Genel

Mardin ili ile ilgili bilgiler

Mardin, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Dicle Kısmı’nde yer alan Türkiye’nin büyükşehir statüsüne giren bir şehri ve en kalabalık yirmi altıncı kentidir. Suriye ile sınır komşusudur. Güneyinde Suriye, batısında Şanlıurfa şehri, kuzeyinde Diyarbakır ve Batman şehirleri, kuzeydoğusunda Siirt şehri ve doğusunda Şırnak şehri bulunur. Mardin yüzölçümü 8.891 km², alan kodu 482’dir. Mardin popülasyonu 2021 senesine göre 862.757’dir.

Yüzey Biçimleri
Dağlar ve yüksek düzlükler ile Dicle Dereyi ve kollarının suladığı ovalar yüzey biçimlerinin ana çizgilerini oluşturur.
Ovaların oranı % 24.6, yüksek düzlüklerin oranı % 22.8’dir. şehir alanındaki rakımlar genelde Güneydoğu Toroslar’ın yaradılışından etkilenmiştir. şehrin doğusundaki rakımlar, Hakkâri Dağları’nın uzantısı görünümündedir. Doğu-batı istikametinde uzanan doğudaki Midyat Dağları ve batıdaki Mazı Dağı kütlesi, kuzeyde Dicle Vadisi’ni, güneyde Suriye düzlüklerine doğru alçalır. Maradağı ve Midyat Dağları Dicle Vadisi ile güneydeki düzlükler arasında natürel eşik oluşturur.
Azami noktası 2.114 m’dir. Ana yapısı kalkerdir. şehrin ortalarında Mardin Dağları üzerinde yer alan başlıca rakımlar Karakaş Dağı (1.134 m) ve Alem Dağı’dır (1.041 m). Moza Dağı’nın azami noktası 1.252 m’dir. Dağlar üzerinde ortalama rakımı 700-1.000 m arasında değişen yüksek düzlükler uzantısı olan Kızıltepe, Mardin ve Nusaybin ovuşturul yer alır. Fırat ve Dicle havzalarının arasında kalan şehir topraklarına, kuzeyden giren Dicle Dereyi doğu, güney ve güneydoğu doğrultusundan Şırnak şehri’ne geçer.
şehir topraklarında doğan Gümüş Çayı, Kızıltepe İlçesi topraklarını sulayarak, Suriye’ye geçer. Çaçak Deresi, Büyükdere Cehennem Deresi ve Savur Çayı şehrin diğer ehemmiyetli nehirleridir. Buğur Suyu üzerindeki toprak dolgu barajın oluşturduğu suni göl dışında göl yoktur. Kızıltepe, Mardin, Nusaybin Ovaları Habur Vadisi’nde yer alır.

(Abuhava) ve Nebat Örtüsü
şehrin abuhavasının yaradılışında güneyden gelen sıcak abuhava çok tesirlidir.
şehrin doğusundaki dağlık alanın yarattığı civar sebebiyle kısmen ferahlayan abuhava kışın ocak ve şubat aylarının oldukça soğuk geçmesine neden olur. Senelik ortalama sıcaklık 15.8° C, yağış meblağı 713.4 mm’dır. Yağışların yaradılışında Akdeniz abuhavasının tesiri vardır. Yağışın büyük kısmı kış ve ilkbaharda düşer yazın yağış çok eksilir.

Natürel nebat örtüsü oldukça cılız olan şehirde doğuda Midyat, batıda Mazıdağı etrafında Güneydoğu Anadolu meşesi ve mazı meşesinden oluşan orman toplulukları bakılır.
Ayrıca Savur İlçesi’nde Savur Çayı vadisi süresince takribî 100 kilometre uzunluğunda alana dağılan kavaklıklar enteresan bir görünüm sergiler.

Kentte beynelmilel kuruluşlarca kültür serveti kabul edilmiş, koruma altına alınmış tarihi yapılar mevcuttur. Mardin değişik dini inanışlar paralelinde, sanatsal açıdan da tarihi değeri olan camiler, türbeler, kiliseler, manastır ve eşi dini yapıtlar barındırmaktadır. Mardin, İpek Yolu rotasında olup, şehirde beş han ve bir kervansaray mevcuttur.
Artuklu Üniversitesi kampüsü içindeki Hırbe Helale mesken yerinde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan taşlar, Paleolitik Çağ’a tarihlenmiştir. Dargeçit İlçesi Ilısu civarında yer alan Boncuklu Tarla meskeninde Cilalı Taş Devrine ait buluntulara rastlanılmıştır. Gene Derik ilçesindeki Kerküşti Höyük’te yapılan kazılar neticeyi Kalkolitik Çağ dönemine ait yıkıntılar bulunmuştur. Kemaliye höyük ve Tilki tepe Höyüklerinde de Kalkolitik Çağ dönemi seramiklere tesadüfülmüştür.
Bunun yanı sıra şehirdeki 36 höyükte Tunç Çağı’ nın muhtelif dönemlerine tarihlenen buluntulara tesadüfülmüştür. Mardin-Nusaybin yolu üzerindeki Gırharrin Höyük, Mardin Dağlarının güneyindeki Girnavaz ve Yukarıya Dicle havzasındaki Giricano, Kavusan Höyük, Siirt Türbe Höyük, Üçtepe, Ziyarettepe ve Gre Dimse höyüklerinde de bu çağa ait belirtiler bakılmaktadır.

Girnavaz höyük, Dargeçit ilçesindeki Zeviya Tivilki höyük ve Kızıltepe-Viranşehir yolu üzerindeki Kerküşti höyük kazılarında Demir Çağı’na tarihlenen viraneleri bulunmuştur.
M.Ö 2000 seneyi dolaylarında Asur dominantlığında olan Mardin ve etrafı daha sonra Hitit ve Urartu hakimliğine geçmiştir.

Mardin ismi ilk kere 4. asır Roma tarihçilerinden Ammianus Marcellinus tarafından bahsedilmiştir. I. Justinianus dönemi tarihçisi Prokopius, kentten Margdis ismiyle ikinci derece ehemmiyette bir kale olarak bahsetmiştir. Kale, 640 senesinde İyâz bin Ganm emrindeki İslam ordularınca ele geçirildi. Bu dönemde bölgeye yoğun bir Arap popülasyonu meskeni başladı.
750-751 senelerinde Mardin’e hâkim olan Hariciler’in Harûriyye koluna üye Benî Rebîa kabilesi reisi Büreyke’nin başkaldırısına sahne oldu. Mardin kalesi, Hamdani hanedanlığının kurucusu Hamdân bin Hamdûn tarafından 885 senesinde ele geçirildi. Abbasi Halifesi Mutezid tarafından 894 senesinde geri alındı. Daha sonra yine Hamdani hakimliğine giren bölge, 10. asrın sonundan 11. asır sonlarına kadar Mervaniler ile Ukayliler arasında sıklıkla el değiştirdi.

1085 senesinde Mardin’in de olduğu bölge Selçuklu hakimliğine geçti.
1103 senesinde Artuklu Beyliği kontrolüne giren Mardin, daha sonra İlgazi Bey liderliğinde kurulan ve takribî üç asır kadar karar süren Mardin Artukluları’nın kontrolüne geçti. Bu dönemde oldukça gelişen kent en parlak dönemlerini yaşadı. 1183 senesinde Selahaddin Eyyubi kente ilerlediyse de burayı ele geçiremedi. Ancak 1185’te Mardin Artuklu Beyliği, Eyyubi hâkimiyetini tanıdı. 1198 senesinde I. Adaletli kenti yağmalasa da kaleyi ele geçiremedi. 1203 senesindeki Eyyubi hamlelerine de karşı konulabildi.
Mardin Artuklular’ı, I. Alâeddin Keykubad zamanında Anadolu Selçukluları’na tâbi oldu.

1260 senesinde İlhanlı hükümdarı Hülagû Han’ın oğlu Yaşmut tarafından sekiz ay abluka etilen Mardin, Mardin hâkimi Necmeddin Gazi Saîd’in oğlu tarafından öldürülmesiyle İlhanlılara teslim oldu. Mardin kalesi, 1366 ve 1383 senelerindeki Karakoyunlu saldırılarından katlandı. 1394 ve 1401 yıllarında kent Timur’un kuvvetlerince imha edildi. 1409 senesinde Mardin Artukluları’nın devrilmesiyle Mardin, Karakoyunlular’ın hakimiyetine geçti.
1451 senesinde Karakoyunlular kaleyi abluka etse de, şehri imha ederek geri çekildiler. 1507 senesinde Şah İsmail tarafından Mardin şehri ve kalesi ele geçirildi. 1515 yılında kent Osmanlı güçlerine teslim olsa da kale ele geçirilemedi. 1516 senesinde yine abluka etilen kale, 1517 senesinde Osmanlı güçlerince ele geçirildi.

Osmanlı döneminde oranla soğukkanlı bir dönem geçiren Mardin, 19. asırdan itibaren karmaşıklıklara sahne oldu. Osmanlı ile Mısır Hidivliği arasındaki çaba döneminde Mardin bir zaman Ulusal aşiretine bağlı başkaldırıcıların teftişinde kaldı.
1891 senesinde kapalı çarşısı yandı. 1895 senesinde başkaldırıcıların atağına uğrasa da bu gidişat kısa müddette bastırıldı. Mondros Ateşkesi’nden sonra İtilaf Devletleri’nin askeri meskeni olmadı. (wikipedia-huzur sayfası)

Giresun şehri hakkında genel bilgi

.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş