Nun Kapısı kimin eseri? Nun Kapısı kitabının yazarı kimdir? Nun Kapısı konusu ve anafikri nedir? Nun Kapısı kitabı ne konu alıyor? Nun Kapısı PDF indirme linki var mı? Nun Kapısı kitabının yazarı H. Nur Artıran kimdir? İşte Nun Kapısı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: H. Nur Artıran

Yayın Evi: Doğan Novus

İSBN: 9786050923230

Sayfa Sayısı: 264

Nun Kapısı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir rehbere gereksinim duyduğunuz her an, herhangi bir sayfasını açıp okuyarak İlahi Güç’ün kanatları altında ferahlığa çıkacağınız yüce bir AŞK kapısı… 

“Ben AŞK’ı, insanı tüm belalardan ve felaketlerden korumuş olan, muhafaza eden yüce bir kale olarak gördüm. O nedenle, gittim AŞK’a sığındım.” MEVLÂNÂ

Eğer insan âşık değilse, cümle dertlere ve kederlere müptela olmuş anlamına gelir. 

Âşık olmayan kişilerin maddi içsel sorunları, talep ve arzuları asla bitmez. Biri bitse, bir diğeri adım atar. Böylece tüm yaşam, nedenler, niçinler, çeşitli arzu ve isteklerle tükenir gider. Bir insan Cenab-ı Allah’a yönelir, “aşk” ile onun kudretine ve kuvvetine, evreni kuşatan merhametine teslim olursa, normal olarak bu şekilde bir şahıs, en kuvvetli kaleye sığınmış anlamına gelir. Allah, bir insanı koruma altına alırsa, cümle mevcudat da o kişiyi korur, gözetir. Bizler bir tek O’na güvenir, O’ndan yardım istersek, asla merak edilmesin, O da bizi bizlere bırakmaz, cümle dertlerimizin devası, çaresizliğimizin çaresi olur. Hayatın içinde kaybolmadan yaşamak, Yüce Yaratıcı’nın kalesine sığınarak hayatta yol almak, O’nun “Ben sana kâfiyim, Ben sana yeterim. Sana üstatsız ilim, ilaçsız şifa, askersiz sultanlık veririm” sözlerinden güç alarak ruh genişliğine ulaşmak… H. Nur Artıran’dan Nun Kapısı çantanızdan, başucunuzdan ayırmak istemeyeceğiniz bir kitap… Bir rehbere gereksinim duyduğunuz her an, herhangi bir sayfasını açıp okuyarak İlahi Güç’ün kanatları altında ferahlığa çıkacağınız yüce bir AŞK kapısı…

Nun Kapısı Alıntıları – Sözleri

• “Her insan bir ev gibidir. Zaman vakit yıkılır, dökülür. Bu kırılıp dökülmeler; dağınık duygularımızın, düşüncelerimizin derlenip toplanmasına, yüzeyde fark edilmeyen nice değerlerin aşikâr olarak görünmesine, bilinmesine, yaşanmasına sebep olur.”
• “Her insan bir ev gibidir. Zaman vakit yıkılır, dökülür. Bu kırılıp dökülmeler; dağınık duygularımızın, düşüncelerimizin derlenip toplanmasına, yüzeyde fark edilmeyen nice değerlerin aşikâr olarak görünmesine, bilinmesine, yaşanmasına sebep olur.”
• Birilerinin kusurlarını etrafta söylemek, onları minik düşürmek aynı hataya düşmeye sebep olur. Şu sebeple dedikodu mahiyetinde söylenen her söz, para gibidir ; söylenen hata ve kusuru satın alır.
• “ Kulağını boş ve faydasız sözlere kapatırsan ancak o zaman gökyüzünden gelen sesleri duyarsın yoksa gönül gözü kör kulağı sağır yaşar gidersin.”
• “Gönlünüz hüzünlenince, bunu ganimey biliniz. Zira insanoğlu, sadece sıkıntının ve meşakkatin bereketiyle bir bölgelere varırlar.”
• Kainat bir kitaptır, insan da başyazısı..
• Yanıbaşımda olan nice kişiler bana oldukça uzaklardayken oldukça ötelerde olan da en yakınımdadır.”
• Şu sebeple kişinin kendisi diken olursa, güller dahi gözüne diken görünür.
• “Dedikodu mahiyetinde söylenen her söz,para gibidir;söylenen hata ve kusuru satın alır.”

Nun Kapısı İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Okurken su benzer biçimde akıp gitti. Mevlana’nın ve bazı Aziz büyüklerimizden duyduğumuz sözleri açık anlaşılır şekilde açıklaması yapılıyor. Mutlaka tanışın. Her kitap mesajdır. Bu eserde de bana yürüdüğüm yolda ışık tutacak bir oldukça mesaja rastladım. Yazarın kalemi üslubu oldukça naif. Okudum okuyun (Okurolmak)

Merhaba sevgili kitap kurtları bugün sizlere şahane bir kitapla geldim
Kitapta ayetler, hadisler, alıntılar içeriyor. Bunlar kitabın sol tarafında yazarken sağ tarafında bunların açıklaması yazıyor. Yani izahat dediysem gene bazı yerlerden alıntı yapılarak yazarımızın düşünceleri içeriyor. O şekilde güzel o şekilde ince bir üslupla anlatılmış ki oldukça beğenerek okudum
Başka kitaplarda tekrarı sözlerden o denli oldukça sıkılırım ki fakat bu kitapta yazarımız bazı şeyleri bilhassa beynimize kazımamızı istemiş sanki. Okudukça o sözün nerelerde geçtiğini hatırlayıp önemini anladım
Sindire sindire okuyabileceğiniz bir kitap. Roman seçimi olmadığı için elinizin altında olup her gün bir söz ile onun bizlere anlatmak istediğini okuyabilirsiniz Zaten bir o kadar güzel yazılmış, açık ve anlaşılır kaleme alınmış ki bir yerden sonrasında elinizden bırakamayacaksınız, bıraksanız dahi rahatlık bulacaksınız okuyanlida tam sana gore bir kitap
Yazarımızın kalemine sıhhat (KÜBRA NUR BAŞCIL)

Nun Kapısı PDF indirme linki var mı?

H. Nur Artıran – Nun Kapısı kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Nun Kapısı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı H. Nur Artıran Kimdir?

16 Kasım 1954 de Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesinin bir şehri olan Malatya’da dünyaya geldi. Yakın aile büyüklerinin sufî geleneğine oldukça sıkı bağlı olması dolayısı ile tüm çocukluğu tekke ve dergâhlarda geçti. İlk manevî eğitimini annesinden aldı. Annesinin mürşidine karşı olan yüksek sadakati, sınırsız vefakâr ve hizmet ehli bir Nakşî dervişi olması daha çocukluk yaşlarından itibaren kendisinin de böylesi bir manevî yaşamın içinde olgunlaşarak, büyümesine vesile oldu. Hem sufî bir ailede yetişmesi hem de aile fertlerinin Nakşî, Kadirî, Rufaî benzer biçimde değişik tarikatlara mensup olmaları bu tasavvufî yaşamı oldukça yönlü ve varlıklı bir halde, derinden hissetmesini mümkün kıldı.

H. Nur Artıran, öğrenimini tekstil üstüne tamamlayarak internasyonal firmalarda yönetici olarak çalıştı. Çocukluğundan beri tasavvufla da oldukça yakın olarak ilgilendi.

İlk ciddi manada tasavvufî yolculuğu 1980’li yılların başlangıcında, Bursa’da ikamet etmiş olduğu dönemde Melamet terbiyesi ve adâbı içinde Niyâzi Mısrî Hazretleri’nin manevî huzûr-u âlisinde, onun eşi olmayan divânına teslim olmakla başladı. İslâmî yaşamın batınî derinliğini anlama yolunda geçen bu süreç on üç yıl sürdü. Her türlü tecellîsiyle hikmet dolu ve oldukça meşakkatli geçen bu rahmanî terbiyenin sonunda manevî yolu Hazreti Mevlânâ Celâleddin Rûmî’ye açıldı.

1998 de Mürşid-i Kâmil, Sertarîk, Mesnevîhan Hazreti Şefik Can ile tanıştı. Hazreti Mevlânâ Celâleddin Rûmî üstüne araştırma ve eserleriyle tanınan Hazreti Şefik Can bu zamanda, doksan yaşlarının üstünde, kemâl seviyesinin en üst mertebesindeydi. Bu tanışmanın derhal peşinden aralarında oluşan oldukça kuvvetli manevî bir bağla, Şefik Can’ın tüm maddî manevî hizmetinde en yakını oldu[2]. Halka açık Mesnevî sohbetlerini beraber hazırlayıp, sunmaya başladılar. İki ciltlik Cevâhir-i Mesnevîye adlı yaratı, Farsça orijinal metni ile beraber; Mesnevî Hikâyeleri de Türkçe tam metin olarak ve daha evvel baskısı yapılmış olan Hz. Mevlânâ’nın Rubaileri adlı eserinin gözden geçirilmiş oldukça kapsamlı bir fihristi bu zamanda beraber yayına hazırlandı. Hazreti Şefik Can’ın 2005 de vefatının peşinden ise Okullar İçin Mesnevî’den Seçmeler kitabı ve Hz. Mevlânâ’nın Rubaileri adlı eserin yeni bir baskısı, H. Nur Artıran tarafınca Şefik Can adına gösterim hayatına hazırlandı.

Mevlana Celaleddin-i Rûmi ve eserleri üstüne yapmış olduğu emekler ve yazdığı eserlerle yüzyılımızın en mühim araştırmacı yazarlarından kabul edilen merhûm ‘Sertarik Mesnevihan’ Şefik Can’ın ( 1909- 2005 ) uzun seneler yardımcılığını yapmış oldu, hizmetinde bulunmuş oldu.

Okullar İçin Mesnevi’den Seçmeler adlı kitabı yayıma hazırladı. Yurt içinde ve yurt haricinde birçok konuşma verdi. Radyo ve tv programlarına katıldı. Ulusal ve internasyonal sempozyumlarda tebliğleri, çeşitli yazı ve yazıları yayımlandı.

Merkezi Zürih’te bulunan ‘İsviçreli Mevleviler Topluluğu’nun başkan yardımcılığını yürüten H. Nur Artıran, merkezi Cezayir’de bulunan, Afrikalı ve Avrupalı bilim kadınlarının bir araya gelmiş olarak kurmuş oldukları ‘Afrika Birliği ve Dünya Barışı İçin Sûfi Kadınlar İttifakı’nın da kurucu üyesidir. Aynı zamanda; Uluslararası Mevlana Vakfı Bilim Kurulu ve Dünya Engelliler Vakfı Mütevelli heyetinde de hizmet veren H. Nur Artıran halen ‘Şefik Can Uluslararası Mevlana Eğitim ve Kültür Derneği’ Başkanı olarak çalışmalarına devam etmektedir.

H. Nur Artıran Kitapları – Eserleri

• Aşk Bir Davaya Benzer
• Herkes Seni Terk Etse Aşk Terk Etmez
• Nun Kapısı
• Tahura
• Rûmî Ou L’ épreuve De L’ amour

H. Nur Artıran Alıntıları – Sözleri

• Her insanoğlunun bu âlemde deve olup iğne deliğinden geçmiş olduğu bir süreci kesinlikle vardır. (Tahura)
• “Alem tekke bana, dünya mescid”
  Hz Mevlana (Kuddise sırruhu) (Herkes Seni Terk Etse Aşk Terk Etmez)
• Elbette Cenâb-ı Hakk’ın cemalini görmenin bir bedeli var, bedavaca o tanrısal şarap içilmez. Can vermeden canan görünmez. O nedenle âşıklığın şiarı bela ve ıstıraptır. (Aşk Bir Davaya Benzer)
• Eğer sana bir diken battı, bir dikenle yaralandın ise o dikeni günün birinde kesinlikle kendin dikmişsindir… (Aşk Bir Davaya Benzer)
• Hz. Mevlâna, “Puta tapmak nedir?” sorusuna şu şekilde yanıt verir :
  “Eğer biçim ve surette kalıyorsan insanları dış görünüşlerine gore değerlendiriyorsan puta tapıyorsun anlamına gelir.” (Herkes Seni Terk Etse Aşk Terk Etmez)
• Birilerinin kusurlarını etrafta söylemek, onları minik düşürmek aynı hataya düşmeye sebep olur. Şu sebeple dedikodu mahiyetinde söylenen her söz, para gibidir ; söylenen hata ve kusuru satın alır. (Nun Kapısı)
• Yanıbaşımda olan nice kişiler bana oldukça uzaklardayken oldukça ötelerde olan da en yakınımdadır.” (Nun Kapısı)
• Şu sebeple kişinin kendisi diken olursa, güller dahi gözüne diken görünür. (Nun Kapısı)
• Muhammed mukteda-yı enbiyadır
  Muhammed rehnüma-yı evliyadır Aziz Mahmud
  Hüdâyî (Aşk Bir Davaya Benzer)
• “Her insan bir ev gibidir. Zaman vakit yıkılır, dökülür. Bu kırılıp dökülmeler; dağınık duygularımızın, düşüncelerimizin derlenip toplanmasına, yüzeyde fark edilmeyen nice değerlerin aşikâr olarak görünmesine, bilinmesine, yaşanmasına sebep olur.” (Nun Kapısı)
• “Dedikodu mahiyetinde söylenen her söz,para gibidir;söylenen hata ve kusuru satın alır.” (Nun Kapısı)
• “İnsan okuyarak öğrenir, fakat sevilmiş olduğu kadar anlamış olur.” (Aşk Bir Davaya Benzer)
• “Her insan bir ev gibidir. Zaman vakit yıkılır, dökülür. Bu kırılıp dökülmeler; dağınık duygularımızın, düşüncelerimizin derlenip toplanmasına, yüzeyde fark edilmeyen nice değerlerin aşikâr olarak görünmesine, bilinmesine, yaşanmasına sebep olur.” (Nun Kapısı)
• “Gönlünüz hüzünlenince, bunu ganimey biliniz. Zira insanoğlu, sadece sıkıntının ve meşakkatin bereketiyle bir bölgelere varırlar.” (Nun Kapısı)
• Aşk yokluk deryasıdır. Sen kendi yokluğunu O’na sunarsan, O da sana kendi yüce varlığını sunar..! (Tahura)
• Bildiklerimizi yaşamadan, bilmediklerimizin peşine düşmek; içsel yolculuğumuzu hem uzatır hem de oldukça zorlaştırır! (Tahura)
• “Bizim sevgili dediğimiz varlık bir tek bir bahanedir. Aslında gerçek sevgili bir tek Allah’tır.” (Divan-ı Kebir) (Aşk Bir Davaya Benzer)
• “Arif insanların yanında gönlüne haiz ol” (Herkes Seni Terk Etse Aşk Terk Etmez)
• (…) Hakk’ın kapısı hiçbir vakit kapanmaz… (Herkes Seni Terk Etse Aşk Terk Etmez)
• “Ey insan, sana hizmet etmek tüm varlıklara, tüm mahlukata farzdır. Akıl da düşünce de sana kul köle edilmiştir. İş bu şekilde olması durumunda sen kendini niçin böylesine ucuza satarsın. Yazıklar olsun sana…” (Herkes Seni Terk Etse Aşk Terk Etmez)