Eğitim

Kanıtı Olmayan Gerçekler – John Brockman Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kanıtı Olmayan Gerçekler – John Brockman Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kanıtı Olmayan Gerçekler kimin eseri? Kanıtı Olmayan Gerçekler kitabının yazarı kimdir? Kanıtı Olmayan Gerçekler konusu ve anafikri nedir? Kanıtı Olmayan Gerçekler kitabı ne konu alıyor? Kanıtı Olmayan Gerçekler PDF indirme linki var mı? Kanıtı Olmayan Gerçekler kitabının yazarı John Brockman kimdir? İşte Kanıtı Olmayan Gerçekler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: John Brockman

Çevirmen: Duygu Akın

Orijinal Adı: What We Believe But Cannot Prove: Today’s Leading Thinkers on Science in the Age of Certainty

Yayın Evi: NTV Yayınları

İSBN: 9789756690666

Sayfa Sayısı: 288


Kanıtı Olmayan Gerçekler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Yüce zihinler kimi vakit ellerinde hemen hemen bir kanıt ya da iddia olmadan gerçeği tahmin edebilirler. Sizin, kanıtlayamasanız da, doğru olduğuna inandığınız şey nedir?

Cevaplar, yalnız bilimin kuramsal sorunlarını değil, bununla birlikte hayatımızın temel alanlarını da kuşatan geniş, renkli, akıl gıdıklayıcı bir yelpaze oluşturuyor.

Akıllarda beliren dirimsel soruların başlıcaları şunlar: Evren nereden geldi? Yaşam nereden geldi? Akıl nereden geldi? Dünya haricinde yaşam ya da akıllı yaşam var mı? Zaman hakkaten var mı? Dil, bilinçliliğin bir gereği mi? Hamam böceklerinin bilinci var mı? Kuantum mekaniğinin ötesinde bir kuram var mı? Kanıtlayamadığımız şeylere inanmak bizlere hakkaten de seçilimsel bir avantaj sağlıyor mu?

Ve doğal yeni yaklaşımlar kendini gösteriyor: Yeni bir tabiat felsefesi doğuyor; fizik sistemlerini anlamanın yepyeni yolları, kim olduğumuza, insan olmanın anlamına dair temel varsayımlarımızın çoğunu sorgulayan fikirlere dair yeni fikir sistemleri doğuyor.

İlginç bir nokta; bu parlak beyinlerin cevaplarında karamsarlıktan iz yok neredeyse; okurları şaşırtacak iyimser bir hava hakim. Kimi, insanoğlunun zannedildiği benzer biçimde çekirdeğine dek çürümediğine inanıyor. Kimileri ise insanlığın iyiye doğru gidebileceğine bile inanıyor. Kitabın geneline yansıyan apaçık his ise, merak duymaktan gelen katıksız haz.

Bilimciler, bu kitapta, kanıtlarla konuşma kuralının dışına çıkıyor. Ama bu, bilimi ihlal eden bir tutum da değil. Boş günlerini değerlendirmeye çalışan profesyonellerin eğlencelik fikirleri de değil. Birbirinden oldukça değişik alanlardan gelen katkılar, sağlam bir bilimsel sezginin ruhunu yansıtıyor; açık görüşlü, sınırlamalardan uzak, entelektüel açıdan oyunbaz, güçlü bazı tahminler. Cevapların bir çok, çeşitli emek harcama alanlarına dair bir tür geleceği öngörüyor.

109 parlak beyin, tüm bu problemleri, bilimin uzmanlık isteyen dilinden kaçınarak ele alıyor ve çeşitli disiplinler arasındaki data alışverişini bayağı okurun anlayabileceği bir üslupla yürütüyor.


Kanıtı Olmayan Gerçekler Alıntıları – Sözleri

  • Modern bilimsel yaklaşım temel olarak taşın ruhu yaratabildiğini söylüyor; fakat niçin ruhun taşı yaratabileceğini dikkate almıyor?
  • İnsanlığı tanımlayan şeyler, ortaklık ve dildir. İnsanın her ayırt edici özelliği, dilin bir türevidir. Matematik bir dildir, bundan dolayı de evrimin bir ürünüdür.
  • Bir insan dili ediminin (sözel dil ya da işaret dili), bilincin lüzumlu önkoşullarından biri olduğuna inanıyor, fakat bunu şimdilik kanıtlayamıyorum.
  • Bir şeye inanıyorsanız, o mevzuda kanıta ihtiyacınız yoktur, fakat kanıtınız var ise, o vakit da inanmaya ihtiyacınız yoktur.
  • Yüce zihinler kimi vakit, elleri de hemen hemen bir kanıt ya da iddia olmadan gerçeği tahmin edebilirler. Buna tanrısal mizaç sahibi olmak denir. Sizin, kanıtlayamasanız da doğru olduğuna inandığınız şey nedir?
  • Hayatta en mühim şeyler, harekete geçmenin başkalarına anlam ifade etmeyen görünmüş olduğu zamanlarda harekete geçenlerce gerçekleştirilir.
  • Paranormal ya da doğaüstü diye bir şey yoktur; yalnızca düzgüsel ve doğal olan ile henüz açıklayamadığımız gizemler vardır.
  • Ölüm, bedeni dünyevi olmayan ruhtan ayıran bir geçiş olarak görülüyor. Burada ruh, ölenin bilinçli kişiliğini ve artık eylemsizleşen fizyolojik varlığına bir zamanlar canlılık vermiş olan gücü temsil ediyor. Bu düalist bakış açısı, kişiliği, başlangıç itibariyle bedensel kütle içinde barındırılan, bu barınma süresi içinde açık eylemi motive eden ve bedenin sonlanmasından sonraki bir noktada on­dan ayrılan ya da onu terk eden bir şey benzer biçimde görüyor. Peki zi­hinsel faaliyetler onsuz da sürdürülebiliyorsa, o vakit bey­nin görevi nedir?


Kanıtı Olmayan Gerçekler İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Edge, dünyanın önde gelen düşünürlerinin kendilerine sordukları soruları başkalarına sordukları, sorular üstüne tartıştıkları ve yeni fikirler ürettikleri bir web sitesi. 1997 senesinde kurulan bu internet sayfası, her yıl belirlediği bir suali Senenin Edge Sorusu olarak kullanıcılarına soruyor ve onların görüşlerini alıyor.
2005 senesinde Nicholas Humphrey‘nin sorusu Senenin Edge Sorusu olarak seçilmiş ve o denli beğenilmiş ki, verilen cevaplar bir süre sonrasındaJohn Brockman‘ın editörlüğünde bir kitap olarak derlenerek piyasaya sürülmüş.
Kitabın temelini oluşturan sual şu:
Yüce zihinler kimi vakit ellerinde hemen hemen bir kanıt ya da iddia olmadan gerçeği tahmin edebilirler. Diderot buna esprit de divination doğrusu tanrısal mizaç sahibi olmak derdi. Sizin, kanıtlayamasanız da, doğru olduğuna inandığınız şey nedir?
Kitapta mühim düşünceleri okumanın yanı sıra, hâlâ sınırlarını çizemediğimiz, bir izahat getiremediğimiz evrende ne kadar ufak şeylerle uğraştığımızı fark etmemizi ya da hatırlamamızı sağlıyor. Bilimden uzak olsanız da, bu kitapta ilginizi çekecek bir şey kesinlikle olacaktır…. (Fulya Serbes)

biliminsanları vb kendi inandıkları ve kanıtlayamadıkları herhangi1 mevzuda yazmışlar. kimisi 1 sayfa bile değil kimisi 4 5 sayfa sürüyor. pek oldukça mevzuda yazar var. sadece ben okuduğuma pişmanım. doğrusu kanıtlanmış ya da gerçekci 1 biçim olsaydı daha verimli olurdu. kaç tanesi tanrı yok biliyorum kanıtlayamıyorum demiş geri kalanı esasen birbiriyle çelişiyor. yararlı bulduğum yazılar 5 taneyi geçmez. einstein bile inandıklarında yanıldı (-tanrı zar atmaz diyince bohr tanrıya ne yapmış olup yapamayacağını söylemeyi bırak der hatta). hepsi de inanılmaz 1 kendini beğenmişlikle yazmış. daha yararlı 1 yolu olmalıydı bu kadar vakit ve organizasyona harcanan zamanı geçirmenin. (Lala Paşa)


Kanıtı Olmayan Gerçekler PDF indirme linki var mı?


John Brockman – Kanıtı Olmayan Gerçekler kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Kanıtı Olmayan Gerçekler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı John Brockman Kimdir?


John Brockman Kitapları – Eserleri

  • Meraklı Zihinler
  • Gelecek 50 Yıl
  • Kanıtı Olmayan Gerçekler
  • Yeni Hümanistler
  • Senin Tehlikeli Fikrin Ne?
  • Zihin
  • Meraklı Zihinler
  • Kültür
  • Son 2000 Senenin En Büyük Buluşları
  • Üçüncü Kültür


John Brockman Alıntıları – Sözleri

  • En cesurca tahminlerle ve hipotezlerle bile olsa, bir data yetersizliğini hiçbir vakit örtmeye teşebbüs etmeyin. Bu sabun köpüğü, oyunlarıyla sizin gözünüze istediği kadar hoş görünsün, er geç patlayacak ve size utançtan başka bir şey kalmayacaktır. (Meraklı Zihinler)
  • Bir insan dili ediminin (sözel dil ya da işaret dili), bilincin lüzumlu önkoşullarından biri olduğuna inanıyor, fakat bunu şimdilik kanıtlayamıyorum. (Kanıtı Olmayan Gerçekler)
  • moore yasası evladı
    2050 senesinde maliyetler düştüğünde ve neredeyse 100 sterline eksiksiz bir genom dizisi çıkarılınca
    kim cengiz han’ın torunu, kim ne idüğü belirsiz ya da kim hispanik ortaya çıkacak
    böylece insanlığın soy ağacı belirlenecek. (Gelecek 50 Yıl)
  • Senenin bir günü kati yanlızlık günü olarak duyuru edilse,..
                                     LEO M. CHALUPA (Senin Tehlikeli Fikrin Ne?)
  • Broca alanınız, gördüğünüz şeyin kimliği mevzusunda
    bilgilendiriliyorsa (ya da bir parçası dile getireceğimiz kelimeleri seçmekle uğraşıyorsa) ve böylece gördüğünüz şeyi
    isimlendirebiliyorsanız bu, bilginin paylaşılabilir olmasındandır. Hipokampüsünüz de bununla birlikte, yeni gördüğünüz şey mevzusunda bilgilendirilmiş olabilir; böylece siz de
    bu sembolü hafızanıza depolayabilirsiniz. Paryetal alanlarınız da, ne gördüğünüz mevzusunda haberdar edilir; böylelikle
    dikkatinizi bu noktaya yöneltebilir ya da dikkatinizi vermek
    istemeyeceğiniz bir şeyse buna karar verebilirsiniz. Bu bu şekilde
    devam edip gider. Bilgi p aylaşımının ölçütü, onu haiz olduğumuz duygusuyla ilgili; bir data p arçası bilinçliyse, onunla
    şeylerin oldukça uzun bir sıralamasını yapabiliriz. Bu mümkün. (Zihin)
  • Cevaplarin degeri dustukce,sorularin degeri artar. (Gelecek 50 Yıl)
  • Kolay elde edilmiş her şey toplumun gözünde kıymet yitirir ve aynı durum bilginin de başına gelecektir. (Gelecek 50 Yıl)
  • Yüce zihinler kimi vakit, elleri de hemen hemen bir kanıt ya da iddia olmadan gerçeği tahmin edebilirler. Buna tanrısal mizaç sahibi olmak denir. Sizin, kanıtlayamasanız da doğru olduğuna inandığınız şey nedir? (Kanıtı Olmayan Gerçekler)
  • “Yalnızca başımı kaldırıp havaya bakmakla, sözcüğün gerçek anlamıyla başka dünyaya ilişik bir harikalar ülkesine kaçabiliyordum. Hepsi işte orada tepemdeydi, fakat çevremde bayağı işlerine dalmış pek oldukça şahıs bunun bilincinde değildi.” (Meraklı Zihinler)
  • “Tüm bu kitapları insanoğlu okusun diye değil suni zeka tarafınca okunsunlar diye tarıyoruz” diyen görevlinin sözüyle hatırlanan
    ~alan turing’in hesaplama mekanizması ve zeka makalesinden ~
    “Bu türden makineler yaparken,tanrının ruh yaratma enerjisini(çocuk yaptığımızda olandan daha çok olmamalı) saygısızca gasp etmemeliyiz”
    “her iki durumda da yarattığı ruhlar için konaklar yaparken yaratıcının iradesine doğal olarak araçlarız” (Kültür)
  • “Duygular devamlı aklın çerçevesi içindedir.”
                             ANTONIO DAMASIO (Senin Tehlikeli Fikrin Ne?)
  • ödönomi, iyi bir yaşam. Bu, Thomas Jefferson
    ve Aristoteles’in mutluluğun peşinden koşmakla kastettikleri şeydir. Onlar mutlulukla kucak dolusu gülmeyi ve kıkırdamayı kastetmediler. Aristoteles, düşünceye dalmanın ve iyi bir
    sohbetin keyfinden söz eder. Aristoteles yeni bir his hakkında, coşku, orgazm hakkında konuşmaz. Aristoteles’in hakkında konuşmuş olduğu şey, Mike Csikszentmihalyi’nin üstünde
    çalmış olduğu şey. Bu da birinin düşüncelere ve iyi bir sohbete
    dalması zamanlarıdır. Biri ödönomide olunca, vakit durur.
    Tamamen evde hissedersiniz. Kendinin bilinci tıkanır. Kendinizi müziğe kaptırırsınız. (Zihin)
  • Bir kuşun kanadı istediği kadar kusursuz olsun, havayı kendine dayanak yapmadan kuşu havalandıramaz. (Meraklı Zihinler)
  • Bir kuşun kanadı istediği kadar kusursuz olsun, havayı kendine dayanak yapmadan kuşu havalandıramaz. (Meraklı Zihinler)
  • Anne-babayı hâlâ resmin içinde görmek isteyenler, kardeşler arasındaki farklılıkların anne-babanın her çocuğa değişik davranılmış olduğu için ortaya çıktığını düşünmektedirler. Bu şekilde bir şeyi
    unutun gitsin. En iyi emek harcamalar göstermektedir ki, iyi mi ki değişik kişilere değişik davranıyorsak, anne-baba da çocuklarına değişik davrandıklarında bunun sebebi çocuğun daha baştan değişik
    olmasındandır. Birden fazla evladı olan her anne-baba bilir ki, çocuklar kişilikleriyle dünyaya gelen küçük insanlardır (Yeni Hümanistler)
  • Bir şeye inanıyorsanız, o mevzuda kanıta ihtiyacınız yoktur, fakat kanıtınız var ise, o vakit da inanmaya ihtiyacınız yoktur. (Kanıtı Olmayan Gerçekler)
  • Pek oldukça bilim insanı benzer biçimde ben de hala dünyaya şaşkınlıkla bakıyor ve kendime, “Nedir tüm bunlar?” diye soruyorum. Bir gün öğreneceğim. (Meraklı Zihinler)
  • Ticari malların geçmiş olduğu sınırlardan ordular geçmez. Bir de şu şekilde açıklayalım: Eğer iki ülke arasındaki ekonomik sınırlar açıksa, politik sınırlar ordulara kapalıdır.
             MICHAEL SHERMER (Senin Tehlikeli Fikrin Ne?)
  • “Denizci kuzeyi göremez, fakat pusula ibresinin görebildiğini bilir.” Tam olarak içimize yönelmedikçe, bu denizciler gibiyiz.
                            MAZHARIN R. BANAJI (Senin Tehlikeli Fikrin Ne?)
  • Modern bilimsel yaklaşım temel olarak taşın ruhu yaratabildiğini söylüyor; fakat niçin ruhun taşı yaratabileceğini dikkate almıyor? (Kanıtı Olmayan Gerçekler)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler