Eğitim

Kutsanma Ayini – Clive Barker Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kutsanma Ayini – Clive Barker Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kutsanma Ayini kimin eseri? Kutsanma Ayini kitabının yazarı kimdir? Kutsanma Ayini konusu ve anafikri nedir? Kutsanma Ayini kitabı ne konu alıyor? Kutsanma Ayini PDF indirme linki var mı? Kutsanma Ayini kitabının yazarı Clive Barker kimdir? İşte Kutsanma Ayini kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: Clive Barker

Çevirmen: Dost Körpe

Orijinal Adı: Sacrament

Yayın Evi: Oğlak Yayınları

İSBN: 9789753293396

Sayfa Sayısı: 568


Kutsanma Ayini Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Will Rabjohns her şeye sahipti: Yakışıklıydı… Zengindi… Dünyanın en meşhur organik yaşam fotoğrafçısı olarak saygı görüyordu. Ama Will, bununla beraber hayaletlerle boğuşan bir adamdı. Bir taraftan yaşamını sanatı için tehlikeye atarak, yırtıcı tabiatın saf tragedyası ile acımasılığını fotoğraflarında yakalıyordu. Bir taraftan da tabiat dışı/üstü yaratıklara karşı ayakta kalmaya çalışıyordu. Bir insanoğlunun kişisel erotizmini, doğaüstü alanlara kadar yansıtan bir mücadelenin de yanı sıra… Will Rabjohns, bir kutup ayısının pençelerinde ağır yaralanarak girmiş olduğu komada çocukluğunun merkezi olan bir anıyı tekrardan yaşar. Ona tabiatın kalbinde yatan gizemi gösteren eski ve korkulu güçlerle tekrardan buluşur. Ve eğer uyanırsa geçmişindeki karanlıkla yüzleşmeyi icap ettiğini anlamış olur. Bu savaşı yalnızca kendi ruhu için değil, tüm bir gezegenin ve yaşayan her canlının ruhu için vermesi gerekecektir. Nefes kesici… Günümüz kurgu edebiyatının en başta gelen yazarı – Locus- Clive Barker, çoğumuzun hayal etmeye bile cesaret edemeyeceği korkular hakkında yazıyor. -Rampsey Campbell- (Arka Kapak) 


Kutsanma Ayini Alıntıları – Sözleri

  • Belleğinin geçmişini bir kitap şeklinde yazmış olması.
  • “Artık çocuk yok” dedi, onu kendine çekerek. “Çocuklar sevgiyi harcar. Sevgine karşılık verecek kadar bile aklı olmayan bir yaratığı sevmek saçma.”
  • Yaşayabileceğim her şeyi yaşadım. Ve o denli da iyi değilmiş.
  • Ben bir insanım ve insanoğlu öyküler özetleyen hayvanlardır. Bu türümüzü yaratan fakat öykümüzün sonunu anlatmayan Tanrı’nın bir armağanıdır. Bu gizem bizlere sorun verir. Zaten başka türlüsü iyi mi olabilirdi ki? Öykünün sonunu bilmeden daha ilkin olanları, şu demek oluyor ki hayatlarımızı iyi mi anlamlandırabiliriz?
    Bu yüzden Yaratıcı’mızı heyecanla ve kıskançlıkla yansılamak eder, kendi öykülerimizi yazarız, Tanrı’nın yarım bıraktığını talih eseri anlayabileceğimizi umarak. Ve öykümüzü bitirirken niye doğan olduğumuzu anlarız.


Kutsanma Ayini İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Clive Barker evreni fazlaca geniş ve benim bu evrene attığım ilk adımın zamanı çocukluğuma kadar uzanıyor. Video oyunlarının korku ögeleriyle bezenmeye başladığı ilk zamanlar, Clive Barker’s Undying isminde bir yapıma denk geldim. İyi ki denk geldim. Oyun piyasasına aşina olan dostlar kesinlikle Clive Barker adını bu oyun vasıtasıyla duymuşlardır. O devrin zayıf teknolojik imkanlarıyla, Barker bizleri dehşete düşürecek bir atmosfer yaratıp rüyalarımıza girecek bir oyun ortaya çıkardı. Muhteşem hikayesi ve baştan sonrasında insanı yerinden hoplatan görseller ile bezenmiş Undying, 2001 senesinde çıkmış bir oyundur ve hala bilgisayarımda yüklüdür. Bundan altı yıl sonrasında Tevrat’a bakılırsa dünya üstündeki ilk yerleşim yeri olan yeri mevzu edinen ve adını da buradan alan Clive Barker’s Jericho piyasaya sürülüyor ve Barker gelişen değişen teknolojinin de nimetlerinden yararlanarak bizleri vahşet ve korkunun son aşama ön planda olduğu aksiyonun içine sürüklüyor.Daha fazlaca patır kütür aksiyona dayalı olduğundan korku ögeleri ve hikayesi Undying’in yanında birazcık daha zayıf kalsa da Jericho da biz oyunseverleri doygunluk etmişti. Bu yazdıklarımdan da anlaşıldığı suretiyle, Clive Barker tek yönlü bir insan değil. Yönetmenlik, senaryo ve roman yazarlığı, oyun yapımcılığı şeklinde daha birçok yönü olan Barker bana bakılırsa günümüzün en akıllı ve en yaratıcı beyinlerinden. Bu yüzdendir ki, devletimizde Clive Barker kitaplarına ulaşmanın zor olması beni deli ediyor. Yazarın birçok kitabı dilimize çevrilmemiş, çevrilenlerin de çoğunun baskısı seneler ilkin tükenmiş. Ulaşabildiğim tüm kitaplarını da bu yüzden kıtlıktan çıkmış şeklinde aldım. Hatta ikisini sahaftan aldım. Bir süredir de çevrilmemiş kitaplar ile ilgili daha ilkin Barker kitaplarını basmış olan gösterim evlerine ulaşmaya çalışıyorum, hala hiçbirinden dönüş alamadım. Amazon’dan çevrilmemiş kitapları getirtmeyi düşündüm fakat Euro şu sıralar maalesef ki pek masum değil.
Bu insanın kitapları için bu kadar koşturmam da Kutsanma Ayini’nin ortalama ilk elli sayfasını okumamdan sonrasında başladı. Clive Barker’ın dili tek kelimeyle muhteşem. Oturup bir tek kullandığı dilin akıcılığıyla ilgili bile saatlerce konuşabilirim. Daha ilk sayfalardan mevzuyu ve olayların gidişatını çözmeye çalışırken dilin akıcılığına kapılıp gidiyorsunuz. Yaratılan karakterlerin bilgileri, her birinin eşi benzeri olmayan özelliklere haiz olması ve bunların bu kadar akıcı anlatılması çok önemli bir kıymet katıyor esere. Will Rabjohns’un aklının derinliklerini kurcalarken bir taraftan da içine çekildiğiniz atmosfere kapılıyorsunuz ve Barker bu karmaşayı sizlere öyleki bir aktarıyor ki, parçalar bütünü oluştururken yalnızca durup fanatik fanatik okumak kalıyor geriye.
Kitaba başlarken konusu hakkında fazlaca araştırma yapmamıştım. Zaten konuların gizemli kalması taraftarıyım; bir kitabın konusunu didik didik araştırıp derlenmiş alıntılarını okuduktan sonrasında ne anlamı var ki? O yüzden bırakıyorum kitap beni yavaşça içine çeksin ben de merakla okuyayım. Ki Kutsanma Ayini bunu oldukça güzel başardı. Abartısız konuşuyorum, kitap aklımda dönerek durdu. Bazı noktalar o denli gerçekçi kurgulanmış ki , egzistansiyalizsme değişik açılardan bakmamızı sağlıyor.
Ülkemizdeki meşhur gösterim evleri için, bu denli güçlü, yürekli ve büyüleyici bir kaleme haiz olan bir ustanın öteki kitaplarını da çevirmek çok da fazla zor olmayacaktır. Piyasaya sürüldükten sonrasında okuyucu bulamayıp gösterim evini yarı yolda bırakacak eserler de değil Clive Barker kitapları. Burada, hakkaten alanında ustalaşmış ve marka olmuş bir dehadan söz ediyoruz. Umarım, bu mevzuda en kısa zamanda kapsamlı bir emek harcama yapılır ikimiz de Clive Barker evreninin daha derinliklere ruhumuzu kaptırırız. (Berke Can)

İngiliz yazar Clive Barker’ın 1996 senesinde yazdığı fantastik, gizemli roman. Oldukça vakit ilkin, hikayelerden oluşan Kan Kitapları’nın ilk üçünü okumuştum. Korku-fantastik türünü seven biri olarak, o karanlık atmosferin yaratıcısına fanatik olmuştum.
Romanda ise bir tutukluk vardı. O atmosferin buğusu fazla boğucuydu kim bilir. Kitabın sayfalarını çevirirken bir çok vakit, bir tek sonunun nasıl biteceğini merak ettim. Bırakmayı bile düşündüm fakat gizemi beni içine çekmeyi başardı. Konunun orijinalliğinden fazlasıyla etkilendim. Hikayenin ilerleyişi yavaş olsa da, karakterlerin dönüşümleri yerindeydi.
Konuya fazlaca fazla girmek bir ihtimal doğru olmaz fakat spoiler vermeden bir cümleyle bahsedelim. Will isminde eşcinsel bir fotoğrafçının yolculuğu anlatılıyor. Doğaüstü vakalar, aşırıya kaçmadan, romana iyice yedirilerek verilmiş. Tüm gizem bu aşamada. Çocukluğundan, yetişkinliğine kadar başkahramanımızın yaşamını şekillendiren ve arka planında kalmaya devam gizem. Ve aydınlanması fazlaca parlak oluyor bu gizemin. Evet, kitabın sonunu fazlaca beğendim, varoluşun açığa çıkarılışı hoşuma gitti.
Clive Barker’ın kendi türünde sağlam bir yazar bulunduğunu düşünüyorum. Her ne kadar Kutsanma Ayini beni tam olarak doygunluk etmemiş olsa da, öteki kitaplarından beklentimi düşürmedi. (Gaip)


Kutsanma Ayini PDF indirme linki var mı?


Clive Barker – Kutsanma Ayini kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Kutsanma Ayini PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Clive Barker Kimdir?

Clive Barker (d. 1952, Liverpool), İngiliz yazar, yönetmen, ressam ve yapımcıdır.

Barker gençlik yıllarında tiyatro oyunları yazmaya başladı. Liverpool’da bir tiyatro grubuyla iki yıl çalıştıktan sonrasında 21 yaşlarında Londra’ya taşındı ve sonraki sekiz yılını toplumsal yardımla geçirdi. Her gün kendisi için yazıyor ve fotoğraf yapıyordu. Kendi tiyatro grubu için yazdığı oyunlarla adını duyurmaya başladı. Korku Edebiyatı ile ilgili hikâyelerinin toplandığı Kan Kitapları’nın (Books of Blood) ilk üç cildini 8 aylık bir vakit dilimi süresince akşamları ve haftasonları yazdı. Ardından, Damnation Game (Lanetleme Oyunu) romanını tamamladı. 1987’deHellraiser’ın senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendi. Barker, yönetmenliğe Lord of Illusions ile devam etti.

Clive Barker’in romanlarının hepsi Epik Fantezi türünde yazılmış, bol miktarda korku öğesiyle beslenmiştir. Başka Dünyalar’ı anlattığı romanlarında giderek korku türünün süslemelerinden kurtularak fantastik olarak adlandırılan kavrama yaklaşmıştır. Son romanlarında gizli saklı boyut ve fizyolojik dönüşüm temalarına olan düşkünlüğü ön plana çıkar.

Ayrıca 2001 senesinde Electronic Arts firmasının piyasaya sürdüğü Clive Barker’s Undying ve 2006’da piyasaya sürdüğü Clive Barker’s Jericho bilgisayar oyununlarının yazarlığını ve yönetmenliğini yapmıştır. Şu an Beverly Hills’te yaşamaktadır.


Clive Barker Kitapları – Eserleri

  • Cehennemlik Yürek
  • Zaman Hırsızı
  • Dokudünya
  • Cehennemin Kızıl Hakikati
  • Kan Kitapları 1
  • Kabal
  • Kan Kitapları 2
  • Kan Kitapları 3
  • Kutsanma Ayini
  • Lanetlenme Oyunu
  • Muhteşem Gizli Şov
  • Ezelistan
  • Galilee
  • Abarat
  • Kan Kitabı
  • The Life of Death
  • Rawhead Rex
  • The Hellbound Heart
  • Mister B. Gone


Clive Barker Alıntıları – Sözleri

  • Bir süre sonrasında, çocuğun vücudundaki yaralar kabuk bağlayıp izlere
    dönüştüğünde, Mary onları okuyacaktı. Ölülerin onun üzerine yazdığı
    öyküleri sonsuz bir sevgiyle ve sabırla okuyacaktı. (Kan Kitapları 1)
  • But the simplest pleasures are always the best, aren’t they? (Mister B. Gone)
  • Zamanın elinizden almadığını koşullar alıyordu. Başka türlüsünü ummak yararsız, dünyanın bir yanıyla da olsa iyiliğinizi istediğini düşünmek boşunaydı. Değer taşıyan her şey, aklınızı kaybetmemek için tutunduğunuz her şey, uzun solukta çürüyecek ya da elinizden kapılıp alınacaktı ve boşluk altınızda ağzını açacaktı. (Kabal)
  • “Acı onun kemiklerinden, gözlerinden daha ikna edici bir havari bulamazdı.” (Kabal)
  • İnsanlar yarışma, pazarlık etme ve bahis oynama dürtüleri duymasalar, cehennem boş kalırdı. (Kan Kitapları 2)
  • “Doğduğumda yaşıyordum. Bu yeteri kadar büyük bir ceza değil mi?” (Kabal)
  • Kaç insana, ömrü süresince bir kez olsun kendi gizli saklı anatomisini görme fırsatı sunulmuştur? (Kan Kitapları 1)
  • “Dünya sert babalarla, dediğim dedik annelerle, bir o kadar zalim ve umursamaz çocuklarla doluydu. İşler böyle yürüyordu. İnsan ırkına polislik yapamazdı.” (Kabal)
  • Her şey zaman içinde yorulur ve kendinden kurtulmak için, bir karşıtlık aramaya adım atar. (Cehennemlik Yürek)
  • The only one who maybe knows you better than me is your mirror. (Mister B. Gone)
  • Tüm erkekler delidir, kardeşim. (Dokudünya)
  • Fakat hatırlamanın sevinç getirmiş olduğu yoktu. Getirdiği tek şey ömrü süresince hasretini çekmiş olduğu bir dünyayı ebediyen yitirmekten doğan dayanılmaz bir yitik acısıydı. (Dokudünya)
  • ‘Gözyaşı dökme lütfen. İyi bir ıstırabın ziyan olmasıdır bu.’ (Cehennemlik Yürek)
  • Fenalık ne denli kuvvetli görünürse görünsün, kendi açgözlülüğüne yenik düşebiliyordu. (Zaman Hırsızı)
  • Doğarsın, ölürsün ve arada seversin. (Dokudünya)
  • Belleğinin geçmişini bir kitap şeklinde yazmış olması. (Kutsanma Ayini)
  • Frank ona, “İyileştir beni,” diye fısıldadı. Sesinde sertlikten yaratı kalmamıştı. Aşık şeklinde konuşuyordu. “İyileştir beni… Lütfen.” (Cehennemlik Yürek)
  • Beni ona bağlayan o tarifsiz şey, bu bağları haiz olduğum hiçbir bıçağın kesemeyeceklerini bir telle yapmış olmasıydı. (Cehennemin Kızıl Hakikati)
  • -Bu fazlaca zalim bir yüzyıl.
    -Geçen seferki de öyleydi. Ondan önceki de! (Dokudünya)
  • Hâlâ fırsatın varken alabileceğin kadar zevk al. (Dokudünya)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş