Eğitim

Kimlikli Bedenler – Ahu Antmen Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kimlikli Bedenler – Ahu Antmen Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kimlikli Bedenler kimin eseri? Kimlikli Bedenler kitabının yazarı kimdir? Kimlikli Bedenler konusu ve anafikri nedir? Kimlikli Bedenler kitabı ne konu alıyor? Kimlikli Bedenler PDF indirme linki var mı? Kimlikli Bedenler kitabının yazarı Ahu Antmen kimdir? İşte Kimlikli Bedenler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Ahu Antmen

Yayın Evi: Sel Yayıncılık

İSBN: 9789755706597

Sayfa Sayısı: 196


Kimlikli Bedenler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Kimlikli Bedenler`de bir araya gelen yazılar, değişik dönemlerde üretilmiş, değişik türde yapıtlar üstünden bedenin kimlik etrafındaki kültürel örüntülerine bakıyor. Sanatın ve tarihinin kimlik olgusunun kurgulanma sürecinde oynadığı ideolojik işlevi sorgulayan yazıların yanı sıra, günümüzde kimlik politikalarıyla ilgilenen sanatçıların, geçmişin yapıtlarından bugüne taşınan stereotipik temsilleri iyi mi alt etmiş olduğu irdeleniyor.

Osmanlı resminden Cumhuriyet dönemine uzanan süreçte çıplaklık olgusunun sanat içerikli ve kültürel zemini, Türkiye`nin modernleşme süreci bağlamında gövde ve temsilleri, bir `namus meselesi` olarak heykel olgusu, bayanların uygar sanattaki öncü konumları, feminizm ve performans, kimlik politikaları bağlamında sanatta performatif gövde, bedenin `armağan` terimi bağlamında


Kimlikli Bedenler Alıntıları – Sözleri

  • Kadınların kamusal alanda iyi mi giyindiği ise, resmi düzeyde başlı başına ehemmiyet verilen bir mevzu olarak dikkat çeker. Bu mevzuda devamlı fermanlar çıkarılmış, kurallara uymayanlar cezalandırılmış ve bu uygulamaların, 1890’lı yıllarda bir seviyede gevşemeye başladığı gözlemlense bile bayanlar gene de sıkı bir denetime doğal olarak tutulmuşlardı.
  • Bir ressam, karşısındaki giyinik bayanı uzanan bir çıplak olarak betimler, bu görsel komiklik vesilesiyle çıplaklığın bir taraftan da insan bedenine giydirilen bir poz bulunduğunu ortaya koyar.
  • Tanzimat’tan sonraki dönemde bayanların yalnızca toplumsal olarak değil, fizyolojik olarak da “görünmez” kılınmasına yönelik yasalar hala çıkarılmaktaydı, mesela nüfus kayıtlarıyla ilgili bir talimatnamede adamların fizyolojik görünümleri betimlenirken, bayanların yalnız adları ve yaşlan yazdırılmaktaydı.
  • Sanatçı Yasumasa Morimura, bir söyleşisinde şu şekilde diyor: “Erkekler adamdır, bayanlar hanımdır, babalar babadır, anneler annedir, Japonlar Japondur, Amerikalılar Amerikalıdır… İnsanların dahil edildikleri kategoriler, devamlı olarak dış dünya tarafınca dayatılır. Gene de tek tek her ferdin zihninde ve vücudunda, toplumun ona yüklediği ad, işlev ve konumun sınırlarını kat kat aşan unsurlar bulunur. Bunlar gri bölgelerdir. Ve günlük yaşamda çoğu zaman su yüzüne çıkamayan bu gri bölgelere şekil kazandıran şey, sanattır. “
  • 18. yüzyılda İspanya’da dinsel tutuculuğun yansıması olarak çıplak resimlere karşı gösterilen duyarlılık, Cumhuriyet’in duyuru edilmiş olduğu yıllara değin yaşam kültürünü İslam dininin şekillendirdiği Türkiye’de de geçerliydi. Fakat burada da gene hususi bir kesimin, kısaca saray aristokrasisinin görsel zevkini doygunluk etmeye yönelik çıplak betimlemelerine rastlanabiliyordu:
  • Osman Hamdi’nin resimlerinde de hanım figürleri pek oldukca kez çıplak ayaklarla betimlenmiştir, sadece izleyicinin gözü, çoğunlukla okuyan, çiçeklik yerleştiren, müzik çalan, izlendiğinin sanki bilincinde olmayan bu kızların yapmış olduğu işlere ve “Doğu” kültürünün yansıdığı ortamlara, giysilere çekilir.
  • … yakınma şeklinde görünen şey, aslen yakınlaşmanın/uzlaşmanın anahtarı olabilir. (…) kim bilir hiyerarşiler (…) kültürler arası bir “gri bölge” içinde tekrardan okumalarla silinecektir.
  • …”diğeri” sadece rollerin (…) tersine çevrilmesi kanalıyla belirginlik kazanır, …
  • Kadınları temsil eden bir çok sanat yapıtı bayanlar tarafınca üretilmemiştir. Erkekler, tarih süresince, bayanların görüntülerini değil o görüntüler vesilesiyle bayanların deneyimlerini, var olma hallerini resmetmişler, sanki kendileri yaşamışçasına resmedebilme iddiasında olmuşlardır.


Kimlikli Bedenler İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Sanatın ve tarihinin kimlik olgusunun kurgulanma sürecinde oynadığı ideolojik işlevi sorgulayan yazıların yanı sıra, günümüzde kimlik politikalarıyla ilgilenen sanatçıların, geçmişin yapıtlarından bugüne taşınan stereotipik temsilleri iyi mi alt etmiş olduğu irdeleniyor. Osmanlı resminden Cumhuriyet dönemine uzanan süreçte çıplaklık olgusunun sanat içerikli ve kültürel zemini, Türkiye`nin modernleşme süreci bağlamında gövde ve temsilleri, bir `namus meselesi` olarak heykel olgusu, bayanların uygar sanattaki öncü konumları, feminizm ve performans, kimlik politikaları bağlamında sanatta performatif gövde, bedenin `armağan` terimi bağlamında ele alıyor. Keyifli okumalar… (Hikmet)

Tam da İstanbul Sözleşmesinin Cumburbaşkanı sonucu ile feshedilmesini öğrendiğim gün bitti kitap. Mutlaka okuyun, okuyun ve anlatılan örneklerle, gösterilen eserlerle, tarih süresince
hanımefendilere adil,eşit yaklaşımda iyi mi zorluklarla ve adım adım ilerlendiğine tanık olun, ve şimdilerde başa dönerek dönmediğimize karar verin. (Burcu Egene)

Bu yazarın kitapları ülkede ders olarak okutulmalı… Eğer on üstünden on beş olsaydı onu tıklardım Ülkemizdeki sanat eserlerinin ne kadar kıymet görmediğini bunun bilhassa hanım bedeniyle olan bağlantısını oldukca net ele alıyor. (Zelal Nuran)


Kimlikli Bedenler PDF indirme linki var mı?


Ahu Antmen – Kimlikli Bedenler kitabı için internette en oldukca meydana getirilen aramalardan birisi de Kimlikli Bedenler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ahu Antmen Kimdir?

AHU ANTMEN, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’ni bitirdikten sonrasında Londra Üniversitesi Goldsmiths Koleji’nde ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde uygar sanat alanında yüksek lisans ve doktorasını tamamladı. Cumhuriyet ve Radikal gazetelerinde sanat eleştirmenliği yapmış oldu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyesidir. Yapıtları: 20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar (Sel Yayıncılık, 2009), Kimlikli Bedenler / Sanat, Kimlik, Cinsiyet (Sel Yayıncılık, 2013), Sanat Tarihi ve Feminist Eleştiri (İletişim Yayınları, 2008), Zamanların Belleği: Ali Teoman Germaner (İş Bankası Kültür Yayınları, 2008), İçerdeki Yabancı: Hale Tenger (Yapı Kredi Yayınları, 2007).


Ahu Antmen Kitapları – Eserleri

  • 20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar
  • Kimlikli Bedenler
  • Sanat/Cinsiyet


Ahu Antmen Alıntıları – Sözleri

  • Akademisyen, askere gittiğinde çiftçinin oğluyla yan yana yürür. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Tiyatroda fısıldamak istiyorsan izleyicinin seni işitebileceği kadar yüksek fısıldaman gerekir. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Osman Hamdi’nin resimlerinde de hanım figürleri pek oldukca kez çıplak ayaklarla betimlenmiştir, sadece izleyicinin gözü, çoğunlukla okuyan, çiçeklik yerleştiren, müzik çalan, izlendiğinin sanki bilincinde olmayan bu kızların yapmış olduğu işlere ve “Doğu” kültürünün yansıdığı ortamlara, giysilere çekilir. (Kimlikli Bedenler)
  • Ya gövde?
    Ne farkına varır. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • …orada ölebilmek, burada unutulmak isterim. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Betimlenecek bir şey var ise resmini yapmanın anlamı yoktur. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Resimlerimde kullandığım bir unsur sanat tarihindenmiş, bayağı bir desen defterindenmiş ya da ne olduğu belirsiz bir şekilmiş, harfmiş… asla fark etmez, alıntı yaparken benim için aralarında hiyerarşik bir ilişki yoktur. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • “Kadın problemi önemsiz şeklinde görünüyorsa, bunun sebebi adamların küstahlığının bu problemi kavgaya dönüştürmüş olmasıdır.” (İkinci cins) (Sanat/Cinsiyet)
  • “Ayrılanlar, Gidenler, Kalanlar” (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Kadın sesinin özgünlüğü, Alessandra Comini’nin hüzün üstüne yapmış olduğu bir karşılaştırmalı incelemede de tartışılır.
    Camini, Kathe Kollwitz ile Edvard Munch’ün sanatında­ ki hüzün ifadelerini karşılaştırır. 79 Comini’ye bakılırsa alışılmış streotipler tersine çevrilmiştir ve Kollwitz’in duygulan if a de biçimi Munch’e bakılırsa oldukca daha derin ve evrenseldir; Munch ise bu mevzuda daha öznel ve kişiseldir (“Munch kendisi için hüzne kapılır. .. Kollwitz ise insanlık için”). (Sanat/Cinsiyet)
  • Küçümsenişler ve aptallıklar, onların yoluna döşenmiş güller gibidir. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Bir ressam, karşısındaki giyinik bayanı uzanan bir çıplak olarak betimler, bu görsel komiklik vesilesiyle çıplaklığın bir taraftan da insan bedenine giydirilen bir poz bulunduğunu ortaya koyar. (Kimlikli Bedenler)
  • 18. yüzyılda İspanya’da dinsel tutuculuğun yansıması olarak çıplak resimlere karşı gösterilen duyarlılık, Cumhuriyet’in duyuru edilmiş olduğu yıllara değin yaşam kültürünü İslam dininin şekillendirdiği Türkiye’de de geçerliydi. Fakat burada da gene hususi bir kesimin, kısaca saray aristokrasisinin görsel zevkini doygunluk etmeye yönelik çıplak betimlemelerine rastlanabiliyordu: (Kimlikli Bedenler)
  • Kadınların kamusal alanda iyi mi giyindiği ise, resmi düzeyde başlı başına ehemmiyet verilen bir mevzu olarak dikkat çeker. Bu mevzuda devamlı fermanlar çıkarılmış, kurallara uymayanlar cezalandırılmış ve bu uygulamaların, 1890’lı yıllarda bir seviyede gevşemeye başladığı gözlemlense bile bayanlar gene de sıkı bir denetime doğal olarak tutulmuşlardı. (Kimlikli Bedenler)
  • … yakınma şeklinde görünen şey, aslen yakınlaşmanın/uzlaşmanın anahtarı olabilir. (…) kim bilir hiyerarşiler (…) kültürler arası bir “gri bölge” içinde tekrardan okumalarla silinecektir. (Kimlikli Bedenler)
  • biliyor musunuz, picasso’yla o denli yakın arkadaşken birbirimizin resimlerini ayırt etmekte güçlük çekerdik. (…) picasso’yla asla tanışmamış olsaydım, kübizm kübizm olur muydu? (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Tanzimat’tan sonraki dönemde bayanların yalnızca toplumsal olarak değil, fizyolojik olarak da “görünmez” kılınmasına yönelik yasalar hala çıkarılmaktaydı, mesela nüfus kayıtlarıyla ilgili bir talimatnamede adamların fizyolojik görünümleri betimlenirken, bayanların yalnız adları ve yaşlan yazdırılmaktaydı. (Kimlikli Bedenler)
  • Feminist düşüncenin ilk örneklerinde, “hanım olma koşulları ve deneyimi” vurgulanır ve “farklılıklar azaltılmaya ve en aza indirilmeye” çalışılır; bu sebeple “erkeklerden değişik olmak eşitsizlik ve bayanlar üstünde baskının sürmesi anlamına gelir”. Böylece bayanlar daha ilkin analizlerden dışlanmış olan bayanların dünyalarını belgelemeye girişirler. İkinci dönem feministlerin vurgu mevzusunda yaptıkları değişim farklılığın en aza indirilmesi değildir; onlar farklılığın önemini, araştırmanın dirimsel odağı haline getirirler. (Sanat/Cinsiyet)
  • İnsan yaratmak istediği şeyi öykünmek etmemelidir. (20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar)
  • Cinsel zevk ya da tahrik imgeleri daima bayanı araç-gereç edinerek adamların zevk alması için erkekler tarafınca yaratılır. (Nochlin) (Sanat/Cinsiyet)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş