Kitap Künyesi

Yazar: Elio Vittorini

Çevirmen: Gönül Çapan

Orijinal Adı: Conversations in Sicily

Yayın Evi: Helikopter Yayınları

İSBN: 9786055819149

Sayfa Sayısı: 188

Sicilya Konuşmaları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir başka İtalyan bindi Helikopter’e: Elio Vittorini. Bu kez Sicilya’ya gidiyoruz fakat trenle. Denizin üstünden, uçar benzer biçimde. Oğul Silvestro babasından bir mektup alır; yaşını başını almış baba aşık olmuş firar etmiştir. Annene iyi bak demektedir. Atlar trene Silvestro, ver elini Sicilya: Annesine atacağı kartpostalı kendisi götürmeye karar verir. Çocukluğu da trenlerde geçmiştir, o pek yoksul Cenup’de. Bir sürü insanla karşılaşır trende, konuşurlar. Sonra iner, Signora Concezione’nin, annesinin evine varır; anası aşıcı olmuştur. Ev ev gezer, gene konuşurlar. Hep konuşurlar: Dünyadan, güzelliğinden, umutlardan, çocukluktan, yoksulluktan, böbürlenmelerden, insandan. Dullarla, kocakarılarla, bileycilerle…

“Her türlü kuşku ve yanlış anlaşılmayı önlemek için, Sicilya Konuşmaları’nın baş kişisinin kendi hayatımdan alınmadığını, onu çevreleyen ve ona birlikte rol alan Sicilya’nın da bir tesadüf sonucu Sicilya bulunduğunu söyleyerek okuru uyarırım; sadece, Sicilya adı kulağıma İran ya da Venezüella’dan daha hoş geliyor. Hem, tüm müsveddeler bir şişe içinde bulunmuş da olabilir,” diyor Vittorini, kitabının sonuna koyduğu notta. Hem haklı hem haksız bence. Bir kere çalışıp da ücretleri karşılığında portakal alan, portakallarını satmaya çalışıp beceremeyen, bu yüzden o kasabadan bu kasabaya trenle gezen, hele de karısı kendisine sunulan portakalı beğenmeyip reddedince öfkeden kızaran, fakat susup oturan işçi, sanmam ki başka bir memlekette olsun.

Sicilya Konuşmaları Alıntıları – Sözleri

• …«Hiç1şey.
  İçimi dökmek için konuştuğumu da sanmayın.
  Ama insanlığı düşününce rahatım kaçıyor.»…
• …Kaybolan, 1kenara itilen 1adam ne yapar?
  Hayatta en nefret etmiş olduğu işi yapar…
• …«Bizim peynir gibisi hiç1yerde yoktur,» dedim…
  …
  …Ben tekrardan, «Bizim peynir hiç1yerin peynirine benzemez,» dedim…
• …Anlamsız 1düş, sessiz 1umutsuzluktu yaşamak benim için.
  İşin en korkulu yanı da buydu:
  umutsuzluğumun sessizliği;
  insanlığın yok olmaya yargılı olduğuna inanmak, fakat onu kurtarmak için asla 1istek duymamak, bunun yerine onunla beraber yok olmayı özlemek…
• …başım önüme eğik, insanlığın umutsuz durumunu düşünüyordum…
• …Taptaze 1vicdanı olmasını istiyordu — kendisi bu şekilde diyordu: taptaze — o şekilde 1vicdan ki daima yerine getirmekte olduğu görevlerinin haricinde başka sorumluluklar, insanlara karşı yeni daha yüce ödevler yüklensin. Zira daima yerine getirilen ödevler insanoğlunun içini rahatlatmaz olmuştu. İnsan hiç1şey başaramamış benzer biçimde oluyordu bu durumlarda. Kişi kendi kendisini hoşnutsuzluk ve hayal kırıklığı içinde bırakıyordu…
• «Ah, zavallı dünya! Zavallı dünya!»
  diye bağırdım.
  Belleğimden başka 1yerden asla 1karşılık beklemiyordum.»
• …Elbette bazı insanoğlu insan değildir,
  tüm insanlık da insancıl değildir.
  Ama 1adam alçakgönüllü olduğundan insan olmaz. Gururlu olduğundan bile insan olmaz.
  1insanın yoksulluğu içinde 1çocuk benzer biçimde bağırır da, gene de daha insan olabilir. Yoksulluğunu yadsıyıp gururlanır da, gene de daha insan olabilir…
• «Demek döndü?» diye sormuş oldum sesimi alçaltarak.
  Annem kınarcasına başını salladı.
  «Ağlıyor,» dedi…
• «Yalnız hırsızlık etmemeye, adam öldürmemeye, iyi 1vatandaş olmaya değil… Bunun ötesinde başka 1şeye. Yeni ve başka ödevleri yüklenmeye hazır olduğuna inanıyorum insanlığın. Bizim içimizde duyduğumuz da bu, sanıyorum, başka ödevler yüklenme isteği, yeni işler başarma isteği. Yeni 1duyarlıkla vicdanımızın bizlere gösterdiği yeni işler başarma isteği.»

Sicilya Konuşmaları İncelemesi – Kişisel Yorumlar

#1001kitap~~~: ~~~Yok olup gitmekte olan insanlıkla ilgili 1çeşit öfkelenmeydi bu.~~~
Sicilya, İtalya’nın 1948 Anayasası ile 20 bölgesinden 1isidir; fakat bölge olarak hususi yetkilerle donatıldığı için yarı-özerktir. Sicilya Özerk Bölgesi dokuz ile ayrılmıştır. İlk mafya ailesi Sicilya’da kurulmuştur ve MAFİA adını koyan da Sicilya’dır. Mafyanın en ünlü olduğu kasaba Corleone’dir. Bölgede anlatılan 1çok özelliğiyle bizlere benzettim İtalya’da da olunca bizlerden uzak olması düşünülemez :))) Akdeniz bölge özelliklerini de epeyce hissettim Sicilya’da kendimi bilhassa Adana yaylalarında keçi, peynir ve keçiboynuzu ayrıntılarıyla fazladan sevmiş olabilirim yazar ve kitabı :)))
“Sicilya Konuşmaları” adından da anlaşılacağı benzer biçimde diyaloglar içinde geçen 1kitap, babasının yollamış olduğu mektup bile 1sohpet havası içindeydi sanki. Anne, baba ve aile ayrıntılarıyla insanlık adına cümleleriyle kitap hafızamda yer alacak kesinlikle babanın her durumda ağlayıp annenin o kuvvetli duruşu ve annenin dünya görüşü hanım duruşu, hastalık ve direnmek üstüne sözleri kitapta en fazlaca sevdiğim bölümlerdi.
İnsanlık sorgulamaları kitabın ve Elio Vittorini’nin faşizm karşıtı görüşlerini açıkça dile getirmiş olduğu, dönemsel adına en iyi vurguları olsa gerek. Bu düşüncelerden dolayı kitap 1942’de yayımlanmasından sonrasında Vittorini sorguya çekilmiş ve 1943’te hapse atılmıştır. Dönem değişti fakat insanlık adına durumlar ne yazık ki değişmedi, yazarın da söylediği benzer biçimde Sicilya demek dünya demekti zira herşeyin aynı kalmasıyla, anlam ifade etmeyen 1düş, sessiz 1umutsuzluktu yaşamak, insanlığın umutsuz durumunu düşünürek, taptaze 1vicdanla, her insan benzerini anlasa da,
her insan insan değildir;
tüm insanlık insan olmaktan uzaktır diyerek,
Umutlarını yitirmiş yoksul Sicilyalılarla,
Umutlarını yitirmiş insancıklarla…
“Sicilya Konuşmaları” ölmeden ilkin okunması ihtiyaç duyulan 1001kitap içinde olup, yazarı ve kitabı çokça sevmiş olarak okudum durumsal kitap okumayı sevenlerin bilhassa seveceği insanlık sorgulamaları adına da benim için etkisinde bırakan 1kitaptı bilhassa DünyayıSevenZavallıÇocuk seni asla unutmayacağım, benim için mühim 1ayrıntıydı, yazarı okumaya devam edeceğim keşke kitabını alsaydım PDF okumak yerine :))) Herkese sıhhatli mutlu rahat keyifli okumalar… (Ayşe…)

Selamlar
Adam yayınlarından çevirisini okudum yer yer fena çevrilmiş. Ama sanat filmi izliyormuşçasına diyaloglar var diyaloglar fazlaca iyiydi bolca tekrarlı saplantılı bir hali özetleyen bir şey… Savaşa yalnızlığa dokunan zamanının faşist italya sında cesaretle yazılmış bir yaratı… (Robinson21)

Sicilya Konuşmaları PDF indirme linki var mı?

Elio Vittorini – Sicilya Konuşmaları kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Sicilya Konuşmaları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Elio Vittorini Kimdir?

Elio Vittorini (d. 23 Temmuz 1908 – ö. 12 Şubat 1966) İtalyan yazar ve romancı.

Cesare Pavese’nin de çağdaşı olan yazarın en malum (Anti-Faşist) eseri Sicilya Konuşmaları’dır. Bu yüzden kitabın yayınladığı yıl Faşist dikta tarafınca hapse atılmıştır. Diktatörlük zamanında eserleri sık sık sansüre uğramış ve yayınlanamamıştır. İspanya’daki sivil harpte Cumhuriyetçiler’i destekleyen yazılarından dolayı Ulusal Faşist Parti tarafınca kovulmuştur. 1939 senesinde Milan’a taşındı ve yine Faşist yönetim tarafndan sansürlenen Amerikan Edebiyat Antolojisi’ni hazırladı. 1942 senesinde Benito Mussolini’ye getirmiş olduğu eleştiriler yüzünden suçlandı ve yine cezaevine atıldı. Daha sonrasında İtalyan Komünist Partisi’ne katıldı ve Faşistlere karşı başlatlan ve bunu Uomini e no adlı romanına da mevzu eden harekette (Resistenza italiana ya da yalnız Resistenza) etken rol oynadı. Ayrıca 1945 senesinde Komünist gazete L’Unità’nın editörü oldu. Savaştan sonrasında kendini daha fazlaca editörülüğe ve aralarında Italo Calvino ve Beppe Fenoglio’nun da bulunmuş olduğu genç İtalyan yazarların gelişimine adadı. Yazarlığı bırakmasına da yarım kalan eserlerine de son vermesine niçin olacak olan Macar Devrimi’nde gelişen vakalar Vittorini’nin Komünizme olan inancını derinden sarstı. Bundan sonraki yaşamı süresince editörlüğe devam etti ve 12 Şubat 1966’da Milan’da hayata gözlerini yumdu.

Elio Vittorini Kitapları – Eserleri

• Fil
• Sicilya Konuşmaları
• Kırmızı Karanfil

Elio Vittorini Alıntıları – Sözleri

• …Elbette bazı insanoğlu insan değildir,
  tüm insanlık da insancıl değildir.
  Ama 1adam alçakgönüllü olduğundan insan olmaz. Gururlu olduğundan bile insan olmaz.
  1insanın yoksulluğu içinde 1çocuk benzer biçimde bağırır da, gene de daha insan olabilir. Yoksulluğunu yadsıyıp gururlanır da, gene de daha insan olabilir… (Sicilya Konuşmaları)
• İnsanları bir araya getiren, korkudur. (Kırmızı Karanfil)
• …Kaybolan, 1kenara itilen 1adam ne yapar?
  Hayatta en nefret etmiş olduğu işi yapar… (Sicilya Konuşmaları)
• Onun kitapları benim kitaplarımdı, düşünceleri benim düşüncelerimdi, mantığı da benim mantığım oldu. (Kırmızı Karanfil)
• …Anlamsız 1düş, sessiz 1umutsuzluktu yaşamak benim için.
  İşin en korkulu yanı da buydu:
  umutsuzluğumun sessizliği;
  insanlığın yok olmaya yargılı olduğuna inanmak, fakat onu kurtarmak için asla 1istek duymamak, bunun yerine onunla beraber yok olmayı özlemek… (Sicilya Konuşmaları)
• «Demek döndü?» diye sormuş oldum sesimi alçaltarak.
  Annem kınarcasına başını salladı.
  «Ağlıyor,» dedi… (Sicilya Konuşmaları)
• İnsan öyküsünü anlatmaya başladı mı, sonunu da getirmeli. Hem öyküsünü anlatmakla gerçeğe varır insan. (Fil)
• Onun payına düşen de bu olabilir miydi -başkaları- nın paylarına düşeni almalarını görmek? (Fil)
• Ve buradan gitmek, bugünlük bile olsa, inanılmaz geldi bana. Sanki dışarı çıktığım an onu asla görmemiş olacaktım ve o çılgınca yalnızlığa gömülecektim. (Kırmızı Karanfil)
• …Taptaze 1vicdanı olmasını istiyordu — kendisi bu şekilde diyordu: taptaze — o şekilde 1vicdan ki daima yerine getirmekte olduğu görevlerinin haricinde başka sorumluluklar, insanlara karşı yeni daha yüce ödevler yüklensin. Zira daima yerine getirilen ödevler insanoğlunun içini rahatlatmaz olmuştu. İnsan hiç1şey başaramamış benzer biçimde oluyordu bu durumlarda. Kişi kendi kendisini hoşnutsuzluk ve hayal kırıklığı içinde bırakıyordu… (Sicilya Konuşmaları)
• insan kimi zaman sağır olmaz, yalnız duymaktan bıkmış olabilir. (Fil)
• «Yalnız hırsızlık etmemeye, adam öldürmemeye, iyi 1vatandaş olmaya değil… Bunun ötesinde başka 1şeye. Yeni ve başka ödevleri yüklenmeye hazır olduğuna inanıyorum insanlığın. Bizim içimizde duyduğumuz da bu, sanıyorum, başka ödevler yüklenme isteği, yeni işler başarma isteği. Yeni 1duyarlıkla vicdanımızın bizlere gösterdiği yeni işler başarma isteği.» (Sicilya Konuşmaları)
• …başım önüme eğik, insanlığın umutsuz durumunu düşünüyordum… (Sicilya Konuşmaları)
• “Siz de bilirsiniz ya, insan kimi zaman sağır olmaz, yalnız duymaktan bıkmış olabilir. Bu şekilde olunca da, asla karşılık vermez kendisine söylenenlere. Ama bu hakikaten duymuyor demek değildir.” (Fil)
• Mutsuzluğumun, birini seviyor olmaktan kaynaklandığı düşüncesine başkaldırıyorum. (Kırmızı Karanfil)
• “Hepimizin bir şey araması gerek hayatta, yaşamdan refah içinde ayrılmak istiyorsak, o şeyi bulmak zorundayız.” (Fil)
• «Ah, zavallı dünya! Zavallı dünya!»
  diye bağırdım.
  Belleğimden başka 1yerden asla 1karşılık beklemiyordum.» (Sicilya Konuşmaları)
• Seni köklerinin derinliklerine kadar tanıyorum, yapraklarının altındaki çiçeğin adını öğrenemesem bile… (Kırmızı Karanfil)
• “İnsan kimi zaman sağır olmaz, yalnız duymaktan bıkmış olabilir.” (Fil)
• “Ne dersiniz?” dedi. “Dünyada hiçbir baba çocuklarını cezalandırmanın doğru olup olmadığına emin olabilmiş midir? Yoksa asıl suç çocukların cezalandırılmasına inanan büyüklerde midir?” (Fil)