Eğitim

Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya – F. William Engdahl Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya – F. William Engdahl Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya kimin eseri? Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya kitabının yazarı kimdir? Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya konusu ve anafikri nedir? Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya kitabı ne konu alıyor? Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya PDF indirme linki var mı? Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya kitabının yazarı F. William Engdahl kimdir? İşte Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi…

Kitap

Kitap Künyesi

Yazar: F. William Engdahl

Yayın Evi: Kaynak Yayınları

İSBN: 9786051820798

Sayfa Sayısı: 296


Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Avrasya’ya tümüyle egemen olacak ve dolayısıyla Amerika’ya kafa dokunabilecek güçte bir Avrasyalı ülkenin ortaya çıkmaması şarttır… Amerika için esas jeopolitik ödül Avrasya’dır… Amerika’nın küresel üstünlüğü, Avrasya kıtasındaki hâkimiyetini ne kadar uzun süre ve ne kadar etkili şekilde sürdüreceğine bağlıdır.”

-Zbigniew Brzezinski-

“CIA, Fethullah Gülen’e, Afganistan’daki Hikmetyar ya da Bosna’daki Naser Orić gibi mücahitlerden tamamen farklı bir imaj vermeyi seçti. Kan donduran, kafa kesen, insan kalbi yiyen Cihatçı izlenimi hiç yoktu. Fethullah Gülen, dünyaya bir “barış, sevgi ve kardeşlik” figürü olarak sunuldu”

-W. Engdahl-

“Afganistan’dan Batı’ya kadar büyük eroin güzergâhlarının haritası … üzerine büyük NATO ya da ABD askeri havameydanları haritası konulduğunda …[ve bunlar] ister Suudi destekli El-Kaide, ister CIA’nın Gülen Hareketi olsun … CIA ya da ABD destekli Cihat operasyonları … haritasıyla birleştirildiğinde … NATO’nun Avrasya’daki uyuşturucu-cihat- ayaklanmasının kalbi… ortaya çıkmaktadır.”

-W. Engdahl-


Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya Alıntıları – Sözleri

  • CIA’nın Gülen Hareketi, Avrasya’daki uyuşturucu ve istikrarı bozma arasındaki bağın tüm kilit noktalarını birbirine bağladı.
  • İnsanlığı yoksulluk ve açlıktan kurtarmak için ortak ve yararlı ekonomik girişimler geliştirmek, ulusal sınırlara saygı göstermek, inançları ne olursa olsun öteki insanlara saygı göstermek mümkün değil miydi?
    Sonuçta biz , her birimiz insanız…
  • 1990’lı yıllarda Usame bin Ladin, Anglo-Amerikan petrol şirket lerine Rusya kontrolünden bağımsız bir petrol boruhattı güzergâhı sağlamak için, “mukaddes savaşçılar”ı, Arap Mücahitlerini Çeçenistan ve Kafkasya’da konuşlandırırken CIA, Washington’da “yeni muhafazakârlar” ağıyla emek harcayarak, bugüne kadarki en iddialı siyasal İslam projesini yapmaya başladı.
    Buna, Fethullah Gülen Hareketi denildi….
  • Gülen Hareketi’nin ya da “Cemaat”in malum bir adresi yoktu, posta kutusu yoktu, resmi bir örgütsel kaydı yoktu, bir merkezi banka hesabı yoktu, hiçbir şeyi yoktu. Takipçileri, Şeriat yada Cihat için asla şov düzenlemediler; eylemleri hep gözden uzak tutuldu.
  • Adı yalnızca Bağdatlı demek olan fakat direkt Muhammed’in soyundan geldiğini iddia eden el-Bağdadi ve Hilafeti; Katar, öteki Sünni devletler ve Erdoğan’ın Türkiye’sinden gelen parayla CIA ve Mossad’ın icadıydı ve saf Amerikan halkına korku salarak onları Ortadoğu’da yine harbe sokmak için tasarlanmıştı.
  • Din, bayağı insanoğlu tarafınca doğru, parlak zeka insanoğlu tarafınca yanlış, hükümdarlar tarafınca kullanışlı kabul edilir.
    Seneca (MÖ 4-MS 65)
  • İran-Irak harbinde Başkan yardımcısı Bush, ABD politikasına zikzak çizdirerek ilkin Irak’a arkasından İran’a destek vererek savaşın 8 yıl süresince devam etmesini sağlamış oldu. Böylece hem tabanca endüstrisindeki hem de petrol şirketlerindeki arkadaşlarının milyarlarca dolarlık kazanç elde etmelerini sağlamış oldu.
  • Dünyanın kalbinde ve Arabistan’da belli stratejik noktalar vardır ki bu noktalar, haiz olunduğu takdirde dünyaya hükmetmeyi kolaylaştırabilir yada engelleyebilir. Filistin, Suriye, Mezopotamya, İstanbul Boğazı, Çanakkale Boğazı ve Baltık çıkışları…
    Democratic Ideals and Reality Kitabı
  • “Devrin siyasal liderleri meşruiyet için İslam’a dayanıyorlardı ve tüm siyasal liderler İngiliz yanlısıydı. İslam, Arap liderlerin yönetimini, zulmünü ve yolsuzluğunu meşrulaştırmak için bir araçtı. Batı açısından ise İslam kabul edilebilirdi; kullanılabilirdi ve kullanılıyordu.”
  • Rusya’ nın provokasyonları ve Çin’in yükselişi karşısında ABD’yi güçlendirmek için yenilikçi yaklaşımlar gerekliydi.Şüphesiz köktencilik İslami terörizm de “yenilikçi bir yaklaşım”dı.


Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya İncelemesi – Kişisel Yorumlar

Kitapta, “İngiliz yüzyılı”nın kısa bir hikayesinden sonrasında “Amerikan yüzyılı”nın doğuşu ve gelişimi anlatılıyor.
Dünyada son kırk yıl içinde ne kadar cenk, çatışma, darbe var ise hepsinin altından CIA, dolayısıyla ABD ve oligarkları çıkıyor.
Mutlak gücün tek sahibi olma iddiasını sürdürebilmek için ABD’nin kirli oyunlarını isim isim, vaka vaka ortaya koyan bu kitap, bence, üniversitelerde ders kitabı bile olabilir.
Gerçekleşmiş olayların perde arkalarını, gerçekleşmiş benzer biçimde gösterilenlerin dayandıkları hastalıklı politikaları gözler önüne seriyor.
Gülbeddin Hikmetyar’dan Jimny Carter’a, Fethullah Gülen’den G.W. Bush’a kadar birçok şahıs ve bunların işlevleri belgelere dayanılarak anlatılıyor.
İyi okumalar! (Hikmet Boğa)

Yazar, tarihin tekerrürden ibaret bulunduğunu fısıldıyor adeta… Dün İngiltere’nin Ortadoğu planları üstünden dizayn etmeye kalktığı dünyayı, bugün Amerika’nın iyi mi dizayn etmeye kalktığını, bu uğurda kimleri, iyi mi feda ettiğini tafsilatlı bir halde konu alıyor bizlere.
Bir damla petrolün bir damla kandan daha kıymetli olduğu son yüzyılda yaşanmış olan insanlık trajedilerini, CİA’nın terörizmi iyi mi bir tabanca olarak kullandığını, açgözlü bedevileri, Emevi artığı selefileri, köktencilik dinci örgütlerin kimlerle dirsek temasına girdiklerini, dünyaya demokrasi vadedip, kaosa sürükleyenleri tek tek ifşa ediyor.
Mutlaka okuyun derim… (Sıtkı Öztürk)

F. William Engdahl; 1944 senesinde ABD’nin Minneapolis eyaletinde doğan ENGDAHL, Princeton Üniversitesi’nde okumuş. Alman asıllı Amerikalı araştırmacı-gazeteci yazar ve komplo teorisyeni.
Emperyalizmin ya da Amerika devletinin enerjisini, otoritesini sınırları dışındaki yerlerde de iyi mi ve hangi amaçlarla gösterdiği mevzusunda birçok akla yatkın komplo teorileri geliştirmiş. Benim kendisini tanımam emperyalist güçlerin dinleri kullanarak ya da envai haince stratejilerle iyi mi ülkeleri yada halkları birbirlerine düşürdüğü ve hangi amaçla bu tarz şeyleri yaptıklarını mevzu alan Tanrıların Gazabı adlı kitabı oldu ve bundan sonrasında da gözüm kendisinin üstünde olacağı kati. Yer yer hatta sık sık kitabından alıntılar yaparak paracı düzenin IŞID, MÜSLÜMAN KARDEŞLER, FETULLAH GÜLEN benzer biçimde terör örgütlerini iyi mi desteklediği ve bu tarz şeyleri iyi mi empoze etmiş olduğu konusunu açık şekilde paylaşmaya çalışacağım. Washington merkezli kimi zaman insanı kusturacak strateji oyunlarına gelin bir bakalım.
1990’ların sonunda, Gülen Hareketi, Türk ordusunun ve Ankara hükümetinin NATO karşıtı bir kanadının dikkatini çekmiş ve telaş yaratmıştı.
Atatürk, 1920’lerde İngiliz, Yunan, İtalyan, Fransız ve Birinci Dünya Savaşı’nın öteki galipleri olan yabancı bağlaşık güçlerin istilasına karşı başlatmış olduğu Kurtuluş Savaşı’nı kazanmak için bir takım parlak askeri mücadeleye önderlik ederek çağdaş Türk devletini kurmuştu. Atatürk hemen sonra, dini temelli Osmanlı Hilafet devletini uygar, laik ve demokratik bir millet devlet haline getirmek için bir takım siyasal, ekonomik ve kültürel düzeltim başlattı. Binlerce yeni okul inşa etti, ilköğretimi parasız ve mecburi hale getirdi, hanımefendilere eşit uygar ve siyasal haklar tanıdı ve köylüler üstündeki vergi yükünü azalttı.
Gülen ve hareketi, Türkiye’deki çağdaş ve laik Kemalizm’in kalıntılarını yok ederek en azından geçmişteki Halifeliğe dönmek hedefini güdüyordu. Gülen, yazılarının birinde örgütünün üyelerine, “İnsanlar ağzımıza düşene kadar, bir örümceğin sabrıyla, ağımızı öreceğiz.” diyordu.
1998’de Gülen, hususi bir toplantı esnasında takipçilerine verdiği haince bir vaazın kamuoyuna sızmasından kısa bir süre sonrasında ABD’ye firar etti. Gülen, yandaşlarına “iktidarı ele geçirmek için sabırla çalışın ve kurumlara gizlice sızın” çağrısı yapmış ve Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasasına nazaran vatan hainliği demek olan bu davet kayıtlara geçmişti.
Tüm güç merkezlerine ulaşana kadar varlığınızı kimselere fark ettirmeden sistemin atar damarlarında ilerlemeniz lazım… Koşullar olgunlaşıncaya dek -destekçilerimiz- bu şekilde devam etmeliler. Zamanından ilkin bir harekette bulunurlarsa, dünya başımıza yıkılacak ve Müslümanlar her yerde acı çekecektir… Tüm devlet iktidarını ele geçirene kadar beklemelisiniz… Türkiye’deki anayasal kurumların tüm enerjisini arkanıza alana kadar… O zamana kadar, atılan herhangi bir adım fazlaca erken olacaktır -yumurtanın çatlaması için ihtiyaç duyulan 40 günü beklemeden yumurtayı kırmak benzer biçimde. Bu, içindeki civcivi öldürmek olur.” CIA’nın adamı, İmam Fethullah Gülen’in, Türkiye’deki takipçilerine verdiği bir vaazdan
ABD’deki Gülen Örgütü, George W. Bush’un eski kampanya direktörü ve bununla birlikte Washington’daki en pahalı halkla ilişkiler uzmanlarından kabul edilen Karen Hughes’la “ılımlı” İslam imajının reklamını yapması için anlaştı. Esas bildiri, “Bu İmam neden diğer imamlardan farklı?” idi. Sibel Edmonds, Turkish İmam Fethullah Gulen Nabs George Bush PR Queen, Bolling Frogst Post, 5 Nisan 2011, bkz.
…Gülen projesi, geniş Avrasya topraklarında eski Osmanlı Türk Halifelerinin izini sürerek Yeni Osmanlı Hilafeti oluşturmak üstünde odaklanıyordu. Kısacası Türk kurdu Gülen’in, koyun postunu kesip biçim vermek için daha iyi bir terzisi vardı.
Dikkate kıymet nokta, Gülen’in 1998’de vatan hainliği suçuyla yargılanmamak için Türkiye’den kaçtığında kendisine sığınma teklif edebilecek bir düzine İslam ülkesinden asla birine gitmemeyi tercih etmesiydi. Bunun yerine Amerika Birleşik Devletleri’ne gitmeyi seçmişti. Bunu CIA’nın yardımıyla başardı.
Gülen’in yeşil kart başvurusunu destekleyen üç eski CIA üyesi; ABD’nin eski Türkiye Büyükelçisi George Fidas, Morton Abramowitz ve Graham E. Fuller’dı. Destek veren listenin en başlangıcında yer alıyorlardı.
… Diyanet İşleri Başkanlığı harcamaları AKP hükümetinin ilk dört buçuk yılı süresince beş kat artarak 2.7 milyar lirayı buldu. Bu meblağ, bakanlığın toplamından daha büyük bir bütçe demekti.
Gülen takip edenleri, insan yaşamının en mühim yılları olan buluğluk çağlarında, 8. ile 12. sınıflar arasındaki gençleri hedef almıştı. Gelecekteki İslamcı Türk devletini yaratmak amacıyla hukuk, politika ve eğitim alanlarındaki meslekler için hazırladılar.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın o dönemde popüler olan Gülen yanlısı Ak Partisi’nin yeni enerjisini kullanan Gülen, İslamcı hükümeti ders kitaplarını değiştirmeye, din derslerine vurgu halletmeye yönlendirdi ve binlerce sertifikalı imamı Diyanet İşleri Başkanlığı görevinden, Türkiye’deki devlet okullarında öğretmene ve yöneticiye çevirerek, İslamla devlet arasındaki tamamen kaldırmasa da bulanıklaştırdı. Türkiye’nin ilk İslamcı Cumhurbaşkanı ve bir Gülen sempatizanı olan Abdullah Gül, Türkiyenin YÖK başkanlığını etmek suretiyle Gülen’e bağlı Yusuf Ziya Özcan’ı atadı ve Cumhurbaşkanlığı imtiyazlarını üniversitelerin rektörlüklerine Gülen sempatizanlarını atamak için kullandı. (D.Giovanni)


Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya PDF indirme linki var mı?


F. William Engdahl – Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya kitabı için internette en fazlaca meydana getirilen aramalardan birisi de Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan bir çok kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF’leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı F. William Engdahl Kimdir?

1944 senesinde ABD’nin Minneapolis eyaletinde doğan ENGDAHL, Princeton Üniversitesi’nde okumuş. Alman asıllı

Amerikalı araştırmacı-gazeteci yazar Almanya’da yaşamaktadır.

“F. William Engdahl petrol ve jeopolitika üstüne fazlaca satan Savaş Yüzyılı: Anglo Amerikan Petrol Siyasetleri ve Yeni

Dünya Düzeni (Alfa Yayınları) – Century of War: Anglo-American Oil Politics and the New World Order (2004 Pluto

Yayınları. Londra) kitabının yazarıdır.

Kitap Fransız, Alman, Çin, Kore, Türk, Hırvat, Sloven ve Arap dillerine çevrilmiştir.

Engdahl son siyasal ve tutumsal gelişmeler hakkında en fazlaca tartışılan analizcilerdendir. Kışkırtıcı yazıları ve

analizleri sayısız gazete ve dergide ve internasyonal çapta tanınmış web sitelerinde yayınlanmıştır.

Petrol jeopolitikası ve enerji mevzularına ek olarak ziraat, GATT (Genel Tarifeler ve Ticaret Anlaşması), WTO (Dünya

Ticaret Örgütü), IMF, enerji, politika ve ekonomi mevzularında 1970′teki ilk petrol ve tahıl krizinden bu yana yazmaktadır.

‘Ölüm Tohumları: Kalıtım Biliminin Arkasındaki Karanlık Oyunlar -Seeds of Destruction: The Hidden Agenda of

Genetic Manipulation (2007, kitabı dünyadaki besin tedariki kanalıyla toplumları denetim etme planını

belgelemektedir.

2007-2008 senesinde Sansürlenen En İyi Haberler için verilen ‘Sansür Projesi Ödülünü’ almıştır.”

F.William ENGDAHL, GDO olarak malum “Ölüm Tohumları” yazarı. GDO üstüne İnsani Yardım Vakfında verdiği

konferansta insanlığı ilgilendiren fazlaca mühim bilgiler verdi.

▪GDO’lu gıdaları tüketmekle kendi paramızla kiralık katilimize haiz olduğumuzu,

▪GDO kullanmayan ülkelerin Uluslar arası ticaretten veto yediğini,

▪Dünyanın yeni tanrılarının sahipliğine soyunanların ölüm tohumlarını yaratıcılarının bulunduğunu,

▪Tanrı olmadan tanrılığa soyunan genetikçiler…

▪Erkeklerin spermlerinin öldürüldüğünü…


F. William Engdahl Kitapları – Eserleri

  • Ölüm Tohumları
  • Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya
  • Küresel Tam Hakimiyet
  • Sahte Domuz Gribi, Gıdalar Üstün Irk Yaratma Dünya Nüfus Azaltımı Projeleri
  • Petrol Para İktidar
  • Wall Street ve Amerikan Yüzyılının Çöküşü
  • Kovid-19


F. William Engdahl Alıntıları – Sözleri

  • Din, bayağı insanoğlu tarafınca doğru, parlak zeka insanoğlu tarafınca yanlış, hükümdarlar tarafınca kullanışlı kabul edilir.
    Seneca (MÖ 4-MS 65) (Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya)
  • Dünyanın ‘barış’ adını verdiği olgu ise devam eden harpte, yağma bitip yeni bir çatışma ihtiyacı doğana kadar meydana getirilen ateşkesten ibaretti. (Wall Street ve Amerikan Yüzyılının Çöküşü)
  • Adı yalnızca Bağdatlı demek olan fakat direkt Muhammed’in soyundan geldiğini iddia eden el-Bağdadi ve Hilafeti; Katar, öteki Sünni devletler ve Erdoğan’ın Türkiye’sinden gelen parayla CIA ve Mossad’ın icadıydı ve saf Amerikan halkına korku salarak onları Ortadoğu’da yine harbe sokmak için tasarlanmıştı. (Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya)
  • IMF programları Rusya’nın ‘mücevherlerinin’ kelepir fiyatına yağmalanmasına imkân tanıdı. Yağmalananlar içinde petrolden nikele, alüminyumdan platine her şey vardı. (Küresel Tam Hakimiyet)
  • Halkın perde arkasında dönen dolapların, meydana getirilen bankacılık manipülasyonlarının, harbe girmek benzer biçimde yaşamsal kararların iyi mi alındığının farkına varmaması için tam bir gizlilik içinde çalışıyorlardı. Düzenlenen entrikalar, politikacıların, hâkimlerin satın alınması, darbelerin finanse edilmesi, işbirliğinde bulunmayanların etkisizleştirilmesi ve hükümetin kendi gösterdikleri yolda gitmesi için kullandıkları gizlilik, Uluslararası bankerlerin karakteristik özellikleri haline gelmişti. (Wall Street ve Amerikan Yüzyılının Çöküşü)
  • Gülen Hareketi’nin ya da “Cemaat”in malum bir adresi yoktu, posta kutusu yoktu, resmi bir örgütsel kaydı yoktu, bir merkezi banka hesabı yoktu, hiçbir şeyi yoktu. Takipçileri, Şeriat yada Cihat için asla şov düzenlemediler; eylemleri hep gözden uzak tutuldu. (Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya)
  • Amerikalılar içinde aşırı şişmanlığın artışı sınâî olarak işlemden geçirilmiş gıdalardaki artışa, kalıtımı değiştirilmiş mahsullere ve de tad verip bağımlılık yaratmak için kullanılan “mısır glüten” benzer biçimde katkı maddelerine bağlandı.
    Monsanto’nun ürünü olan ve ABD Besin ve İlaç örgütünce yasaklanması ihtiyaç duyulan aspartamlı sun’î tadlandırıcılar ABD’de tüketilen birçok içecekte mevcuttur. (Sahte Domuz Gribi, Gıdalar Üstün Irk Yaratma Dünya Nüfus Azaltımı Projeleri)
  • İnsanlar kirlenme yaratır, kirlenmeyi önlemek için de insanları elemek gerekir. (Ölüm Tohumları)
  • 1990’lı yıllarda Usame bin Ladin, Anglo-Amerikan petrol şirket lerine Rusya kontrolünden bağımsız bir petrol boruhattı güzergâhı sağlamak için, “mukaddes savaşçılar”ı, Arap Mücahitlerini Çeçenistan ve Kafkasya’da konuşlandırırken CIA, Washington’da “yeni muhafazakârlar” ağıyla emek harcayarak, bugüne kadarki en iddialı siyasal İslam projesini yapmaya başladı.
    Buna, Fethullah Gülen Hareketi denildi…. (Tanrıların Gazabı Kaybolan Hegomonya)
  • Yiyecek pazarının ABD hakimiyetinde olması aslen 1970’lerde Nixon’la birlikte başlamış olan uzun vadeli bir strateji planıydı. (Ölüm Tohumları)
  • ABD, Usame bin Ladin’i Tora Bora dağlarında arama maskaralığına son verdikten fazlaca sonraları, 2001’deki yıldırım saldırılarının şafağında, Afganistan’da üsler kurdu. ABD’nin Afganistan’ı işgaliyle beraber eroin için afyon yetiştiriciliği üstün dereceli seviyelere çıktı. (Küresel Tam Hakimiyet)
  • Dünyanın görmüş olduğu en büyük özgüven oyunuydu. Amerikalılar ithalatlarını daha çok borç alarak satın aldılar, böylece tüm dünyanın bağımlı olduğu bir dolar borcu yapısı yarattılar. (Petrol Para İktidar)
  • Piyasaya sürülen büyük ölçekli ilk GDO, “büyükbaş hayvan gelişme hormonu” -rBGH- içeren süttü. (Ölüm Tohumları)
  • Vaşington yönetimi 2005’in sonlarında Dünya Sağlık Teşkilâtı (WHO) ile beraber dehşet veren yeni bir vaka hakkında gürültü koparmaya başladı. Ölümcül yeni bir virüsün -Kuş Gribi ya da virologların deyişiyle H5N1’in -Çin ve Cenup Asya’dan başlayarak yayıldığını ve kuş göçleri kanalıyla Batı Avrupa, Türkiye, Ukrayna, Hırvatistan ve ötesine de sirayet ettiğini ileri sürdü. Pentagon, o sırada Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in Amerikan askerlerinin virüsün kuşlardan insanlara geçen mutasyonundan etkilenmesi durumuna karşı 1 milyon dolar değerinde virüsönler ilaç, Tamiflu’nun stoklanması için tâlimat verdiğini beyan etti.
    Dehşet veren Kuş Gribi salgını senaristliği hiçbir şekilde gerçekleşmedi. Ne var ki, Donald Rumsfeld’in basına anlatmadığı bir mevzu vardı. O da Tamiflu’nun tüm dünyadaki patent hakkının Rumsfeld’in eski şirketi Gilead Sciences’a ilişkin olduğu ve Amerikan askeri birlikleri için 1 milyon dolar değerinde Tamiflu siparişi verdiği sırada Rumsfeld’in Gilead Sciences’ın en büyük hissedarı olduğuydu. Kuş gribi paniği esnasında Gilead’ın hisse tutarları tavan yaptığından Rumsfeld sayısız milyon dolarlar kazanmıştır.
    Nisan 2009’da Meksika’nın Vera Cruz eyaletinin ufak, ücra bir köyünde 2005-2006 “Kuş Gribi” korkusuyla bir kural dışı haricinde benzerlik gösteren yeni bir facia daha ortaya çıktı. 2009 yılı “Domuz Gribi” vakasında Dünya Sağlık Teşkilâtı (WHO) bir kaç ay içinde tüm dünyayı kapsayan Faz 6 “Küresel Salgın” tehlikesi ilân etti. Dünya Sağlık Teşkilâtı’nın bu konudaki resmi beyanatı ise, aşırı derecede tuhaftı.
    Başta Dünya Sağlık Teşkilâtı (WHO) bile, Domuz Gribi, ya da resmi adıyla “H1N1 Enfluenza A”nın belirtilerinin “fazlaca hafifçe” bulunduğunu kabul etti. Bu emareler hapşırma, öksürme, ateş ve/yada burun akıntısı olarak tanımlandı. Ayrıca, emareleri gösterenlerin büyük çoğunluğunun 3-5 gün sonrasında tamamıyla iyileştiğini de onayladı. Hastalar yan tesirleri fazlaca ağır, hatta Japonya’da olduğu benzer biçimde bazı durumlarda ölümcül yan tesiri olan Tamiflu’yu (WHO’nun da önerilmiş olduğu) kullansalar da kullanmasalar da aslına bakarsan iyileşeceklerdi.
    Ne var ki, önde gelen virologlara nazaran, Dünya Sağlık Teşkilâtı küresel çapta bir salgın ilânı ile tüm dünyayı kapsayan bir âcil sıhhat seferberliği başlattı. Ancak bunun sonucunda sıhhatli bireylere bile zarar verebilecek bir aşı tahribatı yaratılacaktı ki, eğer hiçbir şey yapılmasa bu kadar zarar verilmiş olmayacaktı. Bu durum, Dünya Sağık Teşkilâtı ve ilaç endüstrisinin içinde yer almış olduğu, H1N1’in arkasındaki güçlerin, saf ve dehşete düşmüş yüz milyonlarca şahıs üstünde uygulanan kurnaz bir plân “aşı yolu ile kitlesel soykırım” olduğu mevzusunda kuşkular yarattı.
    Böylesine kurnaz bir tertibin arkasında kimin olduğuna dair ipucu ise, kendini dünya nüfusunun mühim seviyede azaltılmasına adayan gizli saklı milyarderlerin oluşturduğu yeni bir kulübün kuruluşunun ifşası ile bununla birlikte ortaya çıktı. Bu yeni gurup büyük bir alaycılıkla kendini “İyilik Kulübü” olarak adlandırdı. Ne için iyilik, ya da kimin için iyilik olduğu ise söylenmedi. Kaygı verici bir şekilde, Kuzey Kutbu’nun yakınında küresel tohum deposu tesis etmek için bir araya gelen David Rockfeller ve Bill Gates de bu “İyilik Kulübü”nün kurucu ortaklarıydılar.
    “F. William Engdahl, “Sahte Domuz Gribi, Gıdalar / Üstün Irk Yaratma – Dünya Nüfus Azaltımı Projeleri”, Bilim+Gönül Yayınları, 1. Basım, Aralık 2009, S:1-3″ (Sahte Domuz Gribi, Gıdalar Üstün Irk Yaratma Dünya Nüfus Azaltımı Projeleri)
  • Sarkozy, H1N1 domuz gribi için 1 milyar avro bütçe ayırdı. Fakat Yegane mesele, Dünya Sağlık Teşkilâtı’nın hemen hemen tanımlamasını yapamadığı bir virüs için, farazi bir hastalık üstünden ilaç üretmek en hafifçe tâbirle kuşku uyandıran bir durumdur. (Sahte Domuz Gribi, Gıdalar Üstün Irk Yaratma Dünya Nüfus Azaltımı Projeleri)
  • İspanyol Gribi denen 1918 salgınının genomu Birleşik Devletler hükümeti tarafınca 1918’de Alaska’da gripten ölmüş birinin donmuş cesedinden alınarak canlandırıldı. Bu canlandırma yüzünden hem “Kuş Gribi”, hem de onun “aşısı” bugün kamu sağlığı için mühim bir tehdit unsurudur. (Sahte Domuz Gribi, Gıdalar Üstün Irk Yaratma Dünya Nüfus Azaltımı Projeleri)
  • Bugün yaşananlar resmen Domuz Gribi’nde de yaşanmış:
    “Sonuç olarak ölen insanların daha ilkin açığa vurulmamış solunum hastalıklarından mustarip olduklarını biliyoruz. Sadece ABD’de her yıl 36 bin gribe bağlı ölüm kaydedilmekte ve bu herhangi bir ürkü ya da alarm durumuna yol açmamaktadır. Bunların bir çok da yaşlılar ve akciğer hastalarıdır. Bugüne kadar tüm Fransa’da sıhhat mercileri tarafınca 24 şahıs HINI emareleri gösteriyor olarak kaydedilmiştir. Burada şunu hatırlatmakta yarar var: Dünya Saglik Teşkilatı ve Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi, H1N1 emarelerini ateş, öksürük, baş ağrısı ve burun akıntısı olarak sayıyor. Siz bu şekilde Domuz Gribi” emareleri gösteren birilerini tanıyor musunuz? Tipkı soğuk algınlığında görüldüğü benzer biçimde “Domuz Gribi” emareleri görülen dünya genelinde 15 bin den fazla sayıdaki vak’anın büyük çoğunluğu, 3 – 7 gün içinde olağanüstü bir iyileşme göstermiştir.”
    Sahte Domuz Gribi – Üstün Irk Yaratma / S.35 William Engdahl / 2009 (Sahte Domuz Gribi, Gıdalar Üstün Irk Yaratma Dünya Nüfus Azaltımı Projeleri)
  • … CIA, ülke içinde karşıcılık tertipliyordu. Ilkin yurt içindeki çoğu zaman orduyla bağlantılı sağ kanat gurupları belirliyor, sonrasında da onlara bir teklifte bulunuyordu: “Bizim lehimize bir iş ortamı sağlarsan seni iktidara getiririz.” Bu süreci hızlandırmak için çoğu zaman büyük rüşvetler veriliyordu. (Küresel Tam Hakimiyet)
  • Terör, “düşman’ın yeni küresel görüntüsü olarak komünizmin yerini almıştı. Yeni teröristler her yerde yada herhangi bir yerde olabilirlerdi, her şey bir yana, savaşın Washington’da tanımlandığı hali her nede olsa bununla birlikte dünya petrol rezervlerinin çoğunluğunu denetleyen Müslüman bölgelerde bulunuyordu (Petrol Para İktidar)
  • Bir anlamda para, onu iyi kullanmayı bilen zenginlere aittir. (Ölüm Tohumları)

YORUMLAR

YORUM YAZ!

Yorum Ekle



[

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Oto Aksesuar toptan çakmak
Pusulabet Betoffice Giriş ataşehir escort pendik escort sitene canlı tv ekle bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler madridbet meritking kingroyal madridbet yeni giriş kingroyal giriş