İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, NTV canlı yayınında Ahmed Arpat’ın sorularını yanıtladı.

Bakan Soylu, burada gündeme dair açıklamalarda bulunmuş oldu.

Süleyman Soylu, katılmış olduğu programda Türkiye’deki sığınmacılara ilişkin izahat yapmış oldu.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şu ifadeleri kullanarak açıklamalarda bulunmuş oldu:

“Suriyeliler içinden bir provokasyon oluşturabilirler mi, kesinlikle olması imkansız”

“Cumhurbaşkanımız bir ifadede bulunmuş oldu, ‘Cerablus, Azez, El-Bab, Resulayn ve Tel Abyad bölgesinde 1 milyon kişinin dönüşünü temin edecek adımlar atacağız.’ dedi. Ertesi günden itibaren havan atmaya başladılar diğer taraftan.

Yani burada her hamleyi gerçekleştiriyorlar. Türkiye’de bir provokasyon yapabilirler mi? Güvenlik açısından bana nazaran Cumhuriyet tarihinin en kuvvetli zamanındayız. Atak yemeyiz anlamına gelir mi, büyük konuşmamak lazım.

Türkiye içinde geçmiş izlerden kalan bazı denemelere girebilirler fakat derhal gereğini yerine getirme kabiliyetine haiziz. Suriyeliler içinden bir provokasyon oluşturabilirler mi? Böyle bir durum olmaz, kesinlikle olması imkansız.

Etniklik üstünden, bununla beraber ırkçılık üstünden oluşan meselelerin bir insanlık yoksunluğu bulunduğunu düşünüyorum. Bizim milletimizin bu şekilde bir uygarlığı yok. Onun için ortalama 11 senedir biz Suriyelilerle beraber bir kardeşlik mutabakatının iyi mi olabileceğini dünyaya göstermiştir.

“517 bin Suriyeli şu ana kadar gönüllü geri döndü”

Türkiye’de 3 milyon 650 bin Suriyeli kardeşimiz var. 3 milyon 222 bin sığınmacı var. 1 milyon 400 bin de ikametli var. 517 bin Suriyeli şu ana kadar gönüllü geri döndü.

“1 milyon Suriyelinin geri dönüşünü temin edebilme hazırlığındayız”

Güvenli, onurlu ve gönüllü geri dönüşün altyapısını da hazırlıyoruz. 1 milyon 20 bin kişiye toplumsal uyum eğitimi verildi. İdlib’de 62 bin briket ev kurduk, yıl sonunda 100 bin 800 eve ulaşacağız. Briket evlerimizi bilhassa bağışlarla yapıyoruz. Fırat Kalkanı bölgesinde ek olarak 6 bin 600 konutun yapımına başladık. 1 milyon Suriyelinin geri dönüşünü temin edebilme hazırlığındayız. Suriye’nin kuzeyinde 200 binden fazla konut yapacağız.

“Sığınmacılar ‘Güvenli bir dönüş söz mevzusu olursa biz ülkemize dönmek istiyoruz.’ diyor”

Türkiye’de Afgan, Pakistan, Uygur Türkü, Ahıska, Suriyeli, Mısır’dan gelenler, Libya, Lübnan, doğrusu kim var ise devlet olarak bunlarla temas halindeyiz. Gerek eğitim gerek öteki hizmetler vesilesiyle temas halindeyiz. Hem de bunların oluşturduğu sivil cemiyet örgütleriyle hep temas halindeyiz.

Dünya da bu işi bu şekilde yürütüyor. Aylardan beri bunun toplantılarını gerçekleştiriyoruz. Kim gider, bunun şartları iyi mi olur? Burada da bir sistem kuruldu. Zannediyorum bu senenin sonu itibariyle gidiş başlamış olacak. Araştırmalara nazaran yüzde 70 ‘Güvenli bir dönüş söz mevzusu olursa biz ülkemize dönmek istiyoruz.’ diyor.

“120 bin Suriyeli seçmen var”

Zaten seçmen detayları doğum yeri itibariyle tüm siyasal partilere beş yılda iki kere veriliyor. Bu bilgilerde istediğiniz veri madenciliğini yapabilirsiniz. Sanki bu yeni bir şeymiş şeklinde ‘Ben YSK’dan oldukça daha çok bilgiye sahibim’. diyor.

‘YSK’dan oldukça data var.’ deniyorsa kabahat işleniyor anlamına gelir. 120 bin Suriyeli seçmen var. Bunlar kimler? Oldukça kriterimiz var. Mühendisi, mimarı, doktoru, iyi talebesi, sigortalı çalışanı var.

Yani bir ara bir yakınma vardı ya, en iyilerini alıp Avrupa’ya götürüyorlar diye. Türkiye bir çadır devleti değildir. İlk kez de yurttaş yapmıyor. Vatandaş yapmasının kriterleri var, güvenlik soruşturması var, safahatları var. Bunlar da kanunla belirlenmiştir.

“104 bin Ahıska Türkü de yurttaş yapılmış oldu”

Suriyeli seçmen sayısı şu an 120 bin. 211 bin yurttaş yaptık. Bunun 91 bini, 92 bini çocuk, reşit değil doğrusu. Geri kalanı 120 bini de 60 küsur bini adam 55 küsur bini hanım bu kadar. 104 bin Ahıska Türkü de yurttaş yapılmış oldu.

“Suriyelilerin yüzde 60’ı 70’i geri dönecek”

Suriyelilerin yüzde 60’ı 70’i geri dönecek. Peki Türkiye gittikçe yaşlanıyor mu gençleşiyor mu? Ortanca yaş nüfusu artan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Avrupa, Doğu Avrupa’dan geç nüfus aktarma ediyor mu, ediyor.

Doğu Avrupa’nın genç nüfusunu emiyor Almanya ve Fransa. Suriye ve hatta Afganistan’dan gelenleri seçerek alıp çalıştırıyor. Peki Türkiye’ye bugün gelenlerin bir tek külfetleri mi var, hiçbir nimetleri yok mu? Ekonomimize sağladıkları bir katkı yok mu? Bunu iş insanları söylemiyorlar, söyleyemeyecekler.”