Kitap Künyesi

Yazar: Mauro Martino

Çevirmen: Zeynep Apaydın Güvenç

Yayın Evi: Anatolia Kitap

İSBN: 9786054447626

Sayfa Sayısı: 192

Lokman Hekim Sokağı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Hangi milletten olursak olalım, hangi ülkede yaşarsak yaşayalım, aklı erenlerimiz var. Bir de yaşasa da asla uyanamayanlarımız. Kimimiz gönülleri aydınlatan gerçeklere ulaşabiliyoruz, kimimiz yalan yanlış bir âlemde savrulup gidiyoruz. Mauro (Mevlud) Martino, Hakk`ı kabul edebilmişlerden… Martino; İtalyan asıllı Kanada vatandaşı, Katolik kültürle yetişmiş bir Batılı… Takip etmiş olduğu yollar ve karşılaşmış olduğu vakalar onu İslamiyet`le tanıştırmış. Lokman Hekim Sokağı`nda Amerikan insanının günlük yaşamı ele alınıyor. Hindistanlı bir Müslüman olan Egemen Lukman, eserdeki karakterler için bilgelik ve erdem deposu niteliğindedir. Okur, Egemen Lukman`ın yine yine dile getirmiş olduğu hikmetli görüşler yardımıyla İslâm inancının nurlu ufuklarında dolaşacaktır. Lokman Hekim Sokağı`nın en etkili cümlelerinden birinde yazar, `Günümüzde insanların kalbinin bir köşesinde sessiz bir devrimin gerçekleştiğini düşünüyorum,` diyor. Eser, yazarın sözünü etmiş olduğu soyut fakat oldukça kuvvetli devrimin parıltılı bir panoramasını sunuyor. Modern çağların yenilikçi görüşlerini kendisine rehber edinmiş günümüz Amerikan dünya görüşü, Müslüman ülkelerden gelen insanların örnek yaşantıları yardımıyla geniş halk kitleleri tarafınca sorgulanmaktadır. Mevlud Martino, bu zümrüdî devrimi ana çizgileri ile müjdeliyor Lokman Hekim Sokağı`nda… Geçmiş, güzel günlere hasret, olumsuzca gerçekleşen toplumsal değişimlerin geleneklerine bağlı insanoğlu üstünde bıraktığı hüzün hissi eserin tematik yapısını oluşturuyor. Leyla`nın “Yalnızca Sabun”, Egemen Lukman`ın “Haşere Kontrol” isminde dükkânları alegorik ipuçları veriyor. 21. Yüzyılın kalpleri kirletmeye aday unsurlarını temizlemek, insan ruhunu insafsızca kemiren ve ona hastalık veren tinsel haşerelere karşı savaşım etmek şeklinde tinsel ihtiyaçlara hizmet ediyor bu iki dükkân. Böylelikle Lokman Hekim Sokağı, şifa dağıtıcı bir yapıt hâlini alıyor. Okuyucu, roman kahramanlarının çağ yangınları ile yanmış gönüllerine iyi gelen şifayı, eserin satır aralarında kesinlikle hissedecektir.

Lokman Hekim Sokağı Alıntıları – Sözleri

• Söz vermenin, el sıkmanın bir anlamı vardı.Artık insanoğlu hiçbir şeye saygı duymaz oldular.
• İnsan kendi anlamını kendi yaratır…
• İnsan biçimindeki tilkiler, köpekler, akrepler ve hayaletler seni şaşırtmaya hala devam ediyor olsa gerek.
• Ama aslen bakarsan evliliğin ve arkadaşlığın da gizli saklı formülü yok. Bir fincan kahveyi beraberce keyifle içebiliyor musunuz, o halde her şeyden keyif almanız mümkün.
• Şimdi cüzdanım hafifse de yüreğim kanaatkâr.
• Allah kendisinden biz diye bahseder. Biz olmanın bir gizemi vardır. İki yada daha çok insan biz olabildiği vakit, yaşamda karışıklıklar ve fırtınalar olsa da rahmet ve acıma de olur.
• İnsanlarda artık eski saygı kalmadı. Babam buralara ilk ulaştığında, çalışmaya başladığı günlerdeki şeklinde değil. O zamanlar söz vermenin, el sıkmanın bir anlamı vardı. Artık insanoğlu hiçbir şeye saygı duyma oldular. Silahlara bile…
• İyi bayanlar, iyi erkekler içindir; iyi erkekler de iyi bayanlar içindir… onların mükafatı pek çoktur.
• Sevgiden karşılık beklemeksizin söz etmeliyiz…
• Dışarıdan bakan birinin gözüyle,amaçsız,toplumsal başarının basamaklarını tırmanmaya azim duymayan biri şeklinde görünebilirdim, sadece içinde hayatım süresince sıkı sıkıya tutunduğum bazı şeyler olmuştu…

Lokman Hekim Sokağı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitap, yazınsal açıdan şuana kadar okuduğum en zayıf kitaplardan biriydi. Baskı/tercüme hatası mıdır bilmiyorum fakat devamlı aynı cümleler hatta paragraflar bir kaç sayfada bir dönerek durdu. Kurgu da oldukça zayıf… Okuduğum kitabı yarıda bırakma adedim yoktur, okudum bitti. Ama kitabın ve dahi yazarın ilgi çekici yanları yok değil…
Bir kere karakterler oldukça garip. Ama bunun ötesinde İtalyan asıllı bir Kanadalı olan Mauro Martino İslamiyetle tanışıp Müslüman oluyor ve Mauro, Mevlud oluyor. Kitabın ana karakteri de İtalyan asıllı bir Kanadalı ve Lokman Hekim yardımıyla İslamiyetle tanışıyor. Muhteşem ana karakter yazarımızın kendisi. Bu haliyle İslami doğru anlamaya çalışan bir adam var karşımızda. Üstelik hem kültürel olarak hem de coğrafi olarak İslama oldukça uzak olan bir adam.
Kitap, İslamın gerçeklerini yansıtmıyor diye bazı eleştiriler okudum, oldukça zalimce geldi. Bizim bildiğimiz gördüğümüz şeklinde yazmasını bekleyemeyiz. Evet yazınsal güzellikten yoksun fakat bence gene de şansı hak ediyor 🙂 (Entelektüel Kiviler)

Edebi olarak incelemeye ne yazık ki gerek bile yok, baba ben ne okuyorum ya diye diye bitirdim kitabı. Asıl olarak kitapta geçen dini motiflere birazcık değineceğim. Mauro Martino, KVP’den de tanıdığımız, sonradan Müslüman olmuş biri. Bu kitaptaki ana karakter Frank’ın da kendisini yansıttığını söylüyor. Kitabı okurken Frank’ın inanç etmiş olduğu şeyin aslen İslam değil de mistik, spiritüalizm yoğunluklu acayip bir meditasyon dini bulunduğunu gördüm. Kitapta İslam temsilcisi olarak gösterilen Egemen Lokman’ın, seneler ilkin Uganda’da ölmüş olan oğluyla sanki o hayattaymış şeklinde konuşup oynayıp zaman geçirmesi, kitaptaki karakterlerin evlerinde ne yaptıklarını bilmesi, onların davranışlarına yön verebildigini söylemesi İslâmî değil. Bu kısımları okurken Mauro’nun gavsımız uçar kaçar, yatakta kaç kere döndüğünü bilir anlayışının benzeri olan bir fikrin pençesine düştüğünü anladım. (Burada bir not. Mauro Martino, kendisini Kadiri tarikatı üyesi bulunduğunu bildiğimiz Necati Şaşmaz’ın Türkiye’ye çağrı ettiğini söylüyor. Yani tam olarak şeyhim uçar kaçar fikriyatında olan birinin) Kitabın sonunda ise İslam’ın Budizm’le ve Hristiyanlıkla çelişmediğini söyleyerek zırvalıkta bingo yapıyor ne yazık ki. Burada küfürle İslam’ı bir tutması her şeyden daha büyük, oldukça daha büyük bir facia. Mauro, “Müslüman olma” (yada buraya kadar yazdıklarıma binaen “olmaya çalışıp olamama”) konusunda Bawa Muhaiyaddeen adlı birinin etkisinden bahsediyor. Bu kişinin iyi mi biri bulunduğunu araştırdığımda tüm bu falsoların sebebi tarafımca daha iyi anlaşıldı. Eğer şimdi de bu şekilde düşünüyorsan bu dini öğrenmeye hâlâ şiddetle ihtiyacın var Mauro, üzgünüm. Cidden üzgünüm. Son olarak yazmak istiyorsan hobi olarak gene yaz fakat ben kitap yazdım diye lütfen sürme piyasaya. Vaktimiz ziyan, dünyamız da çöl olmasın abi. Malum bunlar hep ağaç. (koren)

Ben ne okudum?
Bu suali bu kitap için bol miktarda kullandım. Sevmedim, sevemedim. Ya ben bu kitabı idrak etmek için algısı fazla kapalı birisiyim ya da kitap cidden yazılmış olmak için yazılmış. “Zira vaka yok, coşku yok, anlatılmak istenen şeyin ne olduğu belirsiz.
Bolca puan kıracağım fakat sevdiğim iki şey var. Kapak tasarımı hoşuma gitti ve okunması kolay. Lakin geri kalan puanlar tak tak tak diye düşüyor gözümden. Yani bu incelememde gömeceğim kitabı, bu durumda sen kimsin ki diyecekler olacaktır fakat gerçekler ve hislerim bu yöndeyken tersi bir şey söyleyemem.
Konusundan anlatmak arzu ederdim fakat bir mevzu yok. Devamlı tekrara düşen kelimeler, ne olduğu anlaşılmayan durumlar, yazılmak için yazılmış bir roman görünümünde olan bu kitap bana bıkkınlık verdi. Tavsiye etmiyorum, ben aşırı sıkıldım zira. (NUR)

Lokman Hekim Sokağı PDF indirme linki var mı?

Mauro Martino – Lokman Hekim Sokağı kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Lokman Hekim Sokağı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Mauro Martino Kimdir?

Mauro Martino Kitapları – Eserleri

• Rücu
• Lokman Hekim Sokağı
• Aşka Dönüş
• Adını Sen Koy
• Külden Güle

Mauro Martino Alıntıları – Sözleri

• Başka bir raunt. Bir öteki hiddet nöbeti ve umutsuzluğa düşüş… (Külden Güle)
• Sevgiden karşılık beklemeksizin söz etmeliyiz… (Lokman Hekim Sokağı)
• Tanrı, kendisi bizzat tüm kıskançlığla, içinizde kendi varlığını duyuru ettiğinde, önceleri tanrılara tapar şeklinde sevdiğiniz birçok şeyi kaybetmenin verdiği acı çok büyük boyuttadır. (Külden Güle)
• Biz düşük ihtimallerin adamıyız .. (Aşka Dönüş)
• ve diğerlerine asla benzemeyen o tuhaflığını sevdim ve lezzetini, enerjisini… Yolunda gitmeyen bir dünyayı anlayabilmek için dans edişini. (Külden Güle)
• Bir zamanlar…Sonsuza dek mutlu yaşadı. (Rücu)
• Dünyanın ceketi hâlâ üzerindeyken ve hâlâ düzmece arzular duyarak o ceket içinde yol alırken, tevazu ve sabır ve hoşgörü ve cömertlik ve yakarma ve rahatlık ve buna benzeyen tüm kelimelere âşık oldu. (Rücu)
• Her sual bir ok, her yanıt; okların açmış olduğu yaraları iyileştirmekten aciz bir merhem.. (Rücu)
• Hayat yaşamak,vermek içindir, almak da güzeldir sadece katkıda bulunmak daha iyidir. (Adını Sen Koy)
• Söz vermenin, el sıkmanın bir anlamı vardı.Artık insanoğlu hiçbir şeye saygı duymaz oldular. (Lokman Hekim Sokağı)
• Bence şehirleri bozan şey insanoğlu için yeterince sevginin olmayışı. (Adını Sen Koy)
• İnsanlarda artık eski saygı kalmadı. Babam buralara ilk ulaştığında, çalışmaya başladığı günlerdeki şeklinde değil. O zamanlar söz vermenin, el sıkmanın bir anlamı vardı. Artık insanoğlu hiçbir şeye saygı duyma oldular. Silahlara bile… (Lokman Hekim Sokağı)
• Her sual bir ok, her yanıt okların açmış olduğu yaraları iyileştirmekten aciz bir merhem… (Rücu)
• Ve tüm dinler, yalnızca tek bir Tanrı bulunduğunu söylüyor. Fakat Tanrının yalnız tek bir dini var, o da Islam. (Rücu)
• Bırak dünü geçmişte, yarını hemen hemen bekleme, yetin elindeki bugünle. (Adını Sen Koy)
• Çoğunlukla demeliyim,bir çok vakit yaşamam ihtiyaç duyulan yaşamı yaşamadığımı hissediyorum.. (Aşka Dönüş)
• Ege’ye doğru oluşturulan pencereden yolun aşağısına baktıklarında, suyun üstündeki o parıltılı ışığı gördüler. Yıldızlar sanki o karanlık gök kubbeye batırılmış iğneler gibiydi ve böylece daha çok ışığın süzülmesine izin veriyorlardı. Kendilerini inandıkları ve özgürlük adına gecenin hakimiyetine bıraktılar. (Külden Güle)
• Bırak dünü geçmişte, yarını hemen hemen bekleme, yetin elindeki bugünle (Adını Sen Koy)
• Bir vakası birilerinin anlam ifade etmeyen bulması,onu hakikaten de anlam ifade etmeyen mı kılar ? (Rücu)
• Fakat sana söyledim. Aynı anda birden fazla adamı sevebilirim.
  Bu ikisiyle birden sevişmek anlamına mı geliyor?
  Evet. (Külden Güle)