Duygu kimin eseri? Duygu kitabının yazarı kimdir? Duygu konusu ve anafikri nedir? Duygu kitabı ne konu alıyor? Duygu PDF indirme linki var mı? Duygu kitabının yazarı Işıl Parlakyıldız kimdir? İşte Duygu kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap Künyesi

Yazar: Işıl Parlakyıldız

Yayın Evi: Müptela Yayınları

İSBN: 9786059021036

Sayfa Sayısı: 672

Duygu Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Anne sıcaklığı, baba emniyeti olmayan bir dünyada ayakta kalmaya çalışan kırılganlık abidesiydi Duygu. Üç yoldaşı vardı onu taşıyan. “Develerim” derdi onlara. O develer ki İstanbul’un en arızalı tipleriydi. Her ne kadar bela makinesi olsalar da Duygu için tek bir gerçek vardı;

“Bekir candı, Ali kandı, Sedat aşktı.”

Ve yaşam onlar için bir duadan ibaretti. İyiyim…iyiyiz… biz hep iyi oluruz. Kuvvetli olmayı en sıkıntılı yollarda öğrenmiş devasa bir çınardı Sedat. Hayatta yorulmuş, aşktan ?çoktan vazgeçmişti. Yüreğini ördüğü çelik duvarlar arasına saklamış acımasız bir adamdı o. Acılarla ?atılmış düğümlerin içinde filiz verebilir miydi aşk? Meleği şeytana döndürüp, şeytanın ruhunu ele geçirebilir miydi aşk?

(Tanıtım Bülteninden)

Duygu Alıntıları – Sözleri

• İyiyim…iyiyiz…biz hep iyi oluruz…
• Nereye gidersen git bir tek haber ver, umudum olsun.
• “Bekir candı, Ali kandı, Sedat aşktı” İyiyim…iyiyiz..biz hep iyi oluruz.
• “Boğazınıza takılan, fakat orada olmayan bir şeyi iyi mi yok edebilirdiniz ki?
  Cevap oldukça kolay, avaz avaz ağlayarak!”
• “Anlatmak her şeyi baştan yaşamaktı.”
• “Geçmişini silemem fakat geleceğimizi yazabilirim.”

Duygu İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitabı kaçıncı kez okuduğumu bilmiyorum. Yazarın en sevdiğim kitabı Duygu ve Köle’dir.
Duygu, Sedat,Bekir, Ali… Her karakteri ayrı seviyorsunuz.
Öyleki bir kitap ki hem kahkahalar atıp hem üzülüyorsunuz. Sado heralde sen başkasın. Seriyi okuyun Duygu kitabını kati okuyun derim. (Ayşe)

acılar birleştirir: Kimsesiz kalmanın en acılı halini yaşayan Duygu , karşılaşmış olduğu negatif şartlara karşı savaşım vermeye çalışan bir kalple acılar içinde yalnız kalmaktadır. Onu kurtarmaya çalışan kahramanı olacak kişiden habersiz bir boşluğun içinde karanlıklarla boğuşmaktadır . Ölüme her an yaklaşırken , kurtarmaya gelen baş kahramanı Sedat , Ali ve Bekir onu bulunmuş olduğu karanlıktan çıkarıp daha değişik sürecek bir serüvenin içine girmiş bulunmaktalar.
Hepsinin mazisin de unutmaya çalışmış oldukları fena anıları , gün yüzüne çıkmak için onları bir kenarda beklemektedir . Her şeye direnme Duygu ,Ali ,Bekir ve Sedat namı kıymet üç deve birbirlerine haiz çıkıp bir aile olmuşlardır .
En güzel dostluğu, En yakın arkadaşlığı , samimi sevgileri okuyacağınız bu roman, bir Türk masalı serisinin ilk kitabıdır .
Zevkle ve sevmiş olarak okuyacağınıza inanırım
İyi okumalar . (Ş.A)

Yine uzun bir yorum oldu mevzu sedat olunca :))
“Duygu ” gereksiz gördüğüm ve eklenmese oldukça daha iyi olurdu söylediğim bir kaç sahnesi haricinde kesinlikle favorilerim içinde yerini aldı 🙂
Romanımızın kahramanları Sedat, Bekir ve Ali şu demek oluyor ki namı diyar ” Develer ” Sır” serisinden sonrasında aslına bakarsanız psikopata bağlamıştım,bu seri de üstüne tuz biber oldu 🙂
Kitabı bu kadar sevince, hatta bayılınca, oldukça uzun bir yorum yapmak farz oldu, ayrılamıyorum develerden ne yapayım 🙂
Bu develer, istanbul’un en sözü geçen Mafyalarından biri , gittikleri yere namı kendilerinden ilkin gidiyor , fakat öyleki uyuşturucu, kaçakçılık işlerine bulaşmış bir mafya düşünmeyin,onların derdi bir tek kötülerle, bizimkiler daha oldukça canlarını yakanlarla uğraşıyor , peki ne mi yapıyorlar, onlar çoğu zaman, kafaya sıkar, kol bacak kırar, bilimum işkenceler yapar,sevdiklerinin peşine bir koruma ordusu takar, onlara yan gözle bakanı haşat eder , hele birde söz atmışsa, şahadet getirtir gözlerini bile kırpmadan kafasına sıkarlar :)))
( gülüyorum valla düzgüsel değilim)
Ama şimdi haklarını yemeyelim, bizim develer bununla birlikte tam bir aşk adamı, sevdiklerinin gözlerinde kaybolur, onlar için dünyayı yakarlar, kolları en fena kabuslarınızı, en güzel rüyalara çevirir, benimsin dedilermi iş biter ,sizi onların elinden alacak tek şey azrail’dir, gerçi o bile cesaret edebilir mi güvenilir değilim 🙂
Kadın karakterimiz Duygu, kendisini oldukça sevdiğim yerlerde var, bu kadar mala bağlamasan ne iyi olurdu söylediğim yerlerde 🙂
Develerin, Duygu için anlamı şu cümlede gizli saklı ” Bekir candı, Ali kandı, Sedat aşktı ”
Duygu’nun babası savcı, devamlı tehdit alan biri ve bigün kızı bundan dolayı kaçırıyorlar, kız o zamanlar 17 yaşlarında, adamlar öyleki işkenceler yapıyor ki okudukça içiniz yanacak, Sedat şu demek oluyor ki namı diyar Sado, Duygu ile bir kez karşılaşmış çocukluğunda, Savcı bir vakadan dolayı Sedat’ı tanımış olduğu ve sevilmiş olduğu için kızının doğum gününde onu evlerine getirmiş, ufak bir anı fakat Sedat’ın kafasına senelerce kazınmış bir anı 🙂
Sedat, Duygu’yu ilk görmüş olduğu andan itibaren, onu ve ailesini devamlı yakın takipte tutuyor , seneler geçip kendi namı yayıldıkça kuvvetli biri haline geliyor, fakat Duygu içinde yer etmiş bir kere..
Sedat kızın kaçırıldığını öğrendiğinde ,koca bir orduyla memleketin altını üzerine getirip kızı buluyor , fakat aradan tam iki ay geçmiş,babasını kızın gözü önünde işkenceyle öldürmüşler,ayrıca kız insanlıktan çıkmış ,vücudundaki işkencelerden, tanınmaz halde, fakat Sedat en kötüsü yaşanmadan onu buluyor ,bu üç deve kızın o halini görünce yaşam aniden hepsi için değişiyor , kız o andan itibaren ailedeki yerini çoktan alıyor, aslına bakarsanız Sedat’ın kıza olan aşkını sağır sultan duymuş, senelerce biriktirmiş içinde Duygu’yu..
Yaşananlardan sonrasında kızın anası de intihar edince ,kızı yanlarına alıyor bu üç deve ve ortaya seyirlik bir aile çıkıyor, bir araya geldiklerinden sonrasında tam yedi yıl geçiyor,öykü bu yedi seneden sonrasında başlıyor fakat flashback’ler le eskiye dönülüyor, bizde geçmişlerini o şekilde öğreniyoruz , bir tek kızın değil develerin de geçmişi bayağı sancılı, aslına bakarsanız birbirlerini bulmaları bu acılardan kaynaklanıyor, Sedat’ın kıza karşı davranışları öyleki güzel ve inanılmaz ki kızı adeta hayata tekrardan döndürüyor, ayrıca bizimkiler kıza oldukça düşkün, yürürken ayağı takılsa asfaltı sökecekler o aşama 🙂
Yukarıda Duygu için mala bağladığı söylediğim bölgeler,bu yedi yıl içinde olanlar : ) şu demek oluyor ki bu adam, sen gördüğün işkencelerden adım atamaz, ellerini bile kullanamaz haldeyken , aylarca seni elleriyle besledi, kucağında wcye taşıdı, seni kendi elleriyle yıkadı, sen karanlıkta yatamadığın için kollarında uyuttu,sana sarılmadan kokunu almadan güne başlamadı , canom dedi başka bir şey demedi, fakat sen hala onun sana aşık bulunduğunu anlamadın, yedi yıl yahu yuh derler adama :))
Yazar ayrıca bir Deniz karakteri yaratmış Duygu’nun patronu , patronu dediysem kız işe gelirken takipte çıkarken takipte,Sedat topla eşyalarını söylediğinde anında hazır, o aşama bağlı develerine, fakat aşkı bir türlü kafasında kuramıyor Sedat kim ben kim dercesine 🙂
Deniz ve Duygu’nun yakınlaşma sahnelerini ve finale doğru Deniz in yaptıklarını fazla gereksiz ve saçma buldum, okuyunca yada okuyanlar ne demek istediğimi anlayacaklar, şu demek oluyor ki sen Duygu, Sedat nefes almış olduğu sürece hayattasın, o yoksa kendini köprüden atacak kadar ona bağımlısın, aldığın nefesi bile onunla beraber alıyorsun , üstelik geçmişte yaşadığın işkencelerin bıraktığı arızalardan dolayı hala arada koynunda uyursun, insanın kolu çizilse kendi kolunu kesersin, başına bir iş gelecek diye yemekten aştan kesilirsin, iyi de peki bu Deniz ne ilgi anlamadım 🙂
Diğer develerden Bekir, Sedat’ın şu demek oluyor ki Sado’nun sağ kolu , çocukluğundan beri teyze kızına olan aşkından deli divane olan bir adam laz Bekir, Duygu’yu babam diye sever, fakat aşkına, laz kızı Selma’sına bir tülü kavuşamaz, kız onun olmazsam ölürüm der, fakat eli silahlı ailesi vermem diye direnme eder 🙂
Diğer bir deve Ali şu demek oluyor ki Ali’m Sado’nun sol kolu, oda Duygu’ya ölür o aşama , Çirkin diye severler kızı, onu ilk buldukları süre kız o denli tanınmayacak bir haldeydi ki Ali’m şakadan kız sen ne çirkin bir şeysin söylediği günden beri bu lakap kalır kızın üstünde, Ali’m oldukça çapkındır nerede akşam orada sabahleyin, fakat sonlara doğru bir başı bağlanıyor ki Arnavut Ethem’in kızıyla evlere şenlik, tekme tokat bir aşk o denli şu demek oluyor ki :))
Kitapta keyifli görüntüler oldukça çok, küfürlü konuşmalar beni asla rahatsız etmedi, ek olarak erotik sahneleri yazar ne abartmış, ne de üstün körü geçmiş, her şey olması gerektiği şeklinde 🙂
Bekir ve Selma’nın Trabzon düğünleri, Alim’i katil edecek olan Aslı, Dursun’u Durmuş’u Hacer Anası, Levent’i derken inanılmaz bir kadro var, hepsi evlere şenlik, her sahnesi ayrı bir zevk, ayrı bir hüzün ,ayrı bir mutluluk, ve AŞK :)) (Satıgül Yüksek)

Duygu PDF indirme linki var mı?

Işıl Parlakyıldız – Duygu kitabı için internette en oldukça meydana getirilen aramalardan birisi de Duygu PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Işıl Parlakyıldız Kimdir?

Işıl Parlakyıldız Kitapları – Eserleri

• Duygu
• Ali’m
• Bekir
• Sedat
• Köle
• Kan ve Aşk
• Cihan
• Köle – İntikam
• Köle – Aşk
• Ebru
• Bona Dea – Tutkunun Esareti
• Çıkmaz Aşk

Işıl Parlakyıldız Alıntıları – Sözleri

• “Gülmek, geçmişin karanlığını aydınlatır.” (Sedat)
• “Söylenecek oldukça şey vardı fakat yoktu.” (Köle – Aşk)
• İntikam tehlikeli bir duygudur. O duyguya haiz insan yarı ölü sayılır. (Köle – İntikam)
• “Aşktı hâlâ onları hayatta tutan fakat ölüm sanki aşkı seçmiş kol geziyordu ve Robert aşkı için gene savaşıyordu.” (Çıkmaz Aşk)
• “Sevgi kafi değil. Hiçbir süre da kafi olmadı. ” (Köle)
• Oysa hepimiz öldürür sevdiğini… (Bona Dea – Tutkunun Esareti)
• Uzun bir yolculuğa çıkıyorum ve en küçük bir sorunda beni aramanı isterim. Kahramanlık yok. Kraliçe son olarak vakadan sonrasında size birşey hayata geçirmeye cesaret edemez. Yine uyarıyorum Marie, ona birşey olmasın… (Köle)
• Geçmişini ardında bırakmadığın sürece başlayamazsın. (Çıkmaz Aşk)
• “Erkekler parlak zeka kadinlari sevmezler, onlardan korkarlar.” (Kan ve Aşk)
• “Dünya şu an dursun ve ben hep böyle kalayım,” dedi içinden. (Köle)
• “Ben yaşarım, siz yaşamaya çalışırsınız.” (Köle – İntikam)
• “İnsanların problemi bu işte. Kötüye odaklanıp şimdilerini korkularıyla mahvediyorlar.” (Köle – İntikam)
• Ezen her yerde kuvvetli, ezilen her yerde güçsüzdü.Kaç yaşlarında bulunduğunun bir önemi yoktu… (Ebru)
• Geçmiş intikamla gölgeler geleceği… (Köle – İntikam)
• Aşk kazananı olmayan bir oyundur. (Köle – Aşk)
• Acılar geçmişte kalırsa, geleceğe ışık meblağ… (Köle – İntikam)
• “Ondaki çene bırak yılanı deliğinden çıkarmayı çiftetelli oynatırdı.” (Cihan)
• Hayat benim için o gün bitti sandım fakat nefesi kesilmeden ölmüyormuş insan artık biliyorum. Alışmak, devam etmek insan için en büyük hediyeymiş. (Ebru)
• “Ağıtlarım yırtamıyordu çaresizliğimi.” (Ebru)
• Umut yaşamın büyük kısmında bizim nefes almamızı sağlar. Yoksa çekilecek kahır değil insan olmak. (Köle – İntikam)