Sözcü’den Erdoğan Süzer’in haberine nazaran;
Halkı karanlığa sürükleyen fahiş elektrik artırımının kıymetli bir kısmı halktan gizlendiği için faturada görünmeyen dağıtım harcamalarından geldi. Elektrikteki kayıp-kaçak, sayaç okuma, iletim sistemini kullanım ve dağıtım sistemini kullanım bedelleri 2016 yılından bu yana “dağıtım bedeli” adı altında tek kalemde gösteriliyor. Son meydana getirilen artırımla beraber ayda 210 kilovatsaat elektrik tüketen bir ailenin faturası 192 liradan 288 liraya yükselirken dağıtım bedeline ödenen para 56 liradan 70 liraya çıktı. Doğrusu halktan dağıtım harcaması adı altında toplanan fiyata yüzde 24’ün üstünde artırım yapılmış oldu. Lakin, bu artırımın sayaç okuma mı, yitik kaçak mı, iletim ya da dağıtım bedelindeki artıştan mı kaynaklandığı halka açıklanmadı.
TRT HİSSESİ KALKTI LAKİN
Karartmalı faturada vergiye ödenen para ise, TRT hissesinin kaldırılmasına rağmen 37 liradan 52 liraya çıktı. Elektrik tüketimi birebir kalmış olduğu halde 192 liradan 288 liraya yükselen faturadaki 96 liralık artırımın 67 lirası enerji bedeline meydana getirilen artırımdan, 15 lirası vergi artışından, ortalama 14 lirası da dağıtım harcamalarına meydana getirilen artırımdan kaynaklandı.
2016’ya kadar elektrik faturasındaki tüm sarfiyatlar faturada kalem kalem gösteriliyor, halka açık data veriliyordu. Fakat dağıtım özelleştirilince elektrik faturalarına adeta ‘karartma’ uygulanmaya başladı.
Tarife tam bir tuzak
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İdare Şurası Üyesi Olgun Sakarya, faturalara uygulanan karartma yüzünden halkın data alma hakkının önlendiğini söylemiş oldu. Artık asla kimsenin yitik kaçak ya da sayaç okuma bedellerine meydana getirilen artırımı göremediğini belirten Sakarya, “Oldukca vakitli tarife de konut aboneleri için tam bir tuzak. Oldukca zamanlıda aşama olmadığı için halk yüzde 50 yerine her dilim için direkt 125 artırım ödemek zorunda bırakıldı. Her insanın tek ya da oldukca zamanlıdan hangisinin tüketimine uyduğunu denetim etmesini öneriyoruz” dedi.
Kaynak: Memurlar
