Eğitim

Kara İblis Firarda – Osman Balcıgil Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kara İblis Firarda – Osman Balcıgil Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kara İblis Firarda kimin eseri? Kara İblis Firarda kitabının yazarı kimdir? Kara İblis Firarda konusu ve anafikri nedir? Kara İblis Firarda kitabı ne konu alıyor? Kara İblis Firarda PDF indirme linki var mı? Kara İblis Firarda kitabının yazarı Osman Balcıgil kimdir? İşte Kara İblis Firarda kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Osman Balcıgil

Yayın Evi: Kara Karga Yayınları

İSBN: 9786257217361

Sayfa Sayısı: 120


Kara İblis Firarda Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir Cavlakî dervişi olan Mehmed Siyah Kalem’in beş yüz yıl ilkin resmettiği Kara İblis, dünyanın en seçkin müzayede evi Christie’s’in duvarlarına asılı olan tablosundan kaçar. İblis’in firar günü olarak Çin Yeni Yılı’nı seçmesi bu büyük vakaya başka bir boyut katacak, tesirleri zincirleme bir reaksiyona yol açarak kısa sürede tüm dünyayı saracaktır.

Biyografik, tarihsel ve ezoterik romanlarıyla okuyucuların kalbini kazanan Osman Balcıgil, Londra’dan New York’a ve oradan İstanbul’a uzanan bu polisiye novellasıyla sıradışı, soluk kesecek fantastik bir yolculuğa çıkarıyor.


Kara İblis Firarda Alıntıları – Sözleri

  • Londra’da Kara İblis’in ve Washington’da Alemci İblisler’in firarı, birkaç saat içinde mevzu olmaktan çıkacak, efsaneye dönüşecekti.
  • En akla yakın ceza, ilişik olduğu resme iade edilmesi olur.
  • Kara İblis, fotoğraf olarak yaşamış olduğu uzun tutsaklık yıllarını geride bırakmış olmanın keyfini çıkarıyor benzer biçimde görünüyordu.
  • Ederinin üstünde mal satın alıp da kendinizi ahmak benzer biçimde fakat rahatlamış hissettiğiniz durumlar kesinlikle olmuştur.
  • Doğu’nun hazinelerinin büyük bir kısmının Batı’da bulunuyor olması esasen kabul edilebilir bir durum değildi.Tarihe saygı tersini gerektiriyordu.Medeniyetten bahsederken geçmiş yüzyıllarda yapılmış ahlaksızlıkları korumak için çaba sarfetmek içe sindirilebilecek durum değildi.Öte taraftan,bu
    eserlerin Doğu’da kalmış olmaları halinde de başlarına neler geleceği de ayrı bir münakaşa mevzusuydu.
  • Ne istediğini bilen insanoğlu kolay vazgeçmezler.
  • Hiç sevmezdi bunaltıcı bir güne uyanmayı Bay Burge.
    Kim severdi ki?
  • “ Herkes beni yolun ortasında bırakıveriyor… “
  • Belaların arka arkaya gelmek benzer biçimde bir huyu vardır.
  • Ederinin üstünde mal satın alıp da kendinizi ahmak benzer biçimde fakat rahatlamış hissettiğiniz durumlar kesinlikle olmuştur.
  • Gerçek ötesi, garip bir dünyada yaşıyoruz.


Kara İblis Firarda İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Yazarlık tecrübesi olmayan birinden bu kitabı okumuş olsam,bir ihtimal bu kadar şaşırmazdım.Gerçekten konusu,cümleleri,kitabın seyri o denli kolay ve birbirinden kopuk ki,yalnızca acaba iyi mi bitecek merakıyla okuduğum bir kitap oldu.
Yazarın öteki kitaplarını okumuş olanlar iyi mi değerlendirir bilmiyorum,fakat ben üzülerek okunmaya kıymet bulmadığımı belirtmek istedim.Kapak tasarımı ve adı haricinde,hayal dünyanıza yada yazınsal olarak kelime haznenize katabileceği bir kalite barındırdığını düşünmüyorum. (Şeymaharmandar.)

Osman Balcıgil’e asla yakıştıramadım bu kitabı. Diğer kitapları okunmaya ne kadar değerse bu da o denli değmez. Şaşırdım! Okunacak fazlaca kitap varken bence süre geçirmeyin, tavsiye edilecek bir yanı yok. (zeynep biçer)

Fazlaca garip bir konusu olan fazlaca akıcı ve bence fazlaca keyifli bir kitaptı. Alıştığımız/bildiğimiz Balcıgil tarzından oldukça değişik bir tarzda fakat gene de sürükleyici bir anlatımı olan kitap, Mehmed Siyah Kalem’in iki eserindeki Kara İblislerin ABD ve Londra’daki müzelerde, müzayedeye çıkmadan önceki gece tablodan kaçarak ortalığı birbirine katması ve sonrasında tüm dünyanın en fazlaca konuşulan konusu olmasını mevzu edinmiş. Peki bu iblisler iyi mi firar etmiş? Bir tablodan çıkıp bilinmedik bir dünyaya gelmek mümkün olabilir mi? Merak edenlere tavsiyemdir.
Bu arada kitapta bu probleminin çözümü için kıymetli üstad İlber Hoca nın da informasyon birikimine gereksinim duyulmuş. Fazlaca sevdim ve diyalogları okurken fazlaca eğlendim.
Benim fazlaca sevdiğim bir yaratı oldu. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar dilerim (pluvia)


Kara İblis Firarda PDF indirme linki var mı?


Osman Balcıgil – Kara İblis Firarda kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Kara İblis Firarda PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Osman Balcıgil Kimdir?

Ulusal gazete, mecmua ve televizyonların haber bölümlerinde muhabir, editör ve yönetici olarak uzun seneler çalıştı (1977-2000). Bu dönemde yapmış olduğu araştırma, yazdığı yazı ve tv programlarıyla pek fazlaca ödüle layık görüldü. Latin Amerika’da yapmış olduğu emek harcaması 1988 senesinde Gazeteciler Cemiyeti tarafınca senenin röportajı olarak seçilmesini sağlamış oldu. Haberciliğini, siyasal ve toplumsal mevzularda yazdığı araştırma türünde kitaplarına da yansıtan Balcıgil, Devamlı Basın Kartı sahibi.

2000 senesinde gazetecilik yaşamını noktalayan Osman Balcıgil’in roman formundaki son emek harcaması Zerdüşt’ün Sırrı Destek Yayınevi tarafınca 2012 Temmuz’unda gösterildi. 2011’de aynı yayınevinden gösterilen Bilginin Efendisi, üç hafta benzer biçimde kısa bir süre içinde ikinci baskısını yaparak mühim bir başarıya imza atmıştı.


Osman Balcıgil Kitapları – Eserleri

  • Pisagor Tepkisi
  • Dante’nin İstanbul Cehennemi
  • Zerdüşt’ün Sırrı
  • Bilginin Efendisi
  • Mason Locasında Aşk ve Kılıç
  • 53. Risale
  • Ters Kanatlı Şahin
  • Celile
  • Yeşil Mürekkep
  • İdamın Günlüğü
  • İpek Sabahlık
  • Ben Celile Nazım Hikmet’in Annesi
  • Ben Sabahattin Ali
  • Karanlık Oda
  • Nefesi Tutku Olan Kadın: Afife Jale
  • Ben Suat Derviş
  • Latin Amerika’nın Atardamarları
  • Putlar Yıkılırken
  • 50 Maddede Ezoterizm
  • En Hüzünlü Eylül
  • Kara İblis Firarda
  • Toplum: Her Şeye Müstehak Toplum: Layığı Bu Değil
  • Avuçlarımda Hala Sıcaklığın Var


Osman Balcıgil Alıntıları – Sözleri

  • Erdal Eren, gerçekleştirdiği iddaa edilen Zekeriya Önge’nin öldürülmesi vakasının üstünden hemen hemen bir tek kırksekiz gün geçmişti ki, idama mahkum edildi.
    Eren’in davası bir devrin yargılanmaları hakkında düşünce sahibi olmak isteyenler için son aşama “iyi” bir örnek kuşkusuz. Daha da önemlisi, genel olarak idamların geri alınmaz bir cezalandırma biçimi bulunduğunu ifade etmeye olanak vermesi…
    Onsekiz yaşlarında olduğu da kuşkulu olan bu genç idamından bir kaç saat ilkin yazdığı mektupta, anası ve babasına, kendisine bu cezanın işlemediği bir suçtan dolayı verildiğini konu alıyor, onlara ” Bununla amaçlanan insanlara gözdağı vermektir.” diye sesleniyordu. (İdamın Günlüğü)
  • Kendini bırakma Suat… Bırakmayacağım abla. Kendim beni bırakana kadar bırakmayacağım. (Ben Suat Derviş)
  • Günün günü var. İnsanın ihtiyacı olduğunda, kendi parası gibisi yoktur. (Nefesi Tutku Olan Kadın: Afife Jale)
  • ‘Bakin Bay Sebottendorf, önceki konuşmalarımda da size bunu anlatmaya çalıştım. Ben de sizin benzer biçimde düşünüyorum. Milliyetçi bir dalganın Turkiye’yi teslim alması, bu dalganın giderek Almanya ve oteli Avrupa ülkeleriyle bir araya gelmesi kuşkusuz Türkiye için de iyi olur. Bunun için elimizden gelen çabayı göstermeliyiz, gösteriyoruz. Yalnız, sizin de anlamanız ihtiyaç duyulan bir şey var, Anadolu toprakları Avrupadan değişik. Burada yaşayan insanoğlu, dünyevî ve uhrevî meselelerden, Avrupalilarin anladıklarını anlamıyor. (Ters Kanatlı Şahin)
  • Bir ara sol koltuğunun altındaki revolveri, sağ iç cebindeki Enam-ı Şerif’i yokladı… Sonra mottosu haline getirmiş olduğu cümleyi yüksek sesle tekrarladı:
    “Tıpkı eski günlerde olduğu benzer biçimde ha! Şeytan da aslına bakarsanız. (Ters Kanatlı Şahin)
  • Sonbahar sabahı üzüm bağında
    Sıra sıra, büklüm büklüm
    Salkımlarda tanelerin,
    Tanelerde aydınlığın,
    Aydınlıkta yüreğimin.
    Tekrardaki mucize gülüm,
    Tekrarın tekrarsızlığı! (Putlar Yıkılırken)
  • “Aslanım Beşiktaş!” dedi içinden.
    Facebook’ta dolaşan “Takımım Fenerbahçe –ya da Galatasaray– yükselenim Çarşı” mesajları da gösteriyordu ki Çarşı grubu bir tek Beşiktaşlıların değil tüm sporseverlerin gözünde devleşmişti. (Pisagor Tepkisi)
  • “Ama…” dedi kendi kendine.”Susmak, susmayı kabullenmek, gerçekleri görüp de susarak bir yaşam geçirmek de onursuzluk olurdu.” (Yeşil Mürekkep)
  • “Özlemi çıkart geriye bir şey kalnaz…” (53. Risale)
  • “Aradan ortalama on ay geçtikten sonrasında, 12 Ocak 1949 tarihindeki gazetelerde ‘Sabahattin Ali Bulgar sınırında öldürüldü’ şeklinde bir haber yer aldı. Değerli yazarın cesedini bir çoban bulmuştu.” (Ben Sabahattin Ali)
  • “Hayat korkakları affetmez.Kaybettigin tek cenk uğrunda savaşmaktan vazgeçtiğindir.”
    Che Gueavera (Avuçlarımda Hala Sıcaklığın Var)
  • Bırakın bir rüyayı anlatmayı, gözle görülüp elle tutulan vakaları anlatmak bile zannedildiği kadar kolay değildir. (Dante’nin İstanbul Cehennemi)
  • Geçmek bilmez ki fakat şimdi o denli saat. (Nefesi Tutku Olan Kadın: Afife Jale)
  • Ya ben umutsuz bir vakayım yada felsefeler yetersiz. (Mason Locasında Aşk ve Kılıç)
  • “İnsanlarda tek sıkıntılı kanun
    Savaşlarda yoksulluğa karşı
    Kendilerini ayakta tutmaları
    Ölüme karşı yaşamalarıdır…. “
    #Eluard (Ters Kanatlı Şahin)
  • Zira cenk bir tek tabanca ve askerle değil, cephe gerisindekilerin maneviyatını yüksek tutmak suretiyle de yapılır. (Nefesi Tutku Olan Kadın: Afife Jale)
  • Boylarımız uzadı fakat karakter kıtlığı çekiyoruz.
    Para üstüne para koyuyoruz fakat ilişkilerde sıfıra sıfır elde var sıfır.
    Pencerelerinin içinde fazlaca şeye haiz olduğumuz,
    boş odalarımızda yaşama zamanındayız. (Mason Locasında Aşk ve Kılıç)
  • Nasıl yaşayacağına, toplumun kendisi karar vermeli. Birileri değil. (Karanlık Oda)
  • İbn-i Heysem ” Gün ,güneş ufkun ondokuz aşama altında ağarmaya başlıyor günün agarma vakası güneş ondokuz dereceye çıktığında bitiyor” o süre ki şartlarda bu bulgulara ulaşmak müthiş hakkaten (53. Risale)
  • “Zira yapılmış olan,meydana getirilen ve eğer mudahele edilmezse binlerce yıl daha yapılmaya devam edilecek olan, bilgelerin bilgeliklerinin yok edilmesi ve akıllıların akıllarının boşa çıkartılmasından başka birşey değil.Demek istediğim, birileri tanrı rolüne soyunmuş,ötekilerde bunu kabullenmiş durumda.Tanrinin bundan haberi bulunduğunu asla sanmıyorum. (Pisagor Tepkisi)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş