
Hepsi birbirinden güzel ????
En makûs gününüz bu cinsli olsun! Muhteşemsiniz ????
Kaynak: Onedio
..